GÜNDEM - 14 Nisan 2021 Çarşamba 11:19

Çip krizi elektronik sektörünü olumsuz etkileyecek!

A
A
A
Çip krizi elektronik sektörünü olumsuz etkileyecek!

Global İklimlendirme İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği Başkanı Ergün Kurluk, dünyada baş gösteren çip krizinin yeni dönemde ürünlere zam olarak yansıyacağını, Süveyş kanalında tıkanıklığa yol açan gemi nedeniyle de ürünlerin teslim tarihinin sarktığını söyledi.

"The Ever Given" isimli dev konteyner gemisi, geçen ay Süveyş Kanalı'nda yaptığı kaza sonucu 6 gün boyunca deniz trafiğinin durmasına neden oldu. Bu trafiğin aksaması da ham petrol, LNG ve pek çok ürün sevkiyatlarında aksamalara yol açtı. Geminin kaldırılıp trafiğin açılmasının ardından bu seferde otomotivde başlayarak elektronik gibi diğer sektörlere de sıçrayan küresel çip tedariki sorunu ortaya çıktı. Bu sorun çerçevesinde birçok firma üretimini durdurdu.

“Dünya ticaretince 1 hafta işletmeyi kapattınız”

Global İklimlendirme İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği Başkanı Ergün Kurluk, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Kurluk, Süveyş kanalındaki tıkanıklığın üretimde aksamalara yol açtığını belirterek, “Süveyş kanalında ki kapanma sektörü çok olumsuz etkiledi. Bizim dahi ürünlerimiz gemide ve yaklaşık 1 haftadır çıkmıyor. Düşünün ki dünya ticaretince 1 hafta işletmeyi kapattınız. Böyle bir şekil aldı. Ürünler gelmedi, ticaretin her noktasını etkiledi. Fabrika da klima bitmiş fakat kartonu o gemide yada araba bitmiş silecek motoru bekliyor. Bu çok ciddi anlamda üreticileri sıkıntıya soktu. Daha sonra bunun etkilerini düşündüğümüzde iş birikmeleri, sırada bekleyen evraklar, TSE işlemleri, gümrük işlemleri, bunların navlun ve lojistik hizmetleri gibi faktörleriyle ticarette minimum 15 gün işletmeleri etkiledi” diye konuştu.

“Son 5 ayda navlun fiyatları anormal şekilde arttı”

Uluslararası taşımacılıkta kiralık konteyner fiyatlarının bin 900 dolardan 10 bin dolara çıkmasını da değerlendiren Kurluk, “Kanaldaki tıkanıklığın tüketiciye yansımasında bitmiş ürünlerin 15 gün gecikmesi olacaktır. Stoklu ürünlerde bu süspanse edilir ama diğer taraftan tüketicinin bir şeye ihtiyacı varsa beklemeye almak zorunda kaldı. Bir tek bunlar değil ama son 5 ayda navlun fiyatları anormal şekilde arttı. Dünyadaki birkaç armatür firma ellerinde ki bin 900 dolarlık 40’lık konteyneri 10 bin dolarla yükselttiler. Biran da konteyner bulunmadı. Belli yerlerde bir takım sıkıntıları suni olarak oluşturarak bir ürünü 5 katına kadar çıkarttılar” dedi.

“Çiple alakalı üretimlerde önlem alınmazsa çok ciddi sıkıntılar çekilecek”

Çip sıkıntısının da gündemde olduğunu belirten Kurluk, “Bu en son 2017’de Japonya’daki Tsunami sonucu olmuştu. Çip üreten tesisler yerle bir olmuştu ve dünya 1 sene çipsiz kalmıştı. Kimse çip üretemedi, üretilen ürünlere çipler takılamadı. Çok büyük bir hadiseydi ama o atlatıldı. Şimdi tekrar gündeme geliyor ama bu yaşanmıyor. Üretim tesisleri Uzak Doğu’da olduğundan dolayı yavaş yavaş söylenmeye başlıyor ama Türkiye ve Avrupa’ya bunun yansıması birkaç ay alacak. Eğer çiple alakalı üretimlerde önlem alınmazsa çok ciddi sıkıntılar çekilecek. Her türlü sektöre kötü bir şekilde yansıyacak. Dünya bir şeyi bir anda çekiyor fiyatlar yukarı gidiyor, bir anda bollaştırıyor fiyatlar aşağı gidiyor. Maalesef yukarıya çıkan fiyatlar biraz güç aşağıya iniyor. O nedenle bakırda da, alüminyumda da çipte te belli kişiler tarafından oynanılıyor ve buda ekonomiye kötü yansıyor” şeklinde konuştu.

Umutcan İşledici - Elif Ayşenur Bay

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”