SAĞLIK - 18 Eylül 2021 Cumartesi 14:16

Covid-19 ile mücadelenin merkez üssü, Avrupa’nın en büyüğü: ‘Ankara Şehir Hastanesi’

A
A
A
Covid-19 ile mücadelenin merkez üssü, Avrupa’nın en büyüğü: ‘Ankara Şehir Hastanesi’

Covid-19 ile mücadelenin merkez üslerinden biri olan Ankara Şehir Hastanesi'nin boş durmak için değil, hizmet vermek için yapıldığını belirten Koordinatör Başhekim Op. Dr. Aziz Ahmet Surel, “Ankara Şehir Hastanesi’nin yoğun bakımları her zaman dolu. Şuan 4 bin 200 yatak tescilimiz var 3 bin 500, 3 bin 400 civarında yatanı en kötü günde var. Çünkü Şehir Hastanesi boş durmak için burada değil. Ülkenin ihtiyacı olan sağlık hizmetini vermek için burada" dedi.


Tek seferde inşa edilen sağlık kampüsü olarak dünyanın en büyük ve yatak sayısı itibariyle de dünyanın en büyük ikinci hastanesi olan Ankara Şehir Hastanesi Covid-19 ile mücadelenin önde gelen merkezlerinden biri oldu ve olmaya da devam ediyor.

Ankara Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi Op. Dr. Aziz Ahmet Surel, hastanenin şuan da 4 bin 200 tescilli yatak kapasitesi bulunduğunu kaydetti. Türkiye’de ilk Covid-19 vakası görülmeden önce bir pandemi eylem planı hazırlandığını belirten Başhekim Surel, bu plan kapsamında hareket edildiğini ve gereken durumlarda yatak kapasitelerinin hemen Covid alanına kaydırılabildiğini söyledi. Hastanede 17 bin personelin çalıştığını vurgulayan Başhekim Surel, hastanede günlük 20 bin civarında poliklinik yapıldığını, kampüs içi hareketlilik bakımından bakıldığında ise günlük ortalama 80 ile 100 bin kişilik bir akış olduğunu belirtti.

“Tek seferde inşa edilen kampüs olarak, dünyanın en büyük sağlık kampüsü konumunda”

Covid-19 ile mücadelenin merkez üslerinden biri konumunda yer alan büyüklük itibariyle Avrupa’nın en büyük hastanesi olan Ankara Şehir Hastanesi hakkında güncel bilgileri paylaşan Koordinatör Başhekim Op. Dr. Aziz Ahmet Surel, şunları kaydetti:

“Biz bu kampüste Ankara’nın en güzide 6 hastanesini bir araya getirdik. Türkiye’nin bu yetişmiş ekibi bu imkanlar ile birlikte bu hizmeti Ankara ve efradına verecekti, dolayısıyla görevimizi yerine getirdik. Burası şuan da yatak sayısı itibariyle dünyanın en büyük ikinci hastanesi. Şuan da tescilli 4 bin 200 yatağımız var. Tek seferde inşa edilen kampüs olarak da dünyanın en büyük sağlık kampüsü konumunda. Biz kademeli bir şekilde buraya taşındık ve tam Fizik Tedavi Hastanemizi’de taşıdık ve tam bir araya geldik derken pandemi süreci başladı. Bakanlık talimatıyla da 2020 yılının başlarında daha Türkiye’de vaka görülmeden önce Ankara Şehir Hastanesi Pandemi Eylem Planı hazırladık. Bu planın da bulaşıcı hastalıkla mücadele ederken, toplumun geniş bir kesimini etkileyen bir salgın meydana geldiğinde kampüsümüzü nasıl kullanacağız, bulaşıcı hastalık taşıyan hastalarımızı nereye alacağız, hangi asansörleri kullancağız, acilde hangi alanları ayıracağız, normal sağlık hizmetini nereden vereceğiz bunun planlamalarını yaptık. Geçtiğimiz bir buçuk yıllık süre zarfında da bu planlama kapsamında pandemi hastası arttığı zaman genişleyerek, azaldığı zaman da pandemi alanlarımızı daraltıp Covid dışı hizmetlerimize ağırlık vererek çalışmalarımıza devam ettik. Buradaki kilit nokta; zannımca şu, biz hizmet kapasitemizi hiç düşürmeden, bu kapasiteyi Covid ve Covid dışı hastalar arasında aktif olarak kaydırarak bir sağlık hizmeti verdik ve Covid dışı sağlık hizmetimizi hiçbir zaman durdurmadık. Kemoterapi alan hastalarımız, ameliyat olacak hastalarımız, kemik iliği nakillerimiz, bunlar aynen devam etti. Bunlar aynen devam ederken bir yandan da o günün ihtiyacına göre ayırdığımız Covid kapasitesiyle Covid hastalarımıza baktık.”

“24 saatlik bir süreçte kampüsten geçen toplam nüfusa baktığımızda 80 ile 100 bin bandında bir nüfus bu kampüsten geçiyor”

Ankara Şehir Hastanesi’nin bulunduğu konum ve kapasitesi itibariyle sadece Ankara değil çevre illere de hizmet sunduğunu belirten Başhekim Surel, “Bizim toplam 17 bin personelimiz var. Bu 17 bin personelin 12 bini Sağlık Bakanlığı personeli, 5 bin kadar da bize buradan özel hizmet üreten, şirket üzerinden temin ettiğimiz destek personelimiz var, temizlik, güvenlik vesaire gibi. Toplam 17 bin kişilik bir aile Ankara Şehir Hastanesi. Günlük 20 bin civarından poliklinik yapıyoruz ve günlük 500 civarında ameliyatımız var. Ortalama 3 bin 500 civarında da her hangi bir gün, herhangi bir zamanda yatanımız var. Dolayısıyla 24 saatlik bir süreçte kampüsten geçen toplam nüfusa baktığımızda 80 ile 100 bin bandında bir nüfus bu kampüsten geçiyor” ifadelerini kullandı.

“Şehir Hastanesi boş durmak için burada değil”

Şuan Covid-19 vaka sayılarının aşılanmanın etkisi ile birlikte yataklarda bir yoğunluk oluşturmadığını belirten Başhekim Surel, yoğun bakım yataklarının sürekli dolu olması gerektiğini, bekleyen hiçbir hastanın yataksız kalmaması gerektiğini söyledi. Ankara Şehir Hastanesi’nin yataklarının zaten boş kalmamak üzere yapıldığına dikkat çeken Başhekim Surel, sadece Covid-19 değil, diğer tüm hastalara da hizmet verildiğini hatırlatarak, “Ankara Şehir Hastanesi’nin yoğun bakımları her zaman dolu. Şuan 4 bin 200 yatak tescilimiz var 3 bin 500, 3 bin 400 civarında yatanı en kötü günde var. Çünkü Şehir Hastanesi boş durmak için burada değil. Ülkenin ihtiyacı olan sağlık hizmetini vermek için Şehir Hastanesi burada. Mesele bu kapasiteyi verimli bir şekilde kullanmak. Biz Covid-19 vakaları arttığı zamanda bu hastalarımıza konforlu olarak hizmet vermek adına belli düzenlemeler yapıyoruz. Bulaşıcı bir hastalık olduğu için belli binalarda bunu izole etmeyi de tercih ediyoruz. Fakat şuan da herhangi bir binamızı kapatmaya gerek kalmadan yönetebileceğimiz sayıda hastamız var. Şuan ki vaka sayıları bizi çok zorlamıyor, ilimizi de çok zorlamıyor. Hem bu Covid-19 ile ilgili hizmetimizi yürütüp hem de Covid-19 dışı hastalarımıza gereken sağlık hizmetimizi çok sıkıntı yaşamadan sağlayabiliyoruz” şeklinde konuştu.

Utku Şimşek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Başkan Şerifoğulları, Kent Müzesi’ni inceledi Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Elazığ’ın kültür ve turizmine yeni bir değer olarak hayata geçirilecek olan Kent Müzesi’nin sona gelinen çalışmalarında incelemelerde bulundu. Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, ‘Müzeler Şehri Elazığ Projesi’ kapsamında hayata geçirdiği Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’nin ardından Kent Müzesi’ni de kente kazandırmaya hazırlanıyor. 1896 yılında dönemin Elazığ Valisi Enis Paşa tarafından Çarşı Mahallesi’nde inşa edilen ve geçmişte hükümet konağı olarak hizmet veren, Osmanlı döneminin izlerini taşıyan tarihi bina, çalışmaların ardından kent belleğinin kayıt altına alındığı, toplumsal hafızayı canlı tutacak Kent Müzesi olarak faaliyet gösterecek. Kent Müzesi bünyesinde, şehrin tarihi dönemleri, coğrafi, sosyal ve ekonomik yapısı, unutulmaya yüz tutmuş meslekler bölümü ile geleneksel yaşam kültürü bölümleri yer alacak. Başkan Şerifoğulları, müzede devam eden çalışmaları inceledi. Yetkililerden bilgi alan Başkan Şerifoğulları; “Aziz Şehrimiz Elazığ’ımızın kültür ve turizmine katkı sağlama adına Müzeler Şehri Elazığ projemiz doğrultusunda Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’ni kentimize kazandırmanın onurunu ve gururunu yaşamıştık. Şehrimizin kadim kültür ve medeniyetini, övündüğümüz tarihini geleceğe taşımanın bilinciyle, geleceğimizi inşa etme hedeflerimize adım adım ilerliyoruz. Bu kapsamda Elazığ’ın tarihi ve kültürel değerlerinin geleceğe aktarılması, yaşatılması, ve korunması için kent belleğinin nesilden nesile aktarabileceği Kent Müzemize ilişkin çalışmalarımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Şehir merkezimizde hayata geçireceğimiz bu Kent Müzemiz, hem kıymetli hemşehrilerimize, hem de farklı illerden şehrimizi ziyaret edecek olan vatandaşlarımıza kentimizin geçmişine dair önemli bir deneyim yaşatacaktır. Kent Müzemizi de geleceğimize kazandırmış olmanın gururunu hep birlikte yaşayacağız” dedi.