POLİTİKA - 25 Ağustos 2022 Perşembe 15:06

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Güney sınırlarımızı bir uçtan bir uca, 30 kilometre derinlikte bir koridorla güvence altına alana kadar mücadelemizin bitmeyeceğini buradan tüm dünyaya bir kez daha ilan ediyorum. Hep söylediğimiz gibi bir gece ansızın gelebiliriz. Hem de her yere gelebiliriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberinde TBMM Başkanı Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve tüm bakanlarla Malazgirt Zaferi’nin 951’inci yıldönümü etkinliklerinin yapıldığı Bitlis’in Ahlat ilçesindeki Çahro mevkine geldi. Burada toplanan kalabalığa hitap eden Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin 951. seneidevriyesinde Sultan Alpaslan’ı rahmetle andığını belirterek, “Ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını Allah’tan diliyorum. Ahlat bizim medeniyetimizde Kubbetül İslam diye tarif ediliyor. Kıyısında kurulduğu Van Gölü, Nemrut ve Süphan dağlarıyla ve daha nice güzellikleriyle maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşlarındandır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

Avrupa'nın kendi içindeki barbarlığın zirveye ulaştığı, dini amaçlı görünen ama aslında tamamen yağma niyetli haçlı seferleriyle oluk oluk kan döktüğü, doğudan batıya bir medeniyet göçünün yaşandığı çağlarda Ahlat bölgesinin parlayan yıldızı olarak öne çıkmıştır. Gençler Ahlat asırlar boyunca Sultan Alparslan'ın Malazgirt'te açtığı kapının adeta muhafızı ve tasdik merkezi olmuştur. Hazreti Ömer'den Sultan Alparslan'a nice büyüklerin bize mirası olan bu şehir tıpkı Malazgirt gibi maalesef uzunca bir süre ihmal edilmiştir. Malazgirt ile birlikte Ahlat'ı da tarihi ve manevi ehemmiyetine uygun şekilde yeniden imar ve ihya ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin bir şubesini de burada inşa ederek Anadolu'yu milletimize vatan yapan ecdadın mirasına sahip çıkıyoruz. Okçular Vakfımızın gayretleriyle sadece ecdadın mirasına sahip çıkmakla kalmıyor nesilden nesile gururla aktarılacak bir geleneği de burada yerleştiriyoruz. Gençlerimizin Ahlat'a ve Malazgirt'e sahip çıktıklarını gördükçe büyük ve güçlü Türkiye'nin geleceğine olan güvenimiz 2053 vizyonundan umudumuz artıyor” dedi.

“Tabi bazıları bu bozkıra bizim ısrarla niye yatırım yaptığımızı, gençlerimizi teşvik ettiğimizi anlamıyor, anlamak istemiyor” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu kesimlerin dünyanın dört bir yanındaki toplumların üstelik bizim gibi binlerce yıllık da değil yaşadıkları coğrafyadaki bir kaç asırlık varlıklarını anlamlandırmak için oluşturdukları tarih ve kültür inşa çabalarını hayranlıkla takip ve takdir ettiklerini biliyoruz. Aynı kesimler konu Türkiye olunca, konu Anadolu olunca, konu Türk milleti olunca, konu İslam olunca tam bir mankurtluk tavrıyla küçümseyici, alaycı, horlayıcı bir tavrın içine giriyorlar. Her ne kadar bunların kanından da olsa, imanından da, vatanımıza olan aidiyetinin de şüphe duysak da kendilerine ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı tane tane anlatmayı sürdüreceğiz. Çünkü Cumhurbaşkanı olarak sorumluluğumuz ve mirasçısı olduğumuz medeniyetin kotları bunu gerektiriyor. Evet Ahlat ve Malazgirt geçmişi, bugünü ve yarınıyla Türkiye'dir. Ahlat ve Malazgirt Anadolu'nun ebedi vatanımız olarak tescilidir. Ahlat ve Malazgirt medeniyetimizi yeniden yükseltme irademizin adıdır. Ahlat ve Malazgirt dostlarımıza güven, düşmanlarımıza korku veren o yükselişimizin mührüdür.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

Ahlat ve Malazgirt yeni nesillere sahip oldukları değerlerin ve vatanın bedelini hatırlatacak bir semboldür. Ecdadın gazadan gazaya koşarak inşa ettiği şanlı tarihi merhum sosyologlarımızdan Erol Güngör şöyle anlatıyor; Savaşa dua ile başlanır, gülbank çekilir, yürüyüşte ve hücumda tekbirler alınır, çarpışma sırasında sancak dibinde ordu hafızları tarafından fetih suresi okunurdu. Bu gelenek Mohaç’ın gazilerini tâ Malazgirt gazilerine, oradan da Bedir’de çarpışan iman ordusuna bağlar. Evet hamdolsun bugünde askerimiz, jandarmamız, polisimiz, korucumuz aynı inançla, aynı cesaretle Bedir’deki iman ordusuna kadar uzanan bir imanla mücadelesini yürütüyor. Dua ile tekbir ile Fetih Suresi ile çıkılan kutlu bir mücadeleden zaferin de muhakkak olduğuna yürekten inanıyor muyuz?

Elbette herkes inanmak zorunda değil, iman da bir nasip meselesidir. Kimsenin inancı ve imanıyla canları pahasına mücadele eden, alın terini ve kanını bu uğurda akıtmadan tereddüt göstermeyen kahramanlarımıza saygısızlık etme hakkı da yoktur. Kimse duadan, tekbirden, salavattan rahatsız olmasın. Çünkü bu dualar, tekbirler, bu salavatları; kökeni, inancı, meşrebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan herkesin istiklali ve istikbali için verile cansiperane mücadelenin manevi zırhıdır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

“Sultan Alpaslan, Malazgirt’te zafer kazandığında sadece Selçuklu’nun değil, Rum'u, Ermeni'si, Yahudi'siyle Anadolu’daki herkesin geleceğini aydınlatan bir ışık yakmıştı” diyen Erdoğan, “Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettiğinde her inançtan insanın onurunu garanti altına almıştı. Milli mücadeleyi kazanıp cumhuriyetimizi kurarken de Anadolu’da yaşayan ve Anadolu’ya sığınan herkesin canını ve malını kurtarmıştık. Bu büyük zaferi de İstiklal Marşımızdan hatırlayalım. Bugünde ülkemizi dünyanın en güçlü ülkeleri arasına sokmak için verdiğimiz demokrasi ve kalkınma mücadelesi, kendi vatandaşlarımız ve dostlarımızın tamamı içindir. Hiç şüphesiz son dönemdeki mücadelemizin en somut örneği 15 Temmuz destanıdır. Dudağında tekbir, elinde bayrak, namusun şiarı yiğitler gördüm. Biz bu ülkedeki her bir vatandaşımızın güvenliğini, huzurun teminat altına almak için terör örgütlerinin başını ezdik ezmeye devam ediyoruz. Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Bestler Deresi’nde ezdik, ezmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Terörle mücadele şehitlerini Şehit Aydoğan Aydın Paşa’nın sözleriyle yad eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Asırlara bedel eser ve hizmetler ürettik. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız her yardımı, inşa ettiğimiz her eseri, vatandaşımıza sunduğumuz her hizmeti bu anlayışla hayata geçirdik. Biz obu ülkedeki bir ferdin geleceğine güvenle bakabilmesi için vizyonlarımızı genişletiyor ve büyütüyoruz. Yaklaşık 11 yıl önce bugün bu vizyonun adına 2023 demiştik. Bugün 2053 diyoruz, yarın 2071 diyerek yolumuza devam edeceğiz. Elbette kalkınmadan güvenliği, diplomasiden ekonomiye hiçbir alanda mücadelemiz bitmedi, bitmeyecek. Bilindiği gibi dün Fırat Kalkanı Harekatımızı 6 yıl dönümüydü. Terörle mücadelede sınırlarımız içerisinde ve ötesinde görev yapan şehitlik ve gazilik mertebelerine ulaşan kahraman askerlerimizin her birine şükranlarımı sunuyorum. Halan sınırlarımızda ve ötesinde kahramanca mücadele eden askerlerimize ve tüm güvenlik güçlerimize başarılar diliyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

Güney sınırlarımızı bir uçtan bir uca, 30 kilometre derinlikte bir koridorla güvence altına alana kadar mücadelemizin bitmeyeceğini buradan tüm dünyaya bir kez daha ilan ediyorum. Kendileri diledikleri zaman diledikleri yere harekat düzenleyip bize ‘sakın ha’ diyerek parmak sallayanların riyakarlıklarının farkındayız ve bu samimiyetsiz ifadeleri asla dikkate almıyoruz. Ülkemizin güvenlik önceliklerine göre, kendi planlamamıza göre bu operasyonları sürdüreceğiz. Hep söylediğimiz gibi bir gece ansızın gelebiliriz. Hem de her yere gelebiliriz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bir gece ansızın gelebiliriz'

Bizim diğerlerinden farkımız kimsenin toprağından, birliğinden beraberliğinden gözümüz yoktur. Sadece kendi güvenliğimiz ve dostlarımızın huzuru için çalışıyoruz. Geçmişi sömürge ve katliam lekeleriyle dolu olan hiçbir ülkenin Türkiye’nin bu haysiyetli ve adil mücadelesine söz söylemeye hakkı yoktur. Türkiye’nin önünü 2 asırdır kullandıkları yöntemlerle artık kesemediklerini görenlerin 2023 yaklaştıkça yeni oyunlar, yeni sinsilikler peşinde koştukları boşuna değildir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar başaramayacaklar. Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır. Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar var. Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır. Biz milletimizle birlikte gerektiğinde inşallah külümüzde hisarlar yaparak, bu mücadeleyi başarıya ulaştırmakta kararlıyız. Teslimiyetimiz sadece Rabbimizedir. Onun dışında bizi durduracak geriletecek esarete sefalete zillete sürükleyecek beşeri bir güç tanımıyoruz, tanımayacağız. Ya olacağız ya olacağız. Türkiye’ye, Türk milletine başka bir yol yok."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın Cuma namazını Malazgirt’te kılacaklarını belirttikten sonra Han Otağı’na geçti. Burada bir süre dinlenen Erdoğan ve beraberindekiler, daha sonra Selçuklu Meydan Mezarlığına geçti.

Mehmet Salih Akkuş - Mücahit Tarlan - Özkan Olcay - Yılmaz Sönmez - Recep Gökhan Kılıç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Trendyol Süper Lig: Fenerbahçe: 3 - Konyaspor: 0 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Fenerbahçe, sahasında Konyaspor’la karşılaşıyor. Müsabakanın ilk yarısı sarı-lacivertlilerin 3-0’lık üstünlüğüyle sonuçlandı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 7. dakikada Kerem Aktürkoğlu’nun pasında ceza sahası girişinde topla buluşan Talisca’nın içeri girdikten sonra karşı karşıya pozisyonda vuruşunda kaleci Bahadır gole izin vermedi. 12. dakikada Kerem’in sol taraftan ortasında top ceza sahasında savunmadan sekerek sağ çaprazdaki Asensio’nun önünde kaldı. Bu oyuncunun sol ayağıyla plase vuruşunda kaleci Bahadır, uzak köşeye yönelen meşin yuvarlağı çeldi. 24. dakikada Jhon Duran, ceza sahası içi sol çaprazdan Uğurcan Yazğılı’nın müdahalesiyle yerde kaldı. Hakem Ozan Ergün, VAR’dan gelen uyarı sonrası pozsiyonu izledi ve penaltı kararı verdi. 28. dakikada penaltı vuruşunu kullanmak üzere topun başına geçen Talisca, meşin yuvarlağı sağ alt köşeden filelerle buluşturdu. 1-0 30. dakikada Archie Brown’un sol taraftan ortasında herkesi aşan topu Asensio, sağ taraftan tekrardan içeriye ortaladı. Alverez’in dokunduğu meşin yuvarlak, Mert Müldür’ün vuruşunda savunmada Calusic’e de çarparak ağlara gitti. 2-0 37. dakikada Asensio’nun pasında topla buluşan Talisca’nın ceza sahası dışı sağ çaprazdan sol ayağıyla set vuruşunda meşin yuvarlak uzak köşeden filelerle buluştu. 3-0 44. dakikada Ederson’un uzun degajında topa yönelen Kerem Aktürkoğlu’nun kaleci Bahadır’ı çalımladıktan sonra sağ çaprazdan vuruşunda savunmada Uğurcan son anda meşin yuvarlağın ağlara gitmesini engelledi. 45+3. dakikada Asansio’nun sağ çaprazdan kullandığı serbest vuruşta meşin yuvarlak uzak direğe çarptıktan sonra Konyaspor savunması tarafından uzaklaştırıldı. Hakemler: Ozan Ergün, Ceyhun Sesigüzel, Anıl Usta Fenerbahçe: Ederson, Mert Müldür, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Archie Brown, Edson Alvarez, Fred, Marco Asensio, Anderson Talisca, Kerem Aktürkoğlu, Jhon Duran Yedekler: İrfan Can Eğribayat, Tarık Çetin, Yiğit Efe Demir, Levent Mercan, Kamil Efe Üregen, İsmail Yüksek, Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski, Oğuz Aydın, Haydar Karataş Teknik Direktör: Domenico Tedesco Konyaspor: Bahadır Güngördü, Yhoan Andzouana, Uğurcan Yazğılı, Josip Calusic, Guilherme, Jin-Ho Jo, Enis Bardhi, Melih İbrahimoğlu, Morten Bjorlo, Jackson Muleka, Umut Nayir Yedekler: Deniz Ertaş, Yasir Subaşı, Tunahan Taşçı, Pedrinho, Marius Stefanescu, Marko Jevtovic, Melih Bostan, İsmail Esat Buğa, Utku Eriş, Kaan Akyazı Teknik Direktör: Çağdaş Atan Goller: Anderson Talisca (dk. 28 pen. ve dk. 37), Mert Müldür (dk. 30) (Fenerbahçe) Sarı kartlar: Fred, Kerem Aktürkoğlu (Fenerbahçe), Jin-Ho Jo (Konyaspor)
Ankara Yargılanan eski DHMİ Daire Başkanı Acar: "Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ) eski daire başkanı Mehmet Cemil Acar, ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ suçlaması ile yargılandığı davada, "Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" dedi. Ankara 89. Asliye Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Cemil Acar bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Sanık Acar’ın eski eşi tutuksuz sanık Çağla Acar ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme hakimi, dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından sanık Acar’a söz verdi. Sanık Acar, "Hiçbir çekincem olmadan 20 yıllık banka hesaplarımın incelemesini istedim. 28 yıl boyunca onur ve şerefimle devlete hizmet ettim, birçok projede görev aldım. Hakkımda en ufak bir soruşturma olmadı. Ben emekli olduktan sonra bu soruşturma yapıldı. Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak. Babamın fabrikası yüzünden bana bir linç yürütülüyor. Şerefim, haysiyetim zan altında bırakıldı" dedi. Avukat ve sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Cemil Acar’ın tutukluluk halinin devamına, Acar’ın eski eşi Çağla Acar hakkındaki mevcut adli kontrolün ise devamına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 12 Ocak 2026 tarihine erteledi. Olayın geçmişi Eski DHMİ Daire Başkanı Mehmet Cemil Acar’ın evinde yapılan aramada Acar’a ait kasada 26 kilogram külçe altın, 1 milyon 320 bin dolar ve 121 bin euro bulunmuştu. Soruşturma sürecinde Acar’ın bürokratken çok sayıda gayrimenkul edindiği de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tespit edilmişti.