POLİTİKA - 04 Şubat 2020 Salı 16:30

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İdlib açıklaması

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İdlib açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İdlib saldırısına ilişkin, “Bu İdlib mutabakatının açık bir ihlalidir.Rejim için tabi ki bunun sonuçları da olacaktır. Derhal karşılık verdik ve ‘Bundan sonra gereği neyse yapılacak’ dedik. Bu attığımız adımın ardından da orada 76 civarında rejim mensubunu etkisiz hale getirdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkan Vladimir Zelenskiy ile yaptığı görüşmede Kırım Tatarlarının durumunun gündeme geldiğini belirterek, “Kırım Tatarları konusundaki pozisyonumuz net. Kırım’ın ilhakını tanımıyoruz. Kırım’ın haklarını korumak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ancak Sayın Başkanın da bu konuda kararlı olduğunu gördüm. O da özellikle ‘Kırım Tatarları konusunda hassasiyetiniz nedir?’ diye bunları benden ayrıca öğrenmek istedi. Ben de kararlılığımızı söyledim. Hatta şu anda Herson bölgesinde 500 konut yapabiliriz diye bir teklifte bulundu, ‘Beraber yapalım’ dedi. Biz de kendilerine ‘İsabetli olur’ dedik. Çevre ve Şehircilik Bakanımız bir heyetiyle beraber inşallah gelecek, burada Sayın Başkanın belirleyeceği isimlerle görüşmelerini yapacak ve hangi bölge isabetli olursa orada çalışmalara başlayacaklar. Kiev’de Kırım Tatar kardeşlerimiz için cami, konut ve işyerlerinden oluşan bir külliye inşa edeceğiz. Bunun için yine müşterek bir adım atacağız. 33 dönümlük bir arazi oradaki kardeşlerimiz tarafından alındı. Kırım Tatarlarının kendi ayakları üzerinde durmasını çok çok önemsiyoruz. Bu çerçevede Mustafa Cemiloğlu ile görüştüm, diğer arkadaşlarla da görüştük. Kırımlı kardeşlerimize siyasi, ekonomik, diplomatik ve kültürel alanlarda da her türlü desteği vereceğiz. Özellikle Herson’da atılacak adımları önemsiyoruz. Tabi bu adamlarla beraber daha sonra yine Sayın Başkanla oralarda ne gibi adımlar atabiliriz bunları da konuşacağız. Kırım konusunda AGİT Ukrayna Özel Gözlem Misyonu önemli bir rol oynuyor. Bu misyonun başkanlığını 2014’ten bu yana hep Türk büyükelçiler yürütüyor” şeklinde konuştu.

“Hablemitoğlu’nun katil zanlısının iadesi istedik”

FETÖ’nün Ukrayna’da iki okulu olduğunu söyleyen Erdoğan, bunların Maarif Vakfı’na devri için Zelenskıy’den ricada bulunduğunu vurguladı.

Gazeteci Necip Hablemitoğlu’nun katil zanlısı Nuri Gökhan Bozkır’ın iadesi için girişimlerin sürdüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu kendisinden özellikle istedim. ‘Bizim için çok ama çok ileri derecede önemli. Şu anda iltica ile ilgili de girişimleri olmuş. Dolayısıyla burada bir yanlışa düşüp de buna böyle bir kapıyı da açacak olursanız, bu aramızdaki ilişkileri de sıkıntıya sokabilir’ dedim” diye konuştu.

“Rejim için bunun sonuçları olacak, 76 civarında rejim mensubunu etkisiz hale getirdik”

İdlib’tde Türk askerlerine yönelik saldırıya da değinen Erdoğan, “Bu İdlib mutabakatının açık bir ihlalidir. Rejim için tabi ki bunun sonuçları da olacaktır. Derhal karşılık verdik ve ‘Bundan sonra gereği neyse yapılacak’ dedik. Bu attığımız adımın ardından da orada 76 civarında rejim mensubunu etkisiz hale getirdik. Bunların büyük bir kısmı ölmüş durumda, belli bir kısmı yaralı. Fakat Rus tarafına da bunun bütün bilgilerini de koordinatları ile birlikte arkadaşlarımız verdiler. Başta Milli Savunma Bakanımız olmak üzere Genelkurmay Başkanımız, Kuvvet Komutanlarımız yaralı askerlerimizi hastanelerde ziyaretlerini yaptılar. Askeri gözlem noktalarımız tabi ki orada hayati rol oynuyor ve yerlerinde kalacaklar. Gerekli tahkimatlar da bunun için yapılıyor. İdlib’de yeni bir savaşa, sivil katliamına ve göç dalgasına müsaade edemeyeceğimizi de onlara bildirdik. Bugün de Dışişleri Bakanımız, Rus mevkidaşı Lavrov’la bir görüşme yaptı. Hem sahada hem de masada gerekli adımları atıyoruz. İdlib konusunda uluslararası toplumun da sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Türkiye’yi takdir etmek yeterli değil, biz somut adımlar da görmek istiyoruz. Hakikaten ‘Bu kadar insanı yediriyorsunuz, içiriyorsunuz, giydiriyorsunuz, sağlığıyla ilgileniyorsunuz. Türkiye çok büyük işler yapıyor’ gibi bizi takdir kelamları artık yetmiyor. İcraat istiyoruz. Aksi takdirde diğer adımları atma girişimine de başlayacağız” ifadelerini kullandı.

“30 ila 40 kilometre Suriye içinde ileri gidiyoruz”

İdlib’de Türkiye’nin briket barınaklar yaptığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda zaten bizim sınırlarımızda yoğun bir çalışma var ve biz sınırlarımızdan 30 ila 40 kilometre Suriye içinde ileri gidiyoruz ve oralara da briket barınaklar yapıyoruz. Şimdi ona başladık. Bu briket barınak konusunda da yoğun bir çalışma devam ediyor. Çünkü çadır kentlerle filan bu işi çözmemiz mümkün değil. Kış mevsimindeyiz, çadır kentlerde o insanların yaşam koşullarının ne olacağını düşünün. Biz ‘Konforunu biraz daha ileri götürelim, 25-30 metrekarelik briket barınakları yapalım’ dedik ve inşaat şu anda hızla devam ediyor. Hatta konuyu Sayın Merkel’e de açtım. Merkel de destek sözü verdi. Oradan gelecek desteği de burada süratle kullanarak ilk etapta hiç olmazsa 25 bin civarında briket barınak yapalım istiyoruz. Bununla orada onlar için güvenli bir bölge tesis edelim istedik. Şu anda yapılan çalışma bu ve yoğun bir şekilde devam ediyor. Burada tabi Suriyeli kardeşlerimizi de eleman olarak değerlendirip çalıştırıyoruz ve inşaatlar da orada devam ediyor” açıklamalarında bulundu.

"Bunlar teröristlerle iş birliği yapıyor"

Libya konusunda Fransa ve Almanya’da gelen eleştirilere yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de endişelerimizi söyleyeceğiz. Onların yaklaşımlarından biz çok fazlasıyla endişeliyiz. Çünkü bunlar teröristlerle iş birliği yapıyor. Başta Macron, zaman zaman Sayın Merkel'e söylediğimiz halde aynen o da devam ediyor. Sarraj’ın meşru olduğunu kabul ediyorlar. Sarraj’ın meşru olduğunu kabul ettikleri halde Sarraj’a değil, gayrimeşru olan Hafter’e destek veriyorlar. Mesela adam Moskova'dan kaçtı. Berlin'de otel odasına saklandı. Ama buna rağmen yine onlar Hafter’i savundular, ardından yine davet ettiler. Şimdi işte en son geleceğine dair söz vermiş. Son görüşmelerin durumunu ele alacağız ama maalesef bunlar samimi davranmıyorlar. Biz bu noktada çok doğru bir çizgide olduğumuza inanıyoruz ve şu anda da orada ibre inanıyorum ki lehe dönüyor. Çünkü her geçen an orada lehte gelişmeler var. Şu anda özellikle bu askeri görüşme noktasında Birleşmiş Milletler temsilcisinin devreye girmesi ile alakalı bazı adımlar var. Biz de onları takip ediyoruz ama bunlar güven veriyor mu derseniz, şahsen bana hiç güven vermiyor” şeklinde konuştu.

“Filistin konusunda üzerimize düşeni sonuna kadar yapacağız”

ABD’nin “Yüzyılın Anlaşması” olarak nitelendirdiği plana yönelik dünyadan gelen tepkileri değerlendiren Erdoğan, “Biliyorsunuz bizim açıklamalarımızdan sonra Arap Ligi de müspet bir açıklama yaptı. Bugün (dün) de Cidde'de İslam İşbirliği Teşkilatı'nın bir toplantısı vardı. Oraya Dışişleri Bakanımız Mevlüt Bey’i gönderdik. İslam İşbirliği Teşkilatı da bu planı reddettiğini duyurdu. Bu iyi bir gelişme. Mahmut Abbas’la da cuma günü bir görüşmem olmuştu. Onu da kararlı görmüştüm. ‘Bu görüşmeden sonra Amerika'ya gideceğim, orada görüşeceğim’ demişti. Ardından cumartesi günü İsmail Haniye ile bir görüşme yapıldı ve onları orada çok kararlı gördüm. Yani hepsinde adeta ‘Kudüs'ü vermeyiz; bu baş bu bedenden kopmadıkça Kudüs elden gitmez’ diyecek kadar öyle bir kararlılıkları var. Tabii bunları görünce duygulanıyoruz. Ecdadımız bunun güzel örneklerini vermiş zaten. İnşallah biz de üzerimize düşeni sonuna kadar yapacağız. Zaten Trump ile Netanyahu’nun gibi bir araya gelerek yapmış oldukları gösteri bir netice tevdi etmiyor. Bundan bir şey çıkmaz. Oraya kippalıları toplamışlar, 3-4 tane de malum Arap büyükelçisi, o kadar. Bu bir uluslararası anlaşmanın sonucu değil. Onun için de biz görüştüğümüz bütün liderlere durumu anlatıyoruz. Zaten Avrupa Birliği'nin kararı belli bu konu ile ilgili. Batılı bazı farklı ülkelerle de yaptığımız görüşmelerde aldığımız cevaplar hemen hemen hep olumlu” diye konuştu.

“Ama maalesef birileri de kendilerine göre tezvirat yaparak netice almaya çalışıyor”

Elazığ depreminin ardından bazı köylere ayrım yapılarak yardım götürülmediği iddialarını da yanıtlayan Erdoğan şunları söyledi:

“Bir defa, İçişleri Bakanı Süleyman Bey kardeşimiz o Alevi o köylerle ilgili oraya gidip gezdiklerinde, bana dönüşünde telefon etti ve dedi ki ‘söylenildiği gibi değil.’ Buradaki Alevi kardeşlerimiz bizim çalışmalarımızı takdirle karşıladılar ve teşekkür ettiler. Ama maalesef birileri de kendilerine göre tezvirat yaparak netice almaya çalışıyor. Şimdi hepiniz Sakarya depremini, Düzce’yi, Bolu’yu, bunları yaşadınız. O dönemde netice alamadılar. Bırakın netice almayı, toplanan paraları memurlara maaş olarak dağıttılar. Gerçek ortada. Biz ise bunları yaşadık 17-18 senede. Van'ı yaşadık. Van'da bizim depremde harcadığımız rakam -eski rakamla söylüyorum- 19 katrilyon. Biz her ikisinde de gecesinde oradaydık. Kütahya Simav’ı yaşadık, aynı şey. Kaldı ki Sakarya, Kocaeli, Düzce onlar bize aynı zamanda çok ciddi kalıntı oldu. Biz oraları da tamamladık. Konutları vesaire daha sonra biz tamamladık ve bütün bunlarla beraber hiçbir zaman bunu istismar da etmedik. Niye? Devlet olarak bu herkesin başına gelebilir. Deprem sipariş üzeri olmuyor ama geldi. Geldikten sonra da sen devlet olarak ne yaptın, ne yapıyorsun, bunun hesabını millete vereceksin. Şu anda biz mesela yoğun bir şekilde Elazığ'da, Malatya'da zemin etütleri yapıyoruz. Bana gerek Süleyman Bey, gerekse Murat Bey çok ağır bir fatura çıkardılar. Ağır hasarlı rakam 10 binin üzerinde. Şimdi diyebilir misin ‘hayır biz bunu yapmayacağız’ Hem yapacaksın hem de daha iyisini yapacaksın. Çünkü burada bir taraftan zemin etütlerini yapman lazım. Ondan sonra belki bazı yerlerde zemin çok çok yumuşaksa oralarda fore kazık sistemine gireceksin. Sonra şimdiki gibi kalkıp da yani zemin+4, zemin+5, zemin+6 orada yapamazsın. Aynen Sakarya'da yaptığımız gibi zemin+3. Çünkü istiyoruz ki böyle bir felaket bir daha geldiğinde aynı sıkıntıları yaşamayalım. Çünkü gelmeyecek iddiasında da bulunamazsınız. Onun için şu anda arkadaşlarımızın yoğun çalışmaları var. Kırsal kesimde bile biz bunu daha önce Karacabey'de yapmıştık. O zaman görevde Faruk Bey idi. Birçok yerde tek katlı yapmıştık. Yani orada evlerin yanına hayvanlar için ahırlar bile yapmıştık. Şimdi benzer modeli aynı şekilde buradaki kırsal kesimlerde de belki zemin artı yanına da ahırı olacak şekilde konutlar yapabiliriz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız şu anda hem plan hem proje çalışmalarını yapıyor. Onların hazırlıklarını dinledikten sonra “ya Allah bismillah” deyip başlayacağız.”

"Her sabah bir kaşık dut pekmezi alırım"

Dünyayı sarsan korona virüs ile ilgili soruları da yanıtlayan Erdoğan, “Biz ilk işimiz olarak dedik ki bu kadar insan Çin’de sıkıntıyı yaşıyor, orada bizim vatandaşlarımız da var, onları bir defa kurtaralım. Şimdi arkadaşlarıma dedim ki ‘Biz 20 yıl önce böyle bir uçağı Çin’e gönderebilir miydik? Veya böyle bir uçağımız var mıydı?’ Şimdi ise hamdolsun bu uçağı tamamen hastane haline dönüştürdük, içine yataklar yerleştirdik. Oksijen, serum vesaire her şeyi sağlık ekipleri uçağa yüklediler ve doktorlar, hemşireler Çin’e gittiler. Şu anda da Ankara’da bunlara komple bir hastaneyi tahsis ettik. Bu hastanede her biri bir odada yalnız yatıyor. Bunların yanında da 7 Azeri, 3 Gürcü, bir de Arnavut getirdik. Şimdi tabi dünyada ses getirdi; ‘Türkiye böyle bir durumda bakın ne yaptı’ diyorlar. Ama bizde de malum çevreler yine aynı durumdalar maalesef. Ama benim bir tavsiyem var. Tabi bunu sağlıkçılar da söylüyor. Yine de üşütmeyin. Aman ateşe falan dikkat edin. Tabi bunlar belirtileri. Hepsinden öte kendinize güvenin. Gıdalarınıza dikkat edin. Bizim özel bazı tedbirimiz var mı derseniz, öyle bir tedbir inanın yok. Vücudu güçlü tutacağız. Bizim bazı arkadaşlar sağ olsunlar ara sıra dut pekmezi gönderirler. Ben her sabah bir kaşık dut pekmezi alırım. Çünkü kan yapar. Ağırlıklı olarak Erzurum’dan” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Didimli turizmci Narin’in katledilmesine duyarsız kalamadı Aydın’ın Didim ilçesinde işletmecilik yapan turizmci Yusuf Çolak, Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ı elektrik trafosuna resmetti. Didim ilçesi Çamlık Mahallesi Gökduman Caddesi üzerinde otel işletmeciliği yapan Yusuf Çolak, iş yerinin karşısında bulunan elektrik trafosuna Diyarbakır’da kaybolduktan sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın resmini çizdi. Çevredeki esnafların da yardımıyla resim tamamlanırken, resmin yanına “Madem incitecektiniz neden adını Narin koydunuz" yazıldı. Diyarbakır’da cansız bedenine ulaşılan Narin Güran olayından etkilenmelerinden dolayı resmi yaptığını belirten Çolak, “Narin bebeğin katledilmesini büyük kelimelerle ifade edilemeyecek bir şekilde toplum olarak acı hissettik. Bunun bendeki karşılığı bu karşı duvarımıza insanların bu duygularını ifade etmek istedim. Çevremiz, buradaki esnaf arkadaşlarımızla Narin bebeğin katledilmesiyle alakalı sosyal bir mesaj vermekti amacımız. Umarız bu tür cinayetler, bu tür katliamlar, özellikle çocuklar üzerindeki bu tür kara bulutların dağılması için kendimizce bir nebze duvarlara bunları resmetmeyi görebildik. Ben de bu arada iki kız çocuk babasıyım. Yani şu sıralar çocuklarıma bakış açım bile değişti. Televizyon seyredemez olduk. Ben profesyonel bir ressam değilim, amatör bir ressamım. Kendim burada turizmciyim. Ülkedeki bu yaşananlardan dolayı da bayağı büyük olan rahatsızlığı dile getirmek istedim” dedi.
Bartın Ulus’ta doğal gaz yapım çalışmalarına Amasra’da ise abonelik açma işlemlerine başlanacak AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Bartın’ın Ulus ilçesinde doğal gaz hattı yapım çalışmalarına, Amasra ilçesinde ise doğalgaz abonelik işlemlerine başlanacağını açıkladı. K Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz AK Parti hükümeti zamanında doğalgaz ile tanışan Bartın’da yeni doğalgaz yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini belirtti. Milletvekili Aldatmaz, “Bu yıl yapılan yatırımlarla birlikte Bartın’da şu anda 316 bin 500 metre polietilen, 73 bin 200 metre de çelik borudan oluşan bir doğalgaz ana hattımız var. Bunu da 126 bin metrelik servis hattı ile abonelere ulaştırıyoruz. Şu an Bartın Merkezde 39 bin 214, Kozcağız’da bin 691 olmak üzere toplam 40 bin 905 aktif abonemiz var" dedi Ulus’ta ilk kazma vurulacak Milletvekili Aldatmaz yerel seçimler öncesinde Ulus ilçesine verdikleri doğalgaz sözünü hatırlatarak, "Önümüzdeki günlerde Ulus İlçemizde doğalgaz için ilk kazmayı vuracağız. Ulus Doğalgaz boaltım istasyonu inşaatına başlıyoruz. Bunun akabinde de ilçe merkezinde doğalgaz borularını döşemeye başlayacağız. Ulus’umuza verdiğimiz sözü yerine getiriyoruz. Her zaman dediğim gibi laf değil icraat üretiyoruz. İnşallah takvim yılı sonunda da Ulus ilçe merkezinde bu yıl planlanan bölgelerdeki abonelerimize doğalgaz vereceğiz" şeklinde konuştu. "Doğalgaz hükümet yatırımıdır" Doğalgaz yatırımlarını sahiplenenlerin olduğunu da vurgulayan Aldatmaz, doğalgazın bir hükümet yatırımı olduğunu vurgulayarak, "Öyle eline kazma alıp çukurun başına geçmekle, kepçenin başında durmakla ’doğalgaz getiriyorum’ diye insanları kandırmaya gerek yok. Sonuçta bu bir hükümet yatırımı ve bu yatırımın Bartın’a, Amasra’ya Ulus’a, Kozcağız’a gelmesini sağlayan AK Parti hükümetleridir. Atalarımızın dediği gibi, ’yiğidi öldürüp, hakkını yememek lazım’. Doğalgazı Bartın’da yaygınlaştırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bartın merkezde bu yıl Gürgenpınarı mahallemizde çalışmalarımızı tamamladık. Sanayi sitesinde çalışmalarımızın büyük bölümü bitti. Dallıca bölgesinde yeni yapılan TOKİ konutları içinde hat döşeme çalışmaları devam ediyor. Orada da hemşehrilerimiz evlerine taşındıklarında doğalgaz altyapısı tamamlanmış olacak. Böylece Bartın merkezde konutların tamamına yakınına doğalgaz altyapısı sağlamış olacağız. Aynı zamanda Bartın OSB genişleme alanında doğalgaz altyapı çalışmalarımız devam ediyor. Burası da tamamlanınca Organize sanayi bölgemizin tamamı doğalgaz altyapısına kavuşmuş olacak" ifadelerine yer verdi Amasra’da abonelik işlemlerine başlanacak Amasra’daki doğal gaz hattı yapım çalışmalarının büyük bir bölümünün tamamlandığına da dikkat çeken Milletvekili Aldatmaz, "Amasra ilçemizde meşakkatli bir yoldan boru hattı döşeme çalışması yürütüldü. Kaleşah Mahallesi, Fatih Mahallesi ve Kum Mahallesinin önemli bir kısmında çalışmalarımızı tamamladık. Kalan mahallelerde de çalışmalarımız devam edecek. Bu takvim yılı içerisinde Amasra’da da doğalgaz kullanmaya başlayacağız. Kısa süre içerisinde Amasra ve Ulus İlçelerimizde Abonelik işlemlerine başlayacağız" ifadelerini kullandı. Kozcağız’da izin sorunu çözüldü Doğalgazın kullanılmaya başlandığı Kozcağız Beldesindeki izin sorunun da çözüldüğünü hatırlatan Yusuf Ziya Aldatmaz, Kozcağız’ın Türkiye’de doğalgaz kullanan nadir beldelerden biri olduğunu da hatırlatarak, "Kozcağız’da Yayla Sokak’ta yolun karayolu ağında olması nedeniyle doğalgaz boru hattı döşenmesi esnasında izin işlemlerinde sorun yaşanmıştı. Bu durum üzerine devreye girerek yolu karayolu ağından çıkartılarak Kozcağız Belediyesine devredilmesini sağladık. Böylece izin sorununu hallettik ve Kozcağız Yayla sokak ve Değirmenci Mahallesine de Doğalgaz getirilmesini sağlayacağız. İnşallah hemşehrilerimiz yıl sonunda Yayla sokak ve değirmenci mahallesinde de doğalgaz kullanmaya başlayacak" diye konuştu.
Aydın Kuşadası’nda yumurtadan çıkan son yavru caretta da özgürlüğe kulaç attı Türkiye’de yuvalama alanları dışında bulunan Kuşadası’nda, her yıl deniz kaplumbağası yuvaları artarken, geçtiğimiz günler yuvalarından çıkan 260 yavru caretta caretta özgürlüğe kulaç atarken, kalan son yavru da bugün denizle buluştu. Doğal güzellikleri ile birçok yaban hayatına ev sahipliği yapan Aydın’ın Kuşadası ilçesinde, deniz kaplumbağaları da yuvalanmaya devam ediyor. Yuvalanma alanlarının dışında olması sebebiyle 2011 yılından bu yana az sayıda gözlemlenen yuvalar, 2023 yılında Kuşadası ve Pamucak sahillerinde artış gösterdi. Bu yıl bölgedeki yuva sayısı 8’e ulaşırken, yuvalardan yavru çıkışları da gerçekleşti. Şu ana kadar kontrol açılışı yapılan 8 yuvadan toplam 361 yavru sağlıklı bir şekilde çıkarak denize ulaştı. Kuluçka sürecinde olan son 2 yuvadan da yavru çıkışları gerçekleşti. Vatandaşların da artan duyarlılığı karşısında mutlu olduklarını ifade eden Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü; “Kuşadası kumsalları, Türkiye’de deniz kaplumbağaları yuvalama alanları dışında olsa da 2011 yılından bu yana caretta caretta iribaş deniz kaplumbağaları yuva yapmaya başlamıştır. Her yıl birkaç kaplumbağanın yuva yaptığı bölgemizde bu yıl kendi rekorunu kırarak Kuşadası kumsallarında 6, Pamucak sahilinde 2 olmak üzere 8 caretta caretta yuva yaparak yumurtalarını bıraktı. Yuvalardan çıkan 361 yavru denizle buluşturuldu. Tüm kıyıların ikincil konut ve turistik işletmelerle dolu olması nedeniyle, yumurtadan çıkan yavruların ışıklara yönelmemesi için, 45-60 gün aralığında gönüllüler tarafından nöbet tutuldu. Işıklardan korunmaları için örtülü kanal sistemi uygulandı. Son olarak Pamucak sahilinde yuva kontrol açılışı yapıldı. Yuvadan canlı olarak çıkan son yavru caretta denizle buluşturuldu. Doğa Koruma ve Milli Parklar 4. Bölge Müdürlüğü, Aydın DKMP ve İzmir DKMP Şube Müdürlükleri işbirliğiyle, ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Türkozan’ın bilimsel destekleri, Kuşadası ve Efes Selçuk Belediyesi’nin katkıları ve doğasever gönüllülerin destekleriyle bir sezon daha geride kaldı. Katkı yapan herkese teşekkür ederiz. Önümüzdeki yıl carettaların daha fazla yuva yapmasını beklemekteyiz, hem carettaların hem de yeşil kaplumbağaların beslenme ve kışlama alanlarındaki değişiklikleri takip etmeye devam edeceğiz” dedi.
İstanbul Gaziosmanpaşa’da kreş açılışı "Yuvamız Gaziosmanpaşa” projesi çerçevesinde ilçede Çocuk Etkinlik Merkezi’nin açılışı gerçekleştirildi. Programda konuşan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, “Okul öncesi eğitimi çok önemsiyoruz. Bugün bir tanesini açtık, 2 ay sonra da Hürriyet Mahallesi’nde açıyoruz” dedi. Gaziosmanpaşa Belediyesi Yuvamız Gaziosmanpaşa projesinde yapımı tamamlanan Çocuk Etkinlik Merkezi’nin açılışını gerçekleştirildi. Mevlana Mahallesi’nde açılan ve 200 öğrencinin eğitim alacağı okul açılışına CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe ile çok sayıda vatandaş katıldı. Program çerçevesinde katılımcılar, Başkan Hakan Bahçetepe ile sınıfları gezerek, çocukları ziyaret etti. “Buraya çok hızlı bir dokunuş yaparak kalan yüzde 40 kısmını bitirdik” Açılışa ilişkin konuşan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, “Bizden önce temeli atılan ve birçok alanda yüzde 60-70 oranında tamamlanan projeydi. Burası 200 öğrenci kapasiteli ve bir kreş olarak hizmete başladı. Eğitimde çocuklarımızın yeteneklerini ortaya çıkarmak için okul öncesi eğitimi çok önemsiyoruz. Bu vesileyle Gaziosmanpaşa Belediyesi olarak çocuklarımızın okul öncesi eğitimde güçlü adımlarla hazırlanması gerektiğini bilerek çocuklarımızın bütün potansiyelini ortaya çıkacak değerleri, etik kuralları, bilimde, sanatta, sporda başarı elde edecek bütün alanlardaki başlangıç noktasını okul öncesi eğitim olarak görüyoruz. Bugün burada bir tanesini açtık, 2 ay sonra da bir tanesini Hürriyet Mahallesi’nde açıyoruz” şeklinde konuştu.
İzmir Batı Şeria’da İsrailli askerlerin öldürdüğü Ayşenur için İzmir’de tören İsrail’in işgali altındaki Filistin’in Batı Şeria bölgesinde katıldığı bir gösteride İsrail askerleri tarafından vurularak öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenazesi, İzmir’de törenle karşılandı. Eygi’nin Türk bayrağına sarılı cenazesi, otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Filistin’in işgal altındaki Batı Şeria topraklarında İsrail askerleri tarafından vurularak öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenazesi, İstanbul’dan İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na getirildi. Havalimanında gerçekleşen törene Ayşenur Ezgi Eygi’nin amcası Yılmaz Eygi ve kuzeni Şerif Sarper Eygi’nin yanı sıra İzmir Valisi Süleyman Elban, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Fahri Mutlu Tosun, Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Yeşim Kebapçıoğlu, İl Emniyet Müdürü Celal Sel, İzmir İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Metin Düz, İzmir milletvekilleri, siyasi parti, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Şehit Eygi’nin Türk bayrağına sarılı naaşı, uçaktan alınarak cenaze aracıyla tören alanına getirildi. Polis mangası cenazeyi tören alanına taşırken, İzmir İl Müftüsü Sinan Kazancı törende dualar okudu. Törenin ardından şehit Ayşenur Ezgi Eygi’nin cenazesi, otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. CHP Genel Başkanı Özel: "Filistin davası Türkiye’nin davasıdır" Cenaze törenine katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, törenin ardından açıklamalarda bulundu. Özel, "Filistin davası, bütün Türkiye’nin davasıdır. Ama bilhassa solun davasıdır. 1970’lerde nasıl bir başımıza Filistin’in arkasında durduysak, bugün de her türlü hamasetten, iç siyasete alet etme çabalarından ve Filistin davasını sanki sağ görüşün davası gibi göstermeye çalışanların hedefinde olan Filistin, tüm solcu ve sosyal demokratların tam burasındadır. Bunu biraz önce naaşını karşıladığımız evladımız, hayatıyla ödeyerek göstermiştir. Aydın Büyükşehir Belediyemiz ve Didim Belediyemiz takip ediyor. Yarın cenazesi Didim’deki törenden sonra 13.30’da defnedilecek. CHP olarak üzerimize düşeni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Buradan ’amasız, fakatsız olarak’ İsrail’in yaptığı devlet terörünü tekrar kınamaktır hepimize düşen. Hamas’ın saldırılarına misilleme diye başlayıp, bunu kendince fırsata çevirip, ‘meşru müdafaa’ hakkını kullanıyorum diye gösterip bir anda soykırıma girişen İsrail Devleti, bunun tarih önünde hesabını çok zor verecektir. Yahudiler büyük zulüm gördüler, soykırıma uğradılar ve bu dünyada herkes onların uğradığı soykırımın karşısında onların yanında yer aldı. Şimdi İsrail Devleti’ni yönetenlerin yaptıklarını kimse tüm Yahudilerin sırtına yüklemiyor ama tarihi mağduriyet ve haklılığı olan Yahudilerin bu duruma düşürülmesi, Netanyahu’nun bunu tüm Yahudilere yapması, ne Yahudilere ne Müslümanlara ne de dünyadaki hiçbir insana zerre kadar faydası olmayan bir iştir. Maalesef pek çok ülke de Rusya’nın Ukrayna’ya yaptıklarına karşı fevkalade titiz, katı ve korumacıyken, İsrail’in Filistin’e yaptığına sıra gelince yutkuna yutkuna, kelimeleri yumuşatarak konuşuyorlar. Bu iki yüzlülüğe de isyan ediyoruz. Biz hem CHP hem de uluslararası alanda Türkiye’yi temsil eden sol sosyal demokrat bir parti ve geleceğin iktidar namzeti bir parti olarak, dostumuza düşmanımıza ’Doğru tarafta durun, Filistin’in yanında olun ve bir kez daha İsrail’i durdurun’ diyoruz" diye konuştu.