POLİTİKA - 24 Ağustos 2019 Cumartesi 20:28

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan net Doğu Akdeniz mesajı

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan net Doğu Akdeniz mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Doğu Akdeniz'de petrol ya da doğal gaz bulduğumuzda bugün ülkemize karşı konuşanların hepsi de kapımızda sıraya girecekler” dedi. Cumhurbaşkanı ayrıca İstanbul'daki sel felaketi yaşanırken Tatilde olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu “İstanbul’u sel bastı, beyefendi tatilde” diyerek eleştirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Artvin’in Yusufeli ilçesindeki teşekkür ziyaretinin ardından memleketi Rize’de toplu açılış törenine katıldı. Burada halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize’ye yapılan yatırımları anlatarak, “Rize'ye geldiğimde Rize'de kalabileceğimiz doğru dürüst bir yer var mı? Şimdi işte Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Vakfı yapmış olduğu hazırlıklarla buyurun size kalacağınız yer dediler. Konutuyla, okullarıyla tüm sosyal donatı alanlarıyla inşallah hocalarımızı burada ağırlayacağız. Üniversitemizin İktisadı ve İdari Bilimler Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Ardeşen Turizm Fakültesi, Tıp Fakültesi Klinik Similasyon Eğitim Merkezi ve Ali Hazar Karaahmetoğlu Camii’ni de bugün hizmete açıyoruz. Çaykur bölgemizin elbette Rize'mizin en önemli kurumudur. Bugün Çaykur'un 633 milyon liralık bir yatırımla hayata geçirdiği Çay Paketleme Fabrikasının da açılışını yapıyoruz. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüz il genelinde 103 milyon liralık yatırımla dört adet dere ıslahını tamamladı. Bunlarında resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Çeşitli kurumlarımızın yaptıkları hizmet binaları ile alt yapı çevre düzenlemesi spor tesisi okul gibi kamu yatırımlarının resmi açılışını da bugün yapmış oluyoruz. Tüm bu eserlerin şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Rize'mizi bu eserlere kavuşturan kurumlarımızı ve yöneticilerini tebrik ediyorum. Bizim ata yurdumuza ana ocağımıza yaptıklarımız bunlardan ibaret değil. Geçtiğimiz 17 yılda Rize'de eski rakam ile 18 katrilyonluk yatırım gerçekleştirdik. Eğitimde 20 bine ulaşan öğrencisiyle bölgemizin parlayan yıldızı olan üniversitemizi kurmanın yanında ilk ve orta öğretim öğrencilerimiz için bin 800 yeni derslik inşa ettik. Yüksek öğrenim yurt kapasitemizi 5 bini buldu. Önümüzdeki yıllarda 2 bin 750 kapasiteli yeni yurtlarda şehrimize kazandırıyoruz. Sporun her branşı için pek çok tesisi merkezde ve tüm ilçelerimizde inşa edip faaliyete geçirdik. Sağlıkta 10'u hastane olmak üzere 28 tesisi sizlerin hizmetine sunduk. Rize'ye 800 yataklı bir şehir hastanesi yapmak için şuanda çalışmalarımız sürüyor. İhale sürecinin tamamlanmasının ardından hızla inşaatına başlıyoruz. Ulaşımda bölünmüş yol uzunluğunu 20 km'den 162 km'ye çıkardık. Dedelerimizin, babalarımızın hayali olan Ovit Tüneli'ni bağlantı yollarıyla birlikte inşa edip hizmetinize sunduk. Denizi doldurarak inşa ettiğimiz Rize-Artvin Havalimanı'nın yapımı sürüyor. Şimdi gidişte ve gelişte hava limanı inşaatında gerekli kontrolleri yaptık. İnşallah çok fazla sürmeyecek 1.5 yıl içerisinde bitirip hizmetinize sunacağız. Türkiye'de bu tür iki tane hava limanı var. Dünyada da parmak sayılarını geçmez. Bu denli iddialı bir eser. Rize'nin 2050 yılına kadar içme suyunu karşılayacak projede sona yaklaşıyoruz. Rize'yi ve ülkemizin 80 vilayetinde her alanda yeni eserlerle, yatırımlarla buluşturmaya devam edeceğiz” dedi. 

“Doğu Akdeniz'de petrol ya da doğalgaz bulduğumuzda bugün ülkemize karşı konuşanların hepsi de kapımızda sıraya girecekler”

Doğu Akdeniz'de araştırma ve sondaj gemilerinin deniz ve hava kuvvetleri unsurları eşliğinde bölgede belirlenen alanlardaki çalışmalarının sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Doğu Akdeniz'de hem kendi menfaatlerini korumanın hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde kardeşlerimizin haklarını müdafaa etmenin mücadelesini veriyor. Soruyorum sizlere Türkiye'de bundan daha fazla bir milli mesele olabilir mi? İçerideki tüm tartışmaların ötesinde etrafında kenetlenmesi gereken bir konu olabilir mi? Ama maalesef biz ülkemizde bunu sağlayamıyoruz. Çünkü bizde CHP diye bir parti var. Onun başındaki zat ve şürekâsı hep başka yoldan gidiyor. Bu ekip terör örgütleriyle mücadelemizden, Doğu Akdeniz'deki haklarımızın korunmasına kadar her konuda ülkemizin ve milletimizin değil, karşımızdakilerin yanında saf tutuyor. Son olarak Doğu Akdeniz meselesinde yine kinayelerini belli ettiler. Daha öncede aynı meseleyi güya sondaj gemilerimizin ve faaliyetlerimizin maliyeti üzerinden Rum ağzıyla meclisimizde gündeme getirmişlerdi. Yunan gazetelerine manşet olmak için kendi ülkelerine iftara atmaktan çekinmemişlerdi. Tabi biz bunlara aldırmadık. Ülkemizin daha önce hiç sahip olmadığı iki gelişmiş sondaj gemisi ve iki modern sismik araştırma gemisi sahibi yaptık. Daha önce bizim böyle bir şeyimiz yoktu. Sağolsun Maliye Bakanımızın, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı olduğu dönemde bu alışları yaptık. Bu gemilerle Doğu Akdeniz'de araştırma ve sondaj faaliyetlerini başlayınca karşımıza bölgede hesabı olan güçler çıktı. Avrupa Birliği'de Rum'ların yanında yer alarak bu husumet çemberinde yerini aldı. Ülkemize yönelik ithamların ve tehditlerini biri bin para elbette kuru gürültüye pabuç bırakmadık mücadeleyi bir an bile geri çekmedik. Asla geri adım atmadık ve kendi planımızı uygulamaya devam ettik. Araştırma ve sondaj gemilerimiz deniz ve hava kuvvetlerimiz unsurları eşliğinde bölgede belirlediğimiz alanlardaki çalışmaları sürdürüyorlar. Bu sürede CHP'nin başındaki zat çıktı. Doğu Akdeniz'de herkes var. ABD var. Avrupa var. Fransa var. İngiltere var. Sadece Türkiye yok diye bir açıklama yaptı. Ya bu zat kendinde değil. Bir insanın bunu söyleyebilmesi için ya tüm gelişmelerden bir haber şekilde uzayda yaşıyor olması ya da kendi ülkesinden nefret etmesi gerekir. Hadi tüm bu mücadeleyi yok saydın. Gemilerimizin üzerindeki devasa Türk Bayraklarını da mı görmedin. Yoksa o bayrakları başka ülkelerin bayrağımı zannettin. Ama bay Kemal sana Türk bayrağını da öğreteceğiz. Senin gündemin başka olduğu için olup bitenden haberin yok. Bir telefon açıp herhangi birine Doğu Akdeniz'de neler oluyor diye sormak aklına mı gelmedi. Anlaşılan o ki terör örgütlerinin destekçileriyle düşüp kalkmaktan bunların sadece gönülleri kirlenmekle kalmamış gözleri de kör olmuş. CHP'nin başındaki zat istediği kadar çırpınsın istediği kadar Rumların ağzıyla konuşsun. Biz bu işi sonuna kadar götürmekte kararlıyız. Allah’ın izni ve yardımıyla Doğu Akdeniz'de petrol ya da doğal gaz bulduğumuzda bugün ülkemize karşı konuşanların hepsi de kapımızda sıraya girecekler. Çünkü enerji demek güç demektir. Türkiye jeopolitik siyasi ve askeri gücünü enerji kaynaklarının desteklediği ekonomik gücüyle tahkim ettiğinde Rabbimin izniyle önümüzde duracak kimse kalmaz. Bunu engellemeye CHP'nin de al takke ver külah iş birliği içerisinde olduğu bölücü destekçilerinin de güçleri yetmeyecektir. Ankara'dan İstanbul'a bunlarla kol kola yürümek seni kurtarmaz. Büyük ve güçlü Türkiye’mizin silüeti ufukta belirmiştir. İnşallah çok yakın bir zamanda hep birlikte bunun tamamen gerçekleştiğini de göreceğiz. Ne diyor üstat, "Mehmedim sevinin başlar yüksekte , ölsek de sevinin eve dönsek de. Sanma bu tekerlek kalır tümsekte yarın elbet bizim. Elbet bizimdir. Gün doğmuş gün batmış elbet bizimdir" ifadelerini kullandı.

“CHP’nin yönetimine geçen pek çok belediyede zehirlenme yaşanıyor”

CHP’li belediye başkanlarının neredeyse tamamının birkaç ay içinde gerçek yüzlerini gösterdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülke yönetmek, şehir yönetmek öyle bir başka işe benzemez. Şayet, milletinizle, insanlarınızla derin bir gönül bağımız yoksa yönetmek için emanetinize verilen güç sizi zehirler. Şuanda CHP’nin yönetimine geçen pek çok belediyede işte bir zehirlenme yaşanıyor. Biz AK Parti olarak 17 yıllık iktidarımızın her anında görev verdiğimiz her bir arkadaşımızı en çok işte bu konuda ikaz ettik. Takip ettik, gerektiğinde de müdahale ettik. Bakanından milletvekiline, teşkilat yöneticisinden belediye başkanına kadar tüm arkadaşlarımızla bu hassasiyet ile seçtik. Gerektiğinde değişikliğe gittik. İdeolojik olarak CHP’ye oy veren kimi ilçe ve illeri bir kenara bırakarak söylüyorum çünkü bunlar artık umutsuz vakadır. Milletimizin hizmet beklentisine yöneldiği CHP’li belediye başkanlarının neredeyse tamamı birkaç ay içinde gerçek yüzlerini gösterdiler. Dertlerinin hizmet etmez, eser kazandırmak milletini gönlüne dokunmak değil, kendi kişisel ve ideolojik iktidarlarının inşa etmek olduğu attıkları her adımla ortaya çıktı” dedi.

“İstanbul’u sel bastı, beyefendi tatilde”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul’u sel bastı, beyefendi tatilde. Daha dün bir bugün iki. Ben Başbakanlığımda da, Cumhurbaşkanlığımda da böyle tatil yapamadım. Kimi şehrini sel götürürken güneşli beldelerde tatil yaptı. Kimi kimsesiz çocukları sokağa attı. İşte bakıyorsunuz Kandil’de öldürülen bir yavru, öbür yavruya da işte belediyenin içinde hapis ediyorlar. Anne kapıda ‘evladım verilene kadar buradan ayrılmayacağım’ diyor. Kimi belediyeyi ailesinin mülkü sanarak kaynakları peşkeş çekmeye çalıştı kimi millete kabadayılığa yeltendi. Kimi insanımız mukaddes değerlerine savaş açtı. Kimi milli bünyemizi dinamikleyen her türlü ahlaksızlığa sahip çıktı. Kimi şimdiden teslim bayrağını çekerek dönem bitene kadar hiçbir iş yapmayacağını ilan etti. Böyle bir siyaset anlayışını kardeşlerimiz biz kabul etmiyoruz. Biz 1994 yılında İstanbul’a Büyükşehir Belediye Başkanı olduğumuzda karşımızda yanda devasa sorunlar diğer yanda devasa borç yükü vardı. Hem sorunları çözdük hem borçları ödedik. Açtığımız yolda ilerleyen diğer arkadaşlarımız sayesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi sadece ülkemizin değil dünyanın bütçesi ve operasyonel gücü en büyük kurumlarından biri haline geldi. Aynı şekilde ülkemizde her bir belediyenin akıllı ve çalışkan bir başkanla önünde aşamayacağı hiçbir engel olmadığına inanıyorum” şeklinde konuştu.

“İnşallah bir sonraki seçimde Türkiye’nin istisnasız tüm şehirlerini yıkım değil inşa belediyeciliği ile tanıştıracağız” 

“CHP’li belediyenin sorumluluk alanındaki içme suyu, arıtma, raylı sistem, tünel ve diğer önemli altyapı projelerini görevleri olmadığı halde bakanlarımız gerçekleştirdi” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şikayet zayıfların işidir. Şikayet acizlik işaretidir. Önemli mevcut şartlarda ne yapabildiğiniz, şehrinizi nasıl ileriye taşıyabildiğinizdir. Bunu yapamıyorsanız milletin emanetinin hakkını da veremiyorsunuz demektir. Biz milletimizi bu beceriksizlerin insafına bırakacak değiliz. Bakanlıklarımız ve diğer kurumlarımız kendi görev alanlarına giren konularda öncelik sırasına göre her türlü çalışmayı yapmaktadır. Yapmayı sürdürecektir. Pek çok CHP’li belediyenin sorumluluk alanındaki içme suyu, arıtma, raylı sistem, tünel ve diğer önemli altyapı projelerini görevleri olmadığı halde bakanlarımız gerçekleştirdi. Eğer böyle yapmasaydık ülkemizin en batısından en doğusuna kadar pek çok şehrinde sular akmıyor, trafik yürümüyor, alt yapı çalışmıyor olacaktı. İşte İzmir körfezinin hali aynen Haliç’in eski haline benziyordu. Milletimizin bunların gerçek yüzünü, beceriksizliğini, aç gözlülüğünü, yağmacılığını gördükçe taşlar yerine oturmaya başlayacaktır. Bunlar hiçbir zaman yapmak için gelmemiştir. Hep yıkmanın peşinde koşmuşturlar. Nitekim CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı seçim kampanyasında açıkça yıkmak için geldiğini söylemiş, milletimizden de ağzının payını almıştır. Halbuki belediyecilik demek yöneticilik demek öncekinden daha iyisini yapmak, öncekinin eksikliklerini tamamlamak, şehrin daha ileriye taşımak demektir. İnşallah bir sonraki seçimde Türkiye’nin istisnasız tüm şehirlerini yıkım değil inşa belediyeciliği ile tanıştıracağız” diye konuştu.

“Teröre kim prim verirse, karşısında bizi bulacaktır”

Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye başkanlarının görevden alınmasına ciddiye alınacak hiçbir tepki gelmediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabi bir de terör örgütleriyle aralarına mesafe koyamayan belediye başkanlarının durumu var. Milleti değil de teröristlerin kucaklayan belediye başkanlarından söz ediyorum. Hiç kimse kusura bakmasın biz bu ülkenin ve bu milletin tek bir kuruşunun dahi terör örgütlerine peşkeş çekilmesine göz yumamayız. Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevden alınarak yerlerine İl Valilerimizin başkanvekili olarak atanması milletimize karşı sorumluluğumuz bir gereğidir. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir bir devlet belediyelerini terör örgütlerine teslim edilmesine izin vermez. Ne Avrupa’da, ne Amerika’da ne de başka bir yerde böyle bir örnek yoktur. Türkiye bu operasyonları evrensel hukuk kurullarına, uluslararası kabullere ve uygulamalara göre yapmıştır. Nitekim tamamen içi boş ülkemize karşı husumet kokan bir takım açıklamaları bir kenara bırakacak olursanız atılan adıma ciddiye alınacak hiçbir tepki gelmemiştir. Çünkü herkes bu konuda Türkiye’nin haklı olduğunu biliyor. Önümüzdeki dönemde de aynı hassasiyetle takibimizi ve gerektiğinde irademizi ortaya koymaya devam edeceğiz. Teröre kim prim verirse, karşısında bizi bulacaktır. Belediyelerin milletimize ve şehirlerimize hizmet dışında bir amaçla kullanan herkes aynı akıbete uğramaya mahkumdur. Hiç kimsenin ne yaptığıyla, ne dediği ile değil kendi hedeflerimizle ilgiliyiz. Gündemimizde ülkemizi 2023 hedeflerimizi ulaştırmak var. Gündemimizde evlatlarımıza 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirebilmeleri için güçlü ve müreffeh bir ülke bırakmak var. Gündemimizde Türkiye’yi çevresini saran ataş çemberinden sağ salim çıkartıp var. 17 yıldır çalıştık hamd olsun ülkemizi bugünlere getirdik. Önümüzdeki 4-5 yılda yapacaklarımız ülkemizin gelecek yarım yüzyılının belirleyicisi olacaktır” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının yatırım tutarı 1 milyar 103 milyon lira olan 28 adet projenin toplu açılış törenini gerçekleştirdi.  

Ozan Köse - Gökmen Şahin - Kubilay Ateş - Ersen Küçük - Hasan Fehmi Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bahçelievler’de çiğ köfte festivali: 5 ton çiğ köfte dağıtıldı Bahçelievler Belediyesi tarafından gerçekleştirilen "5. Geleneksel Doğu Güneydoğu Çiğ Köfte Festivali" renkli görüntülere sahne oldu. 5 ton çiğ köftenin dağıtıldığı festivale katılan binlerce vatandaş hem yöresel lezzetleri tattı hem de doyasıya eğlendi. Bu yıl 5’incisi düzenlenen "Geleneksel Doğu Güneydoğu Çiğ Köfte Festivali" İstanbul Bahçelievler’de vatandaşların yoğun ilgisiyle gerçekleşti. Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır’ın katılımıyla düzenlenen festivalde çiğ köfte dağıtımı, yöresel halk türküleri ve yöresel yemeklerin bulunduğu çeşitli etkinlerde vatandaşlara renkli anlar yaşattı. Binlerce vatandaş, dağıtılan 5 ton çiğ köfteden yiyebilmek için onlarca metre uzayan kuyruklarda sıra olurken, Başkan Bahadır elleriyle yoğurduğu çiğ köfteyi yine kendisi vatandaşlara dağıttı. Ardından ise Güneydoğu bölgesinin yöresel müzik grubu Harfane sahneye çıkarak kulakların pasını sildi. Festivale katılan vatandaşlar ise doyasıya eğlenirken, festivalin gelecek yıllarda da devam edeceği öğrenildi. "Çiğ köfte bizim, Anadolu’nun kültürü" Festivalde çiğ köfte yoğuran ve vatandaşlara dağıtan Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, "Biliyorsunuz ki çiğ köfte bizim, Anadolu’nun kültürü. Bu bir yemek değil, bir kültür, birleştirici bir güçtür. Bizlerin karnını doyurduğu, dinlendiği hatta biraz da eğlendiği bir yemek. Nasıl çiğ köftemizde acısı da var, tatlısı da var, ekşisi de varsa aynı Türkiye gibidir. Bugün 5 ton çiğ köfte dağıtacağız. Bu festivalde emeği geçen herkese çok teşekkür ederim" dedi.
Kocaeli Selçuk İnan: "Hayatımda hiç bahis oynamadım" Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan, ara transfer dönemi için görüştükleri oyuncular olduğunu belirterek, "İzlediğimiz oyuncular var. Tarkan gidecek. Ahmet belirsiz. Can da ikinci yarının transferi olacak" dedi. İnan ayrıca, "Hayatımda hiç bahis oynamadım. Transfer konusunda oyuncuların ‘Türkiye’de bahis olayları var ve biz Türkiye’ye gelmek istemiyoruz’ söylemiyle henüz karşılaşmadık" açıklamasında bulundu. Trendyol Süper Lig’de sezonun ilk yarısını galibiyetle tamamlayan Kocaelispor’da ibre salı günü oynanacak kupa maçına döndü. Yeşil-siyahlılar, bir günlük aranın ardından Erzurumspor maçının hazırlıklarına başladı. Antrenman öncesi basın mensuplarıyla bir araya gelen Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan ligin ilk yarısını, transfer ve kupa maçlarını değerlendirdi. Kupada grup aşamasının başladığını belirten İnan, "Lig ve kupa olarak baktığımızda ilk yarının artık son maçı. Kupada ilk maçı evimizde oynayacağız. O yüzden bunu bir avantaj olarak görüyoruz. İnşallah kupaya galibiyetle başlamak istiyoruz. Dünü izinli geçirdik. Bugün maçın hazırlıklarına başlayacağız. Bu maçı kazanıp ilk yarıyı böyle bitirmek istiyoruz" dedi. "Kupa maçında yorgun oyuncularımızı riske etmemek için dinlendireceğiz" Takımın Avrupa hedefleri için oldukça önem arz eden kupa maçındaki kadro seçimi için Selçuk İnan, "Tüm oyuncularımızı değerlendireceğiz. Tabii ki çok yorgun olan oyuncularımız var. Onları riske etmemek adına dinlendireceğiz. Oynaması gereken, şans vermemiz gereken oyuncular var ama en nihayetinde genel olarak baktığınızda takımdaki bütün oyuncular neredeyse aynı oranda süre aldılar, o yüzden as oyuncu ya da yedek oyuncu diye ayırt etmiyorum. En sağlam olan kimse, en güçlü takım kimse onlarla sahaya çıkacağız. Bu maçı önemsiyoruz. Gerçekten de kupada hedefimiz var" diye konuştu. "Önce futbolcularla, sonra yönetimle görüşülecek" Transfer konusunda yönetimle herhangi bir rapor sunup sunmadığı ve sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda İnan, "Rapor halinde değil, bir ilk görüşmemiz oldu tabii başkanımızla. 14 yabancı oyuncumuz var. Önce onları dinlemek lazım. Ayrılık talebi olacak mı, olmayacak mı onları bilmemiz gerekiyor. Şu anda böyle bir durum söz konusu değil. Ama transfer yapmak sezon başı çok zordu, devre arasında iki katı daha zor. Çünkü elimizde oyuncularımız var. Hangi oyuncularımızın hangi durumda olacağını bilmiyoruz. Başkanımız da yapmış olduğumuz görüşmede ihtiyaç halinde nerelere transfer yapılır diye görüşmemiz oldu. Belli başlı oyuncular da var kafamızda. Netlik kazandıkça zaten sizinle paylaşacağız. Ama ben yine de tekrar edeyim. İyi bir takım takımımız var. İyi oyuncularımız var. Herkes canla başla mücadele ediyor. Hepsinden de son derece memnunum. Transferler sıcak oluyor. Ayrılıklar her an olabilir. Hep beraber göreceğiz, gelişmeleri sizlerle paylaşırım" ifadelerini kullandı. "4 Ocak’ta Antalya’ya gidiyoruz" Devre arası kamp programını da paylaşan başarılı genç teknik adam, "Antalya kampı neredeyse kesin gibi. Ayın 30’unda toplanacağız ve 4 Ocak’ta Antalya kampımız başlayacak. 5 gün buradayız. İyi bir kamp programı yaptık" şeklinde konuştu. "2-3 transfer bizim için başarıdır" Mevcut kadronun ligin ikinci yarısında yeterli olup olmamasına dair 40 yaşındaki teknik adam, "14 yabancı oyuncumuz var. Bakalım, ne olacağını bilmiyoruz. Çok kolay işler değil. Cezamız var, Türk oyuncu konusunda. 5 transfer istesek de 5 transfer yapamayız. 2-3 transfer yapabilirsek ki bizim için başarıdır, o da yeterlidir bizim için. Oyuncularımıza güveniyoruz. Sezon başında oyuncuların geç gelmesi, henüz hazır olmaması dezavantajdı. Oyuncularımızı hazırlarken sakatlık riski olacağını biliyorduk ki yaşadık bunları da. Devre arasında daha temkinliyiz. Oyuncularımız bizimle beraber. İnşallah daha az sakatlığın olduğu ikinci yarı yaşarız" dedi. "Hayatımda hiç bahis oynamadım" Selçuk İnan, transferde yabancı oyunculara yoğunlaşacaklarını belirtti. Hiç bahis oynamadığının altını çizen İnan, "Hayatımda hiç bahis oynamadım. Hayatımda hiç öyle bir şeyim hiç olmadı. Ekibimle de bu konuda hiç konuşma yapmadım. Zaten federasyon başkanımız bütün açıklamaları yaptı. Eğer bir suç varsa zaten adli makamlar da bu görülüyor. Daha önce de zaten görüşlerimi sizinle paylaştım. Ama transfer konusunda oyuncuların ‘Türkiye’de bahis olayları var ve biz Türkiye’ye gelmek istemiyoruz’ söylemiyle henüz karşılaşmadık. Bundan sonraki süreçte transfer görüşmesi yaparken böyle bir şeyle karşılaşarak zaten sizinle paylaşırım ama şu an için görüştüğümüz oyuncularla ‘Bundan dolayı Türkiye’ye gelmek istemiyoruz. Orada oynamak istemiyoruz’ diyen bir oyuncu olmadı. Dolayısıyla da böyle bir daralma söz konusu değil şu an için. Kafamızda belli başlı oyuncular var. Görüştüğümüz oyuncular var. Netlik kazandıktan sonra biz de girişimlerimizi yapacağız" dedi. "Tarkan Serbest ayrılacak, Ahmet belirsiz, Can takımda kalacak" Yerli oyuncular konusunda takımdan ayrılması netleşen isimleri de sözlerine ekleyen Selçuk İnan, "Yerli oyuncu havuzunda da; aslında cezamız var. Ayrılıklar olabilir, olacak. Tarkan (Serbest) büyük ihtimal bir daha bizimle olmayacak. Devre arasında onların yerine Türk oyuncu en önemli transfer politikamız olabilir. Ahmet Sağat’ın durumu henüz net değil. Can’ın (Keleş) da ufak bir problemi vardı. O problemle hep mücadele etmek zorunda kaldı. Çok değer verdiğim, beğendiğim, sevdiğim bir oyuncu. O da farkında. O bize, biz ona yardım edeceğiz. Çünkü Can gerçekten çok önemli bir oyuncu. 2. yarı bizim önemli bir transferimiz olarak görüyorum, yeni bir transfer gibi" değerlendirmesinde bulundu. "Sıkıntı yaşanacağını düşünmüyorum. Mutlaka çözülecektir" Alacakları nedeniyle kulübün transferine tedbir koyduran eski futbolcu Josip Vukovic’e yapılması gereken ödemenin akıbeti ve transfere etkisiyle ilgili olarak ise Selçuk İnan şunları söyledi: "Başkan ile hep görüşüyoruz. Gerçekten çok büyük mücadele veriyor. Burada sizin huzurunuzda da teşekkür etmek istiyorum. Bir şekilde sorunları çözmeye çalışıyor. Ondan dolayı bir sıkıntı yaşanacağını düşünmüyorum. Mutlaka çözülecektir. En azından biz görüşürken bunu söyledi dedi. Herkes çok emek veriyor. Siz biliyorsunuz şehrin önde gelen insanları hep bizimle beraber. Başta belediye başkanımız olmak üzere hepsi yardım etmeye çalışıyor kulübe. Ondan yana bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum."
Kırıkkale Darp, gasp, şantaj: Çıplak görüntüleri için 100 bin lira istediler Kırıkkale’de darbettikleri gencin 12 bin lirasını gasp edip çıplak görüntüleri için 100 bin lira isteyen 2 şüpheli adliyeye sevk edildi. Olay, dün saat 02.45 sıralarında Nene Hatun Caddesi üzerindeki bir market önünde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, oto yıkamacıda çalışan D.E.U. (19), araçla olay yerine gelen M.K. (21), Ö.F.Ö. (18) ve kimliği henüz tespit edilemeyen 3 kişi tarafından darbedildi. Şüphelilerin, mağdurun 12 bin lirasını zorla aldığı, olay sonrası ise M.K.’nin mağduru telefonla arayarak kendisine ait olduğu öne sürülen çıplak görüntüler üzerinden 100 bin lira talep ettiği iddia edildi. Hastaneden darp raporu alan mağdurun şikayeti üzerine İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekiplerince çalışma başlatıldı. Yürütülen teknik ve fiziki takip sonucunda M.K. ile Ö.F.Ö., düzenlenen operasyonla yakalanarak gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 2 şüpheli, sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edilirken, olayla bağlantılı olduğu değerlendirilen ve kimliği henüz belirlenemeyen 3 kişinin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü bildirildi. Haklarında "yağma", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "kasten yaralama" ve "şantaj" suçlarından adli işlem başlatılan şüphelilerin GBT sorgulamasında daha önce de benzer suçlardan kayıtlarının bulunduğu öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.