GÜNDEM - 26 Temmuz 2016 Salı 08:15

Darbecilere en büyük darbeyi vuran 5 isim

A
A
A
Darbecilere en büyük darbeyi vuran 5 isim

4 savcı ve İstanbul Emniyet Müdürü, yürüttükleri soruşturma ve operasyonlarda, henüz darbe girişimi olmadan devleti ele geçirmeye çalışan çetenin karanlık yüzünü ortaya çıkarmıştı.

Fethullahçı Terör Örgütü /Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz’daki darbe girişiminden önce örgütle ilgili soruşturma başlatan savcılar ile operasyon yapan polis müdürleri, ihanetin bastırılmasında ve sorumluların kısa sürede ortaya çıkarılmasında büyük rol oynadı.

Ankara Başsavcısı Harun Kodalak ve Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen’in hazırladığı ‘FETÖ çatı iddianamesi’, ihanet şebekesinin devletin bütün organlarını nasıl ele geçirmeye çalıştığını tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştu. FETÖ’ye ilk soruşturma ve ilk operasyon için düğmeye basan isim ise İzmir Başsavcı Vekili Okan Bato’ydu. İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’ın talimatıyla geçen yıl başlayan operasyonlarda çok sayıda şirkete el konuldu, örgütün finans kaynaklarına büyük darbe vuruldu. İşte darbeci çeteye ilk darbeyi vuranlar:

1- CUNTAYA DARBE VURAN ÜÇ SAVCI
Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Necip Cem İşçimen ve Ankara Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun...

FETÖ’nün yargıya hâkim olduğu 2013 sonuna kadar aktif görevlere getirilmediler. Kodalak, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili; İşçimen Yargıtay Tetkik Hâkimi; Coşkun ise Şanlıurfa Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapıyordu. FETÖ’nün polis ve yargıdaki unsurlarıyla ilk darbe girişimi olarak nitelendirilen 17-25 Aralık sürecinin ardından 3 isim de aktif görevlere getirildi. Kodalak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na, İşçimen terör ve örgütlü suçlara bakmakla yetkili Başsavcı Vekilliği görevine atandı. Savcı Serdar Çoşkun ise yine terör ve örgütlü suçlara bakan Anayasal Düzene Karşı Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevlendirildi. 3 ismin göreve başlamasının ardından Ankara’da FETÖ soruşturmaları hız kazandı. Bu soruşturmalar Başsavcı Kodalak’ın kararlılığı, İşçimen’in koordinasyonu ve Anayasal Düzene Karşı Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevli savcıların özverili çalışmaları sayesinde birer birer sonuçlandırıldı.

DOSYALARI RAFTAN İNDİRDİ
Savcı Serdar Coşkun’a 17 Aralık’ın hemen ardından çok özel bir görev verildi. Bu görev “FETÖ ana soruşturması”nı yürütmekti. Hemen işe koyulan Coşkun, 81 ilin emniyet müdürlüğüne yazılar yazdı, FETÖ mağdurlarının ifadelerini almaya başladı. Devlet Güvenlik Mahkemeleri döneminde açılan ancak sonuç alınamayan dosyaları tozlu raflardan indirdi. Örgütün kuruluşundan mali yapısına varıncaya kadar titiz bir çalışma yürüttü. Bu süreçte tehditler aldı, pek çok güçlükle karşılaştı ama yılmadı. Tıpkı Başsavcı Kodalak ve Başsavcı Vekili İşçimen gibi... Örgütün en tepe yöneticileri sayılan “imamlar”a yönelik operasyonlar düzenlendi, ancak büyük kısmının yurtdışına kaçtığı anlaşıldı. Bu arada İşçimen imzasıyla Genelkurmay Başkanlığı’na gönderilen gizli yazıda, KPSS şüphelisi kadınların asker kocalarına ait 493 kişilik listenin YAŞ’ta değerlendirilmesi istendi. Nihayet ana soruşturma 2 yılın sonunda tamamlandı. Ancak Savcı Coşkun, soruşturmayı ne kadar tarihi bir dönemeçte tamamladığından habersizdi.

İDDİANAMEDEKİ ŞOK TESPİTLER
Adeta “Darbe geliyor” diyen “FETÖ çatı iddianamesi” de yine İşçimen’in koordinasyonunda Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun tarafından hazırlandı. Coşkun iddianamede FETÖ’nün TSK yapılanması için şok tespitlerde bulunuyordu:

-FETÖ için öncelikli yer TSK’dır. Burada örgüt aşırı bir kadrolaşmaya gitmiştir.

-TSK içerisindeki bu yapı ordu disiplinini bozacak ve ülke savunmasında zafiyet oluşturacak bir yoğunluğa ulaşmıştır.

-Son yıllarda bu örgütten olmayan neredeyse hiç kimse askeri okullara girememektedir.

-Kurmay subaylık sınav soruları önceden elde edilip örgüt mensuplarına itaat ve eğitim kriterine göre verilerek avantaj sağlanmıştır.

-Askeri hâkimler ve askeri pilotlar üzerinde baskı kurulmuş, pilotlar TSK ile ilişiklerini keserek özel havayollarında çalışmaya zorlanmıştır.

-Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda bu yapıdan olmayan veya boyun eğmeyen askeri pilot bırakılmamaya çalışılmıştır.

-General ve amiral düzeyinde bir kısım yöneticilerin halen bu yapıdan olmadığı ancak yaşları ilerleyen ve birkaç yıl içinde emeklilikleri dolacak olan bu kişilerin yerine gelecek askeri bürokrasi yöneticilerinin örgütle bağlantılı oldukları iddia edilmektedir.

-TSK, 2006 yılından itibaren başlayan paralel yapının asimetrik, psikolojik harekâtlarına dayanamamış, silahlı ve devletin en etkili gücü paralel yapı karşısında pes etmek zorunda kalmıştır...

DARBEYE HEMEN SORUŞTURMA
Darbe haberini ilk alan isimlerden biriydi Kodalak ve İşçimen. Girişimin ilk anlarında aileleriyle birlikte güvenli bir yere nakledildiler. Ancak İşçimen ve Kodalak, saatler içinde içinde yine Ankara Adliyesi’nde görev başındaydı. Tüm savcılar göreve çağrıldı. Başsavcı Kodalak ve İşçimen henüz darbe girişimi tam olarak püskürtülmeden soruşturma açıldığını duyurdu. Bu haber darbecilerle mücadele eden güvenlik güçlerine moral oldu. Polisler Kodalak ve İşçimen’den gelen talimatlar doğrultusunda nokta operasyonlara başladı. Sabaha karşı Habertür TV’ye telefonla bağlanan İşçimen, “Uzun bir süredir Fethullah Gülen’in örgütü ile mücadele ediyoruz. Bunu kamuoyuna anlatmaya çalıştık. İki gün önce onayladığımız FETÖ/PDY iddianamesinde de bu örgütün gerçek yüzü ortaya dökülmüştü. Şu anda darbe girişiminde bulunanlarla, bizim elimizdeki bilgiler bire bir örtüşüyor” dedi.

Kodalak, İşçimen ve Anayasal Düzene Karşı Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevli savcılar günlerce uykusuz çalıştı. Darbede rol alan isimler bir bir belirlenerek gözaltına alınırken, darbecilere direnirken hayatını kaybeden asker, polis ve sivil vatandaşların cenazeleri de otopsi işlemi hızla tamamlanarak ailelerine teslim edildi. Darbe soruşturmasını tamamlayıp darbecileri hâkim karşısına çıkaracaklar da yine Kodalak ve ekibi olacak.

2- AĞUSTOSTA 2'NCİ DALGA İÇİN HAREKETE GEÇECEKTİ
İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato: FETÖ/PDY’nin TSK’daki yapılanmasına ilk operasyonu İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato düzenledi. Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’ndan sorumlu Başsavcı Vekili Bato, 7 Temmuz’da “askeri casuslukta kumpas” soruşturmasında, aralarında Fethullah Gülen ve gazeteci Tarık Toros’un bulunduğu 24 kişinin yanı sıra TSK’daki FETÖ yapılanmasına yönelik ilk gözaltılar için düğmeye bastı. 3 binbaşı gözaltına alınırken 2 general ile bir binbaşı adreslerinde bulunamadı.

Ardından 2’nci operasyon için hazırlığını tamamladı ve TSK içinde “paralel yapı”yla bağlantılı olduğu gerekçesiyle general, albay, binbaşı ve yüzbaşılardan oluşan bir gözaltı listesi hazırladı. Ağustosun ilk haftasında operasyon gerçekleştirilecekti. Darbe soruşturmasında gözaltına alınan general ve subayların tamamına yakını o listedeydi.

İzmir, bundan sonra FETÖ/PDY’nin TSK içindeki yapılanmasıyla ilgili tüm soruşturmaların merkezi olacak. TSK’da “paralel yapı” ile ilgili soruşturmaların tümünün Başsavcı Vekili Okan Bato tarafından yürütüleceği öğrenildi.

3- OPERASYONLARIN BAŞINDAKİ MÜDÜR
İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan: İstanbul’da darbe girişiminin bastırılmasında rolü büyük. “Kanınızın son damlasına kadar çarpışın ve havalimanı kulesini geri alın” talimatıyla hafızalarda yer eden Çalışkan, FETÖ’ye yönelik en kapsamlı operasyonları da yürüttü. Eylül 2015’te İl Emniyet Müdürü olmadan önce, Terörle Mücadeleden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı’ydı. FETÖ’ye yönelik “VIP dinleme, tahşiye kumpas, şike kumpas, kaynak holding, himmet, Bank Asya, Haydar Meriç’in öldürülmesi” operasyonlarına imza attı. Örgütü deşifre eden Çalışkan, yasadışı dinlemelerle gündeme gelen ve FETÖ ile bağlantılı olduğu belirlenen eski polis müdürü Ali Fuat Yılmazer’in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin yakalanmasını sağladı. Emniyet Müdürlüğü’ne atandığında, şike, tahşiye gibi daha önceki emniyet mensupları döneminde yapılan soruşturmaların birçoğunun FETÖ kumpası olduğu ortaya çıktı.

Fevzi Çakır - Neşet Dişkaya - Nihat Uludağ / Gazete Habertürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.