GÜNDEM - 27 Temmuz 2020 Pazartesi 15:52

Deprem profesörü uyardı: 'İstanbul için zaman daralıyor'

A
A
A
Deprem profesörü uyardı: 'İstanbul için zaman daralıyor'

Manisa’da düzenlenen konferansa katılan 9 Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İstanbul için uyarıda bulunarak, “Geçmişte deprem üretmiş ve İstanbul zarar gördüğü için gelecekte de böyle bir şey bekleniyor. Normal şartlarda 250 yılda bir kırılması zaman geçmiş. Onun için ilk başladığında 30 yıl demişlerdi. Şimdi 30 yıl 10 yıla düştü” dedi.

9 Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Manisa’da Şehzadeler Belediyesi öncülüğünde düzenlenen “Manisa Fayı Projesi Sonuç Sunumu” konferansında Manisa fayı üzerinde yapılan incelemelerini paylaştı.

Konferansın açılış konuşmasını yapan Manisa Valisi Yaşar Karadeniz, çalışmanın çok değerli olduğunu belirterek “Yer sallandığında gitmemiz gereken hedef şu olmalı, içinde bulunduğumuz binalardan emin olmalıyız ve en ufak bir endişe duymadan yaşayabilmeliyiz. Ben buraya geldikten bir hafta sonra bir deprem meydana geldi. 6 hafif yaralımız vardı. Bu yaralıların hepsi kaçmaya çalışırken yaralananlardı. Deprem kaygımız da bir problem. Bunun da nedeni içinde bulunduğumuz binalara olan güven problemi. Burada yapılmış olan çalışma önemli bir çalışma” dedi.

“75 yıl içerisinde Manisa fayı tekrar hareketlenebilir”

Manisa kent merkezinin bulunduğu alandan geçen Manisa fayının 75 yıl içerisinde deprem üretebileceğini belirten 9 Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Önemli şeylerden bir tanesi Manisa’nın deprem üretme aralığı ortaya çıktı. En kısa aralığı 250 yıl en uzun aralığı ise 900 yıl. Yani 250 yıl ile 900 yıl arasında bir tane yıkıcı deprem üretiyor. En son depremi 1845 yılında üretmiş. Bunlar sayısal parametreler, kesinliğe yakın sonuçlar bunlar. Dolayısıyla en son depremden 175 yıl geçmiş durumda. 250 yılı baz aldığımızda 75 yıl içerisinde Manisa fayı tekrar hareketlenebilir. Manisa fayı da 6.9’a kadar deprem üretme potansiyeline sahip. Manisa fayı normal şartlarda Manisa’nın kent merkezi içerisinde geçen bir fay. Ortalama 400 bin nüfuslu kent merkezi Manisa fayının kontrolündeki bir havzada yer alıyor. Doğrudan Manisa fayının üzerinde olan yerleşimler var. Öncelikle onların elden geçirilmesi gerekiyor. Bu yapıların depreme dayanıklılığı var mıdır, ne tür özellikler sunuyor, hangi yıllarda yapılmış bu binalar? Bu anlamda bunların ortaya çıkartılması gerekiyor. Bundan sonra kentsel dönüşüm kapsamında bu binaların belli bir oradan alınması gerekiyorsa alınması gerekiyor. Alınamıyorsa ciddi ölçekte iyileştirilmesi gerekiyor bu binaların” dedi.

“Manisa’nın 17 ilçesinde 32 tane fay var”

Manisa’nın 17 ilçesinde 32 adet fayın bulunduğunu ve bu faylardan en büyüğünün 7.1 büyüklüğünde deprem üretebileceğinin altını çizen Sözbilir, “Manisa’nın 17 ilçesinde 32 tane fay var. Bu 32 fay 17 ilçenin tamamına dağılmış durumda. Bu fayların içerisinde en yüksek deprem oluşturma potansiyeli 7.1. Yani biz Manisa ölçeğinde en büyük fay 7.1 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip. Sarıgöl ilçesinin kuzeyinde Killik fayı var. O bölgede o fay deprem ürettiğinde Manisa ilinin tümü etkilenir. Manisa fayı da 6.9 büyüklüğünde bir deprem ürettiğinde sadece Manisa değil İzmir de etkilenir. En azından sarsıntı nedeniyle birçok bina yıkılabilir. Çünkü 6.9 büyüklüğündeki bir deprem 9 büyüklüğündeki bir yıkıma karşılık gelir” ifadelerini kullandı.

“İstanbul için zaman daralıyor”

Geçmiş dönemlerde deprem nedeniyle büyük acıların yaşandığı İstanbul için de uyarılarda bulunan Sözbilir, “İstanbul’da aslında İstanbul’un içerisinden geçen bir fay yok. İstanbul’un güneyinde Marmara Denizi’nin altındaki fay deprem ürettiğinde İstanbul’da ne olur tartışması var. Geçmişte deprem üretmiş ve İstanbul zarar gördüğü için gelecekte de böyle bir şey bekleniyor. Bilim insanlarının orada deprem beklemesinin nedeni deprem kırılmasının vakti geçmiş. Normal şartlarda 250 yılda bir kırılması zaman geçmiş. Onun için ilk başladığında 30 yıl demişlerdi. Şimdi 30 yıl 10 yıla düştü. Zaman geçtikçe daralıyor. Tüm bilim insanları bu konuda hem fikir. Türkiye hazır değil tabi ki, sadece İstanbul değil, Manisa da hazır değil” diye konuştu.
Toplantıya, Manisa Valisi Yaşar Karadeniz, Şehzadeler Kaymakamı Cemal Hüsnü Çaykara, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, Manisa Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Günay Özcan katıldı.

Aykut Yeniçağ - Ersan Erdoğan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Başkan Tatık evleri yanan aileyi yalnız bırakmadı Denizli’nin Tavas ilçesinde elektrik panosu sebebiyle bir evde yangın çıktı. Yangında evleri kullanılamaz hale gelen aileyi Tavas Belediye Başkanı Kadir Tatık ziyaret etti. Başkan Tatık, ailenin geçici süreliğine barınmasını sağlamak amacıyla konteyner ev tahsis etti. Yangın, Denizli’nin Tavas ilçesi Güzelköy Mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Cüneyt Fırlayış’a ait evde elektrik panosundan kaynaklı yangın çıktı. Evden yükselen alevleri gören vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerini uzun uğraşları sonucunda yangın kontrol altına alındı. Alevlerin sardığı ev kullanılamaz hale geldi. Tavas Kaymakamı İsmail Demir ve Tavas Belediye Başkanı Kadir Tatık, yangından sonra Fırlayış ailesini geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Ziyarette Başkan Tatık ailenin geçici barınması sağlamak amacıyla konteyner desteği sağladı. Başkan Tatık konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Güzelköy Mahallemizde dün akşam saatlerinde meydana gelen, ilk belirlemelere göre elektrik tesisatından kaynaklanan ev yangınında zarar gören vatandaşımız Cüneyt Fırlayış’ı ziyaret ettik. Herhangi bir can kaybı ve yaralanmanın yaşanmamış olması en büyük tesellimizdir. Yangından etkilenen ve evi kullanılamaz hale gelen vatandaşımızın temel ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik gerekli aksiyonlar alınmış olup, Tavas Belediyemiz tarafından geçici barınma ihtiyacının karşılanması amacıyla konteyner desteği sağlanacaktır. Vatandaşımız Cüneyt Fırlayış’a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, her zaman yanında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz" şeklinde konuştu.
Gaziantep HKÜ’den uluslararasılaşma yolunda büyük bir atılım daha Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ), dijitalleşme, uluslararasılaşma ve beceri temelli öğrenme çağının gerekliliklerine yanıt veren önemli bir adım daha atarak dünyanın önde gelen çevrim içi eğitim platformlarından ‘Coursera’ ile stratejik iş birliği protokolü imzaladı. HKÜ’nün küresel eğitim vizyonunu güçlendiren ve öğrencilerine uluslararası düzeyde geçerli mesleki becerileri kazandırmayı hedefleyen iş birliği protokolünün imza törenine, HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, HKÜ Sürekli Eğitim Merkezi Koordinatörü Esra Değerli ve Coursera İçerik Direktörü Marni Baker Stein ve ekibi katıldı. HKÜ, alanlarında küresel ölçekte rekabet edebilen bireyler yetiştiriyor Coursera ile yapılan iş birliğinin üniversitenin uluslararası eğitimdeki konumunu daha da güçlendireceğini vurgulayan HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, "Hasan Kalyoncu Üniversitesi olarak çağın gerekliliklerine uygun, yenilikçi ve dijital öğrenme odaklı bir vizyonla ilerliyoruz. Coursera ile yaptığımız bu iş birliği, öğrencilerimizin küresel ölçekte rekabet etmelerine ve mikro yeterlilikler aracılığıyla mesleki beceriler kazanmalarını sağlayacaktır. HKÜ, mezunlarının istihdam edilebilirliğini artırmayı, yaşam boyu öğrenmeyi teşvik etmeyi ve uluslararası eğitimde etkin bir aktör olmayı hedeflemiş bir üniversitedir. Coursera ile yapılan bu iş birliği, bu vizyonun somut bir göstergesidir" dedi. İş birliği, öğrencilerimize küresel ölçekte tanınan sertifika programlarıyla donanım kazandıracak HKÜ Sürekli Eğitim Merkezi Koordinatörü Esra Değerli, iş birliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Coursera ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, öğrencilerimize küresel ölçekte tanınan sertifika programlarıyla donanım kazandıracak. Bu sayede öğrencilerimiz, uluslararası iş gücü piyasasında daha güçlü ve rekabetçi hale gelecek. Üniversitemiz, dijital öğrenme imkanlarını genişleterek çağın gereklerine uygun eğitim modelleri sunmaya devam edecek" dedi. HKÜ ile iş birliği yapmaktan büyük heyecan duyuyoruz Coursera’nın Orta Doğu ve Afrika Genel Müdürü Kais Zribi, "Yapay zeka ve yeni teknolojilerin iş dünyasını yeniden şekillendirmeye devam ettiği bu önemli dönemde Hasan Kalyoncu Üniversitesi ile iş birliği yapmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Sektörle ilgili, dünya çapında tanınan içerikleri ve önde gelen üniversite ve şirketlerin mikro sertifikalarını müfredata entegre ederek, bu ortaklık HKÜ öğrencilerinin işverenlerin ihtiyaç duyduğu becerileri geliştirmelerine, işgücüne daha hazırlıklı mezun olmalarına ve geleceğe hazır Türk işgücünün gelişimini desteklemesine yardımcı oluyor" diye konuştu. Eğitimde küresel vizyon ve dijital dönüşüm Bu iş birliğiyle birlikte HKÜ, Coursera platformu üzerinden küresel ölçekte tanınan mikro sertifika ve mesleki yeterlilik programlarını öğrencilerine sunacak ve öğrenciler, lisans ve meslek yüksekokulu programlarına entegre edilecektir. Bu kapsamda, öğrenciler kısa modüller sayesinde, mezuniyet öncesinde uluslararası iş dünyasında talep gören becerilere sahip olabilecek. HKÜ’nün Coursera ile gerçekleştirdiği ortaklık, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 4 (SDG 4) doğrultusunda, kapsayıcı, erişilebilir ve kaliteli yükseköğretim vizyonunu desteklemektedir.