ASAYİŞ - 05 Ağustos 2021 Perşembe 18:01

Devasa yangınlar için söndürme bombası

A
A
A
Devasa yangınlar için söndürme bombası

Malatya’da bilim adamları tarafından geliştirilen ve dünyada benzeri olmayan yangın söndürme bombasının prototiplerinde üretim aşamasına gelindi.

Malatya İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde araştırma görevlisi olan Murat Toptaş, 2019 yılında orman ve petrol boru hatlarında çıkacak yangınları söndürmek için ‘Yangın Söndürme Bombası’ geliştirmişti. Toptaş, dünyada benzeri olmayan projeyle ilgi odağı olmuş ve TÜBİTAK tarafından yapılan yarışmada dereceye girmişti. İçerisinde yangın söndürmede oldukça etkili olan bor minerali malzeme içeren 180 kilogram ağırlığındaki bombanın prototiplerinin üretim aşamasına gelindi.

Devasa yangınlarda kullanılmak üzere geliştirildi

Yangın söndürme bombasının yaşanacak devasa yangınlarda kullanılmak üzere geliştirildiğini belirten Toptaş, “Akıllı yangın söndürme mühimmatı olarak başlattığımız ve yangın söndürme bombası olarak bilinen projenin yürütücüsüyüm. Bu proje, 2019 yılında orman yangınlarında, mühimmat depolarında meydana gelen yangınlarda ve petrol ile gaz boru hatlarında ortaya çıkması muhtemel yangınlarda kullanılmak üzere geliştirildi. TÜBİTAK tarafından projemiz ödüllendirildi. 2019 yılından itibaren projenin itibaren projenin üzerinde çalışmaya devam ettik. Projeyle ilgili sayısal analizler, akış analizleri benzeri çalışmalarımızı bitirip bunları bilimsel yayın olarak yayınladık. Aynı zamanda çalışmanın uluslararası kongrelerde sunumları yapıldı” dedi.

“Ürün en mükemmel hale geldiği anda kullanıma geçebilecek”

Projenin prototiplerinin üretim aşamasına gelindiğini ve projeye Japonya, İsviçre başta olmak üzere yurt dışından yoğun ilgi olduğunu belirten Toptaş, “Bu tür yangınların küresel ısınmaya bağlı olarak çoğalacağını öngörmüştük. Projede; kavramsal tasarımlarımız bitti, sayısal analizlerimiz bitti ve artık proje özel veya devlet desteğiyle prototiplerinin üretim aşamasında. Yani test prototipleri üretilip, kontrollü yangınlar çıkarılacak ve bu yangınlara bu prototipler atılarak bize geri dönüş sağlanacak. Geliştirilmesi gereken bir şey varsa biz üzerine tekrar ekleyeceğiz. Ürün en mükemmel hale geldiği anda kullanıma geçebilecek. Projeye devlet kurumlarının ve özel firmaları çok yoğun bir ilgisi var. Aynı zamanda yurt dışından da telefonlar alıyoruz. Japonya’dan, İsviçre’den bu ürünle ilgili ve geliştirilmesiyle ilgili. Bazı teklifler oluyor. 2 yıl bu tür projeler için çok kısa bir zaman. Biz bu zaman aralığında elimizden geleni yaptık. Bu noktaya kadar getirdik. Bundan sonrası özel sektör ve devletin elinde” ifadelerini kullandı.

450 derece sıcaklıktaki yangın 10 saniyede kontrol altına alınacak

Yangın söndürme bombasının içerisinde yer alan bor mineralli özel malzemeyle 450 derece sıcaklığa ulaşan yangınların 10 saniye gibi kısa bir sürede kontrol altına alınacağını belirten Toptaş, “Mevcut yangınlara uçaklar, helikopterler taşıma suyla bir takım kimyasalı yangınların üzerine bırakmaya çalışıyor. Hava direnci ve ısınan hava akımıyla bu malzemeler doğru miktarda doğru yere düşmüyor. Aynı zamanda bunların söndürücü özelliği oluyor ama soğutucu özelliği olmuyor. Şimdi bu bombanın içerisin de bor minerali oldukça kıymetli ve yerli bir firma tarafından üretilen özel bir malzeme mevcut. Bu malzeme 400-450 derece sıcaklıklara ulaşan yangınları 10 saniye gibi bir kısa zaman aralığında oda sıcaklığına düşürme potansiyeline sahip. Aynı zamanda bunlar söndürücü malzemeyi paket halde yangının olduğu merkeze gönderme özelliğine sahip” dedi.

Sosyal medya üzerinde projeyle ilgili yapılan provokasyonlara tepki gösteren Toptaş, yangın söndürme bombasının ülkemizde geliştirilmeye devam ettiğini vurgulayarak, “Projenin satıldığı ile ilgili söylentiler var. Proje ülkemize ait, geliştirilmeye devam ediyor. Bizim ismimizle sahte sosyal medya hesapları oluşturulmuş ve bombayla ilgili sorulan sorulara biz cevap veriyormuşuz gibi cevaplar veriliyor. Projenin işe yaramadığını gördüğümüz gibi şeyler yazılıyor bunların hiçbiri doğru değil. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Halkımız bu projeden ümidini kesmesin biz çalışmalarımızı devam ettiriyoruz, bu mühimmat öyle yada böyle hayata geçecek. Test ve sertifikasyon süreci biraz uzun sürüyor olabilir, sürecektir de ama biz burada olması gereken bir iş planı konusunda yanlış bir şey yapmadan sonlandırmaya çalışıyoruz. Bu ürünle ilgili firmalarla görüşmelerimiz devam ediyor inşallah yakın bir zamanda seri üretimini de göreceksiniz. Dünyada buna benzer bir ürünün kullanımı yok” şeklinde konuştu.

“Proje imalat aşamasına girmiş bulunmaktadır”

İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yapan ve projede danışmanlık görevini yürüten Prof. Dr. Mehmet Yılmaz, yangın söndürme bombasının prototiplerinin üretilmesi aşamasına gelindiğini belirterek, “Yangın söndürme bombası diğer bir adıyla akıllı yangın söndürme mühimmatı olarak geliştirdiğimiz bu projeyi 2019 yılında Murat Toptaş ile birlikte geliştirdik. TÜBİTAK üniversiteler arası öğrenci yarışmasında Türkiye 2’ncisi oldu. O aşamadan itibaren teknik olarak çeşitli araştırmalarımızı yaptık. Şuanda bu yangın söndürme bombası orman yangınları ve meskun mahal dışındaki yangınlar için geliştirilmiş ve prototip üretilmeye aşamasına gelmiş bulunmaktadır. Küresel ısınmanın dünya çapında yangın sayısının aldığı bir ortamda, maalesef ülkemizi de son bir haftadır çok sayıda yangın meydana gelmektedir. Bu projenin önemini ortaya koymakta. Bu aşamada proje imalat aşamasına girmiş bulunmaktadır” şeklinde konuştu.

Veysel Korkmaz - Hatice Yetmen
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi yıllık yüzde 31,19 arttı Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE) yıllık yüzde 31,19 arttı, aylık yüzde 1,02 arttı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi verilerini açıkladı. Buna göre, YD-ÜFE 2025 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 1,02 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 30,01 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,19 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 25,67 artış gösterdi. YD-ÜFE imalat ürünlerinde yıllık yüzde 31,02 arttı Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 40,75 artış, imalatta yüzde 31,02 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında yüzde 28,24 artış, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 36,70 artış, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 38,38 artış, enerjide yüzde 22,00 artış, sermaye mallarında yüzde 29,75 artış olarak gerçekleşti. YD-ÜFE imalat ürünlerinde aylık yüzde 0,99 arttı Sanayinin iki sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 2,82 artış, imalatta yüzde 0,99 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında yüzde 1,03 artış, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 0,37 artış, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 1,46 artış, enerjide yüzde 4,65 artış, sermaye mallarında yüzde 0,14 artış olarak gerçekleşti.
Osmaniye Osmaniye’de sığır balıkçıllarının kış konaklaması ilgi çekiyor Osmaniye’nin Düziçi ilçesine her yıl aralık ve ocak aylarında yüzlerce kuşun aynı noktada konaklaması, mahalle sakinlerinin ve çevreden gelen vatandaşların ilgisini çekiyor. Düziçi ilçesi Uzun Banı Mahallesi’nde özellikle akşam saatlerinde ortaya çıkan görüntülerde, çok sayıda kuşun yüksek ağaçlarda bir araya gelerek tüneklediği görülüyor. Vatandaşların ilgi odağı haline gelen bu kuşların, sığır balıkçılı olduğu öğrenildi. Uzmanlar, sığır balıkçıllarının sosyal kuşlar olduğunu belirterek, bu türün genellikle akşam saatlerinde kendilerini güvende hissettikleri çam, servi ve okaliptüs gibi yüksek ağaçlarda yüzlercesinin bir araya gelerek konakladığını ifade ediyor. Bu toplu konaklamanın, kuşları yırtıcılardan koruduğu ve soğuk kış gecelerinde vücut ısılarını muhafaza etmelerine yardımcı olduğu belirtildi. Her yıl aynı dönemde tekrar eden bu doğal olay, mahallede görsel bir şölen oluştururken, doğaseverlerin de ilgisini çekmeye devam ediyor. Kuşlar aralık ve ocak aylarında mahallemizin sembollerinden oldu diyen Deniz Ceviz, "Arkamızda gördüğünüz bu güzel manzara artık mahallemizin sevimli bir sembolü haline gelmiştir. Her yıl aralık ve ocak aylarında gördüğümüz bu güzel manzara artık içimizi ısıtan, soğuk kış sabahlarını tatlı hale getiren, sıcak hale getiren güzel bir manzara oluyor. Her gün bunları burada bu şekilde karşılamak, bizi de o şekilde karşılamaları çok hoşumuza giden bir durum oldu. Kendisi artık mahallemizin bir sembolü oldu. Çok memnunuz, çok seviniyoruz. İyi ki buradalar" diye konuştu.
Denizli Japon gelin ve Türk damat konuklarını kimanoyla karşıladı Denizli’de ressam Gürcan Ekici’nin oğlu Erkin Ekici, Japon matematik öğretmeni eşi Tomomi Miyai ile düzenlenen renkli bir düğün töreniyle hayatlarını birleştirdi. Türk ve Japon kültürlerinin harmanlandığı gecede, gelin ve damat konuklarını kimanoyla karşıladı. Denizli, sanat ve kültürün iç içe geçtiği özel bir düğün eğlencesine ev sahipliği yaptı. Ressam Gürcan Ekici’nin kendisi gibi ressam olan oğlu Erkin Ekici, Tayland’da tanıştığı Japon matematik öğretmeni ve organizatör Tomomi Miyai ile dünya evine girdi. Çift için Denizli’de düzenlenen düğün eğlencesi, renkli görüntülere sahne oldu. Gecede Türk ve Japon kültürleri bir araya geldi. Japon gelin Tomomi Miyai ile damat Erkin Ekici, Japon kültürüne ait kimonolarını giyerek davetlilerle birlikte yöresel oyunlar oynadı, ardından dev düğün pastasını birlikte kesti. Ünlü ressam Gürcan Ekici eşi Nihal Ekici ile birlikte sergilediği zeybek oyunu ise davetlilerden uzun süre alkış aldı. Düğüne katılan herkese teşekkür eden Gürcan Ekici, "Çok mutluyum. Japonya’dan Çal’ımıza, Denizli’mize bir gelin getiriyoruz. Oğlum ve gelinim Tomomi yaklaşık bir yıl önce Tayland’da tanıştı. Bu tanışma sevgiye ve aşka dönüştü. Daha sonra Tomomi oğlumu Japonya’ya davet etti. Japonya’nın refah düzeyi yüksek, oğlum da orada yaşamayı tercih etti. Evlenme kararı aldılar ve kısa süre önce Japonya’da nikâh kıydılar. Biz de Denizli’de eş dostla küçük ama anlamlı bir düğün eğlencesi yapmak istedik. Oğlum ve gelinim Türkiye’de 15 gün daha kaldıktan sonra Japonya’ya dönecek ve orada yaşayacaklar." dedi Japonya’da ikinci düğün Ağustos ayında yapılacak Damat Erkin Ekici ise Japonya’da da benzer bir düğün eğlencesi yapılacağını belirterek, "Japonya’da evlendik ancak mutluluğumuzu Denizli’deki akrabalarımız ve dostlarımızla da paylaşmak istedik. Eşim Tomomi hayatında ilk kez böyle bir Türk düğünü yaşadı. Japonya’da düğünler genelde küçük bir yemek organizasyonu ve hafif müzik eşliğinde oluyor. Kültürümüzü ona adım adım anlattım, çok sevdi ve çok mutlu oldu. Kimonalarımızı da Japonya’dan getirdik. İki hafta sonra Japonya’ya döneceğiz ve Shizuoka eyaletinin Hamamatsu bölgesinde yaşayacağız. Ağustos ayında Japonya’da yapacağımız düğüne de herkesi bekliyoruz" dedi. Mutlu günlerinde kendilerini yalnız bırakmayan dostlarına teşekkür eden Gürcan Ekici, kültürlerin kaynaştığı bu özel düğün, davetlilerin hafızasında unutulmaz bir gece olarak yer alacağını belirtti.
İstanbul Tuzla’da düzenlenen narkotik operasyonunda 2 kilo 389 gram uyuşturucu ele geçirildi Tuzla İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen uyuşturucu operasyonunda 2 kilo 389 gram uyuşturucu madde ele geçirilirken, 2 şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tuzla İlçe Emniyet Müdürlüğü’nce "Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti" suçunun önlenmesi ve şüpheli şahısların tespit edilerek yakalanmasına yönelik drone destekli çalışmalar gerçekleştirildi. Çalışmalar kapsamında, 15 Aralık tarihinde Yayla Mahallesi’nde bulunan bir araç ve bir ikamet adresinde şüpheli şahıslarca satış yapıldığı belirlendi. Önceden tespit edilen şüpheli aracın bir sokak üzerinde olduğunun belirlenmesi üzerine olay yerine sevk edilen ekiplerce şüpheli Ö.A. ve M.Ö. isimli şahıslar suçüstü yakalandı. Şahısların üzerinde ve araçta yapılan aramalarda 650 gram narkotik madde ele geçirilirken, ikamet adresinde yapılan aramalarda ise; 1 kilo 738 gram metamfetamin maddesi ve 117 bin 340 ? nakit para olmak üzere toplam 2 kilo 389 gram uyuşturucu madde ele geçirildi. Ayrıca ikamet adresinde bulunan Ö.Ü. ve M.B. isimli kadın şahıslar da yakalanarak gözaltına alındı. Konu ile ilgili yakalanan ve TCK 188 suçundan adli makamlara sevk edilen şüpheli şahıslardan M.Ö. ve M.B. isimli şahıslar hakkında adli kontrol hükümleri uygulanırken, Ö.A. ve Ö.Ü. isimli şahıslar ise tutuklanarak Ceza İnfaz Kurumuna teslim edildi.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta tarihi evlerin akıbeti merak konusu Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde yer alan, tarihi dokusuyla bilinen mahallelerde hanlar ve tarihi evlerin akıbeti merak konusu oldu. Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesindeki Divanlı Mahallesi Bahtiyar Yokuşu çevresinde bulunan eski evler, konaklar ve hanlardan bazıları, 6 Şubat depremlerinde hasar almış, bazıları da yıkılmıştı. Şehre hakim bir tepe üzerinde konumlanan Bahtiyar Yokuşu’nda yer alan çok sayıda tarihi yapı, depremlerde farklı seviyelerde zarar gördü. Bazı yapıların tamamen yıkıldığı bölgede enkaz kaldırma çalışmaları peyderpey sürdürülürken, ayakta kalan ancak hasarlı durumda olan evler ve konaklar için teknik incelemeler devam ediyor. Bölgede, tarihi yapıların aslına uygun şekilde yeniden inşa edilmesi gerektiğini savunanlar olduğu gibi, mevcut yapıların tamamen kaldırılarak yeni ve farklı yapılaşmaya gidilmesi gerektiğini dile getiren görüşler de bulunuyor. Mahalle sakini Yaşar Kara, "Burada tarihi evlerimiz vardı şuanda görüldüğü gibi yıkık durumda. Aslıda gelip gidiyor yetkililer yapılacağını söylüyorlar ama şuan için enkazların bazıları duruyor, bazıları kaldırıldı. Eğer yapılacaksa bir an önce yapılmasını bekliyoruz" diye konuştu. Mahalle sakinlerinden Recep Kaplan ise, "İkide bir tamir yapılıyor olmaz ki, yıkılsın yeniden yeni evler yapılsın. Masraf yapılmasın. Zaten eski ev" diye konuştu.
Ankara Dünya Ahileri Ödülleri açıklandı Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği-Ahi Enstitüsü tarafından geleneksel hale getirilen Dünya Ahileri Ödülleri sahiplerini buldu. 2025 yılında 6 farklı kategoride toplam 12 esnaf ve sanatkara ‘Dünya Ahisi Ödülü’ verildi. Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği -Ahi Enstitüsü tarafından yürütülen ve İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen ‘Anadolu’nun Ahisiyiz, Türkiye’nin Ailesiyiz’ projesi kapsamında verilen ödüller, esnaf ve sanatkarlar için önemli bir yere sahip oldu. Ödüller, Unutulmaya Yüz Tutmuş 3 Nesil Mesleğini Yaşatanlar, Mesleğini Sanatla Buluşturanlar, Başarı Öyküleri, Afet’in Esnafları, Medya Tanıtım ve Aktivite Alanları olarak 6 ana kategoride dağıtıldı. "Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıları takdim ettiğimiz ödüller ile omuzlama gayretindeyiz" Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği -Ahi Enstitüsü Başkanı Gazeteci Yazar Fehmi Çalmuk, yaptığı açıklamada esnaf ve sanatkar kesiminin oda, birlik, federasyon seçimlerinin yaşandığı bir süreçte adayları değişik sektörler ve demografik dağılım göz önüne alınarak belirlendiğini belirterek, "Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılara karşı inatla ayakta kalmaya, üretmeye, istihdam oluşturmaya devam eden esnaf ve sanatkarın yükünü yönetim kurulumuzca takdim ettiğimiz ödüller ile omuzlama gayretindeyiz. Bizim hayallerimizi, kültürümüzü çaldırmadan yarınlarla buluşturma gayretinde olan tüm Dünya Ahilerini yürekten kutluyor, yüreklerinden öpüyorum" ifadelerine yer verdi. Unutulmaya Yüz Tutmuş Meslekler Kategorisi Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği Ahi Enstitüsü’nden yapılan açıklamaya göre, bu yıl ‘Unutulmaya Yüz Tutmuş Meslekler’ kategorisinde üç farklı esnaf ödüle layık görüldü. Bunlar, Hamdi Gaspar (Edirne): Yüzyıllardır yaşatılan süpürge imalatının son ustalarından biri olarak ilk ödülün sahibi oldu. Muzaffer Demir (Gaziantep): Sedef ustası olan Demir, aynı zamanda Devlet Sanatçısı unvanına sahip. Yusuf Bayyiğit (Malatya): Türkiye’nin ender Şam Çeliği (Damascus) ustası olan Bayyiğit aynı zamanda 3. Kuşak olarak mesleğini sürdürüyor. Bayyiğit Devlet Sanatçısı unvanını taşıyor. Üç Nesil Mesleğini Yaşatanlar Hamdi İncegül (Ankara): 1922 yılından bu yana Ankara Hacı Bayram’da faaliyet gösteren Gül Kurukahve işletmecisi. İncegül, mesleğini dördüncü nesil olarak sürdürüyor. Mustafa Gençcan (Çorum): Yüzyıllardır süregelen düğün yemek kültürünün en önemli örneklerinden biri olan İskilip Dolması geleneğini açtığı lokanta ile kitlelerle ulaştıran Gençcan kız kardeşiyle birlikte büyük amcadan mirası 3. Nesil olarak yaşatıyor. Abdullah & Yunus Bağışkan (Gaziantep): 1930 yılından bu yana Gaziantep’te nam salmış Halil Usta’nın Fırınlı Et Lokantası geleneğini Bağışkan kardeşler 3. Nesil olarak sürdürüyor. Mesleğini Sanatla Buluşturanlar Bahri İlhan (Elektrik Ustası/Türk Halk Müziği Sanatçısı) (Keskin/ Kırıkkale): Kamuoyunun "Bir Yiğit Gurbete Gitse Gör Başına Neler Gelir" ve "Entarisi Morumuş Yar Sevmek De Zorumuş Sunayı Da Deli Gönül Sunayı" gibi türkü sözleriyle yakından tanıdığı, efsane saz ustalarından ve aynı zamanda elektrik ustası olan İlhan, bu kategorinin sahibi oldu. Başarı Öyküleri Avni Ongurlar: Uzun yıllar tekstil alanında esnaflık yaptıktan sonra, Türkiye’nin 1 buçuk asırlık şekerleme kuruluşu Hafız Mustafa 1864 firmasını satın alarak işletmeyi dünya çapında tanınan bir markaya kavuşturdu. Hayrullah Türker: Garsonlukla başladığı esnaflık mesleğini beyaz eşya satarak devam ettirdi. Daha sonra plastik, makine üretiminden sonra savunma sanayinde faaliyet gösteren Zeki Bey Şirketler Grubunu kurarak girişimcilik öyküsünü sürdürdü. Afetin Esnafları Bu kategori, 6 Şubat depremlerinde gösterilen direnişi onurlandırdı. Mahmut Yücel (Adıyaman): Adıyaman Madeni Sanatkârlar Esnaf Odası Başkanı ve aynı zamanda oto elektrikçi Mahmut Yücel 6 Şubat Depreminde 7 saat enkaz altında kaldı. Depremde, eşini, abisini ve yeğenlerini kaybetti. Kasım Eren (Hatay/İskenderun): Taksici esnafı olarak çalışan Kasım Eren, 8 gün hastanede yatan ancak taburcu olacağı günün sabahı meydana gelen 5 Şubat depreminde annesini ve refakatçi olan babasını kaybetti. Medya Tanıtım ve Aktivite Faruk Küçük (Ankara): Ankara’nın At Pazarı’nda Dericizade namıyla ün salmış, üç kuşaktır dericilik yapan aile geleneğini yaşatan Faruk Küçük; aynı zamanda Ankara fotoğrafları koleksiyoneri. Kaleme aldığı eserleri, sergileri kamuoyunda ve geniş yankı buldu. Ahilik geleneğini geniş kitlelere tanıttı.