RAMAZAN - 02 Haziran 2016 Perşembe 14:21

Diyanet İşleri Başkanı Görmez'den Ramazan uyarıları

A
A
A
Diyanet İşleri Başkanı Görmez'den Ramazan uyarıları

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “Ramazan bizi değiştirsin, biz Ramazan’ı değiştirmeyelim. Ramazan’ı kendi dünyamızda bir şatafata, bir eğlenceye dönüştürmeyelim” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “Gelin Gönüller Yapalım Bu Ramazan ve Her Zaman” konulu Ramazan ayı içerisinde yapılacak etkinlikler hakkında basın açıklaması yaptı. Ramazan ayına sevinç ile girdiklerinin altını çizen Görmez, “60 yıldır bütün İslam dünyası Ramazan giriş ve bayramlarını birlikte kutlama konusunda ihtilaf içinde oldu. Müslümanların 60 yıl böyle bir konuyu tartışmış olması üzüntü verici olmuştur. Önce 2013 yılında bir hazırlık toplantısı yaparak bu konuya sahip çıkacağımızı bütün İslam dünyasına bildirme imkanı bulduk. Geçen hafta bütün İslam dünyasının Diyanet İşleri Başkanlarını İstanbul’a davet ederek 3 günlük bir toplantı düzenlendi. Bu toplantı neticesinde bugüne kadar yapılan toplantılar ile mukayese edildiğinde ilk defa ittifak ile varılan karar alındı. Bu karara göre artık Müslümanlar dünyanın bir yerinde oruç tutmaya başlarken bir yerinde bunu tahakkuk etmeyecekler. Bir yerinde bayram kutlanırken bir yerinde bayram yapmamazlık yapmayacaklar. Avrupa’da aynı camilerde aynı şehirlerde Müslümanlar ikiye bölünmüşlerdi” diye konuştu.

"RAMAZAN BİZİ DEĞİŞTİRSİN"

Her sene Ramazan’da ve diğer bütün faaliyetlerde bir temayı öne çıkarmaya çalıştıklarını kaydeden Görmez, “Geçen sene iyilik kavramı üzerinde durduk ve “Vakit İyilik Vaktidir” dedik. Bir önceki sene ise, “Hiç Kimse Kimsesiz Kalmasın Bu Ramazan ve Her Zaman” dedik. Bu sene de “Gelin Gönüller Yapalım Bu Ramazan ve Her Zaman” konulu tema üzerinde duracağız. Ramazan-ı Şerif’in bize her sene gelerek “Nereye Gidiyorsunuz?”, “Bu Gidişatınız Nereye?” diye bizi ikaz etmeye geldiğinin daima farkında olmalıyız. Ramazan çünkü bizi değiştirmeye gelir. Hepimiz bu dünyaya geçici bir süreliğine misafir olarak geldik. Hepimiz ömür sermayesini tüketmeye geliyoruz. Hepimiz bu dünyaya imtihan olmaya geliyoruz. Bu dünya hayatını çok iyi değerlendirmek için gönderilmişiz. Ancak dünyanın hayatın akışı içerisinde bazen kendimizi, kalbimizi, kardeşimizi, dostumuzu ihmal ediyoruz. Dünya hayatını bir gayeye dönüştürüyoruz bazen. İşte Ramazan her sene bize dünya hayatının bu akışına teslim olmamayı öğretmeye geliyor. Bizi değiştirmeye geliyor. Bizim kalbimize, yüreğimize çöken kötülükleri ortadan kaldırmak için geliyor. Ancak biz Ramazan’ı değiştirmeye kalkıyoruz. Bütün ibadetlerimiz için bu söz konusudur. Bütün ibadetler bizi değiştirmeye geliyor ama biz ibadetlerimizi değiştirmeye kalkıyoruz. Ramazan bizi değiştirsin, biz Ramazan’ı değiştirmeyelim. Biz Ramazan’ı kendi dünyamızda bir şatafata, bir eğlenceye dönüştürmeyelim” dedi.

"ZENGİNLER FAKİR KARDEŞLERİNİ AĞIRLASIN"

Ramazanın bir coşku olduğunu ancak o coşkunun bir eğlence, bir şatafat ve bir gösteriye asla dönüştürülmemesi gerektiğine dikkat çeken Görmez, “Ramazan’da iftar vakti çok önemli bir vakittir. Namazda secde anı ne kadar değerli ve kıymetliyse Ramazan’da iftar anı o kadar değerli ve kıymetlidir. Secdede yapılan dualar nasıl makbul ise iftar vaktinde yaptığımız dualar öyle makbuldür Rabbimizin katında. İftar vaktini sevinçleri paylaştığımız bir ana dönüştürmeliyiz. Biz iftar sofralarına birbirimizi ağırladığımız israf sofralarına dönüştürmemeliyiz. Zira iftar sofraları bizi her türlü israftan korumak üzere aynı zamanda gerçekleştireceğimiz bir ibadettir onun farkında olmalıyız” dedi.

Ramazan’da yapılacak bir diğer önemli hususun, haneleri ve gönülleri, orucu idrak edecek herkese açık tutmak olduğunu belirten Görmez, “Zenginler sadece zenginleri ağırlamasın. Zenginler fakir kardeşlerini ağırlasın. Fakirler, zengin kardeşlerini sofralarında ağırlasınlar. Zenginlerin yine zenginler ile sofralarda buluştuğu, fakirlerin de sadece fakirler ile bir araya geldiği ay değildir Ramazan. Ramazan, aramızdaki o sınıf farklılıklarını, aramızdaki o şöhreti, makamı, mevkiyi kaldıran ibadet olarak gelir. Son yıllarda bütün şehirlerde iftar çadırları kuruluyor. Özellikle işinden çıkmış evine ulaşamayan nice insanların oralarda sıcak bir çorba içmesini sağlamak güzel bir adet. Ancak bunu asla bir reklam, tanıtım ve bir gösteriye dönüştürmemeliyiz. Özellikle yerel idarelerimiz bu konuda çok daha dikkatli olmalıdır. Üzerine firmamızın, belediyemizin reklamını yaparak kameralar eşliğinde fakirin kapısına koli bırakmayın. Başka bir yol bulun. Sağ elin verdiğini sol el duymasın” diye konuştu.

"BİZE SIĞINAN KIRIK KALPLERİ ONARALIM"

Bu seneki temanın son derece önemli olduğuna dikkat çeken Görmez, “Hayatın akışı içerisinde insanı ihmal ediyoruz. Yanı başımızdaki kardeşimizin gönlünü kırıyoruz, gönüller yıkıyoruz, gönüller yapmıyoruz. Halbuki biz gönül yapmaya geldik. Gönül, kalbin çok daha başka büyük bir boyutudur. Millet olarak ve İslam alemi olarak tarihin zor bir sürecinden geçiyoruz. Tarihin bu zor sürecinde milletimizin birliği ve beraberliği, gönüller arasındaki merhamet köprüleri çok daha büyük önem arz ediyor. Biz millet olarak gönüller arasında köprüler kurmaya devam etmeliyiz. Gönüllerimiz arasında birlik olmalıdır. Ülkemize sığınan 3 milyon civarında kardeşimiz var. Bizim tarihin bu zor sürecinde gönüllerimize sığınan bu kardeşlerimizin gönüllerini yapmalıyız. Bu bizim insani ve İslami görevimizdir. Gelin bize sığınan kırık kalpleri onaralım. O kalplerin hepsi buruk ve kırık. O kalplerin yeniden inşa edilmeye ihtiyacı var. O kalplerin nice sahipleri denizlerde boğuldular, boğulmaya devam ediyorlar. O kalplerin nice sahipleri sığınacak bir yer bulamadılar. Başka dünyalarda, sınırlarda beklemeye devam ediyorlar. Avrupa kıtası sınırlarını değiştirdi. O sınırda nice insanlar bekliyor. Böyle bir Ramazan gününde biz, bize sığınan kardeşlerimizi unutursak Ramazan’ın bize kazandırmak istediği hasetleri yeterince gerçekleştirmiş olmayız” açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Yelken kulübüne kaçak tekne operasyonu Kaçakçılık ve Gümrük Muhafaza ekipleri, izini sürdükleri kaçak deniz küreği teknelerine Kocaeli’nin Derince ilçesinde ulaştı. Kulübe yapılan baskında iki tekneye el konuldu, bir tekne de aranıyor. Teknelerin bulunduğu anlar ise güvenlik kamerasına yansıdı. İddiaya göre, Kaçakçılık ve Gümrük Muhafaza ekipleri, yurda kaçak yollarda sokulduğu belirlenen deniz küreği teknelerinin izini sürdü. Yapılan çalışmalarda deniz küreği tekneleri, Kocaeli’nin Derince ilçesinde bulunan bir kürek ve su sporlarının kıyı alanında tespit edildi. Harekete geçen ekipler, incelemelerin ardından bölgeye gelerek iki tekneye el koydu. Tekneler yediemin otoparkına çekilirken, yaşananlar ise güvenlik kamerasınca da kaydedildi. Öte yandan, diğer teknelerin akıbetinin ise henüz netlik kazanmadığı öğrenildi. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bildirildi. "15 yıldır ilk kez böyle bir olay yaşıyoruz" Olayla ilgili konuşan Derince Yelken Kulübü Başkan Yardımcısı Reyhan Güzelgün Yılmaz, "Edirne’den gelen polis ekipleri bizi aradı. Kulüp içinde arama yapacaklarını belirttiler. Konuyla ilgili bir bilgi aldık. Kulübümüze, Derince Belediyesi tarafından yerleştirilen kürek kulübünün kaçakçılıkla bir işleri olmuş. Ekipler geldi, tutanaklarını tuttu, işlemlerini yaptılar ve teknelerini alıp götürdüler. Biz yelken kulübü olarak burada ilk defa böyle bir olayı yaşıyoruz. 15 yıldır buradayız ve bu tarz olayların olabileceğini daha önce yetkili mercilere, Derince Belediyesi’ne, diğer birimlere defalarca anlatmaya çalışmıştık. Şimdi olay resmi şekilde açığa çıkarıldı. Bundan sonraki süreci biz de takip edeceğiz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Dijital İkiz Atölyeleri ile öğrenciler daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar" Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Dijital İkiz Atölyeleri Projesi’nin tanıtım toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın katılımıyla Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirildi. Projenin detaylarıyla ilgili bilgiler paylaşan Yılmaz mesleki eğitimin önemine vurgu yaparak, "Bu modelle birlikte öğrenciler daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar" dedi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Dijital İkiz Atölyeleri Projesi, mesleki eğitimdeki gelişme ve kalkınmayı dijital çağın imkanlarıyla birleştiren bir çalışma olmaya hazırlanıyor. Projeyle birlikte öğrenciler yüksek maliyetli, tehlike içerebilen veya sınırlı erişime sahip üretim ortamlarını dijital olarak deneyimlerken; süreçleri analiz etme, veri okuma ve üst düzey teknolojilere hakim olma gibi pek çok beceriyi de kazanacak. Proje kapsamında İstanbul Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Ankara, Antalya, Bursa, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kocaeli, Sakarya ve Samsun’daki okullar, dijital ikiz altyapısının kurulduğu ve öğretmen eğitimlerinin yürütüldüğü ilk merkezler arasında yer alıyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz proje kapsamında gençlere sunulacak mesleki gelişim imkanlarından bahsederken; uygulanacak yeni dijital eğitim modelinin Türkiye’nin kalkınma politikasına sunacağı avantajlarla ilgili konuştu. "Dijital İkiz Atölyeleri nitelikli işgücünün yetiştirilmesi noktasında önemli imkanlar sunacak" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dijital İkiz Atölyeleri Projesi kapsamında yapılacak çalışmaların gençlere sağlayacağı katkılardan bahsederek, "Genç nüfusumuzun giderek azalması, eğitim politikalarında niceliğin korunması kadar niteliğin artırılmasını da zorunlu kılmaktadır. Dijital İkiz Atölyeleri tam da bu noktada mesleki ve teknik eğitimin standartlaştırılması, beceri kazanımlarının veri temelli olarak izlenmesi ve nitelikli işgücünün yetiştirilmesi noktasında önemli imkanlar sunmaktadır. Geçmişte ideolojik nedenlerle geri planda kalan mesleki eğitimin yeniden güç kazanarak işgücü piyasasıyla uyumlu hale gelmesi öncelikli politikalarımız arasındadır. Bugün tanıtımını gerçekleştirdiğimiz proje, mesleki eğitimde yakaladığımız ivmeyi dijital çağın imkanlarıyla birleştiren ve bu alanda yürüttüğümüz reform sürecine güçlü bir yön tayin eden öncü bir uygulama niteliğindedir. Dijital ikiz teknolojisi, üretim süreçlerinin dijital ortamda birebir simülasyonunu mümkün kılan, riskleri azaltan, karar mekanizmalarını güçlendiren üst düzey bir teknoloji olarak geniş bir kapı aralıyor" dedi. "Bu model, yeni nesil iş gücünün yetiştirilmesi bakımından stratejik bir öneme sahip" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Dijital İkiz Atölyeleri’nin mesleki eğitim alanında yeni ve güçlü bir karşılık bulacağını dile getirerek, "Bu projeyle öğrencilerimiz yüksek maliyetli, tehlike içerebilen veya sınırlı erişime sahip üretim ortamlarını dijital olarak deneyimleyebilecekler. Öğrencilerimizin, makineleri işletebilen, süreçleri analiz edebilen, veriyi okuyabilen, problem çözme kabiliyeti yüksek, üretim süreçlerinin arkasındaki mantığı kavrayabilen bireyler olmasını amaçlıyoruz. Bir anlamda bu projeyle, daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar. Bu yaklaşım öğrenmeyi güvenli, tekrarlanabilir ve tüm bölgelere eşit şekilde erişilebilir kıldığı için, özellikle dezavantajlı bölgelerdeki öğrenciler açısından da kritik bir fırsat sunmaktadır. Türkiye’nin kalkınma politikasının temel yapı taşlarından biri olan fırsat eşitliği, bu proje ile mesleki eğitim alanında yeni ve güçlü bir karşılık bulmaktadır. Bugün hayata geçirdiğimiz bu model, Sanayi 4.0’ın ihtiyaç duyduğu yetkinliklere sahip yeni nesil iş gücünün yetiştirilmesi bakımından stratejik bir öneme sahip" ifadelerine yer verdi. "Öğretmenlerimizin eğitimleri projenin merkezinde yer alıyor" Sürecin eğitimcilerle birlikte ilerleyeceğinin altını çizen Cevdet Yılmaz, "Bu süreç yalnızca bir teknoloji kurulumundan ibaret değildir. Çünkü mesleki eğitimde kalıcı etkiyi sağlayan asıl unsur, öğretmenin dokunduğu yerdir; bu nedenle öğretmenlerimizin eğitimleri projenin merkezinde yer alıyor. 2026 yılı boyunca proje kapsamında yürütülen çalışmalar ülke geneline yayılacak ve Ülkemiz, dijital ikiz teknolojisini mesleki eğitimde sistematik biçimde kullanan sayılı ülkeler arasına girecek güçlü bir altyapıya ulaşacak" dedi. Mesleki ve teknik eğitim gençleri değişen dünyanın ihtiyaçlarına hazırlayan önemli bir imkandır" Gençlere mesleki eğitimin önemini fark ettirme noktasında ailelere de büyük bir görev ve sorumluluk düştüğünü dile getiren Yılmaz, "Ailelerin desteği bu süreçte büyük önem taşıyor; çocuklarımızın mesleki eğitimin sunduğu imkânları tanımaları ve ilgi duydukları alanlara yönelmeleri konusunda göstereceğiniz rehberlik onların yolunu açacaktır. Mesleki ve teknik eğitim gençlere hem güçlü bir meslek becerisi kazandıran hem de onları değişen dünyanın ihtiyaçlarına hazırlayan önemli bir imkandır. Bu vesileyle, projenin hayata geçirilmesinde büyük emeği geçen başta Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin olmak üzere Bakanlığın değerli mensuplarına ve projeye katkı sunan tüm paydaşlara teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Isparta Isparta’da art arda yaşanan köpek ölümlerine valilik inceleme başlattı Isparta’nın Yalvaç ilçesine bağlı Hisarardı köyünde art arda yaşanan köpek ölümlerinin ardından Isparta Valiliği konuyla ilgili inceleme başlattı. Isparta’nın Yalvaç ilçesine bağlı Hisarardı köyünde geçtiğimiz günlerde art arda yaşanan köpek ölümleri, köyde büyük tedirginlik oluşturdu. Konuyla ilgili konuşan köy muhtarı Hasan Aydın, uzun süredir sahipsiz köpekler konusunda yardım istediğini ifade ederek, "Köyümde son günlerde art arda köpek ölümleri yaşanıyor, zehirlenme iddiaları var. Bu durumla ilgili 3 ay önce resmi başvurumu yaptım. Köyümüzde çok sayıda sahipsiz köpek bulunuyor. İlçeden gelenler, tarladan dönenler, yolda yavrulayanlar derken sayı her geçen gün arttı. Yolda yavrulu köpeklerin araçlara ve motosikletlere yönelme riski olduğunu daha önce yetkililere defalarca bildirdim. Yavruların ve annelerinin toplanmasını istedim" dedi. Aydın, Yalvaç Belediyesi dahil herkesin ’Aracımız yok, imkânımız yok’ dediğini anlattı. "Köpekleri toplasınlar, barınaklara yerleştirsinler" 37 köyde köpeklerin toplandığını fakat kendi köyünde durumun bu şekilde olmadığını aktaran muhtar Aydın, "Köyümüzden bir tane bile köpek alınmadı. 37 köyün köpekleri toplandı, bir tek bizim köy kaldı" ifadelerini kullandı. Aydın, "Bu yavruların ve annelerinin toplanıp güvenli bir barınağa götürülmesini istiyoruz. Orada bakılsınlar, beslensinler. Aksi halde bugün birkaç köpek öldüyse yarın 400’den fazlası ölebilir. Gelsinler, köpekleri toplasınlar, barınaklara yerleştirsinler. Şu anda köyün 4–5 farklı noktasında hem yetişkin köpekler hem yavrular bulunuyor" dedi. Valilik şüpheli hayvan ölümleri için inceleme başlattı Konu ile ilgili inceleme başlatan Isparta Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Yalvaç ilçemize bağlı Hisarardı köyümüzde meydana geldiği iddia edilen şüpheli sahipsiz hayvan ölümleriyle ilgili valiliğimiz tarafından inceleme başlatılmıştır. İnceleme kapsamında ilgili kurum personelinden oluşturulan heyetin bahse konu köydeki çalışmaları devam etmektedir. Konu valiliğimizce yakından takip edilmekte olup, inceleme sonucuna göre gerekli işlemler yapılacaktır" ifadeleri yer aldı.
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Dijital İkiz Atölyeleri ile öğrenciler daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar" Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Dijital İkiz Atölyeleri Projesi’nin tanıtım toplantısı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın katılımıyla Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirildi. Projenin detaylarıyla ilgili bilgiler paylaşan Yılmaz mesleki eğitimin önemine vurgu yaparak, "Bu modelle birlikte öğrenciler daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar" dedi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Dijital İkiz Atölyeleri Projesi, mesleki eğitimdeki gelişme ve kalkınmayı dijital çağın imkanlarıyla birleştiren bir çalışma olmaya hazırlanıyor. Projeyle birlikte öğrenciler yüksek maliyetli, tehlike içerebilen veya sınırlı erişime sahip üretim ortamlarını dijital olarak deneyimlerken; süreçleri analiz etme, veri okuma ve üst düzey teknolojilere hakim olma gibi pek çok beceriyi de kazanacak. Proje kapsamında İstanbul Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Ankara, Antalya, Bursa, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kocaeli, Sakarya ve Samsun’daki okullar, dijital ikiz altyapısının kurulduğu ve öğretmen eğitimlerinin yürütüldüğü ilk merkezler arasında yer alıyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz proje kapsamında gençlere sunulacak mesleki gelişim imkanlarından bahsederken; uygulanacak yeni dijital eğitim modelinin Türkiye’nin kalkınma politikasına sunacağı avantajlarla ilgili konuştu. "Dijital İkiz Atölyeleri nitelikli işgücünün yetiştirilmesi noktasında önemli imkanlar sunacak" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dijital İkiz Atölyeleri Projesi kapsamında yapılacak çalışmaların gençlere sağlayacağı katkılardan şu sözlerle bahsetti: "Genç nüfusumuzun giderek azalması, eğitim politikalarında niceliğin korunması kadar niteliğin artırılmasını da zorunlu kılmaktadır. Dijital İkiz Atölyeleri tam da bu noktada mesleki ve teknik eğitimin standartlaştırılması, beceri kazanımlarının veri temelli olarak izlenmesi ve nitelikli işgücünün yetiştirilmesi noktasında önemli imkanlar sunmaktadır. Geçmişte ideolojik nedenlerle geri planda kalan mesleki eğitimin yeniden güç kazanarak işgücü piyasasıyla uyumlu hale gelmesi öncelikli politikalarımız arasındadır. Bugün tanıtımını gerçekleştirdiğimiz proje, mesleki eğitimde yakaladığımız ivmeyi dijital çağın imkanlarıyla birleştiren ve bu alanda yürüttüğümüz reform sürecine güçlü bir yön tayin eden öncü bir uygulama niteliğindedir. Dijital ikiz teknolojisi, üretim süreçlerinin dijital ortamda birebir simülasyonunu mümkün kılan, riskleri azaltan, karar mekanizmalarını güçlendiren üst düzey bir teknoloji olarak geniş bir kapı aralıyor." "Bu model, yeni nesil iş gücünün yetiştirilmesi bakımından stratejik bir öneme sahip" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Dijital İkiz Atölyeleri’nin mesleki eğitim alanında yeni ve güçlü bir karşılık bulacağını dile getirerek, "Bu projeyle öğrencilerimiz yüksek maliyetli, tehlike içerebilen veya sınırlı erişime sahip üretim ortamlarını dijital olarak deneyimleyebilecekler. Öğrencilerimizin, makineleri işletebilen, süreçleri analiz edebilen, veriyi okuyabilen, problem çözme kabiliyeti yüksek, üretim süreçlerinin arkasındaki mantığı kavrayabilen bireyler olmasını amaçlıyoruz. Bir anlamda bu projeyle, daha okul sıralarındayken ’geleceğin fabrikalarına’ adım atmış olacaklar. Bu yaklaşım öğrenmeyi güvenli, tekrarlanabilir ve tüm bölgelere eşit şekilde erişilebilir kıldığı için, özellikle dezavantajlı bölgelerdeki öğrenciler açısından da kritik bir fırsat sunmaktadır. Türkiye’nin kalkınma politikasının temel yapı taşlarından biri olan fırsat eşitliği, bu proje ile mesleki eğitim alanında yeni ve güçlü bir karşılık bulmaktadır. Bugün hayata geçirdiğimiz bu model, Sanayi 4.0’ın ihtiyaç duyduğu yetkinliklere sahip yeni nesil iş gücünün yetiştirilmesi bakımından stratejik bir öneme sahip" ifadelerine yer verdi. "Öğretmenlerimizin eğitimleri projenin merkezinde yer alıyor" Sürecin eğitimcilerle birlikte ilerleyeceğinin altını çizen Cevdet Yılmaz, "Bu süreç yalnızca bir teknoloji kurulumundan ibaret değildir. Çünkü mesleki eğitimde kalıcı etkiyi sağlayan asıl unsur, öğretmenin dokunduğu yerdir; bu nedenle öğretmenlerimizin eğitimleri projenin merkezinde yer alıyor. 2026 yılı boyunca proje kapsamında yürütülen çalışmalar ülke geneline yayılacak ve Ülkemiz, dijital ikiz teknolojisini mesleki eğitimde sistematik biçimde kullanan sayılı ülkeler arasına girecek güçlü bir altyapıya ulaşacak" dedi. Mesleki ve teknik eğitim gençleri değişen dünyanın ihtiyaçlarına hazırlayan önemli bir imkandır" Gençlere mesleki eğitimin önemini fark ettirme noktasında ailelere de büyük bir görev ve sorumluluk düştüğünü dile getiren Yılmaz, "Ailelerin desteği bu süreçte büyük önem taşıyor; çocuklarımızın mesleki eğitimin sunduğu imkânları tanımaları ve ilgi duydukları alanlara yönelmeleri konusunda göstereceğiniz rehberlik onların yolunu açacaktır. Mesleki ve teknik eğitim gençlere hem güçlü bir meslek becerisi kazandıran hem de onları değişen dünyanın ihtiyaçlarına hazırlayan önemli bir imkandır. Bu vesileyle, projenin hayata geçirilmesinde büyük emeği geçen başta Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin olmak üzere Bakanlığın değerli mensuplarına ve projeye katkı sunan tüm paydaşlara teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. (BAK-