EKONOMİ - 28 Ekim 2014 Salı 11:14

Dünyanın en pahalı kahvesi bir hayvan dışkısından

A
A
A
Dünyanın en pahalı kahvesi bir hayvan dışkısından

Dünyanın en pahalı kahvesi olan Kopi Luwak bir hayvan dışkısından üretiliyor.Kopi Luwak'ın kilosu yaklaşık olarak 350 eurodan (990 lira) satılmakta.

Dünyanın en az üretilen ve en pahalı kahvesi olan Kopi Luwak bir tür misk kedisi olan 'Paradoxurus'un yediği kahve çekirdeklerinin dışkısından elde ediliyor.Kahve, fiyatı ve tadı olarak diğer kahve türlerinden büyük ölçüde farklılık taşıyor. Avrupalıların yeni yeni keşfettiği bu kahvenin bir fincanı 20 eurodan (55 lira) daha pahalıya satılıyor.

Kahve’nin üretiminde Paradoxurusların büyük bir katkısı var. Sadece kahve çekirdekleri ile beslenen bu hayvanlar, yedikleri bu kahveleri dışkıları ile dışarı atıyor, daha sonra işlenen kahveler paketlenerek dünyaya ihraç ediliyor.

Ancak bu kahvenin üretimi için hayvanların kullanılması PETA (People for the Ethical Treatment of Animals) başta olmak üzere hayvan hakları dernekleri tarafından büyük tepki çekmekte. PETA’ya göre kahve üretimi için Paradoxuruslarlar doğal ortamlarından koparılarak dar kafeslerde yaşamaya mahkum ediliyor ve hayvanlara yiyecek olarak sadece kahve çekirdekleri veriliyor.Doğal ortamından koparılan hayvanlar zaman içinde avcılık özelliklerini kaybediyor. Kahve üreticisinin yaşlandığında ya da verimi düştüğünde doğal ortamına saldığı hayvanlar ise birkaç ay içerisinde uyum sağlayamayarak ölüyor.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yargılanan eski DHMİ Daire Başkanı Acar: "Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ) eski daire başkanı Mehmet Cemil Acar, ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ suçlaması ile yargılandığı davada, "Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" dedi. Ankara 89. Asliye Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Cemil Acar bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Sanık Acar’ın eski eşi tutuksuz sanık Çağla Acar ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme hakimi, dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından sanık Acar’a söz verdi. Sanık Acar, "Hiçbir çekincem olmadan 20 yıllık banka hesaplarımın incelemesini istedim. 28 yıl boyunca onur ve şerefimle devlete hizmet ettim, birçok projede görev aldım. Hakkımda en ufak bir soruşturma olmadı. Ben emekli olduktan sonra bu soruşturma yapıldı. Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak. Babamın fabrikası yüzünden bana bir linç yürütülüyor. Şerefim, haysiyetim zan altında bırakıldı" dedi. Avukat ve sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Cemil Acar’ın tutukluluk halinin devamına, Acar’ın eski eşi Çağla Acar hakkındaki mevcut adli kontrolün ise devamına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 12 Ocak 2026 tarihine erteledi. Olayın geçmişi Eski DHMİ Daire Başkanı Mehmet Cemil Acar’ın evinde yapılan aramada Acar’a ait kasada 26 kilogram külçe altın, 1 milyon 320 bin dolar ve 121 bin euro bulunmuştu. Soruşturma sürecinde Acar’ın bürokratken çok sayıda gayrimenkul edindiği de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tespit edilmişti.