EKONOMİ - 17 Mayıs 2022 Salı 10:50

Emlak Katılım’ın ilk çeyrek net kârı 222,9 milyon oldu

A
A
A
Emlak Katılım’ın ilk çeyrek net kârı 222,9 milyon oldu

Emlak Katılım, 2022 yılının ilk çeyreğine dair finansal sonuçlarını açıkladı. Bankanın, ilk çeyrekte net karı 222,9 milyonu bulurken özkaynak büyüklüğü ise 2,3 milyar TL oldu. Toplanan fonlar 36,1 milyar TL’ye, kullandırılan fonlar 25,6 milyar TL’ye ulaştı. Gayrinakdi kredileri 7,8 milyar TL olan Emlak Katılım’ın aktif büyüklüğü ise 48,8 milyar TL oldu.

Katılım finans sektörünün en genç üyesi olarak faaliyetlerini sürdüren Emlak Katılım, katılım bankacılığı alanındaki istikrarlı büyümesini sürdürdü. Üç yıl içerisinde 78 şubeye ulaşan Emlak Katılım, dijital kanallar üzerinden müşterilerinin bankacılık işlemlerini gerçekleştirmelerini sağlayacak çözümler de üretiyor.

Ülke ekonomisine katkı sağlayan sektörlerin ihtiyaç duyduğu yeni ürünleri hayata geçiren Emlak Katılım, 2022 yılının ilk çeyreğine dair finansal sonuçlarını açıkladı. Türkiye’nin gücüne güç katmak için azimle çalışmaya ve finansal çözümler üretmeye devam edeceklerini belirten Emlak Katılım Bankası Genel Müdürü Nevzat Bayraktar, “Bankamız büyüme stratejisine bağlı olarak şubeleşmeye, dijitalleşmeye ve yeni ürünler ile müşterilerine hizmet vermeye devam etmektedir. İlk çeyrekte net karımız 222,9 milyonu bulurken öz kaynak büyüklüğümüz 2,3 milyar TL oldu. Toplanan fonlarımız 36,1 milyar TL’ye, kullandırılan fonlarımız ise 25,6 milyar TL’ye ulaştı. Gayri nakdi kredilerimiz 7,8 milyar TL iken, aktif büyüklüğümüz 48,8 milyar TL olmuştur. Bankamız ilk çeyrekte aktif büyüklüğünü yüzde 26 artırırken karlılığını da 2021 yılsonuna göre yüzde 55 arttırmıştır. Bankamızın reel sektöre desteği ise 32,5 milyar TL olmuştur. Türkiye’nin en genç katılım bankası olarak ülke ekonomisine katkı vermeye, ekonomiye ve istihdama önemli katkılar sunmaya devam edeceğiz” dedi.

Geliştirdiği sürdürülebilir ve yenilikçi ürün ve hizmetlerini ilk çeyrekte de müşterileriyle buluşturan Emlak Katılım, yakın zamanda hizmete alınan yurt dışındaki yerleşik kişiler ile bu kişilerin yurt dışındaki şirketlerinin tasarruflarının Türkiye’deki bankalarda değerlendirmelerini sağlayan ve Merkez Bankasınca kur koruma güvencesinin yanı sıra ilave getiri garantisi verilen avantajlı bir Türk lirası hesap türü olan Yuvam Katılma Hesabı sayesinde, Emlak Katılım bünyesinde açılan döviz cinsinden katılım fonları Türk Lirasına dönüştürülüyor. Bu sayede hem müşterilerin tasarrufları kur riskine karşı korunuyor hem de ülke ekonomisine katkı sağlanıyor.

Bankadan yapılan açıklamaya göre; Emlak Katılım, ülkeye ve ekonomiye değer katan tüm alanlarda yeni hizmetler geliştirmeye devam ediyor. Bu kapsamda yeni hizmeti olan Emlak Katılım Pusula ile yenilikçi ve teknoloji tabanlı girişimlere danışmanlık ve networking gibi imkânlar sağlamanın yanı sıra girişimlerin büyümesi ve ticarileşmesi için ihtiyaç duydukları erken aşama yatırıma de ulaşma fırsatı sunuyor.

Emlak Katılım’ın ilk çeyrek net kârı 222,9 milyon oldu

Çeyrek altın hesaplarındaki bakiye teminat olarak değerlendiriliyor

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ilan edilen çeyrek altın hesaplarıyla ilgili ürünleri müşterilerine sunan ilk banka olan Emlak Katılım, devreye aldığı bu uygulama ile yastık altında tutulan altınların ekonomiye kazandırılmasını sağladı. “Çeyrek Hesap” ve “Kazandıran Çeyrek Hesap” olarak adlandırılan bu uygulamalar sayesinde müşteriler birikimlerini güvence altına alırken isterlerse kâr payı getirisi de elde etmiş oluyorlar. Üstelik Emlak Katılım nezdinde açılan Çeyrek Hesap ve Kazandıran Çeyrek Hesaplarda bulunan birikimler finansman işlemleri için teminat olarak da gösterilebiliyor. Müşteriler diledikleri zaman en yakın Emlak Katılım şubesinden Çeyrek Hesap veya Kazandıran Çeyrek Hesaplarındaki yatırımlarını fiziken çeyrek, yarım, tam, ikibuçukluk, beşlik altın olarak da alabiliyorlar.

Müşterilerin birikimleri kur hareketliliği karşında değerleniyor

Yenilikçi vizyon ve ürünlerle gelişmeyi hedefleyen Emlak Katılım Bankası, müşterilerinin birikimlerinin altın ve döviz kurlarındaki hareketlilik karşısında değerlenmeye devam etmesi için “Kur Korumalı TL Katılma Hesabı”, ‘’Dövizden TL’ye Kur Korumalı Katılma Hesabı’’ ve “Altından TL’ye Kur Korumalı Katılma Hesabı” uygulamalarını devreye aldı. Bu uygulamalarla banka müşterileri tüm kâr payı imkânlarından faydalandırabiliyorken hesaplarına yansıyan kâr payı ödemesine de stopaj uygulanmıyor. Emlak Katılım’ın kur korumalı TL katılma hesapları avantajlarından tüzel müşterileri de yararlanabiliyor. Banka müşterileri, mobil ve internet şube aracılığıyla ya da en yakın Emlak Katılım şubesinden kur korumalı TL katılma hesaplarını açabiliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’in barajlarında su seviyesi düştü İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir’in içme suyu ihtiyacını sağlayan Tahtalı, Gördes ve Balçova barajlarındaki su seviyelerinin önceki yıllara oranla düşmesine rağmen kısa vadede kentte bir susuzluk tehdidi bulunmadığını açıkladı. İZSU Genel Müdürlüğü, kentin su ihtiyacının yarıya yakınını karşılayan Tahtalı, Balçova ve Gördes barajlarındaki güncel doluluk oranlarını açıkladı. Doluluk seviyesi Tahtalı Barajı’nda yüzde 31, Balçova Barajı’nda yüzde 76, Gördes Barajı’nda ise yüzde 13 olarak kayıtlara geçti. 3 barajdaki toplam su miktarı ise 188 milyon metreküp oldu. Bu üç önemli kaynağın dışında kente su sağlayan Ürkmez Barajı yüzde 43, Güzelhisar Barajı yüzde 86 ve Kutlu Aktaş Barajı ise yüzde 41 doluluk oranına sahip. Tahtalı’da 2008’den beri en düşük seviye Tahtalı, Balçova ve Gördes barajlarındaki su miktarının İzmir’in yaklaşık 8 aylık su ihtiyacını karşılayacağı bildirildi. İZSU yetkilileri Tahtalı Barajı’nda 2008 yılından bu yana en düşük su seviyesinin gözlendiğini belirtirken, su seviyesindeki düşüşün azalan yağışlardan kaynaklandığı vurgulandı. Açıklamada İZSU’nun kente kesintisiz içme suyu sağlamaya yönelik çalışmalarının devam ettiği ifade edilirken, “Barajlarımızda hiç yağış olmasa bile yıl sonuna kadar yetecek su mevcut; ayrıca yer üstü su kaynaklarının yanında kentimizin yer altı su kaynaklarından da faydalanıyoruz. Ancak uzun vadede yaşanabilecek susuzluk tehdidine karşı suyun tasarruflu kullanılması tüm toplumumuz açısından büyük önem taşıyor” denildi.
İstanbul Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Koca Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapının 2021 yılında başlanılan restorasyonunda sona gelindi. Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı freskler keşfedilen caminin zemini camla döşenerek adeta müzeye çevrildi. Yarın ibadete açılacak olan 965 yıllık caminin son hali ise havadan görüntülendi. Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapı Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2021 yılında restore edilmeye başlandı. Tarihi camide sürdürülen çalışmalar esnasında hem Bizans hem de Osmanlı Cihan Devleti dönemlerinin özenle korunduğu görüldü. Yapının içi, bir metre kadar toprakla doldurulduğu için katmanda yapılan kazılarda, Bizans devrinin özgün kotuna inilerek zeminde zengin bir döşeme mozaiğiyle karşılaşıldı. Restorasyon çalışmaları çerçevesinde Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı fresklerin keşfedildiği yapının zemini camla kaplanarak adeta müzeye çevrildi. Halısı kaldırıldıktan sonra ortaya çıkan cam zeminin altına döşenen ışıklandırma sistemiyle, Bizans ve Osmanlı tarihine ışık tutan eserler sergileniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ziyaret noktaları arasında yer alan cami, Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle halk arasında Hazreti Cabir Camii adıyla da biliniyor. Restorasyonda depreme karşı da güçlendirilen 965 yıllık tarihi cami yarın ikindi namazının ardından ibadete açılacak. Öte yandan, restorasyonu tamamlanan tarihi camiinin son hali havadan görüntülendi. “Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular sergilenecek” Hz. Cabir Camii’nin tarihi hakkında bilgi veren Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “Hz. Cabir Camii diğer adıyla Atik Mustafa Paşa Camii 1059 yılında bir manastır yapısı olarak inşa edildi. Sultan 2. Bayezid’in sadrazamlarından Koca Mustafa Paşa tarafından camiye çevrildi. Hz. Cabir Camii, içerisinde İstanbul kuşatması için gelen Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle Hz. Cabir Camii olarak da bilinmektedir. Yaklaşık bin yıldır ayakta duran bu yapı tarihsel süreçte birçok deprem ve yangına maruz kaldı. 1509 depreminde bir hasar aldığını kaynaklardan öğrenebiliyoruz. 1792 yılındaki Balat yangınında ve küçük kıyamet olarak adlandırılan İstanbul depreminde bir hasar aldı. Bu depremde minaresi yıkıldı, kubbesi de tahribata uğradı. Yıkılan eski minare yerine kesme taştan bir minare inşa edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak Hz. Cabir Camii’nin rölöve ve restitüsyon projelerini 2018 yılında Koruma Kurulu’na onaylattık. 2021 yılında ise restorasyon çalışmalarına başladık. Öncelikle araştırma kazıları ve raspa çalışmaları yaptık. Bu yapı içerisinde 1 metreye kadar kazı yapıldı ve 1 metre sonunda yapının ilk dönemine ait opus sectila ismiyle biline döşeme bulundu. Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular, seramik ve mozaik parçaları, Osmanlı dönemine ait özgün şeşhaneler gibi restorasyonda çıkmış eserler sergilenecek. Halı kaldırıldığında ziyaretçiler bu görüntüyle karşılaşacaklar” dedi. “Restorasyonda depreme karşı yapı güçlendirildi” Restorasyonu tamamlanan Hz. Cabir Camii’nde yapılan çalışmaları anlatan Feyyaz Fidan, “Yapının iç ve dış bedeninde raspa yapıldı. Eski onarımlarda yapılmış çimento esaslı sıvalar raspa edildi ve iç yüzeylerde freski sıvalara rastlandı. Freski sıvalar ve ’opus sectila’ belgelemesiyle, konservasyonu yapıldı. Bilim Kurulu kararı doğrultusunda yapının katmanlarının gösterilmesi adına harim içerisinde çelik konstrüksiyon ve üzerine cam bir döşeme yapıldı. Caminin iç tezyinatı hakkında bilgi vermek gerekirse, bitkisel kalem işleriyle süslenmiş bir yapıdır. Ve restorasyonda kalem işlerinin ihyası tamamlandı. Dış cephede özgün harç terkibine uygun derz yapıldı. Bu restorasyonda depreme karşı da yapı güçlendirildi. Enjeksiyon imalatı yapıldı. Minaresi şerefe kotuna kadar söküldü ve özgün tekniğinde tamamlandı. Kubbe üst örtüsü kurşunları yenilendi. Kirpi saçak imalatları yapıldı. İçlik, dışıklar, tüm kapılar, pencereler özgün malzeme cins ve boyutunda yenilendi. Özgün türbe kapısı ve Mahmud Güneşi fümigasyon işleri yapıldı. Hz. Cabir Camii’nin restorasyonunu en kısa sürede tamamlayarak ibadete açılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.