GÜNDEM - 21 Mayıs 2021 Cuma 08:15

Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi

A
A
A
Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi

Korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında tam kapanma uygulamasının geçtiğimiz 17 Mayıs'ta sona ermesinin ardından, Erzincan’ın manevi mekânlarından olan Terzibaba’ya ziyaret akınları yeniden başladı. Terzibaba türbesi ve mezarlığı drone ile havadan görüntülendi.

Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi. Geçmiş yıllarda yangın sonucu harap olan ve 1980'li yıllarda betonarme olarak tekrardan yapılan türbe ve mezarlık, Osmanlı mimarisi özelliği olan kesme taştan inşa edildi. Türbe ve mezarlık halk tarafından sıkça ziyaret ediliyor.

Terzibaba Derneği Başkanı Murat Uslu, Hicri 1195’li yıllarda dünyaya gelen Terzibaba’nın hayatına dair bilgileri paylaştı.

Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi

“Hayyat Vehbi, Erzincanlı Terzibaba”

Terzibaba Hazretleri, Anadolu'da yetişen büyük velilerdendir. Hicri 1195 (m.1780) yılında, bazı kaynaklara göre Erzurum'da bazılarına göre de Erzincan'da doğmuştur. Adı, Muhammed Vehbi'dir. "Hayyat Vehbi" olarak şöhret bulmuştur. 1264 (m.1847) yılında Erzincan'da vefat etmiş, dergahının bulunduğu yere defnedilmiştir. Bugün bu yer, "Terzibaba Mezarlığı" diye anılmakta ve türbe mezarlığın ortasında bulunmaktadır. Terzibaba, temel din bilgilerini tahsil ettikten sonra, anne ve babasının isteği üzerine, bir sanat sahibi olmak için terzilik öğrenmeye başladı. Terzibaba diye meşhur olması buradan gelmektedir. Dünyaya hiç önem vermezdi. Ahirete meyli ise çok fazla idi. Mesleği ile meşgul olurken ibadetini terk etmez, nefsinin isteklerini yerine getirmeme hususunda azami gayret gösterirdi. Mevlana Halid-i Bağdadi Hazretleri'nin halifelerinden Şeyh Abdullah Mekki Efendi Hazretleri ile görüştü ve ona talebe oldu.

Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi

Bundan sonra Terzi Baba'nın manevi mertebesi günden güne ilerledi. Sulukünü tamamlayıp Abdullah Mekki Hazretleri'nden hilafet aldı. Abdullah Mekki Efendi Hazretleri ile tanışmaları şöyle oldu: Terzi Baba, hem dikiş diker, hem de dili ve kalbi ile Allah Teala'yı zikrederdi. Dükkanında dikiş dikerken, her iğneyi kumaşa geçirip çıkarışta İsm-i Celal'i anar "Allah" derdi. Halim, selim ve alçak gönüllü bir zat idi. Kimsenin halini bilmesini istemezdi. Fakirleri çok sever ve bu sevgisini açıkça belli ederdi. Bir gün Erzincan'a seyyah fakirlerden birisi geldi. Üzerinde bulunan palto çok eski olduğu gibi, ele alınamayacak kadar da kirli idi. Bu zat paltosunu diktirmek için şehirde bulunan terzileri tek tek gezdi. Fakat başvurduğu terziler onu dikmek şöyle dursun, el sürmekten bile çekindiler. Terziler o fakir zata alay yollu: "Şurada Terzibaba var. Ona götür, o diker" dediler. Zavallı fakir zat Terzibaba'yı buldu. İsteğini anlattı. Terzibaba'dan red yerine hüsn-ü kabul gördü. Terzi Baba ona: "Paltoyu bırak, inşaallah yarın hazırlarım" dedi. Terzi Baba paltoyu alıp önce güzelce yıkadı, kuruttu ve sonra da dikti. Ertesi gün de fakire elbisesini teslim etti. Bütün bu yaptıklarının karşılığında ücret almadı. O fakir zat, paltosunu temizlenmiş ve dikilmiş olarak görünce çok sevindi. Bu sırada Terzi Baba'ya bakıp, Yüce Allah'ın sevdiklerinin sohbetine kavuşması için kalben dua etti. O günlerde Mevlana Hallid-i Bağdadi Hazretleri, halifelerinden Abdullah Mekkî Efendi Hazretleri de önce Erzurum'a uğramış, sonra Erzincan tarafına yönelmişti. Erzincan'a yaklaşınca, yanındaki arkadaşlarına: "Hocamızın bize tarif eylediği memleket, Allah bilir ya burası olsa gerek. Burada bir zatın bizde emaneti vardır" demişti. Abdullah Mekki Efendi Hazretleri Erzincan'ı şereflendirince, insanlar akın akın ziyaretine geldiler. Gelenler arasında Terzibaba da vardı. Abdullah Mekki Efendi Hazretleri, ilk defa gördüğü Terzibaba girince ayağa kalktı. Davet edip yanında yer verdi. Hiç kimseye göstermediği iltifatı Terzi Baba'ya gösterdi. "Mevlana Halid Bağdadi Hazretleri'nden biz de bir emanet var. O emanete seni müstahak gördüm. Bu emanet sana çok menfaat sağlar. Kabul edersen sana teslim edeyim" dedi. Terzibaba da: "Siz bilirsiniz efendim. Maddî menfaatse, dünya için eyvallah demem" cevabını verdi. Abdullah Mekki Efendi Hazretleri bu cevabı alınca: "Oğlum, sen bulacağını buldun. Teslim edeceğim emanet seni dünya sevgisinden kurtarmaktan başka bir şey değildir" buyurarak Terzibaba'ya himmetle nazar edip, emaneti tevdi etti. Şah-ı Nakşibend Bahaeddin Buhari Hazretleri'nin yolunda terbiye edip kemale ermesini sağladı. Terzibaba'nın durumu çevreye kısa zamanda yayıldı ve insanlar ziyaretine akın edip gelmeye başladılar. Ancak çok geçmeden bozguncular tayfası da harekete geçti. Onun ümmî olup okur yazar olmadığını bahane ederek ve birtakım isnadlarda bulunarak şehrin müftisine şikayette bulundular. Müfti Efendi onu Sıfat-ı Zâtiyye ve Sıfat-ı Sübûtiyye bahislerinden imtihan etti. Terzibaba gerçeği ortaya çıkarmak için soruya şöyle cevap verdi: "Yüce Allah'ın bu şehirde yaşayanlara göre yedi, diğer beldelere göre sekiz Sıfat-ı Sübûtiyyesi vardır. Bu beldeye göre Yüce Allah'ın Subûti Sıfatları şunlardır: İlim, Semi', Basar, İrade, Hayat, Kelam ve Tekvin. Bu şehre göre Yüce Allah'ın kudret sıfatı yoktur. Çünkü bu şehrin insanları Yüce Allah'ın Kudret sıfatını inkar etmektedirler. Bu şehrin insanları O'nun kudret sıfatına inansalardı, Yüce Allah'ın bir ümmî kulunda, insanlara doğru yolu gösterme kabiliyetini yaratmaya kadirdir, derlerdi." cevabını verir vermez orada bulunanlar, Terzi Baba'nın Ledün ilmine sahip kâmil bir zat olduğuna ikna olup, ellerine kapanarak af dilediler. Ona gereken ikram ve hürmeti göstermeye başladılar. Terzibaba'nın yetiştirdiği halifeler arasında Hafız Rüştü Efendi, Hacı Mustafa Fehmi ve Leblebici Baba önemli yer işgal ederler. Yunus Emre tarzında ilahileri de bulunan Terzi baba'nın "Miftâhu'l-Kenz" isimli bir eseri bulunmaktadır.

Emin Ferhat Sevilir

Erzincan’ın manevi mekânlarından Terzibaba havadan görüntülendi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Uzmanlardan, çocukları enfeksiyonlardan korumak için hijyen uyarısı Kış aylarının gelmesiyle birlikte özellikle çocuklarda grip, nezle ve bronşit vakalarında artış yaşanırken, uzmanlar, çocukların gribal hastalıklardan korumak için hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiği konusunda uyarıyor. Kış aylarının gelmesiyle birlikte Şanlıurfa’da artan grip, nezle ve bronşit vakalarında gözle görülür bir artış yaşanıyor. Şanlıurfa’da özellikle de çocuklarda bu tür gribal hastalıkların arttığına dikkat çeken uzmanlar, soğuk hava şartları ve kapalı alanlarda daha fazla zaman geçirilmesi, çocuklarda enfeksiyon vakalarının yükselmesine neden olduğunu vurguladı. Kış aylarında çocukların bağışıklık sisteminin zayıfladığına dikkat çeken Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Dr. Aydın Bozkaya, ailelere C vitamini ve taze sebze ile meyve gibi ürünlerin sık sık tüketilmesi gerektiği önerisinde bulundu. Bozkaya, "Çocuklar kış aylarında güneş ışığından yeterince faydalanamadığı için bu nedenle D vitamini takviyesi, C vitamini ve taze sebze ile meyve tüketiminin artırılması gerekiyor. Bağışıklığı düşen çocuklar enfeksiyonlara daha hızlı yakalanıyor. Düzenli uyku, bol sıvı tüketimi, dengeli beslenme ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi hastalıklardan korunmada büyük önem taşıyor. Çocuklarda ateş, öksürük ve halsizlik gibi belirtiler görüldüğünde zaman kaybedilmeden en yakın sağlık kuruluşlarına başvurulmalı" dedi.
Bursa Nilüfer’de yeni yıl coşkusu başladı Nilüfer Belediyesi’nin organize ettiği "Nilüfer Yeni Yıl Festivali" yoğun ilgi ile açıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, tüm Nilüferlileri ay sonuna kadar devam edecek etkinliğe davet etti. Nilüfer’de yeni yıl heyecanı, geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da rengarenk etkinliklerle başladı. Nilüfer Belediyesi Halk Evi önündeki Cumhuriyet Meydanı’nda kurulan "Nilüfer Yeni Yıl Festivali", her yaştan vatandaşa hitap eden zengin içeriğiyle ziyaretçilerini ağırlıyor. Alanda kurulan buz pateni pisti çocukların ve gençlerin gözdesi olurken; yemek ve alışveriş stantları da festival ziyaretçilerine keyifli bir mola imkanı sunuyor. Ay sonuna kadar sürecek olan festivalde sadece alışveriş değil, sanat ve eğlence de ön planda yer alacak. Sihirbaz gösterilerinden köpük partilerine, baloncuk ve ışıklı görsel performanslara kadar pek çok etkinlik, meydandaki coşkuyu yükseltecek. "Umutlarımızı birlikte büyüteceğiz" Festival alanını gezerek, esnafla ve vatandaşlarla bir araya gelen Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, alanı dolduran kalabalığa da hitap etti. Başkan Özdemir, dayanışmanın önemini vurgulayarak, "Yeni yıl, yeni umutlar demektir. Yeni başlangıçlar, yeni fırsatlar demektir. Zorlukları geride bırakmak, geleceğe umutla bakmak demektir. Biz de bu festivalde bir araya gelerek, umudu birlikte büyüteceğiz. Çünkü Nilüfer, bir yaşam kültürüdür. Biz, sanatı, kültürü, dayanışmayı önemseyen bir aileyiz. Bu festivalde de bu aile ruhunu yaşayacağız. Tüm Nilüferlileri festivalimize bekliyoruz" dedi. Müzik ziyafeti Festivalin ilk gün etkinlikleri, İstanbul Girls Band grubunun enerjik sahne performansıyla taçlandı. Sevilen parçaları kendilerine özgü tarzlarıyla yorumlayan grup, dinleyicilere keyifli bir gece yaşattı. Soğuk havaya rağmen meydanı dolduran vatandaşlar, şarkılara hep birlikte eşlik etti.