KÜLTÜR SANAT - 17 Ocak 2023 Salı 10:18

Geleceğin sinemasında, kısa filmler etkili olacak

A
A
A
Geleceğin sinemasında, kısa filmler etkili olacak

Cumhuriyetin 100. yıl etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen Kısa Film Yarışması sonuçlandı. Ödüllerin sahiplerini bulduğu törende kısa filmlerin önemine değinen Doç. Dr. Cüneyt Gök, “Geleceğin sinemasında, kısa filmler etkili olacak” dedi.

Cumhuriyetin 100. yıl etkinlikleri kapsamında Altınbaş Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü tarafından düzenlenen Kısa Film Yarışması sonuçlandı. Türkiye genelinde farklı şehir üniversitelerinden katılım alan yarışmada 15 bin TL para ödüllü birinciliğin sahibi "Mekanik Kalp Atışları" isimli kısa filmi ile Fenerbahçe Üniversitesi öğrencisi Alp Onur Ecevit oldu. 10 bin TL olan ikinciliği Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Radyo TV Programcılığından Sezgin Yüzay "Koku" isimli kısa filmiyle, 5 bin TL değerindeki üçüncülük ödülünü ise Selçuk Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünden Eren Bektaş "İnsan, Dur 1 Dakika" isimli çalışmasıyla kazandı. 2 bin TL değerindeki Jüri Özel Ödülüne ise Nişantaşı Üniversitesi Yüksek Lisans Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünden Ahmet Duvar, "Hayallerin Uçuşu" isimli filmiyle hak kazandı.

Üniversitenin Gayrettepe Yerleşkesinde düzenlenen ödül törenine Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemal İbiş, 100. Yıl. Etkinlikleri Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Turgut İpek, Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurcan Perdahçı, diğer akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı. Tören, Cumhuriyetin 10. Yılı için Atatürk’ün isteğiyle Rus yönetmen Sergey Yutkeviç’in çektiği “Türkiye’nin Kalbi Ankara” filmiyle başladı. Ödül töreninde konuşan Prof. Dr. Cemal İbiş, “7. Sanat kabul edilen sinema sayesinde bugün, 1934 yılındaki Türkiye Cumhuriyeti’nin kazanımlarını görebiliyoruz ve gelecek nesillere aktarabiliyoruz. Sektörün gelişmesi için üniversitelerde düzenlenen bu tip yarışmaların çoğalmasını diliyoruz” dedi.

Radyo Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Cüneyt Gök ise kısa filmlerin sinema sektörü açısından önemine değindi. Doç. Dr. Cüneyt Gök, mesleğe kısa filmlerle başlamanın öğrencileri farklı düşünce yapılarına götürdüğünü belirterek, bu yapının geleceğin sinemasında daha etkili olacağını kaydetti.

“Sinemanın malzemesi yaşamdır”
Cüneyt Gök, “Sinemanın malzemesinin insan olması sebebiyle, anlatılan hikayelerde izleyici kendini bulur. Toplumu ve yaşamı konu alan kısa ya da uzun kurmacaların özünde dramatik bir yapı vardır. İzleyicinin öykünün içine girerek gerçekmiş gibi algılaması beklenir. Drama kurgulanmış bir gerçeği temsil ederken; ‘Kurmaca Film’ insan yaşamını temel alır, yaşamdan kesitleri, anları, bir olumsuzluk, bir sorun, bir duygu üzerinden anlatır. Filmler insanlara sadece hoşça vakit geçirten yapımlar değildirler. Aynı zamanda gösterme, duyurma, uyarma ve düşündürme görevlerini de üstlenmiş sanat formlarıdır” dedi.

Cüneyt Gök, kısa filmlerin kısa sürede kendine özgü anlatım dili ve yöntemleriyle uzun metraj filmin anlatabildiği kadar etkili ve derdini ortaya koyan filmler olarak varlık bulabildiklerini dile getirdi. Sinemada olayların neden sonuç ilişkisi içinde verildiğini, bazen kısa filmde nedenleri göstermeye ya da sonuçlara ulaşmaya vakit yetmeyebileceğini belirtti. Bu yüzden kısa filmlerin derdini zekice, kısa ve öz biçimde anlatan ve daha akılda kalıcı yapımlar olduğunu vurguladı.

“Uzun metraj roman ise kısa film hikayedir”
Romanın sinemada uzun metraj filme karşılık geldiğini belirten Cüneyt Gök, hikâyenin ise kısa filme veya orta metraja karşılık olarak düşünülebileceğini belirtti. Kısa filmde, seyirciye ortaya çıkarılması ya da çözülmesi gereken gizler sunulduğunu anlatan Gök, “Bu tip filmlerde çıkarımlar (inferences) önemlidir. Bunun için sıklıkla metafor ve simge kullanımlarına başvurulur. Bu da tasarım ve yapım sürecinde daha üretici bir biçimde kavramsal düşünmeyi gerektirir” şeklinde konuştu.

“Öğrenciler için önemli bir basamak”
Cüneyt Gök, bu nedenle kısa film dilinin ustaca kullanmasının, sinema dilini de ustaca kullanabilmeye götürdüğüne işaret ederek öğrencilerin sektördeki gelecekleri açısından önemli bir basamak olduğunu da belirtti. Gök ayrıca, “Bu tarz yapımlar sinema ve TV sektöründe reklam, klip, kamu spotları ve diğerleri, tanıtım filmleri vb. oluşturulmasında süreye bağlı benzer bir dil kullanır. Aynı zamanda kısa filmler daha sonra uzun metrajlara ilham verip, imgesel kaynak oluşturabilirler” diye konuştu. Sektörde başarılı olmak isteyen öğrencileri de tavsiyelerde bulunan Gök, kısa filmlerle başlamanın öğrencileri farklı düşünce yapılarına götüreceğini savundu. Bu yapının geleceğin sinemasında daha etkili bir yer bulacağı görüşünü dile getiren Gök, ancak ülkemizde henüz hak ettiği değere kavuşamadığını vurguladı. “Tek başına bir meslek olarak düşünebilmeleri için maddi kaygılarının olmaması gerekiyor. Uzun metraj ise kısa filmin özgürlüğüne ne yazık ki sahip değil. Farklı parametreler işliyor ve ticari bir sistem kurulmuş. Bu sisteme uymak herkese göre değil. Ama öğrencilerimiz kendi ilgi alanları ve yetenekleri doğrultusunda sektörde geniş bir yelpazede çalışma imkanına sahipler. Sadece önerim kendilerini bir alanda uzmanlaştırmaya çaba göstersinler” dedi.

“Yarışmalara ilgi az ve bütçesel sorunlar engel”
Son olarak üniversitelerin bu tip yarışmalarla öğrencileri teşvik etmelerinin önemli olduğuna da değinen Gök, “Biz bu konuda yıllardır çalışmalar yapıyoruz. Genel olarak bütçesel sorunlar engel oluyor maalesef. Pandemide iptal edilen etkinliklere, bu yıl neyse ki Kısa Film Yarışmamızla devam edebildik. Çok güzel projeler geldi. Her yıl düzenli olarak farklı temalarda devam etmek istiyoruz” dedi. Türkiye genelinde tüm üniversitelere duyurduklarını, ancak afişlerinin çoğunlukla üniversite panolarına asılmadığını dile getiren Gök, öğrencilerin faydasına olan bu etkinliklere, üniversitelerin biraz daha duyarlı olmalarını beklediklerini kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Yerlikaya: "5-6 yıl içinde Konya’nın 10 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacağına inanıyorum" 9. Konya İl Tanıtım Günleri etkinliğinde konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Konya 5 milyar dolar dış ticaret rakamına ulaştı. 5-6 yıl içinde Konya’nın 10 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacağına inanıyorum" dedi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlenen 9. Konya İl Tanıtım Günleri etkinliğine katıldı. Bakan Yerlikaya etkinlikte yaptığı konuşmada Konya’nın Anadolu Selçuklu Devletine başkentlik yaptığını hatırlattı. Tarımda, sanayide Konya’nın önemli üretim merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan Yerlikaya, "Konya 5 milyar dolar dış ticaret rakamına ulaştı" dedi. Konya’da 600 binin üzerinde sigortalı çalışanın olduğunu da söyleyen Yerlikaya, "5-6 yıl içinde Konya’nın ihracat rakamının 10 milyar dolara ulaşacağına inanıyorum" diye konuştu. Anadolu’nun eşi benzeri olmayan misafirperverlikle dünyaya tanıtıldığının altını çizen Yerlikaya, Konya’nın yılda 3,5 milyon turisti ağırladığını söyledi. Dünyada ülkelerin değil şehirlerin rekabetinin konuşulduğunu dile getiren Yerlikaya, "Yılda 4 gün İstanbul’da değil dünyanın en önemli turizm destinasyonlarında, Tokyo’da, Amerika kıtasında, Londra’da, Dubai’de, Katar’da ve bu gibi belirlenen destinasyonlarda Konya şehrini, geçmişini, bugününü ve gelecek hayalini, hedeflerini tanıtmanın zamanı geldi" şeklinde konuştu. Bakan Yerlikaya, tanıtım günlerine gelen ziyaretçileri de Konya’ya davet etti. Yerlikaya, "Sadece dört gün burada gördüklerinize kanmayın. Gelin, ne kadar muhteşem olduğunu görün" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla daha önce Atatürk Havalimanı olarak kullanılan alanda 2 milyon metrekarelik millet bahçesinin hizmete açıldığına dikkat çeken Yerlikaya, "Kısa zamanda böyle muhteşem bir eser kazanıldı. Allah, bildiğimiz, bilmediğimiz hiçbir afetle, başta İstanbul’umuz olmak üzere güzel yurdumuzu imtihan etmesin ama eğer İstanbul’da Allah muhafaza bir afet olursa belki, İstanbul’un tam göbeğinde, en büyük toplanma alanlarından ve acil durumla ilgili yapılacak olan tüm sevkiyatların kalbi de artık burası oldu. O yüzden Sayın Cumhurbaşkanı’mıza böyle muhteşem bir eseri İstanbul’umuza kazandırdığı için şükranlarımı arz ediyorum" açıklamalarında bulundu.
İstanbul Bakan Bolat: "Enflasyonda son 48 ayın en düşük rakamlarına geldik" Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Enflasyonda son 48 ayın en düşük rakamı görüldü. Fiyatlardaki enflasyonun aşağıya gelişi, fiyat istikrarının sağlanması, para ve döviz piyasalarındaki istikrar, döviz dengelerimizin iyileşmesi ve döviz rezervlerimizin artması hep iyi yolda olduğumuzu gösteriyor" dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlenen 9. Konya İl Tanıtım Günleri etkinliğine katıldı. Bakan Bolat etkinlikte yaptığı konuşmada Türkiye’nin son 23 yılda gösterdiği gelişmelerden bahsederken enflasyondaki düşüşe de değindi. Bolat, "Enflasyonda son 48 ayın, yani 4 yılın en düşük rakamlarına geldik. Daha da aşağıya gelecek" ifadelerini kullandı. Bakan Bolat, Konya’nın sanayi ve ticaret ürünlerinin, tüm ilçelerinin nadide eserlerinin ve örneklerinin 9. Konya İl Tanıtım Günleri’nde sergilendiğini ifade etti. Bolat, "Her daim Konya’nın, hemşehrilerimizin, bütün sanayicilerimizin, ticaret erbabının ve tüm Türkiye’mizdeki esnafımızın, çiftçimizin, sanayicimizin, tüccarımızın, emeklimizin ve memurumuzun hizmetinde olacağız. Ülkemize hizmetkarlık etmek bizim için en büyük bahtiyarlıktır" şeklinde konuştu. "Kişi başına düşen milli gelir 5 kattan fazla arttı" Türkiye’nin ekonomide, ticarette, sanayide, tarımda, ulaştırmada, enerjide, savunma sanayisinde, dış politikada, eğitimde, sağlıkta, çevrede, sanatta ve her alanda çok büyük gelişmeler kaydettiğini belirten Bolat, "Bu başarılar özellikle yurt dışından daha iyi görülüyor. Son 23 yılda Türkiye ekonomisi 6 kat büyüdü. Kişi başına düşen gelir 5 kattan fazla, ihracat 7,5 kat arttı" diye konuştu. İstihdamda, sanayide ve üretimde kaydedilen artışlardan da bahseden Bolat, "Türkiye’nin her tarafında bu gelişmenin izleri ve eserleri görülüyor ve gelişme Allah’ın izniyle devam edecek. Bütün bakanlarımız, bakan yardımcılarımız, bakanlıklardaki değerli çalışma arkadaşlarımız, illerde valilerimiz, belediye başkanlarımız ülkemizi daha yüksek yerlere getirmek ve gelişmişlik seviyesini artırmak için harıl harıl çalışıyoruz. Türkiye artık gelişmiş ülkeler liginde yer alıyor. Yıl sonunda Allah izin verirse dünyada cari fiyatlarla 16’ncı sıraya yükselecek. 17’deydik 16’ya yükseleceğiz. Satın alma gücü paritesine göre de 12’nci sıradaydık 11’inci sıraya yükseleceğiz" şeklinde konuştu. "Enflasyonda son 48 ayın en düşük rakamlarına geldik" Enflasyondaki düşüşe ilişkin de konuşan Bolat, "Fiyatlardaki enflasyonun aşağıya gelişi, fiyat istikrarının sağlanması, para ve döviz piyasalarındaki istikrar, döviz dengelerimizin iyileşmesi ve döviz rezervlerimizin artması hep iyi yolda olduğumuzu gösteriyor. Ekonomimiz son 21 çeyrektir büyümeye devam ediyor. Son 23 yılda yüzde 5,4 ortalama büyüme sağladık, yıllık. Bu, devam edecek. Enflasyonda son 48 ayın, yani 4 yılın en düşük rakamlarına geldik. Daha da aşağıya gelecek. İhracat artışı devam edecek. Dış dengelerimiz, cari işlemler dengelerimiz gerçekten çok ciddi iyileşme kaydetti" ifadelerini kullandı. Bakan Bolat, konuşmasının ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Valisi Davut Gül, Konya Valisi İbrahim Akın, Yalova Valisi Hülya Kaya, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, bazı milletvekilleri, siyasetçiler ve belediye başkanları ile birlikte alandaki stantları gezdi.
İstanbul Ziraat Türkiye Kupası: Galatasaray: 1 - RAMS Başakşehir: 0 (İlk yarı) Ziraat Türkiye Kupası A Grubu ilk hafta maçında Galatasaray, sahasında RAMS Başakşehir ile karşı karşıya geliyor. Müsabakanın ilk yarısı sarı-kırmızılı ekibin 1-0’lık üstünlüğüyle sona erdi. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 9. dakikada Sallai’nin ceza yayı önünden yaptığı sert vuruşta kaleci Muhammed sağına uzanarak topu kornere çeldi. 14. dakikada Ahmed Kutucu’nun ceza sahası dışı sol çaprazından sert şutunda savunma araya girerek topu kornere gönderdi. 22. dakikada Sane’nin pasında ceza sahası dışı sol çaprazında topu alan Ahmed Kutucu, savunmayı çalımlayarak ceza sahasına girdi. Bu oyuncunun ceza sahası içi sol çaprazından vuruşunda top ağlarla buluştu. 1-0 29. dakikada Bertuğ Yıldırım’ın ceza sahası içinden pasında topla buluşan Shomurodov, kale önünde müsait pozisyonda yaptığı vuruşta meşin yuvarlağı yandan auta attı. Stat: RAMS Park Hakemler: Halil Umut Meler, Mehmet Emin Tuğral, Esat Sancaktar Galatasaray: Günay Güvenç, Sallai, Arda Ünyay, Abdülkerim Bardakcı, Kazımcan Karataş, İlkay Gündoğan, Sara, Sane, Gökdeniz Gürpüz, Ahmed Kutucu, Icardi Yedekler: Batuhan Şen, Sanchez, Yunus Akgün, Yusuf Demir, Torreira, Barış Alper Yılmaz, Necati Yançel, Yusuf Kahraman, Ege Araç, Cihan Akgün Teknik Direktör: Okan Buruk RAMS Başakşehir: Muhammed Şengezer, Onur Bulut, Opoku, Hamza Güreler, Ömer Ali Şahiner, Berat Özdemir, Kaluzinski, Brnic, Shomurodov, Da Costa, Bertuğ Yıldırım Yedekler: Doğan Alemdar, Onur Ergün, Duarte, Selke, Fayzullayev, Ömer Faruk Beyaz, Umut Güneş, Harit, Ba, Ebosele Teknik Direktör: Nuri Şahin Gol: Ahmed Kutucu (dk. 22) (Galatasaray) Sarı kartlar: Sallai, Ahmed Kutucu (Galatasaray)
Kocaeli Hekimsen’den "sağlık harcamaları" ve "muayene süreleri" açıklaması Hekimsen Genel Başkanı Uzm. Dr. Adil Kurban, Türkiye’deki sağlık harcamalarının ve tetkik sayılarının yüksekliğinin, hekimlere tanınan muayene sürelerinin yetersizliğinden kaynaklandığını söyledi. Hekimsen Genel Başkanı Kurban, Aile Hekimliği Yönetmeliği, muayene süreleri ve sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dr. Adil Kurban, Türkiye’de antibiyotik ve ilaç yazılma oranlarının sanılanın aksine yüksek olmadığını belirterek, "OECD verilerine göre Türkiye, ilaç kullanımında en düşük orana sahip ülkelerden biridir. Amerika ile bizi kıyas etmeyin. Amerika’da sağlık sistemi yok, kişiler kendi ilaçlarını kendileri alıyorlar. Bunlar kayıt altına tam zorlukla alınabilir. Satılan bir ilaç vardır ama kimin kullandığı, kaç kişinin kullandığı, ne zaman kullanıldığı, bunlarla alakadar doğru bilgi çıkarılamaz çünkü özel bir sağlık sistemi var, tamamen özel. Burada ise öyle bir şey yok, herkes kayıt altındadır" dedi. "Hekim çaresiz sizi tetkik ve tahlile yönlendirmektedir" Sağlık Bakanlığı’nın 2024 yılı sağlık harcamalarını 2,3 trilyon lira olarak açıkladığını hatırlatan Kurban, bu rakamın içinde 17 milyon bilgisayarlı tomografi ve 16 milyon MR çekiminin yer aldığına dikkati çekti. Kurban, sözlerine şöyle devam etti: "Sağlık harcamaları neden bu kadar yüksek ve nasıl azaltılabilir? Çok basit. Bu, hekime bırakılan muayene süresinin yetmezliğinden kaynaklanıyor. Mesela çok basit bir örnek vereceğim. Bir ortopedist hangi bağın hasar gördüğünü ve ameliyat gerektirebileceğini rahatlıkla muayenesinde tespit eder. Ameliyat gerekeceklerden MR isteyecekken, herkesten istemek zorundaysa bilin ki 95 hastadan 90’ından eğer MR isteniyorsa burada bir problem vardır. Çünkü hekime muayene süresi yok demektir. Hekim sizi dinleyemez. Düşünün, giriş çıkış süreniz zaten 5 dakika varsa; dizinizi mi açacaksınız, derdinizi mi anlatacaksınız, hekim sizi muayene mi edecek, tedavi mi verecek? Ne yapacak bir düşünün. Dolayısıyla çaresiz sizi tetkik ve tahlile yönlendirmektedir. Bu şekilde yönlendirmelerde de maalesef özür dilerim ama kim kazanır kim kaybeder lütfen düşünün. Devlet mi kazanır? Hayır. Sadece belirli bir kesim. Kim kaybeder? Hasta sağlığından doktor ise gelirinden kaybeder." "Siyaset üstü bir duruş sergiledik" Kurban, sendika olarak siyaset üstü bir duruş sergilediklerini ve "ALKON" konfederasyonunun kurulmasına öncülük ettiklerini dile getirdi. Emeklilerin maaş artış oranlarıyla ilgili yaptıkları çalışmalara da değinen Kurban, memur emeklilerinin hak kayıplarına dikkati çekerek, "Biz dolap çevirmedik, hiçbir zaman yanlış yapmadık, dik durduk. Bunu takip eden herkes bilir. Bize ne iftiralar atıldı, vazgeçmedik. ALKON adında bir konfederasyonun kurulmasına da vesile olduk" diye konuştu. "İnşallah güzel sonuçlara yol açar, ümitliyiz" Aile Hekimliği Yönetmeliği’ne yönelik eleştirilerine rağmen hükümet kanadından olumlu dönüşler aldıklarını da aktaran Kurban, "Cumartesi günü İstanbul’da düzenlenecek bir toplantıya çağrıldık. Toplantıya çok sayıda aile hekimi de çağrıldı. AK Parti’nin sağlık politikalarından sorumlu önemli bir hocamız başkanlığında aile hekiminin sorunları derlenecek. Bakın bu çok güzel bir şey. İnşallah güzel sonuçlara yol açar, ümitliyiz" şeklinde konuştu. "İnşallah gelecekte tıbbımızı daha ileriler seviyelere götüreceğiz" Ayrıca, cuma günü Ankara’da düzenleyecekleri törenle 5 akademisyene "Bilim Ödülü" vereceklerini de bildiren Kurban, "Şöyle ki Hekimsen camiası artık aynı zamanda şirket, dernek ve kooperatif. Aynı zamanda ALKON bünyesine girmesi nedeniyle bir konfederasyon çatısı altındadır. İşte bu büyük çatının verdiği ikinci ödül olacak. Bu ödüllerden biri GETAT (Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp) alanındaki çalışmalara verilecek. İnşallah gelecekte tıbbımızı daha ileri seviyelere götüreceğiz" ifadelerini kullandı.