EKONOMİ - 17 Nisan 2023 Pazartesi 10:40

Golf Dondurma Kahramanmaraş fabrikası yeniden üretimde

A
A
A
Golf Dondurma Kahramanmaraş fabrikası yeniden üretimde

Golf Dondurma’nın en beğenilen dondurma markası ‘Golf Maraşım’ın üretildiği Kahramanmaraş tesisleri 6 Mart tarihi itibariyle yeniden üretime geçti. Depremden sonra hem çalışanlarının hem de bölge halkının hizmetine açılan fabrikada 173 kişiye doğrudan, yüzlerce üreticiye de dolaylı olarak iş imkanı sağlanıyor.

Üst üste yaşanan depremlerle sarsılan Türkiye, deprem bölgesindeki üretim bantlarının yeniden çalışması ile yaralarını sarmaya başladı. Türkiye’nin en sevilen dondurma markalarından Golf Maraşım’ın üretim merkezi Golf Dondurma Kahramanmaraş fabrikası da yeniden üretime başladı. 2014 yılından bu yana Kahramanmaraş bölgesinden temin ettiği keçi sütü ve çevre bölgelerden temin edilen sahleple Golf Maraşım’ın üretildiği tesis, 173 kişiye doğrudan, yüzlerce üreticiye de dolaylı olarak istihdam sağlıyor.

Golf Dondurma Kahramanmaraş fabrikası yeniden üretimde

Deprem sonrası, başta çalışanların ihtiyaçlarının karşılanması olmak üzere hızlı bir planlama yaparak fabrikayı üretime açtıklarını kaydeden Golf Dondurma Kahramanmaraş Fabrika Müdürü Emin Yıldırım, “Fabrikada ciddi bir hasar oluşmadı ama maalesef dört kıymetli çalışma arkadaşımızı kaybettik. Depremin ilk gününden itibaren kriz yönetim ekibimiz hem çalışma arkadaşlarımızın hem de bölge halkının ihtiyaçlarına yönelik hızla aksiyon aldı. AFAD ve yerel otoritelerle işbirliği içinde çadır, konteyner ve gerekli malzemelerden oluşan yardım malzemelerini hızla bölgeye yönlendirdik. Fabrikamızın enerji altyapısını onararak jeneratörler aracılığıyla elektrik sorununu çözdük. Fabrikayı ve bahçesinde kurulan çadırları çalışanlarımızın ve yakınlarının kullanımına açtık. Fabrika mutfağımız, çalışanlarımızın ve ailelerinin yeme içme ihtiyacını karşılamak için hızla çalıştı. Çalışma arkadaşlarımıza güvenli barınma imkanı sağlamak için çadırların yerini konteynerlar aldı. Yardımlar bölgeye ulaşıp bir nebze olsun normalleşme başlayınca biz de üretime kaldığımız yerden devam etme kararı aldık. Çünkü yaralarımızı gerçek anlamda ancak üreterek sarabiliriz. Fabrika çalıştıkça daha fazla insana aş ve iş sağlayacak. Bu zor günleri de ancak birlik beraberlik içinde, kenetlenerek aşacağız” şeklinde konuştu.

Golf Dondurma Kahramanmaraş fabrikası yeniden üretimde

Duygu yüklü yeni reklam filmi, Kahramanmaraş’a saygı
Golf’ün Maraşım için çekilen son reklam filmi de, mesajı ve duygusu ile dikkat çekti. Kahramanmaraş’ın bir dağ köyünde çekilen reklam filmi, “Adımızın ‘Maraşım’ olması tesadüf değil. Biz bu şehrin havasını, suyunu, ağacını, yeşilini, mavisini, insanını, tadını, her şeyini sevdik. Aynı sevgiyle şimdi de geleceği, eskisinden çok daha güzel yeni günleri inşa etmek için üretmeye devam ediyoruz. Biz hep buradayız, biz buralıyız” mesajını veriyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sürat Kargo, iki yıl süreyle A Milli Futbol Takımı’nın resmi sponsoru oldu Sürat Kargo, EURO 2024 öncesinde A Milli Futbol Takımı’nın iki yıl süreyle resmi sponsoru oldu. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz, sponsorluk anlaşmasına dair imzaları attı. Türkiye Futbol Federasyonu ile Sürat Kargo arasında yeni sponsorluk sözleşmesi imzalandı. Teknoloji yatırımlarıyla dikkat çeken, dünyanın 220’den fazla bölgesine ve Türkiye’nin dört bir yanına hizmet veren Sürat Kargo, A Milli Kadın Futbol Takımı’nın ana sponsorluğunun ardından EURO 2024 öncesinde A Milli Erkek Futbol Takımı’nın da iki yıl süreyle resmi sponsoru oldu. TFF Riva Hasan Doğan Kamp ve Eğitim Tesisleri Orhan Saka Konferans Salonu’nda yapılan imza törenine Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, Başkan Vekili, İcra Kurulu Üyesi, E-Bilet, Sponsorluklar ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alkın Kalkavan, Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz ve A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Vincenzo Montella katıldı. "2032 yılında Avrupa Futbol Şampiyonası’nda hedefimiz Avrupa şampiyonu olabilmek" Törende konuşan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, "Her lansmanda şunun altını çiziyorum, sponsorlarımızı biz sponsor olarak görmüyoruz. Onlar bizim iş ortağımız. Özellikle onların sponsorluklarını biz son derece önemsiyoruz. Özellikle FIFA ve UEFA sıralamasında yükselişe geçen Milli Takımımız’a Sürat Kargo’nun sponsor olması son derece değerli ve anlamlı. Önümüzdeki ay Almanya’da düzenlenecek olan Avrupa Futbol Şampiyonası’na tüm Avrupa’dan Türk vatandaşları ilgi gösterecek ve sanki ev sahibi gibi Almanya’da maçlarımıza çıkacağız. Çünkü 4,5 milyon Türk Almanya’da yaşıyor. Başta Almanya olmak üzere Avusturya, Hollanda ve Belçika gibi Avrupa’nın farklı ülkelerinden gurbetçi vatandaşlarımız A Milli Futbol Takımımız’ı bekliyor. Montella göreve geldikten sonra FIFA ve UEFA sıralamasında yükselişe geçen Milli Takımımız, inşallah Avrupa Futbol Şampiyonası’nda da yükselişine devam edecek. Buna inancımız tam. A Milli Takım’dan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyelerimiz Hamit Altıntop ve Mustafa Eröğüt, milli oyuncularımızı yakından takip ediyor. Montella, gerek yurt içi, gerek yurt dışında oyuncularımızın maçlarını yerinde takip ediyor. Milli Takımımız’ın EURO 2024’e en iyi şekilde hazırlanması için biz de her türlü tedbiri aldık. 2032 yılında İtalya ile birlikte ev sahipliği yapacak olduğumuz Avrupa Futbol Şampiyonası’nda hedefimiz Avrupa şampiyonu olabilmek. Onun için de geleceğin en genç ve değerli milli takımnlarından birisinin temellerini hep birlikte atıyoruz. Alt yaş gruplarındaki milli takımlar ile de yakından ilgileniyoruz. Kulüplerinde şampiyon olan milli oyuncularımız Arda Güler, Hakan Çalhanoğlu ve Yunus Akgün’ü tebrik ediyorum. Geçen sene İstanbul’da ev sahipliği yaptığımız UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde Hakan Çalhanoğlu, takım kaptanı olarak sahaya çıkmıştı. Bu sene de iki Türk oyuncu Şampiyonlar Ligi finalinde sahaya çıkacak. İkisi de bizim göğsümüzü kabartacaklar. Şampiyonlar Ligi kupası bir milli futbolcumuzun elinde kalkacak" dedi. Cem Oğuz: "Milli Takımımız’ın gücüne sürat katmak istiyoruz" Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz da, "Federasyonumuzun ev sahipliğinde katıldığımız ikinci basın toplantısı. Geçen sene Kadın A Milli Futbol Takımımız’ın ana sponsoru olarak destek vermeye başlamıştık. Bugün de Erkek A Milli Futbol Takımımız’ın resmi sponsoru olmaktan gurur duyuyoruz. Milli Takımımız son derece zorlu, mücadeleci ve çetin bir yolculuktan geçerek üst üste 3, toplamda 6. kez Avrupa Şampiyonası’na gitmeye hak kazandı. Bu söylemesi kolay ama yaşaması zor bir durum. Ben de kendime bir işletmenin takım kaptanı olarak baktığımda, çok ciddi benzerlikler görüyorum. 21 yaşındaki Sürat Kargo, gerçekten ciddi mücadeleler vererek, hedefine müşteri memnuniyetini koyarak ülkemizin her noktasında, aynı zamanda kardeş ülke Azeybaycan başta olmak üzere dünyanın 220 noktasında hizmet vermeye, bu yolda mücadele etmeye hız kesmeden devam ediyor. Bunu gerçekleştirirken 800’den fazla şubesi, 26 aktarma merkezi, 8 bini aşan çalışanı ve binlerce araçlık filosuyla her gün farklı konularla karşılaşıyor. Milli Takımımız şimdi yeni bir serüvene başlayacak. Yakın zaman içerisinde Milli Takımımızı Avrupa yolcuğuna uğurlayacağız. İstikrarlı başarısını sürdüreceğine eminiz. Futbol sadece futbol değildir. Futbol, paylaşmaktır, yaşamaktır, hissetmektir. Kimi zaman rol model olmaktır. Onlara elimizden geldiğince destek olmak istiyoruz. 21 yıllık tecrübemiz bize gösteriyor ki, başarının en önemli anahtarlarından biri, en güçlü faktörü sürat. Biz de Milli Takımımız’ın gücüne sürat katmak istiyoruz" şeklinde konuştu. TFF Başkan Vekili, İcra Kurulu Üyesi, E-Bilet, Sponsorluklar ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alkın Kalkavan ise, "Türk futboluna sponsorluk konusunda ilgi son derece arttı. Türk futbolunun yayın gelirlerini artırdığımız gibi sponsorluk gelirlerini de artırmış bulunuyoruz. Daha önce A Milli Kadın Futbol Takımımız’a sponsor olan Sürat Kargo, A Milli Erkek Futbol Takımımız’a sponsor oluyor" ifadelerini kullandı. Vincenzo Montella: "2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’na hazırız" EURO 2024 için çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Vincenzo Montella, "Yeni bir sponsorluk olduğu zaman büyük mutluluk duyarım. Çünkü firma bize güveniyor demektir. Yeni bir zorlukla, mücadele ile karşı karşıyayız. Bize güvenenler var. 8 bin kişiyi yönetmeye alışkın bir firma bize güveniyorsa teşekkürü hak ediyordur. Genç bir takımız, hızlı olduğumuzu ümit ediyorum. Futbolda öncelik hızdır, sürattir. Avrupa Futbol Şampiyonası’nın yaklaşmasından dolayı heyecanlıyız, ama son derece hazırız. En iyisini imkanlarımız dahilinde yapacağımızı biliyoruz. Almanya’da destek bulacağımızı biliyoruz. İyi hazırlandık. Şu anda genç bir takımız, katılanların arasında en genç takımız. Gençler sahada olduğu zaman onlara baskısız, neşeli, keyifli oyun oynatmak önemlidir ama sorumluluklarının dahilinde olması lazım" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz, sponsorluk anlaşmasına dair imzaları attı. Büyükekşi, Sürat Kargo Genel Müdürü Oğuz’a A Milli Futbol Takımı forması takdim etti. Günün anısına aile fotoğrafı çektirilmesinin ardından tören sona erdi. Törenin ardından basına Sürat Kargo’nun gelecek planları hakkında konuşan Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz, "Sürat Kargo 21 yaşında hız kesmeden büyüyen, müşteri memnuniyetini odağına koyan, dolayısıyla her zaman en büyük önceliği müşteri memnuniyeti olan, bundan ödün vermeden hizmet ağını geliştirmek isteyen bir firma. Bakıldığı zaman bugün ülkemizin her noktasında hizmet verdiği gibi aynı zamanda dost ve kardeş ülke Azerbaycan başta olmak üzere dünyanın 220 noktasına hizmet götüren bir kargo firması. Bizim de önceliğimiz iş planlarımızda yer alan, bundan sonra yurt dışı ağımızı genişletmek. Azerbaycan’a geçtiğimiz sene ekim ayı itibariyle teslimatlara başladık ve bugün 3 buçuk milyona varan teslimat yapmış bulunmaktayız. Aynı şekilde bundan sonra MENA bölgesi başta olmak üzere, akabinde de Doğa Avrupa’ya hizmet ağımızı genişleteceğiz" cümlelerini kullandı.
İstanbul Adnan Oktar’ın 72 sanıklı örgüt davasının görülmesine başlandı Silahlı suç örgütü yöneticisi olan ve cezaevinde tutuklu bulunan Adnan Oktar’ın 72 sanıklı örgüt davasının görülmesine başlandı. Sanık Oktar duruşmaya katılmazken mahkeme ara kararında 1 sanığın tahliyesine hükmetti. Silahlı suç örgütü yöneticisi olan ve cezaevinde tutuklu bulunan Adnan Oktar’ın 72 sanıklı örgüt davasının görülmesine başlandı. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Adnan Oktar katılmadı. Duruşmada 3 tutuklu, 4 tutuksuz sanık ile sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada Adnan Oktar’ın avukatları, mahkemeden yetkisizlik kararı verilmesini ve dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesini talep etti. Diğer sanık avukatları da bu talebe katıldıklarını ifade ettiler ancak mahkeme, kendisinin görev ve yetkili olması hususlarının tespit edildiği gerekçesiyle bu talebi reddetti. "Ne benim, ne Adnan beyin ne de arkadaş çevremin suçla hiçbir işi olmadı" Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Ali Sadun Engin, "Ben kimseyle suç işlemek için ya da bu örgüt suç işliyormuş diyerek görüşmedim. Adnan Bey’i hiç tanımıyor da olsam dindar biri olarak yaşamaya devam ederdim. Allah yolunda yaptığımız tüm emeklerimizin üstü kapatılmak isteniyor. Ne benim, ne Adnan Bey’in ne de arkadaş çevremin suçla hiçbir işi olmadı. Hani diyorlar ya medyada, örgütten ayrılmak zordur, Taha Akyol’un oğlu Mustafa Akyol ’ben ayrılmak istiyorum’ dedi ayrıldı. İngiliz müzisyen, şarkıcı ve söz yazarı Cat Stevens ile tanıştık, yeni adı Yusuf İslam. Kendisine telkinde bulunduk İslam’a gelmesi için. Kendisini davet ettik, Adnan Oktar ile tanıştı. Acun Ilıcalı’nın ağabeyi ile beraber bütün Asya’yı beraber gezdik. Oralarda hizmetlerimizden bahsettik. Al Pacino ve Robert De Niro gibi isimlere hizmetlerimizi anlattım. Birebir sohbetimiz var. Ya ben gidiyorum Al Pacino ile konuşuyorum sonra gidiyorum alışveriş merkezinde kadın mı kovalıyorum? Bu nasıl mantık? Adnan Bey yazdığı kitaplardan bir kuruş para almadı. İsrail’le köprü vazifesi gördüğüm söyleniyor. Doğruyu anlatmak, kötülükten men etmek anlamında da köprü vazifesi görmüş olabilirim. Biz zaten köprü vazifesi görmeye çalışıyoruz’’ şeklinde konuştu. "Örgüt şirketi diyerek el konuldu ve batırıldı’" Tutuklu sanıklardan Orkun Şimşek ise savunmasında, "Benim şirketim 2014’de kurulmuştur. Bunun Adnan Oktar’la bir ilgisi yoktur, örgüt adına da kurulmuş değildir. Örgüt şirketi diyerek el konuldu ve batırıldı. Şirket sahibi olarak itibarım da sıfırlandı. Milyonlarca lira borca da sokulduk. Bu da başımıza gelen hukuksuzluklardan biridir. Ben hiçbir mali işi takip etmiyordum. Ben mali işler sorumlusu falan değilim’’ ifadelerini kullandı. 1 sanığa tahliye Ara kararını açıklayan mahkeme, sanıklardan Paşa Durmuş’un tahliye edilmesine karar verdi. Sanıklar Erol Şimşek, Orkun Şimşek, Ali Sadun Engin ve Paşa Durmuş’un dosyalarının ayrılmasına hükmeden heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, şüpheli Ali Sadun Engin’in örgüt içinde "Sado" lakabını kullandığı, özellikle ABD ve İsrail ile örgüt arasında köprü vazifesi gördüğü, örgüt elebaşı Adnan Oktar’ın talimatıyla İsrail’de düzenlenen ve örgüt tarafından organize edilen konferanslarda konuşmacı olarak yer aldığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen Altuğ Revnak Eti’nin, sanık Engin’in İsrail’in eski Likud Partisi Milletvekili radikal haham Yehuda Glick ile bağlantılarını anlattığı, Adnan Oktar tarafından örgüte gelen paraları saklamakla görevlendirilen Çalıkoğlu’nun örgütte "İmam Kardeşler" olarak adlandırılan grupta yer aldığı, Oktar’ın da aralarında bulunduğu bir grup örgüt üyesinin 1999’da gözaltına alındıklarında işkence gördükleri iddialarıyla ilgili dönemin emniyet görevlileri hakkında açılan dava kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) şikayette bulunduğu ve kazandığı tazminatı "infak" adı altında örgüte aktardığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede Adnan Oktar, Ulviye Didem Ürer, Tarkan Yavaş ve Alev Babuna’nın aralarında bulunduğu 13 sanığın çok sayıda kişiye karşı birden fazla kez "nitelikli cinsel saldırı", "çocuğun cinsel istismarı", "cinsel taciz", "basit cinsel saldırı", "nitelikli dolandırıcılık" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçlarından bin 938 yıl 5’er aydan 2 bin 758 yıl 6’şar aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Diğer 59 şüphelinin de değişen oranlarda hapsi istendi.
Isparta Eğirdir Gölü’nün en büyük kaybı buharlaşma Isparta’da "Eğirdir Gölü ve Su Verimliliği Seferberliği Çalıştayı" başladı. Isparta Valisi Aydın Baruş, 2024 yılı başlarında bazı tedbirler almak zorunda olduklarını belirterek, "Önceki yıllarda yapılan çalışmalarla birlikte yıllık yaklaşık 67 milyon metreküp su Eğirdir Gölü’ne takviye olarak aktarılmaktadır" dedi. Isparta Valiliği koordinasyonunda Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri 18. Bölge Müdürlüğü ve Süleyman Demirel Üniversitesi Su Enstitüsü iş birliğinde düzenlenen "Eğirdir Gölü ve Su Verimliliği Seferberliği Çalıştayı" başladı. Eğirdir Gölü’nün mevcut durumdaki sorunları ve çözüm alternatiflerinin tüm katılımcılar ile konuşulacağı çalıştayın en önemli çıktısı olarak Sektörel Su Verimliliği Uygulamaları ve Su Verimliliği İl Planının hazırlanması olarak hedefleniyor. "Eğirdir Gölü’nün en büyük kaybı buharlaşma" Devlet Su İşleri 18. Bölge Müdürü Osman Erkan çalıştayda yaptığı konuşmasında, kamuoyunda yanlış anlaşılmalara sebep olan bazı konular hakkında önemli bilgilendirmelerde bulundu. Erkan, "Eğirdir Gölü’nde kamuoyunda yanlış bilinen bazı gerçekler var. Şimdi Kovada kanalı Eğirdir Gölü’nün aslında taşkın savağı niteliğinde olup 1969’lu yıllarda DSİ tarafından açılmış, etrafındaki direnç problemleri de çözülerek Bozova’daki, buranın bir meyve bahçesi, meyve deposu olması sağlanmıştır. Biz kesinlikle Kovada kanalına, kanalın yapıldığından beri, ki böyle bir HES’lerin hakkı da yok, bir tahsis de yok. Kesinlikle biz Kovada’dan kanalla HES için su vermiyoruz. Verdiğimiz su, sulama sezonunda tamamen Bozova’daki 30 bin dekarlık bir alanın sulanması amacıyla verilmektedir. Eğirdir Gölü’nden göletler ve barajlar için kullandığımız toplam su, uzun yıllar ortalamasında 33 milyon metreküp. Biz bunun yanında 1989 yılında Aksu’dan Yılanlı derivasyon kanalı sayesinde 64 milyon metreküp suyu ortalama her yıl Eğirdir gölüne aktarıyoruz. Bunun 100 milyonu geçtiği zamanlar da doluyor 30 milyon civarlarında olduğu zamanlarda, kuraklığa bağlı oluyor. Bunun yanında tabii Eğirdir Gölü’nün en büyük kaybı buharlaşma. Yıllık 460 milyon metreküp buharlaşma var. Yani minimum 2 milyar metreküp düşünürseniz toplam suyu yaklaşık dörtte biri buharlaşmaya gidiyor. Isparta Belediyesi’nin aldığı su konusu da çok polemik oluyor. Toplamda uzun yıllar ortalamasında 9 buçuk milyon metreküp su alıyoruz. Bu da yani buharlaşmayla kıyasladığımız zaman Temmuz ve Ağustos ayındaki 8 günlük buharlaşmaya eşdeğer bir su alıyor” dedi. "Eğirdir Gölü içme suyu ihtiyacı için ciddi risk oluştuğunu gösteriyor" Isparta Valisi Aydın Baruş ise Eğirdir gölünün Isparta için hayati öneme sahip olduğunu belirterek, “Eğirdir gölü Isparta merkezin yıllık yaklaşık 13 milyon metreküplük içme ve kullanma suyu ihtiyacını temin etmektedir. Yani Eğirdir gölünden su sağlanmadığında Isparta il merkezinde yaşayan yaklaşık 250 bin nüfusun su ihtiyacının nasıl karşılanacağı gerçekten üzerinde düşünmeye değer bir konudur. Gölünün diğer önemli bir hususu Isparta tarımına hayat kaynağı olmasıdır. Gölümüzden tutulan tatlı su levreği, çim sazanı ve kerevit gibi su ürünleri yıllardır Isparta’nın ihracatına önemli katkı sağlamaktadır. Ancak son yıllarda azalan su varlığı nedeniyle bu su ürünlerinin üretiminde de ciddi düşüşler olduğunu maalesef görmekteyiz. Özellikle küresel iklim değişikliği neticesinde yağış miktarındaki azalışının önemli bir rol oynadığını ve her yıl gölden önemli miktarda buharlaşma meydana gelmesinin göl seviyesinde ciddi çekilmelere sebep olduğunu görmekteyiz. Özellikle son yıllarda meydana gelen kuraklık ve yağış rejimindeki ciddi değişiklikler minimum kot seviyelerinden de aşağıya doğru inişe zorlamaktadır. Nitekim 2023 sulama sezonu bitiminde minimum su kodu seviyesinde neredeyse gölün su varlığını tamamladık. 2024 Mayıs itibariyle de minimum su kotu seviyesinin biraz üzerindeyiz ki bu artık Isparta tarımı için Isparta’nın il merkezinin içme ve kullanma suyu ihtiyacı için hakikaten çok ciddi bir risk oluştuğunu bizlere göstermektedir” açıklamalarında bulundu. "Yıllık yaklaşık 67 milyon metreküp su Eğirdir gölüne takviye olarak aktarılmaktadır" 2024 yılına girerken bizler bazı tedbirler alma zorunluluğu duyduklarını belirten Vali Baruş, “Yaptığımız toplantıda 2024 yılı iyi durum senaryosuna göre yüzde 34 sulama da kısıtlama uygulanması gerektiğini belirttik. Bunun için alınabilecek önlemlere baktığımızda kapalı sulama sistemlerinin bir an önce hayata geçirilmesi büyük önem kazanıyor. Atabey sulaması ve Senirkent sulaması olarak yapılan çalışmaların bir an önce bitirilmesi gerekiyor. Bu ovaların sulama alanlarının büyüklüğü göz önünde bulundurulduğunda Eğirdir gönlünün suyunun çok daha verimli şekilde kullanılmasına çok ciddi katkılar sağlayacağını düşünüyoruz. Yine önemli çalışmalardan birisi Eğirdir Gölü’ne başka kaynaklardan su aktarımı, önceden yapılan çalışmalarla birlikte yıllık yaklaşık 67 milyon metreküp su Eğirdir gölüne takviye olarak aktarılmaktadır. Yine şu anda proje çalışmaları devam eden Aksu-Yılanlı havzasında su aktarımı vasıtasıyla yıllık yaklaşık 42 milyon metreküp bu su aktarımı gerçekleştirilmesiyle birlikte en azından gölümüzü takviye ederek su varlığının zenginleştirilmesine katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz” dedi. Çalıştaya Isparta Valisi Aydın Baruş, Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Mahir Özcan, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan, DSİ 18. Bölge Müdürü Osman Erkan, Eğirdir gölüne kıyısı olan ilçelerin kaymakamları ve belediye başkanları, ilgili kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sulama birliği başkanları ve akademisyenler katıldı.
Sakarya Oğlu tarafından benzin dökülerek yakılmıştı, son yolculuğuna uğurlandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para vermediği iddiası ile oğlu tarafından üzerine benzin dökülerek yakılan ve 32 gün sonra hastanede hayatını kaybeden kadın, son yolculuğuna uğurlandı. 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana gelen olayda, iddiaya göre kısa bir süre önce annesi Mükerrem Yılmaz’dan (64) para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. İhbar üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne, buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan Mükerrem Yılmaz, Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edilmişti. Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak İlçe Jandarma Komutanlığına götürülmüştü. Şahıs, işlemlerinin ardından elleri sargılı şekilde sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Son yolculuğuna uğurlandı 32 gündür hastanede yaşam mücadelesi veren Mükerrem Yılmaz’dan yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Hastane işlemleri sonrasında cenazesi teslim alınan Mükerrem Yılmaz, Erdoğdu Mahallesi’nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.