RAMAZAN - 23 Haziran 2016 Perşembe 11:18

Görmez: "Coğrafyamızda yaşadığımız kriz, bir medeniyet krizidir"

A
A
A
Görmez: "Coğrafyamızda yaşadığımız kriz, bir medeniyet krizidir"

İstanbul Müftülüğü'nün verdiği iftar yemeğine katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Coğrafyamızda yaşadığımız kriz bir medeniyet krizidir. Bu medeniyet krizi İslam ümmetinin ocaklarına ateşler düşürmüştür. Bu ateşi biz Müslümanlar yakmadık sadece, bu ateşi bütün dünya yaktı ve bütün dünya söndürecek" dedi.

İstanbul Müftülüğü tarafından düzenlenen geleneksel iftar yemeği Hidiv Kasrı'nda gerçekleştirildi. İftar programına Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Türkiye Süryani Katolik Patrik Vekili Korepiskopos Yusuf Sağ, Ermeni Patrikliği Patrik Genel Vekili Başpiskopos Aram Ateşyan, Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva katıldı. İftar yemeğinden sonra konuşma yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Bütün ilahi dinlerde sorun zannediyorum oruçta, zekatta, ibadette, ritüellerde değil. Sorun bizim mabetlerimizde icra ettiğimiz bu ibadetlerin hak ve adalet olarak ve merhamet olarak kainata ve dünyaya yansıyıp yansımadığıdır. Bugün bütün insanlık bu çelişkiyi yaşıyor. Tarihte bütün ilahi din mensupları bu çelişkileri yaşadılar. Bugün biz Müslümanlar bu çelişkiyi yaşıyoruz. Allah'ın bize gönderdiği yüce dinin sadece ibadeti, sadece orucu, sadece teheccüdü değil. Aynı zamanda bu ibadetlerin, hayata, kainata ve bütün insanlığa hak olarak, hakikat olarak, adalet olarak, merhamet olarak, ötekine saygı olarak, bütün canlılara şefkat ve merhamet olarak yansıyıp yansımadığı üzerinde yeniden düşünmemiz gerekiyor" dedi.

"COĞRAFYAMIZDA YAŞADIĞIMIZ KRİZ BİR MEDENİYET KRİZDİR"
"Bugün dünyamızın içerisinden geçtiği süreçler, bugün coğrafyamızın yaşadığı acıları, hep birlikte ibretle izliyoruz" diyen Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Coğrafyamızın yaşadığı acıları sadece bir terör hadisesi, sadece bir şiddet olarak, sadece bir mezhep çatışması olarak değerlendirmek eksiklik olur. Açıkça ifade etmek isterim ki coğrafyamızda yaşadığımız kriz bir medeniyet krizdir. Bu medeniyet krizi İslam ümmetinin ocaklarına ateşler düşürmüştür. Ocaklarımıza ateş düştü. Bu ateş sadece bizi ve şehirlerimizi ilgilendirmiyor. Bu ateş bütün dünyayı ilgilendiriyor. Bu ateşi biz Müslümanlar yakmadık sadece, bu ateşi bütün dünya yaktı ve bütün dünya söndürecek. Bu ateş söndürmekte bütün insanlık sorumludur. Hep birlikte söndürmeliyiz. Ateş sadece şehirlerden yükselmiyor. Asıl büyük ateş yüreklere düştü" şeklinde konuştu.

"YÜREKLERDEKİ ATEŞİ SÖNDÜRMEK GEREKİYOR"
Yüreklerdeki ateşi söndürmek gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Görmez, "Her din adamı, her ilim adamı, her fikir adamının aynı zamanda yüreklere düşen bu ateşi söndürmek için seferber olması gerekiyor. Bu sene Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 'Gelin Gönüller Yapalım' teması altında Ramazan'ı idrak ediyoruz. Gönülleri yeniden inşa etmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

MUSTAFA BİÇER

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’un su ürünleri potansiyeli yeni OSB ile zirveye çıkacak Samsun’un su ürünleri sektöründeki potansiyeli Yakakent Su Ürünleri İşleme İhtisas OSB ile zirveye taşınacak. Samsun Valiliği, Yakakent’te kurulacak olan Samsun Yakakent Su Ürünleri İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ve ilçenin su ürünleri potansiyeline ilişkin kapsamlı bir açıklama yaptı. Karadeniz’in incisi Samsun’un su ürünleri sektöründeki gücünün bu yatırımla birlikte zirveye taşınacağı vurgulanan açıklamada, "Su ürünlerinde yenilikçi üretimin artırılmasına, verimliliğin yükseltilmesine ve dış pazarlara erişimin güçlendirilmesine katkı sağlayacak olan Yakakent Su Ürünleri İşleme İhtisas OSB, 17,5 hektarlık alanda kurulmuştur. OSB sınırları içerisinde yer alan Asmapınar Mahallesi tapusuna kayıtlı taşınmazların bir kısmını oluşturan 85 bin 733 metrekarelik alanın kamulaştırılması için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğü tarafından ‘Kamu Yararı Kararı’ alınmıştır. Kamulaştırma işlemleri Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülmekte olup çalışmalar devam etmektedir. OSB’nin imar planı yapım süreci de sürmektedir" denildi. Su ürünleri potansiyeli yükseliyor Açıklamada, Yakakent’in her geçen yıl büyüyen su ürünleri potansiyeline dikkat çekilerek, "Yakakent Balıkçı Barınağı’nda 12 metrenin üzerinde 40 adet (5 gırgır, 35 trol ve orta su trolü), 12 metrenin altında 32 adet olmak üzere toplam 72 ruhsatlı balıkçı gemisi bulunmaktadır. Su ürünleri yetiştiriciliği yapan ve aynı barınağı kullanan 12 firmaya ait 54 gemi bulunmaktadır; hasat döneminde sayı 60’a yükselmektedir. Barınak, bölgede yetiştiricilik yapan 12 tesis ile Sinop/Gerze’den 7 firmanın gemilerine lojistik destek vermektedir. Yakakent Balıkçı Barınağı amatör balıkçılık açısından da cazibe noktası olup tekne sayısı 40 civarında, av sezonunda 60-80’e çıkmaktadır. Avcılık ve yetiştiriciliğin yoğun olduğu 1 Eylül – 15 Nisan döneminde günlük 200 gemi, tüm lojistik ihtiyaçlarını barınaktan karşılamaktadır. İlçede hâlihazırda 12 adet su ürünleri yetiştiricilik tesisi bulunmakta olup yıllık üretim kapasitesi 23 bin tondur. Sinop bölgesinden nakledilen 3 yeni tesisle birlikte kapasiteye 9 bin ton/yıl eklenmiştir. 2024 yılı yetiştiricilik miktarı; 7 bin 350 ton alabalık ve Türk Somonu bin 770 ton levrek yetiştirilmiştir. 2025 yılında bu rakamların artırılması öngörülmektedir. 2024 yılı avcılık miktarı ise hamsi ve çaça başta olmak üzere çeşitli türlerle birlikte 17 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Yakakent ilçemizde 2 adet özel sektöre ait balık unu ve yağı fabrikası bulunmaktadır. Bu tesislerde üretilen ürünlerin büyük bir kısmı yurt dışına ihraç edilmektedir. Bir kısmı ise bölgedeki balık yetiştiriciliği yapan tesislerin yem hammaddesini karşılamaktadır. Bu tesisler ilçede istihdama ve ekonomiye önemli katkılar sunmaktadır" ifadeleri kullanıldı.