GÜNDEM - 17 Aralık 2018 Pazartesi 15:49

Hadis Alimi el-A‘zami İstanbul’da anılacak

A
A
A
Hadis Alimi el-A‘zami İstanbul’da anılacak

Kur’ân tarihine dair derinlikli birikimi ile oryantalist fikirleri analiz eden, Mustafa el-A‘zamî, vefatının birinci yılında İbn Haldun Üniversitesinde düzenlenen uluslararası sempozyumda anılacak.

Büyük hadis âlimi Mustafa el-A‘zamî, vefatının birinci yılında İbn Haldun Üniversitesi Başakşehir Yerleşkesinde düzenlenen ‘Uluslararası Mustafa el-A‘zamî (Hayatı, Fikirleri ve Katkıları) Sempozyumu’nda anılacak. Üniversiteden yapılan açıklamaya göre Mustafa el-A‘zamî’nin hatırasını yâd etmek, hayatını, fikirlerini ve katkılarını konuşmak üzere dünyanın birçok ülkesinden değerli akademisyenler 19-20 Aralık tarihlerinde İstanbul’da buluşacaklar. 

Hindistan’dan başlayıp İslâm coğrafyasının diğer ülkelerine, oradan Batıya uzanan ilim yolculuğunda pek çok ciddi çalışmaya imza atan Mustafa el-A‘zamî, araştırmalarında klasik usulle modern metodolojiyi harmanlamakla beraber hadis ilimleri ve Kur’ân tarihine dair derinlikli birikimiyle oryantalist fikirleri analiz etti.

Uzun yıllar Batı üniversitelerinde görev yapan ve oryantalist zihin dünyasını yakından tanıyan Mustafa el-A‘zamî, Kur’ân’ın mushaf haline getiriliş sürecine dair araştırmaları ile biliniyor. Kur’ân’ın Mushaflaşma sürecini Kitab-ı Mukaddes’in oluşum serüveniyle mukayeseli olarak ele alması, el-A‘zamî’nin özgün yönlerinden birini oluşturuyor. Onun modern dönem Hadis araştırmalarına yeni bir soluk getiren On Schacht’s Origins ve Studies in Early Hadith Literature gibi çalışmaları Batılı İslâm araştırmacıların temel başvuru eserleri arasına girmeyi başardı.

Mustafa el-A'zami hakkında
1930 Hindistan doğumlu olan Mustafa el-A'zami, ilk, orta ve lise tahsilini Hindistan'da tamamladı. Diobend'de Dar'ul Ulum'dan mezun oldu. Kahire'de Ezher Üniversitesi'nde yüksek lisans (1955), Cambridge Üniversitesi'nde Studies in Early Hadith Literature adlı çalışmasıyla doktorasını (1966) tamamladı. 1955-64 yılları arasında Katar Milli Kütüphanesi'nde çalışan A'zami, doktorasını tamamladıktan sonra Mekke'de Ümmül Kur'a Üniversitesi'nde, Michigan, Princeton ve Colorado üniversitelerinde çeşitli görevlerde bulundu. Kral Suud Üniversitesi'nde İslami Araştırmalar Bölümü'nden emekli oldu.

Çok sayıda eseri bulunan Muhammed Mustafa el-A'zami, hadislerin güvenilir bir şekilde gelmediği iddiasını öne süren müsteşriklerin iddialarını bütün yönleriyle ele alıp reddeden ilk Müslüman araştırmacıdır. Batı'da 17. yy. sonunda başlayan Sünnet ve hadisle ilgili Oryantalist çalışmalar, bilhassa Kur'ân ve Sünnetin güvenilirliği ile ilgili şüpheler bulunduğu iddiasını gündeme getirerek hadislerin Hz. Peygamber'e aidiyetini sorgulayan yayınlar yapmışlardı. Batı ilim dünyasını çok iyi takip eden ve müsteşriklerin eserlerine vakıf, İslami ilimlere, özellikle Hadis ilmine büyük katkıları olan M. A'zami, bu iddiaları ilmî usuller çerçevesinde deliller getirerek çürütmüştür.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”