GÜNDEM - 10 Aralık 2016 Cumartesi 09:21

Hakkarili iş adamı 400 bin dolarını TL’ye çevirdi

A
A
A
Hakkarili iş adamı 400 bin dolarını TL’ye çevirdi

Hakkarili madenci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine banka hesabında bulunan 400 bin dolarını TL’ye çevirdi.

Hakkari’de Ölmez Madenciliğin sahibi iş adamı İsmet Ölmez, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Dolarlarınızı TL’ye Çevirin" çağrısı üzerine banka hesabında bulunan 400 bin dolarını TL’ye çevirdi. İş adamı Ölmez, dolarları Türk Lirasına dönüştürdüğü 10 adet farklı tutardaki dekontları eline alarak tüm iş adamlarına kampanyaya destek vermeleri çağrısında bulundu. Bankada bulunan 400 bin dolarını, Türk Lirasına çevirdiğini ifade eden Ölmez, bankada daha fazla parasının olması halinde onları da hiç tereddüt etmeden TL’ye çevireceğini söyledi.

"Ülkenin ekonomisi için kampanyaya destek verdim"
Hakkari’nin öz kaynaklarıyla üretip yurt dışına ihraç ettiği çinko ve kurşun cevherini ürettiğini ifade eden Ölmez, "Herkesin bildiği gibi 12-13 yıldır bu bölgede maden sektöründe çalışıyoruz. Madenden kazandığımız parayı da burada eritiyoruz. Biz de karınca kararınca Sayın Cumhurbaşkanımızın ulusa seslenişinde yaptığı doları TL’ye çevirin çağrısı üzerine bu kampanyaya destek verdik. Ülkemizin ekonomisine destek vermek üzere banka hesabımdaki 400 bin dolarları TL’ye çevirdim. Şirketin kasalarında ve banka hesabında olan dolarların makbuzlarını da gördüğünüz gibi TL’ye çevirdik" dedi.

"Doların tansiyonunu düşürmeye devam edeceğiz"
İyi bir iş yaptıklarına inandığını ifade eden Ölmez, "Ülkemizin ekonomisine ve ihracatına dönük ne varsa her zaman hazırız. Makbuzlarımız da burada. Yaklaşık 400 bin dolar. Bu dolarları bir hafta içerisinde bozduk. Makbuzlarımızın tarihleri de belli. Doların bu çıkışını ve tansiyonunu düşürebilmemiz için bu kampanyaya destek oldum. Kampanyaya bundan sonra da devam edeceğiz. Bu ülke hepimizindir. Eğer dolar bugün yükselmişse belki benim karımda olmuş. Ama gerçekten bu karı içime sindiremiyorum. Şimdi zengin kesim gittikçe zengin oluyor. Fakir kesim ise gittikçe dibe batıyor. Bu gidişata hepimizin bir görevi olarak dur demesi gerekiyor" şeklinde konuştu. 

Mimar Kaya
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Prof. Dr. Sevecan, komisyon tutanaklarının içeriğine dair sunum yaptı Prof. Dr. Murat Sevecan, komisyonun bugüne kadar yaptığı çalışmalar sonucunda elde edilen tutanakların içeriğine dair sunum yaptı. Sevecan sunumunda tutanakların içerik analizinde, hukuki ve yönetişim reformlarına yönelik vurgunun en çok demokratik hukuksal düzenleme ihtiyacı olduğunu söyledi. Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında 20. kez toplandı. Prof. Dr. Murat Sevecan, komisyonun bugüne kadar yaptığı çalışmalar sonucunda elde edilen tutanakların içeriğine dair sunum yaptı. Tutanaklarda sorunun tanımı üç temel eksende farklılaştığını dile getiren Sevecan, "Bunlar hak ve eşitlik, kimlik-inanç, güvenlik ve beka. Hak ve eşitlik odaklı çerçeve, ‘siyasi ve hukuki statü taleplerini’ olarak tanımlanırken, kimlik ve inanç odaklı çerçeve, ‘dil ve kültürel varoluş vurgusunu,’ güvenlik ve beka odaklı çerçeve, ‘devletin bekası risklerini’ öne çıkartmaktadır. Sorunun etki alanları yine en yoğun olarak iki temel kategoride toplanmaktadır. Birincisi; ekonomik ve bölgesel ekolojik maliyet. Bölgesel üretim kaynakları üzerindeki etkiler en yoğun dile getirilen boyuttur. İkincisi siyasi ve demografik tahribat; çatışma karşıtı alınan önlemlerin sosyal yapı üzerindeki etkisi" diye konuştu. "Sürece ilişkin tartışmalarda silah bırakma odaklı yaklaşım yüzde 31" Sürece ilişkin tartışmaların büyük ölçüde üç eksende yoğunlaştığını belirten Sevecan, "Sadece silah bırakma odaklı yaklaşım yüzde 31, silahsızlanmanın toplumsal boyutu yüzde 30 ve hukuki düzenleme ihtiyacı yüzde 23. Silah bırakmanın önemi konusunda en yoğun tartışma yüzde 41,20 ile siyaset cephesinde yaşanırken bu tartışma eşit oranlarda düşünce kuruluşları, sivil toplum ve mağdur gruplarda da yaşanmaktadır. Silahsızlanmanın toplumsal boyutuna en çok STK’lar yüzde 35 ile vurgu yaparken, siyasi partiler ve akademisyenler yüzde 20 ile ikinci sırayı paylaşmaktadır. Adalet arayışı ve mevzuat ihtiyacı yüzde 75 oranında dillendirilmiştir. Geçmiş adaletsizlikler ve mağduriyetlerin tanınması yüzde 21 ikinci sırada yer alırken, affa ilişkin yaklaşımlar yüzde 4 sınırlı bir yer tutmuştur" dedi. "Hukuki ve yönetişim reformlarına yönelik vurgu en çok demokratik hukuksal düzenleme ihtiyacı" Adalet arayışında beklentiler ve mevzuat ihtiyacı konusunun 56 farklı konuşmacının katılımıyla Komisyonun en yoğun gündemlerinden birini oluşturduğunu söyleyene Sevecan, "Hukuki ve yönetişim reformlarına yönelik vurgu en çok demokratik hukuksal düzenleme ihtiyacı; yüzde 31. Ve sürece ilişkin özel yasal düzenlemeler yüzde 27 etrafında yoğunlaşmıştır. Bunu anayasal gereksinimler yüzde 14 ve yerel demokrasi-kayyım uygulamaları yüzde 11 izlemektedir. Kısa vadede gereksinim duyulduğu ifade edilen İnfaz Kanunu’nun eşitlik ilkesi çerçevesinde yeniden düzenlenmesi, af düzenlemesi, hasta hükümlülerin tahliyesi, Terörle Mücadele Kanunu’nun yeniden düzenlenmesi veya yürürlükten kaldırılması, umut hakkının sağlanması ve topluma kazandırma/eve dönüş yasası öne çıkmaktadır" diye konuştu. "Sürecin uluslararası ve bölgesel boyutunun önemi hemen herkes tarafından öne çıkarılmaktadır" Ortak zemin ve mutabakat alanı hakkında bilgilendirmede bulunan Sevecan, "Bir arada yaşama iradesi altında kardeşlik, ortak acıyı umuda ve ortak gelecek hayaline dönüştürmek vurgusu tüm aktörler tarafından paylaşılmaktadır. Toplumsal rıza ve sürecin toplumca sahiplenilmesi ihtiyacında geniş bir mutabakat bulunmaktadır. Problemin çözümüne bütüncül yaklaşım konusunda belirgin bir ortaklık mevcuttur. Geçmişten ders çıkarma ve yeni bakış ve zihniyet geliştirme konusunda geniş bir uzlaşı vardır. Hukuki düzenleme ihtiyacı konusunda ‘farklılaşan parametrelere rağmen’ bir mutabakat bulunmaktadır. Sürecin uluslararası ve bölgesel boyutunun önemi hemen herkes tarafından öne çıkarılmaktadır" ifadelerini kullandı. "Sürecin nihai hedefi konusunda belirsizlik devam etmektedir" Ayrışma noktaları ve uzlaştırma gerektiren alanları ifade eden Sevecan, "Güvenlik-özgürlük dengesi konusunda aktörler arası yaklaşımlar belirgin biçimde ayrışmaktadır. Sürecin nihai hedefi konusunda belirsizlik devam etmektedir. ‘Terörün sona ermesi’, ‘Türkiye modeli’, ‘kardeşlik’, ‘normalleşme’, ‘demokratikleşme’, ‘siyasal entegrasyon’ gibi farklı hedefler ifade edilse de bunların nasıl bir bütün oluşturacağı ve somut adımlarının neler olacağı konusunda net bir mutabakat yoktur. Af, topluma entegrasyon konusuna yaklaşımda önemli ayrışmalar bulunmaktadır. Kök nedenlerin tanımı konusunda farklı çerçeveler kullanılmaktadır" dedi. Konuşmasının sonunda gözlemlenen önerileri paylaşan Sevecan " Sürecin nihai hedefine ilişkin net, anlaşılır ve ölçülebilir bir tanım yapılması, demokratikleşme adımlarının içeriği konusunda ortak bir zeminin tesis edilmesi, toplumsal güven inşasına yönelik somut adımların belirlenmesi ve ivedilikle atılması, hukuki altyapının acilen tamamlanması, katılımcılık ve şeffaflık mekanizmalarının güçlendirilmesi" olarak sıraladı.
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini açıkladı. İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dün akşam Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan Trablus’a uçuş sırasında arızalanarak düşen jette yer alan Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Al-Haddad ve beraberindekileri taşıyan heyetin vefat etmesi üzerine Libya Milli Birlik Hükümeti Başkanı Abdülhamid Dibeybe ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan, yapılan görüşmede Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Al-Haddad ve beraberindekileri taşıyan uçağın düşmesi sonucu hayatlarını kaybetmelerinden duyduğu üzüntüyü ve taziye dileklerini iletti. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada konuya ilişkin şu ifadelere yer verdi: "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanımız görüşmede, Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Al-Haddad ve beraberindekileri taşıyan uçağın düşmesi sonucu hayatlarını kaybetmelerinden duyduğu üzüntü ile taziye dileklerini ifade etti."
Erzurum Dijital dünyada çocuk haklarına destek için Erzurum’da imza kampanyası Erzurum’da Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünce, "Dijital Dünyada Çocuk Hakları" temasıyla imza kampanyası kapsamında kamuoyu farkındalık ve bilgilendirme stantları açıldı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği stantta, dijital ortamda çocukların haklarının korunmasına yönelik farkındalık oluşturuldu. Erzurum’da bir alışveriş merkezinde kurulan stantta, Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi hakkında bilgilendirme yapılırken, vatandaşlar kampanyaya imza ve destek vererek çocukların dijital dünyada güvenli bir şekilde var olmasına katkı sundu. Ailelere ve ziyaretçilere güvenli internet kullanımı, çocuk mahremiyeti ve dijital riskler konusunda bilgilendirici materyaller de dağıtıldı. Stant alanını ziyaret eden Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Aykut, çocuklarla birebir ilgilenerek dijital dünyadaki hakları konusunda bilinçlendirme çalışmalarına katıldı. Çocuklara çeşitli hediyeler veren Aykut, farkındalık çalışmalarının önemine dikkat çekti. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan İl Müdürü Hasan Aykut, "Dijitalleşen dünyada çocuklarımızın haklarının korunması her zamankinden daha büyük bir önem taşıyor. Amacımız, çocuklarımızın dijital ortamlarda karşılaşabileceği risklere karşı hem onları hem de ailelerini bilinçlendirmek. Bu imza kampanyasıyla çocuk hakları konusunda toplumsal farkındalığı artırmayı ve güçlü bir kamuoyu desteği oluşturmayı hedefliyoruz" dedi. Hafta sonu da devam edecek olan kampanyaya vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği gözlemlenirken, imza kampanyasının farklı noktalarda da sürdürüleceği belirtildi.