GÜNDEM - 07 Nisan 2021 Çarşamba 09:42

Haseki’deki rahim kanseri ameliyatı Türkiye’de ilk, dünyada ikinci

A
A
A
Haseki’deki rahim kanseri ameliyatı Türkiye’de ilk, dünyada ikinci

Bağırsak kanserinin ardından rahim kanseri olan 46 yaşındaki Emine Demir, Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Türkiye’de ilk, dünyada ikinci kez uygulanan yöntemle ameliyat edildi. Başarılı operasyonun ardından konuşan Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cihan Comba, 1-7 Nisan Kanser Haftası dolayısıyla kanserde erken tanının önemine dikkat çekti.

8 yıl önce bağırsak kanseri geçiren 46 yaşındaki Emine Demir, geçirdiği ameliyatla sağlığına kavuşmuştu. Yıllar içinde kontrolleri devam ederken geçtiğimiz aylarda rahim kanseri olduğunu öğrenen Demir, büyük üzüntü yaşadı. Sağlığına kavuşmak için doktora başvruan Demir, Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gelen Demir, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cihan Comba’dan hiç kesi atılmadan ameliyat edilebileceğini öğrendi. V-Notes Histerektomi + Bilateral Salpingooferektomi + Sentinel Lenf Nodu Disseksiyonu adı verilen operasyonla hastanın vajinasından cilde hiç kesi atmayarak rahim, yumurtalık ve boyalı lenf nodları başarıyla çıkarıldı. Başarıyla gerçekleşen ameliyat, Türkiye’de de ilk kez yapıldı.
Dünyada bu yöntemin kullanıldığı sadece bir hasta olduğunu belirten Comba, 46 yaşındaki Emine Demir’in daha önce ameliyat olması yönüyle bu tekniğin uygulandığı dünyada da ilk hasta olduğuna dikkat çekti. Comba, başarılı geçen operasyonun ardından Demir’i taburcu ederken, 1-7 Nisan Kanser Haftası dolayısıyla erken tanının önemine dikkat çekti.

“Dünyada teknik olarak ikinci, Türkiye’de yapılan ilk ameliyat”

Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen operasyon hakkında konuşan Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Dr. Cihan Comba, “Hasta daha önce bağırsak kanseri nedeniyle ameliyat olan bir hastaydı, bize de rahim iç duvar kanseri tanısı konularak gönderildi. Biz hastanın bu ameliyat için uygun olduğuna karar verdik. Bu ameliyat aslında dünyada teknik olarak ikinci ameliyat Türkiye’de yapılan ilk ameliyat özelliğini taşıyor. Yalnız daha önce ameliyat olup bu teknik uygulanan dünyadaki ilk vaka. Rahim kanseri nedeniyle rahmi ve yumurtalıklarını aldık. Boyalı lenf bezlerini alttan vajinal yoldan çıkararak hastayı tedavi ettik. Bu ameliyatın avantajları neler; hastalar için cildinde herhangi bir kesi olmaması, hastanın günlük yaşamına çabuk dönmesi ve daha az ağrı olmasını bu ameliyatın avantajları olarak söyleyebiliriz” dedi.

Haseki’deki rahim kanseri ameliyatı Türkiye’de ilk, dünyada ikinci

“Onkoloji hastaları takiplerini ve tedavilerini aksatmasınlar”

Ameliyatın hastaya sağladığı faydalara dikkat çeken Comba, “Alttan cilde hiç kesi yapmadan rahmini, yumurtalıklarını aldık ve boyalı lenf bezlerini saptayıp hastayı tedavi ettik. Bizim ilk yaptığımız şey boyalı lenf bezlerini vajinal yolla çıkarmak oldu. Bunu da özel aletler ve teknoloji kullanarak yaptık. Yaklaşık 6-7 kişilik bir ekiple yaptık. Ameliyat yaklaşık 4 saat diyebiliriz. Hastamız bize güvenerek geldi. Ne yapacağımızı anlattık hasta da olumlu karşıladı. Daha az etkilenerek çıktığını düşünüyoruz. Eğer normal yöntemi kullansaydık bağırsaklarının yaralanma ihtimali olacaktı ve daha büyük sonuçlara yol açacaktı. Bu yöntemle bundan da kaçınmış olduk. Onkoloji hastaları takiplerini ve tedavilerini aksatmasınlar. Kanser Haftası dolayısıyla tüm kanser hastalarının bu pandemi sürecinde dahi olsa da takiplerini ve tedavilerini geciktirmemeleri, gerekiyor” diye konuştu.

“Ameliyatın ilk olması beni endişelendirmedi, mutluyum”

Başarılı geçen operasyonun ardından konuşan 46 yaşındaki Emine Demir ise, “2013 yılında bağırsak kanseri olduğumu öğrendim. Ameliyat oldum açık bir ameliyattı. Sekiz senedir rutin kontrollere gidiyordum. İnternetten baktım sonuçlarıma orada bir şey yapamadım, dışarıdaydım. Eve geldim. Bir güzel ağladım. Bu iş ağlamakla olmayacak dedim. Cihan Hoca'ya geldik, sonra ameliyat olacağımı söyledi. Bir cihaz geleceğini söyledi, biz de kabul ettik. İyi ki de etmişiz, ilk ameliyatım çok ağrılıydı hemen hemen bir buçuk ay yataktan kendim doğrulamadım. Baya bir ağrılı geçti. Bu ameliyatta ilk gece bile fazla ağrı hissetmedim. Ameliyatın ilk olması beni endişelendirmedi, güvendiğim için. Bugün taburcu oluyorum, mutluyum. Kanser Haftası’nda ben tüm insanları erken teşhis için uyarıyorum” ifadelerini kullandı.

Hasibe Karadağ - Veysel Ensar Gökcegözog

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Datça’da sahilde görülen balık ölümlerinde tehlikeli bir bulguya rastlanmadı Muğla’nın Datça ilçesinde dün sabah saatlerinde sahile vuran çok sayıda ölü balık, vatandaşlar arasında tedirginliğe neden olurken, Datça İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin bölgede yaptığı incelemeler sonucunda halk sağlığını tehdit eden herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadı. Burgaz mevkiinde sahil şeridi boyunca özellikle belirli bir kesimde yoğunlaştığı gözlenen balık ölümlerinde, mercan balıkları başta olmak üzere farklı tür ve boyutlarda balıkların kıyıya vurduğu görüldü. Sahilde oluşan manzara vatandaşları şaşırttı. Olayın ardından İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri hızla bölgede inceleme başlattı. Müdürlük bünyesindeki su ürünleri mühendisleri tarafından yapılan yerinde kontrollerde, kıyıya vuran balıkların büyük kısmının aynı türden olduğu ve mercan balıklarının avlanabilir boy sınırının altında, yaklaşık 13 santimetreden küçük olduğu tespit edildi. Yapılan değerlendirmelerde, balık ölümlerinin denizde faaliyet gösteren trol tekneleri tarafından avlanması yasak boydaki balıkların tekrar denize bırakılması sonucu meydana gelmiş olabileceği ihtimali üzerinde duruldu. Yetkililer, mevcut sonuçlara rağmen olayla ilgili somut bir delil bulunmadığını, bu nedenle kesin bir tespit ya da cezai işlem uygulanmasının söz konusu olmadığını belirtti. Yapılan incelemelerde balık ölümlerinin zehirlenme, çevresel kirlilik ya da halk sağlığını tehdit eden herhangi bir durumla bağlantısının bulunmadığı vurgulandı. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, vatandaşların endişe etmesini gerektirecek bir durumun olmadığını belirterek, gelişmelerin takip edilmeye devam edileceğini bildirdi.
Gaziantep Tedavi edilmeyen inflamatuvar bağırsak hastalıkları ciddi sorunlara neden olabilir SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı / Gastroenteroloji Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Sezgin Barutçu, tedavi edilmeyen veya kontrolsüz seyreden inflamatuvar bağırsak hastalıklarının bazı ciddi sorunlara neden olabileceğini söyledi. Doç. Dr. Barutçu, "İnflamatuvar bağırsak hastalıkları; Crohn hastalığı ve ülseratif kolit vb. gibi, bağırsaklarda uzun süreli iltihaba yol açan kronik hastalıklardır. Bu hastalıklar bağışıklık sisteminin bağırsaklara aşırı tepki vermesiyle ortaya çıkar" dedi. Genellikle genç yaşlarda başlayan ve dönem dönem şiddetlenebilen inflamatuvar bağırsak hastalıklarının belirtilerinin kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte en sık karın ağrısı, ishal (Bazen kanlı), kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk ve makatta ağrı görüldüğünü kaydeden Do. Dr. Barutçu, bağırsak dışında eklem, göz, cilt ve karaciğer vb. gibi birçok sistemin de etkilenebileceğini belirtti. "Tedavideki temel amaçlarımız iltihabı azaltmak, şikayetleri gidermek, hastalığın alevlenmesini engellemek ve kişinin normal yaşamına devam etmesini sağlamaktır" diyen Doç. Dr. Barutçu, "Tedavi edilmeyen veya kontrolsüz seyreden inflamatuvar bağırsak hastalıkları bazı ciddi sorunlara neden olabilir. Bağırsaklarda iltihap olduğunda besinlerin emilimi bozulur, bu da vitamin-mineral eksikliklerine ve ciddi kilo kaybına neden olabilir. Özellikle Crohn hastalığında, bağırsak duvarı kalınlaşarak darlık oluşturabilir. Bu durum yemeklerin geçişini zorlaştırır ve cerrahi gerektirebilir. Uzun süren bağırsak kanamaları demir eksikliği anemisine yol açabilir. Crohn hastalığında bağırsak ile başka organlar arasında istenmeyen geçiş yolları (Fistül) oluşabilir. Bu durum ağrı, akıntı ve enfeksiyon riskine yol açar. Uzun yıllar devam eden ülseratif kolit veya tüm kalın bağırsağı tutan Crohn hastalığında kolon kanseri riski artabilir. Bu nedenle düzenli kolonoskopi kontrolleri önemlidir. Günümüzde çok gelişmiş ilaçlar sayesinde hastalık çoğu zaman kontrol altına alınabilmekte ve olumsuz sonuçların önüne geçilebilmektedir. Düzenli takiplere gitmek, doktorun önerdiği ilaçları aksatmamak ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları tedavinin önemli parçalarıdır" dedi. Doç. Dr. Barutçu, uzun süren ishal veya karın ağrısında, dışkıda kan görülmesi durumunda, açıklanamayan kilo kaybı yaşandığında, ateş ve halsizlik şikâyetlerinin devam etmesi halinde inflamatuvar bağırsak hastalıkları açısından mutlaka bir gastroenteroloji uzmanına başvurulması gerektiğini söyledi.
Gaziantep Gaziantep Büyükşehir’den evde fizik tedaviyle hayata dokunan hizmet Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Evde Sağlık Hizmetleri Birimi aracılığıyla yürüttüğü evde fizik tedavi uygulamalarıyla, hareket kısıtlılığı bulunan bireylerin sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırarak yaşam kalitelerini artırıyor. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde 2019 yılından bu yana hizmet veren Evde Sağlık Hizmetleri Birimi, sağlık hizmetlerini vatandaşların evlerine taşıyarak önemli bir ihtiyaca yanıt veriyor. Bu kapsamda sürdürülen Evde Fizik Tedavi Hizmeti, özellikle hareket kısıtlılığı bulunan bireylerin günlük yaşam aktivitelerini desteklemeyi ve fonksiyonel bağımsızlıklarını artırmayı hedefliyor. Evde Fizik Tedavi Hizmeti, parkinson hastaları, omurilik felci olan bireyler, inme geçiren hastalar, omurilik yaralanmaları sonucu tekerlekli sandalyeye bağımlı yetişkinler, kas erimesi yaşayan hastalar ile doğumsal anomalilerden spina bifida tanısı bulunan çocuklara yönelik olarak sunuluyor. Hizmet kapsamında hastaların bireysel ihtiyaçlarına uygun şekilde profesyonel fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları gerçekleştiriliyor. Hizmetten yararlanabilmek için hastaların "Evde Fizik Tedavi Hizmetinden Faydalanabilir" ibareli sağlık raporuna sahip olması gerekiyor. Bu rapor, fizik tedavi uzmanı tarafından yapılan değerlendirme sonucunda düzenlenerek hastanın ev ortamında tedaviye uygunluğu belirleniyor. Bugüne kadar 102 bin 148 seans fizik tedavi hizmeti verildi Büyükşehir tarafından yürütülen hizmet, 14 araç ve 28 kişilik uzman ekip ile sahada aktif olarak sürdürülüyor. 2019 yılı Ekim ayından bu yana toplam 102 bin 148 seans fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmeti verilirken, ortalama 30 dakika süren seanslarla günlük yaklaşık 154 hastaya evlerinde ulaşılıyor.
Muğla Muğla’da üretim kooperatifçilikle güçleniyor Dünya Kooperatifçilik Günü dolayısıyla Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü Seyfettin Baydar, kentin lokomotif kooperatiflerini ziyaret ederek üreticilerle bir araya geldi. Ziyaretlerde "birlikten kuvvet doğar" mesajı verildi. Tarımsal kalkınmanın ve yerel üretimin temel taşı olan kooperatifçiliği desteklemek amacıyla sahaya inen Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü Seyfettin Baydar, 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nü üreticilerle kutladı. Program kapsamında S.S. Kızılyaka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve S.S. Yerkesik Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ziyaret edilerek, bölge tarımı için stratejik öneme sahip çalışmalar yerinde incelendi. Ziyaretlerin ilk durağında S.S. Kızılyaka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetimi ve üyeleriyle buluşan Baydar, kooperatifin bölgedeki hayvancılık faaliyetlerine sunduğu katkıları takdirle karşıladı. Özellikle süt üretimi ve pazarlanması noktasında sağlanan başarıdan dolayı kooperatifi tebrik eden Baydar, üreticilerin taleplerini dinleyerek karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. Günün bir diğer önemli ziyareti ise S.S. Yerkesik Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne gerçekleştirildi. Bu kooperatifin kadın gücünü destekleyen ve kadın üreticileri ekonomiye dahil eden projeleri, ziyaretin odak noktası oldu. İl Müdürü Baydar, kadın emeğinin kooperatif çatısı altında birleşmesinin bölge ekonomisi için örnek teşkil ettiğini ifade etti. Ziyaretler sonrası açıklamalarda bulunan İl Müdürü Seyfettin Baydar, kooperatifçiliğin sadece bir iş modeli değil, aynı zamanda bir dayanışma kültürü olduğunu belirtti: "Üretici dayanışmasını ve ortak emeği esas alan kooperatifçilik anlayışını güçlendirmeye yönelik çalışmalarımız sahada kararlılıkla devam ediyor. Üreticimizin emeğinin değer bulması için her zaman yanlarındayız" ifadesi kullanıldı.
Antalya ASAT’tan kanalizasyon hattı temizliği ve kapak düzenleme çalışması Antalya Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü, çevre ve insan sağlığını korumak, altyapı sistemlerinin verimliliğini artırmak amacıyla yürüttüğü kanalizasyon hattı temizliği ve kapak düzenleme çalışmaları kapsamında yaklaşık 80 milyon TL’lik yatırım gerçekleştiriyor. Büyükşehir Belediyesi ASAT Genel Müdürlüğü Kanalizasyon Dairesi Başkanlığı, kanalizasyon hatlarında zamanla oluşan yağ, tortu birikimi ve dış etkenlerle taşınan malzemelerin hat kesitlerini daraltarak tıkanma, taşma ve kötü koku gibi sorunlara neden olabileceğini dikkate alarak temizlik çalışmalarını periyodik olarak sürdürüyor. Bu çalışmalar sayesinde altyapı sisteminin sağlıklı, güvenli ve kesintisiz şekilde çalışması sağlanırken, çevre ve halk sağlığının korunmasına da önemli katkı sunuluyor. 5 ilçede 502 kilometrelik hat temizliği Proje kapsamında Antalya merkezde yer alan 5 ilçede, toplam 80 mahallede Q200 ile Q800 çapları arasında değişen 502 kilometrelik kanalizasyon hattı temizleniyor. Ayrıca 9 bin adet parsel bağlantı bacasının temizliği ve 5 bin adet kanalizasyon kapağının yol ve kaldırım kotuna getirilmesi çalışmaları da sürdürülüyor. Trafik konforu ve hızlı müdahale için önemli düzenleme Kanalizasyon kapaklarının yol ve kaldırım kotuna uygun hale getirilmesi, araç ve yaya trafiğinde konforu artırırken, ASAT ekiplerinin muhtemel arızalara daha hızlı müdahale edebilmesine imkân tanıyor. Bu düzenleme ile güvenli ulaşım sağlanırken, arıza süreçlerinde yaşanabilecek zaman kaybı da en aza indirilmiş oluyor.