SAĞLIK - 22 Haziran 2021 Salı 14:55

Hemofili üzerine yapılan araştırmanın sonuçları açıklandı

A
A
A
Hemofili üzerine yapılan araştırmanın sonuçları açıklandı

Hemofilili bireylerin ihtiyaçlarını anlamak ve karşılamak amacıyla yapılan araştırmanın sonuçları kamuoyuyla paylaşıldı.

Dünyada 32 yıldır, Türkiye’de ise 20 yıldır hemofili üzerine çalışmalar yürüten Novo Nordisk, hemofilili bireylerin ihtiyaçlarını anlayıp, karşılamaya yönelik yol haritası oluşturmak amacı ile “Dünden Yarına Hemofilinin Yanında” projesini hayata geçirdi.

Projenin ilk adımı olarak IPSOS araştırma şirketi tarafından derinlikli görüşmeler ve odak grup çalışmalarından oluşan bir araştırma gerçekleştirildi. “Dünden Yarına Hemofilinin Yanında” projesinin ilk adımı olan araştırma; hemofili konusunda ülkemizde yapılmış, hemofilili bireylerin ihtiyaçlarına odaklı ve en derin kalitatif araştırma olma özelliğini taşıyor.

Prof. Dr. Ahmet Muzaffer Demir, Prof. Dr. Bülent Antmen, Prof. Dr. Bülent Zülfikar, Prof. Dr. Namık Özbek, Prof. Dr. Cem Ar, Prof. Dr. Fahri Şahin ve Prof. Dr. Kaan Kavaklı danışmanlığında yürütülen çalışmada her yaş grubunun ihtiyaç analizlerinin gerçekleştirilmesi hedeflendi. Her yaş grubu için ihtiyaçlara yönelik çözüm önerilerinin ortaya konması amaçlandı

“Dünden Yarına Hemofilinin Yanında” projesinin hemofili hastalarını yaşamın içinde tutmak için önemli bir adım olarak göze çarpıyor. Daha iyi tedavi ve kontrol ile hemofili hastalarının hayat kalitelerini iyileştirecek sonuçlar almanın mümkün olduğuna değinen uzmanlar, koruyucu tedaviler sayesinde hastaların hayatlarını, sosyal aktivitelerini kısıtlamalarına gerek kalmadığının altını çiziyor. Hemofilili bireylerin, yaşamın içinde olabilmeleri için spordan sanata pek çok faaliyette yer almaları tavsiye ediliyor.

‘’Hemofili tedavisi olan bir hastalık’’

Araştırmanın kamuoyuyla paylaşıldığı toplantıda konuşan Prof. Dr. Bülent Zülfikar, ‘’Hemofili ömür boyu süren bir hastalık, kanamanın durmaması olarak, pıhtılaşma sorunu olarak biliniyor. Gündelik hayatta dahi gerçekleşebilen kanamalar hemofili hastalarının yaşamlarında sorun oluşturabiliyor. Hemofili genetik bir hastalık. Hastalığın ilaç tedavisi mevcut, hemofili tedavisi olan bir hastalık. Dünyada yaklaşık 1 milyon 200 bin ülkemizde de 80 bin hemofili hastası olduğu biliniyor. Hastada kanama olduğunda kanamanın boyutuyla alakalı olarak hasta zarar görüyor. Öncelikli hedef hastalarımızda kanamanın olmasını önlemek olmalıdır. Bu hastalığın tedavisi mümkün. Hemofili hastalarının yanında olmak gerekiyor, sadece tıbbi değil normal yaşamlarında da yaşam kalitelerini artırmak adına yanında olmamız gerekiyor. Kamuoyunun bu konuda bilinçlenmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz’’ dedi.

‘’Proje ile tıbbi tedavinin yanında hastaların sosyal sıkıntılarına da çözüm bulmak amaçlanıyor’’

‘Dünden yarına hemofilinin yanında’ projesiyle ilgili olarak konuşan Prof. Dr. Bülent Antmen ise ‘’Hemofili tüm dünyada nadir görülen bir hastalık. Etkilediği insan sayısı olarak sadece hastayı değil ailesini de etkileyen, hayatı tehdit eden bir hastalık. Hastalığı sadece tıbbi olarak tedavi etmek yetmiyor. Hastaların iş hayatında, ev hayatında, sosyal hayatında ne sıkıntılar yaşadığı konusunda hastalara destek olmamız gerekiyor. Sosyolojik olarak çalışmalar yapılması gerekiyor. ‘Dünden yarına hemofilinin yanında’ projesi ile bunu gerçekleştirmeye çalıştık. Proje ile hastaların hayatı sosyolojik olarak incelendi. Bu incelemeler ile hastaların tıbbi tedavisinin yanında hayatlarındaki eksikliklerin neler olduğu araştırıldı. Sonuç olarak ise hemofili hastalarının sıkıntıları araştırılarak çözümler üretilmeye başlandı. Proje ile tıbbi tedavinin yanında hastaların sosyal sıkıntılarına da çözüm bulmak amaçlanıyor’’ diye konuştu.

Yaş gruplarına göre temel ihtiyaçlar tespit edildi ve çözüm önerileri sunuldu

Araştırma sonucunda 0-1 Yaş Temel Sorunları; teşhiste gecikmeler - sıkıntılar, pediatrik hematoloğun hastalığı teşhisi ve aileye hemofilinin anlatılması, ailenin ilk şoku atlatmasına ve kabul aşamasına kadar olan sürede hastalığın anlaşılmasında ve yönetilmesinde yaşanan sorunlar ve ilaç uygulama sorunları bebeğin damar yolunu bulma olarak tanımlandı. Buna karşılık Hemofili Merkezleri’ni yaygınlaştırmak, hemofili dostu aile hekimleri ve hemofili yaşam koçları önerileri geliştirildi.

1-5 yaş temel sorunları; ailenin aşırı koruyucu tutumları ve aile içi değişen dengeler olarak belirlendi. Bunlar için de aile içi yeniden şekillenen düzeninin yürütülmesi konusunda ailelere destek ve hemofili yaşam koçları önerileri üzerinde duruldu.

6-12 yaş grubunun temel sorunları; hemofiliyi idrak etme ve çocuğa anlatma ile okul ve arkadaş çevresinde yaşanacak sorunlar olduğu tespit edildi. Bu grup için de hemofili yaşam koçları, “Ben Bir Hemofililiyim” başlığıyla, okula gidilemeyen günlerde uzaktan eğitim imkanı çözümleri geliştirdi.

12-18 yaş arasında adolesan sorunları ve tedaviyi kendi kontrolüne alma ve pandemi süreçlerinde daha aktif olabilme temel sorunlar olarak belirlendi. Bu grup için; hemofili yaşam koçları ve aktivasyon uygulaması (aplikasyonu) çözüm önerisi olarak sunuldu.

19-24 yaş grubunda ise okul ve meslek seçimleri sorunları ile engelli kadrosu fırsatları temel sorun olarak tespit edildi. Burada kariyer danışmanı olarak hemofili yaşam koçları önerildi.
25-35 ve 35 üstü yaş grubunda ise temel sorunlar meslekte başarı ve tutunma, kalıcı eklem hasarları, ağrılar, beklenmedik kanamalarla baş etme ve acil sıkıntıları olarak belirlendi.

Murat Ergin - Uğur Çetin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa İlk Muhtarlar Toplantısı Kaymakam Kafkas Başkanlığında Yapıldı Karacabey Kaymakamı Hakan Kafkas, 31 Mart Yerel Seçimleri sonrası yeni seçilen ve görevlerine devam eden mahalle muhtarlarıyla ilk toplantıyı gerçekleştirdi. Yeni dönemin Karacabey adına hayırlı olması temennisinde bulunan Kaymakam Kafkas, “Devleti temsil ettiğimizi unutmayalım. Her işimiz hukuki ve kayıtlı olsun. Devletin resmi dili yazıdır. Hangi konu veya hangi birim olursa olsun, tüm taleplerimizi, şikayetlerimizi ve önerilerimizi yazılı olarak bildirme gayretinde olalım. Halkımıza hizmet noktasında mutlaka istişareye önem verelim.” dedi. 100. Yıl Sadık Yılmaz İlçe Halk Kütüphanesi’nde düzenlenen toplantıya Kaymakam Hakan Kafkas’ın yanı sıra, Belediye Başkanı Fatih Karabatı, İlçe Emniyet Müdürü Ümit Şahin, İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Teğmen Huzeyfe Bıçakcı, Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Rahmi Çanakçı, daire amirleri, belediye yetkilileri ile muhtarlar katıldı. Toplantıya 85 mahalleden yalnızca 9 muhtarın katılmadıkları öğrenildi. Toplantının açılışında konuşan Karacabey Kaymakamı Hakan Kafkas, 31 Mart Yerel Seçimleri sonrası başta Karacabey Belediyesi olmak üzere, birçok mahalle muhtarlığında değişim yaşandığını belirterek, “Göreve yeni seçilen Belediye Başkanımız Fatih Karabatı’ya ve yeni muhtarlarımıza hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum. Mahallelerinde güven tazeleyerek yeniden göreve seçilen muhtarlarımıza da başarılar diliyorum. Yeni hizmet dönemimiz Karacabey’imize hayırlı uğurlu olsun. İnanıyorum ki 5 yıl boyunca uyum içinde ve koordineli bir şekilde çalışarak halkımıza hizmet edeceğiz.” ifadesini kullandı. Resmi görevlerde bulunan herkesin devleti temsil ettiğini unutmaması gerektiğine dikkat çeken Kafkas, “Bizlerin etkin çalışabilmesi için siz muhtarlarımıza önemli görevler düşüyor. Siz sorumlu olduğunuz mahalle ve köylerinizin daire amirisiniz. O mahalle ve köydeki en yetkili kişisiniz. Kısacası devleti temsil ettiğinizi asla unutmayın ve çalışmalarınızı ona göre yapın. Hukuktan, adaletten ayrılmadan doğrusunu yapmak zorundayız. Mahalle ve köylerimize ait talepler, beklentiler, şikayetler ve öneriler sözle değil, yazı ile olması gerekiyor. Çünkü devletin resmi dili yazıdır. Hangi konuda ve hangi birimle ilgili olursa olsun, tüm başvurularınız yazılı olmalıdır. Mahalle ve köyünüze ait yapacağınız ya da yapmayı düşündüğünüz her iş ve işlemleri bizlere anlatmanız ve kayıt altına almanız gerekmektedir. Böyle olursa emin olun tüm talepleriniz değerlendirilir ve çözüm noktasında çalışma başlatılır. Bu konuya özellikle dikkat etmenizi sizden istiyoruz. Tabii bu arada benim ve arkadaşlarımızın telefonları da sürekli açık olacak. Müsaitlik durumuna göre mutlaka sizlere geri dönüş yapılacaktır. Unutmayın ki, koordineli, uyumlu ve istişare içinde çalışmak çok önemli. Bunda en çok faydayı siz görürsünüz. Kaymakamlık olarak, Belediye olarak ve diğer resmi kurumlar olarak bizler, her zaman sizlerin yanındayız.” diye konuştu. Belediye Başkanı Fatih Karabatı ise, Karacabey genelindeki sorunlara bir an önce hakim olmaya çalıştıklarını belirterek, “İlçemizde beklenildiği üzere bir değişim yaşandı. Hizmet noktasında heyecanımız büyük. Daha yaşanılabilir Karacabey’i birlikte inşa etmeliyiz. Sizlerin emrindeyiz. ‘Söz uçar yazı kalır’ misali Sayın Kaymakamımızın da ifade ettiği gibi mahalle ve köylerinize ait tüm talep ve isteklerinizi bizlere yazılı göndermenizi istiyoruz. Yeni hizmet dönemimiz tüm Karacabey’imize hayırlı olsun.” dedi. Kaymakam Hakan Kafkas ve Belediye Başkanı Fatih Karabatı’nın konuşmaları sonrası söz alan İlçe Emniyet Müdürü Ümit Şahin ile İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Teğmen Huzeyfe Bıçakcı da, faaliyet alanlarını ilgilendiren her konuda muhtarlarla etkin çalışmak istediklerini vurguladı. Muhtarların mahallelerinde başta asayiş ve güvenlik olmak üzere, ilgili birçok konuya hakim olduklarına işaret eden Şahin ve Bıçakcı, “İşimizi daha iyi yapabilmemiz, halkımızın güvenliğini sağlayabilmemiz için siz muhtarlarımızın desteğine ihtiyacımız var. Bizlerle sürekli iletişim halinde bulunabilirsiniz. Herhangi bir duyumunuz, şüpheniz bile bizler için önemli. O nedenle sizlerle koordineli bir şekilde çalışmalıyız. İlginize şimdiden teşekkür ederiz.” ifadelerini kullandı.
Bursa TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay: "İşçilerin yeni bir anayasaya ihtiyacı var" Bursa’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde bir araya gelen binlerce işçiye seslenen TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, "İşçi maaşı, kıdem tazminatı ve vergi diliminin düzeltilmesi gerekiyor. Türkiye’yi durdururuz. Otururuz kalkmayız bir daha" dedi. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde binlerce işçi Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda toplandı. Polis tarafından tek tek aranan işçiler, bayraklarla metrelerce uzunlukta kortejler oluşturdu. Hastane alanında son bulan kortejin ardından 1 Mayıs’ı işçiler davul ve zurnalarla halay çekerek kutladı. Alanı dolduran binlerce işçiye seslenen TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, “İşçiler çalışma hayatının merkezidir. İşçinin emeği her yerdedir. Oturduğunuz evde, bindiğiniz arabada, temiz sokaklarda, yediğiniz ekmekte işçi var. Her yerde emeği olan işçiler çoğu zaman hak ettiğini alamaz. Kıt kanaat hayatını sürdürmeye devam eder. Cefa çeker, ancak sefası çok azdır. Sendikalı örgütlenmeden mahrum kalır. Örgütlenme mücadelesini verir. Bu durum çok uzun sürer. Bu, benim ülkemde gerçek olan bir tablodur. Her alanda bedel ödemeye devam ediyoruz. Vergiyle ilgili 12 ay çalışıyoruz. Bir senede bir bölüm arkadaşımız 10, bir bölüm arkadaşımız 11 ay maaş alıyor. Bu adil değil, bu sürdürülebilir bir tablo değil. Bu doğru değil. Bir an evvel düzeltilmeli. Ekim ayında kanun meclise gelene kadar her alanda olacağız. Sendikalarla bu mücadeleyi vermezsek, temsil ettiğimiz insanlar ekonomik yönden, vergi üzerinden bedel ödemeye devam eder. Bu vergi ile ilgili 4 ay evvel Türk-İş genel kurulunu yaptık. Aldığımız kararlardan bir tanesi, kıdem tazminatını ülke gündemine getirirseniz genel grev yapacağız. Aynen aynı noktadayız. Bir adım geri yapmayız. Allah şahidimdir, Türkiye’yi durdururuz. Otururuz kalkmayız bir daha” dedi. "işçilerin yeni bir anayasaya ihtiyacı var" Yeni anayasanın günlerdir konuşulduğunu belirten Başkan Atalay, “Yeni anayasa yapılır mı? Yapılmaz mı? bilmem. Ama TÜRK-İŞ’in, sendikaların bir talebi var. Yeni anayasanın adını bırakın. İşçiyle ilgili yeni bir anayasa düzenlemeye bizim ihtiyacımız var. Bu sistemle bu gemiyi götürmemiz. Mahkemeye gidiyorsun. Örgütleniyorsun. Bin kişilik iş yerinde, 970 kişiyi üye yapıyorsun. Mahkeme yedi sene sürüyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Onun için işçilerin anayasaya, yeni bir anayasaya ihtiyacımız var. Bu yeni bir anayasada yasal düzenleme yapılmadığı müddetçe biz bu sorunları, problemleri, bu kürsüler anlatmaya devam ederiz. Onun için taleplerimizin başında. Anayasası geliyor. Bir an evvel çıksın” şeklinde konuştu.