HENTBOL - 02 Ekim 2014 Perşembe 16:38

Hentbol Erkekler Süper Ligi

A
A
A
Hentbol Erkekler Süper Ligi

Hentbol Erkekler Süper Ligi’nin 3. haftasında Mersin Hentbol, evinde Anafen Koleji Spor'a 34-25 mağlup oldu. Bu sonuçla birlikte Mersin Hentbol, mağlubiyet serisini 3'e çıkardı.

SALON: Seyfi Alanya

HAKEMLER: Savaş Yüksek, Özgür Benli
MERSİN HENTBOL: Hakan Sancar Kömür 1, Doğan Aydoğan 1, Ertan Demirel 1, Çağlar Sağdıç 1, Necat Bakırhan 5, Serkan Çamyel 6, Lazar Saviç 7, Semih Kavastan 3
ANAFEN KOLEJİ SPOR: Kreshnik Krasjniqi 4, Yamaş Sönmez 7, Emre Gülşen 2, İlker Ağar 4, Yury Mankovskyy 2, Baban Mikoviç 5, Ömer Faruk Güldal 5, Oğulcan Güney 5
İKİ DAKİKA CEZASI ALANLAR: Serkan Çamyel (Mersin Hentbol), Baban Mikoviç, Mert Aksu 2 (Anafen Koleji Spor)
İLK YARI: 14-17 (Anafen Koleji Spor lehine) 

KORAY ÜNLÜ
MERSİN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Don ve kuraklık tarım ürünlerine zarar veriyor Don ve kuraklık tarım ürünlerine zarar veriyor. Tarım uzmanı Mine Ataman, "Türkiye 2025 yılında 137 milyon tonluk bitkisel üretiminin 17 milyon tonunu don ve kuraklık sebebiyle kaybetti" dedi. Ataman, Yeşil Etki Derneği tarafından düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, "Türkiye 2025 yılında 137 milyon tonluk bitkisel üretiminin 17 milyon tonunu don ve kuraklık sebebiyle kaybetti. Biz don veya kuraklıkla çiftçinin bir afet yaşadığını düşünürüz. Desteklenmesi gerektiğini düşünürüz. Ama bazen bolluk yılı da çiftçi için bir afet olabiliyor. En son yaşadığımız mandalinadaki iklim kaymaları, dünyada turunçgillerle ilgili satın alma tercihlerinin değişmesi, şeker hastalığındaki yükselme ve kullanılan ilaçların bu tarz ürünleri kullanımının düşürmesi gibi pek çok nedenden ötürü arz talep dengesi bozuluyor. Verimin arttığı dönemlerde ürün çiftçinin elinde kalabiliyor" dedi. Ataman, "Türkiye gıda enflasyonunda tarladan sofraya, bu tarlada 5, sofrada 25 fenomeniyle aslında uzun vadede kendini bir çıkmaza hapsediyor. Gerçekler gölgeleniyor ve herkes bir suçlu kahramanlar oluşturarak aradaki çözümsüzlüğü desteklemiş oluyor. Sektörün bütün paydaşları aslında bu nedenle topu başka birine atıyor. En sonunda da hem tüketici hem de üretici ve hem aradaki bütün paydaşlar endişe ve panik enflasyonuyla beraber risk primini gıda değer zincirinde üzerine ekleyerek esasen orta ve uzun vadede kendi gelirini korumaya çalışıyor. Gıda enflasyonunda sanki bir çözümsüzlük varmış algısı sanki bu konuyla ilgili hiç çözüm üretilemezmiş diyerek bir suçlu cadı avına çıkılmaya çalışılıyor" diye konuştu.
Samsun Samsun Şehir Hastanesi randevularında "hizmet binası karışıklığı"na dikkat Samsun Şehir Hastanesi için Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden alınan randevularda, muayenenin gerçekleştirileceği ek hizmet binasının harita ekranında ana hastane olarak görünmesi nedeniyle yaşanan karışıklıklara karşı vatandaşlar uyarıldı. Randevu sahiplerinin, MHRS ekranından muayene yerine ait doğru binayı kontrol etmeleri istendi. "Randevu aldıktan sonra hizmet binasını kontrol edin" Samsun İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, "1 Aralık tarihi itibariyle Eğitim ve Araştırma Ana Bina, Atakum Polikliniği / Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları ve Onkoloji Ek Hizmet Binalarımızın MHRS randevuları Samsun Şehir Hastanesi bünyesinde hizmet vermeye başlamaları nedeniyle bu hastanemiz üzerinden alınacaktır. MHRS Randevu ekranında randevu alınan kurum olarak ’Samsun Şehir Hastanesi’ muayene olunacak yer olarak da ilgili ek hizmet binamız belirtilmektedir. Ancak randevu ekranının konum gösteren harita bölümünde ek hizmet binasında alınan randevularda da konum olarak ana hastane olan Samsun Şehir Hastanesinin bilgilerine yer verilmesi nedeniyle, vatandaşlarımızın ek hizmet binalarımızdan aldıkları randevular için de Canik ilçemizde yeni hizmete giren ana binamıza gittikleri bilgisi tarafımıza ulaşmıştır. An itibarıyla Canik ilçemizdeki Samsun Şehir Hastanemizde sadece ’göğüs kliniğimiz’ hizmet vermektedir. Diğer ek hizmet binalarımız peyderpey Samsun Şehir Hastanemize taşınacağından, bu süreçte kendi binalarında hizmet vermeye devam edeceklerdir. Bu nedenle vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için Samsun Şehir Hastanemiz üzerinden muayene randevusu aldıktan sonra MHRS randevu ekranındaki bölümden muayeneye gidecekleri hizmet binasını kontrol etmeleri ve muayene için bu binamıza gitmeleri büyük önem arz etmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur" denildi.
Balıkesir Onyedi Eylül Üniversitesi’nde çorba dağıtımı durduruldu Balıkesir’in Bandırma ilçesinde, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi kampüsünde Bandırma Belediyesi tarafından yıllardır sürdürülen sabah çorbası ikramının üniversite yönetimi tarafından durdurulduğu bildirildi. Öğrencilerin sabah derslerine aç girmesini engellemek amacıyla yapılan ücretsiz çorba dağıtımının kaldırılması tepkilere neden oldu. Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, Genel İş Sendikasına üye kadın emekçilerin katıldığı fidan dikim etkinliğinde basın mensuplarının Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi kampüsündeki çorba dağıtımının durdurulmasına ilişkin soruları üzerine, "Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesinin tutumunu anlamakta zorluk çekiyorum. Üniversite öğrencilerinin karşı karşıya bulunduğu yemek sorununa çözüm adına üniversitede sabah saatlerinde çorba dağıtımı yapıyorduk. Nedense öğrencilerin takdirle karşıladığı çorba ikramımız üniversite yönetimini rahatsız etmiş. Rektör yardımcılarımızdan biri telefon ederek çorba stantlarımızın kaldırılmasını istedi. Bandırma Belediyesinin ismini ve logosunu görmek istemiyorlarmış. Bu kararla öğrencileri cezalandırıyorlar. Bandırma Belediyesi olarak üzgünüz. Öğrencilerin çorba içerek derse girmelerini bile çok gördüler" dedi. Üniversite yönetimi ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Kurumsal İletişim Koordinatörü Muhammet Yörübülut ise gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtsız bıraktı. Üniversitenin sessizliği sürerken, öğrenciler hizmetin yeniden başlamasını talep ediyor. Öte yandan, belediyenin tamamen kendi bütçesiyle kampüs içine yapması planlanan afet koordinasyon merkezi projesinin de üniversite yönetimi tarafından iptal edildiği öğrenildi.
Adana Lösemiyi yenen İkranur 3 yıl sonra okula döndü, çiçek ve balonlarla karşılandı Adana’da 3 yıl önce okula başlayacağı gün hastaneye kaldırılan ve lösemi teşhisi konulan 13 yaşındaki İkranur Damla, lösemiyi atlattıktan sonra 3 yılın ardından yeniden okula döndü. İkranur, okul bahçesinde arkadaşları ve öğretmenleri tarafından balon ve çiçeklerle karşılandı. Genç kız, "Onkoloji veya çocuk doktoru olup benim gibi kansere yakalanan çocukları kurtarmak istiyorum" dedi. Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu’nda okuyan 8. sınıf öğrencisi İkranur Damla Erol, 3 yıl önce okula başlayacağı gün hastalanıp hastaneye kaldırıldı. Küçük İkranur’a lösemi teşhisi konularak hastaneye yatırıldı. Tedavi süreci boyunca Erol ailesi, Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi arasında mekik dokudu. Hal böyle olunca da hemşire anne Arzu (36) ile gıda sektöründe çalışan baba Adem Erol (42), çalıştıkları iş yerlerinden de ayrılmak zorunda kaldı. Uzaktan eğitim ile okulundan geri kalmadı Bu sırada İkranur Damla Erol için okulunun yönlendirmesiyle uzaktan eğitim verildi ve küçük kız 6 ve 7.sınıfı tamamladı. Doktorların yoğun çabaları, ağır kemoterapiler, sayısız kontrol ve aylarca süren hastane günlerinin ardından İkranur, yapılan son kontrollerinde hastalığa dair bulguya rastlanmadı yeniden okuluna döndü. İkranur, öğretmenleri ve arkadaşları tarafından okul bahçesinde çiçekler ve balonlarla karşılandı. Genç kızın arkadaşları balonları gökyüzüne bıraktı herkes ‘Hayat Bayram Olsa’ şarkısıyla doyasıya eğlendi. Şimdi tek kişilik sınıfta birebir eğitim gören İkranur, önümüzdeki dönem ise doktorlarının kararıyla yeniden sınıf arkadaşlarının yanına dönebileceği belirtildi. "1 yıl boyunca hastaneden hiç çıkamadım" Yaşadığı süreci İhlas Haber Ajansı’na anlatan İkranur Damla Erol, zor günler geçirdiğini ancak hiçbir zaman pes etmediğini belirterek, "Hastaneye gittiğimde okula geleceğime inanıyordum ama onkoloji servisinde yatmak zorunda kaldım. 1 yıl boyunca hastaneden neredeyse hiç çıkamadım. Okulu çok özlüyordum. Okula gitmek en büyük hayalimdi. Ben o süreçleri yaşadım ve benim gibi çocukları kurtarmak istiyorum. O sebeple de onkoloji veya çocuk doktoru olup onlara destek olmak istiyorum" dedi. Öğretmenleri ve arkadaşlarının hazırladığı sürpriz karşısında mutlu olduğunu ifade eden Erol, "Karşılamalarında çok mutlu oldum. Hocalarımı ve arkadaşlarımı çok seviyorum. Bu süreç zorluydu, ben saçlarımı kaybettim ve o halimi sosyal medyada paylaştım. Hiç o halimi paylaşmaktan gocunmadım, o halimden de mutluydum. Benim gibi çocuklar asla pes etmesinler" şeklinde konuştu. "Üzüntümüz çok büyüktü" Kızının yaşadığı süreci anlatan baba Adem Erol ise, "Kızımın lösemi olduğu ortaya çıktı ve biz okula gelmesini beklerken onkoloji servisinde yatmaya başladı. Üzüntümüz çok büyüktü, darmadağın olmuştuk. Sürekli eşimle hastanedeydik ve işlerimizi bıraktık. Ancak çok şükür ki tedaviler sonucu İkranur hastalığı atlattı. İkranur’u öğretmenleri ve arkadaşlarının karşılamaları bizi çok mutlu etti. İkranur’da okula geldiği için çok mutlu oldu" ifadelerini kullandı.