GÜNDEM - 25 Nisan 2018 Çarşamba 04:49

İhlas’tan 775 milyon TL yatırımla 3 dev proje

A
A
A
İhlas’tan 775 milyon TL yatırımla 3 dev proje

28 yılda 16 bin aileyi ev sahibi yapan İhlas Yapı’nın; aile öncelikli konsepti, merkezî bölgelere yakınlığı, yüksek yatırım değeri, ulaşılabilir fiyatları, her türlü sosyal imkânlarıyla ses getiren 3 yeni projesi, yoğun ilgi görüyor. Büyükçekmece, Beylikdüzü ve Ispartakule’de toplam 775 milyon TL yatırımla hayata geçirilecek projelerin 2 yılda biteceğini belirten İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mücahid Ören “Yarınlarımız daha iyi olacak inancıyla çalışıyoruz” dedi.

İnşaat sektöründeki 28 yıllık tecrübesiyle 16 bin aileyi ev sahibi yapan İhlas Yapı, 3 dev projeye daha imza atıyor. İhlas Yapı; İstanbul’un yükselen değeri Ispartakule’de Bizim Evler serisinin en yenisi ‘Bizim Evler 8’, Büyükçekmece’de Kale Grubu ile ‘Bizim Evler Güzelce’ ve Beylikdüzü’nde Kiler GYO ile Marmara Evleri markasının en yeni halkası ‘Marmara Evleri 4’ü hayata geçiriyor. Aile öncelikli konsepti, merkezî bölgelere yakınlığı, yüksek yatırım değeri, ulaşılabilir fiyatları, her türlü sosyal imkânlarıyla İhlas Yapı’nın 3 projesi, büyük ses getirerek konut alıcılardan yoğun ilgi görüyor. Bizim Evler 8 110 milyon TL, Marmara Evleri 4 305 milyon TL ve Bizim Evler Güzelce 360 milyon TL yatırım bedeliyle inşa ediliyor. İhlas Yapı, her üç projede de yüzde 55-60 arasında hasılata ortak konumda bulunuyor.

EVİMİZİ İNŞA ETTİK
İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mücahid Ören, İhlas Holding’de gerçekleştirilen lansman toplantısında yaptığı konuşmada “22 Nisan’da, İhlas Holding’in temel taşı olan Türkiye gazetesinin kuruluş yıl dönümünü kutladık. 48 sene bitti, 49’uncu yaşımıza girdik. Kurulduğu gün, kurucusu ‘Dr. Enver Ören Bey’ diye yazdığımız jenerik, bugün aynı şekilde devam ediyor. Bunu gururla söylüyoruz. Bize özel olduğu için söylemeye de devam edeceğiz. Kurulduğu günden beri sahibi, sahipliği, kuruluş ilkeleri değişmeyen, herhâlde en eski gazete, Türkiye gazetesidir. Tabii Türkiye gazetesi, İhlas Holding’in temel taşı oldu. Bunu takip eden yıllarda İhlas Holding kuruldu, 28 sene önce de İhlas Yapı şirketi doğdu. İhlas Holding’in bugün en önemli, büyük iş alanlarından, faaliyetlerinden birisi oldu. Öyle ki, bugün Ispartakule, o bölgeye yaptığımız büyük yatırımlarla ‘Bizim Evler’ diye anılmaya başladı. Birkaç küçük projeden, büyük işler yapmaya başladık. Yaptığımız işlerin hepsinde şuna inandık; biz içerisinde yaşasaydık ve kendi evimiz olsaydı, nasıl bir yer olmalıydı? Nasıl rahat ederdik? Bu dediğim çok yanlış değil, çünkü biz zaten bu evlerde yaşıyoruz. Kendimiz nasıl rahat ediyorsak, müşterimiz de misafimiz de öyle rahat etsin, öyle yaşasın istedik. Böyle olunca, bu projelerin hepsi dört dörtlük yaşam alanları hâline geldi. Allah’a şükürler olsun, hiçbir projemizde ne sıkıntı yaşadık, ne bir satış zorluğu. Çünkü herkesin bir aile ortamında rahat edebileceği şehircikler oluşturmayı başardık” dedi.

YENİLERİ DE GELECEK
Sunumu yapılan projelerin bir iki sene içerisinde tamamlanacağını söyleyen Ahmet Mücahid Ören “Ardından başka projelerimiz mutlaka olur. Bizim Evler 1, 2 diyorduk, bakın bugün Allah nasip etti, 8’incisi satışta. Bu markalar Türkiye, İstanbul ile bütünleşti. Bilinen inşaat markaları hâline geldi. Bir markayı oluşturmak kolay değil. Bunlar zaman alan, hata yapmadan, inanarak, sürdürülebilmesiyle olacak işler. Türkiye’nin bugün yaşadığı süreç, belki dalgalı. Bunların hepsini hesaplayarak, görerek, ama tam bir güvenle, yarınlarımız bugünden daha iyi olacak inancıyla çalışıyoruz. Bu beklentiyi hem kendimiz için, hem ülkemiz için aynı şekilde hissettiğimizden, yılmadan, hiçbir zaman geri adım atmadan, özellikle bugün burada bulunmamıza sebep olan inşaat projelerimizi, Allah’a şükür birbirinin ardına ilave ederek bugüne geldik. Daha da iyi yerlere doğru gideceğinden hiçbir şüphemiz yok. İnşallah ülkemiz bugünleri de kararlı adımlarla geçecektir. Daha güzel günlere doğru gidecektir” diye konuştu.

BİZİM EVLER GÜZELCE BÜYÜKÇEKMECE’DE
Dört mevsim tatil gibi hayat

İnşa ettiği nitelikli konut projeleriyle yatırımcısına kazanç ve güven sunan İhlas Yapı, Bizim Evler kalitesini Güzelce’ye taşıdı. Büyükçekmece’de hayata geçirilen Bizim Evler Güzelce; sahile ve marinaya yürüme mesafesinde, 92 bin metrekare arsa üzerinde konumlanıyor. 709 konut ve 111 ticari üniteden oluşuyor. Bizim Evler Güzelce’de 2+1 daireler lansman dönemine özel 362 bin TL’den başlıyor. Projede, kredili alımlarda 60 ay, 0,86 vade oranlı ödeme seçeneği yatırımcılara sunuluyor. Güzelce Marinası ile Marmara Denizi’nin ışıltısı hissedilecek şekilde tasarlanan projede; 2+1, 3+1 ve 4+1’den oluşan üç tip konut seçeneği yer alıyor. 3 metre tavan yüksekliğine ve geniş balkonlara sahip daireler, alıcılarına konforlu ve ferah bir yaşam alanı sunmak için planlandı. E-5 cepheli cadde üzeri dükkânlarıyla bölgenin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlanan proje, zengin sosyal donatılarıyla da öne çıkıyor. 60 bin metrekarelik alanın peyzaja ayrıldığı Bizim Evler Güzelce’de; bisiklet yolu, koşu parkuru, 2 adet sosyal tesis, dört mevsim kapalı yüzme havuzu, sauna, buhar odası, Türk hamamı, fitness salonu, çocuk oyun alanları, futbol, voleybol ve basketbol sahaları bulunuyor. Ayrıca site sakinlerinin, günün yorgunluğunu atabilecekleri oyun salonları, göl kafe, yürüyüş yolları, mescit, çok maksatlı salon ile kreş de projede yer alıyor. Yüksek yatırım potansiyeline sahip proje, ulaşım açısından da avantajlı bir konumda yer alıyor. 5 yıldızlı tatil köyü konseptinde, cazibe merkezi olarak geliştirilen projede inşa çalışmaları bütün hızıyla sürüyor.

MARMARA EVLERİ 4 BEYLİKDÜZÜ’NDE
Geniş aileler için geliştirildi

Beylikdüzü’nde inşa edilen, Marmara Evleri serisinin en yenisinde, lüks ve konforlu daireler lansman dönemine özel avantajlı fiyatlarla konut alıcılarına sunuluyor. Toplamda 639 daire ve 44 adet dükkânın yer alacağı Marmara Evleri 4, aile öncelikli anlayışla hayata geçiriliyor. Modern mimarisi ve geniş peyzaj alanıyla bölgeye değer kazandıran Marmara Evleri 4’te 2+1, 3+1 ve 4+1 daire tipleri yer alıyor. Geniş ve ferah kullanım alanlarının bulunduğu projede daireler; 126 metrekare ile 204 metrekare arasında değişiklik gösteriyor. Projede peyzaj alanlarının yanı sıra; kapalı yüzme havuzu, çocuk oyun parkı, açık spor alanları, yürüyüş yolları, mescit, taziyeevi, bay ve bayanlara özel ikişer adet fitness salonu, hamam ve saunalar yer alıyor. Estetik mimarisi, birinci sınıf ankastreli konforlu daireleri, günlük ihtiyaçların karşılanabileceği dükkânları ve zengin sosyal alanlarıyla keyifli bir site hayatı sunan Marmara Evleri 4’te; 24 saat güvenlik, kesintisiz jeneratör hizmeti ve her daire için kapalı otopark mevcut. Marmara Evleri 4, İstanbul’un en işlek ulaşım aksı E-5 ve TEM Otoyoluna, eğitim kurumları ve AVM’lere yakınlığı ile öne çıkıyor. Yapımı planlanan Beylikdüzü Metrosu’nun Yakuplu istasyonuna komşu proje, gelecekte de deniz yolu ile yolcu taşımasının merkez üssü olması planlanan Ambarlı Limanı’nın yanı başında konumlanıyor.

BİZİM EVLER 8 ISPARTAKULE’DE
Kanal İstanbul’un yeni komşusu

Ispartakule’de Bizim Evler sakinlerinin aşina olduğu ayrıcalıklar, İhlas Yapı kalitesi ve güvencesiyle Bizim Evler 8’de yeniden hayat buluyor. Kanal İstanbul’un yanı başında, 43 bin 874 metrekare inşaat alanına sahip Bizim Evler 8’de; iki blokta 236 daire, 29 dükkân yer alıyor. Geniş peyzaj ve zengin sosyal donatı alanlarına sahip Bizim Evler 8; 2+1’den 4+1’e konforlu daireleri, spor alanları, kapalı yüzme havuzu, süs havuzları ve çocuk oyun alanlarıyla konut alıcılarına büyük ayrıcalıklar sunacak. Projede 2+1 daireler 129 metrekare, 3+1 daireler 168 metrekare, 4+1 daireler de 208 metrekareden başlayan büyüklüğe sahip... Fiyatlar ise sırasıyla; 475 bin TL, 615 bin TL ve 775 bin TL’den başlıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul YÖK 2025 raporu açıklandı: İGÜ’nün çok boyutlu akademik başarısı tescillendi Yükseköğretim Kurulu tarafından hazırlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" yayımlandı. Rapor, Türkiye’deki üniversitelerin akademik üretimden uluslararasılaşmaya, erişilebilirlikten kalite güvencesine kadar pek çok başlık altında performanslarını ortaya koydu. Rapora göre İstanbul Gelişim Üniversitesi, "Patent, Faydalı Model veya Tasarım" başvurularında Türkiye genelinde 1’inci sırada yer alarak önemli bir başarıya imza attı. Raporda ayrıca İstanbul Gelişim Üniversitesi’nin; akredite lisans programı sayısı, uluslararası öğretim elemanı istihdamı, uluslararası ödüller ve engelli dostu kütüphane kaynakları gibi başlıklarda da ilk 20 üniversite arasında yer aldığı görüldü. Patent başvuruları sayısında zirve İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025’te yer alan verilere göre İstanbul Gelişim Üniversitesi, "Patent, Faydalı Model veya Tasarım" başvurusu sayısı bakımından Türkiye genelinde 1’inci oldu. Bu sonuç, üniversitenin araştırma, yenilikçilik ve ticarileşebilir akademik çıktı üretme kapasitesinin yüksekliğini ortaya koydu. Vakıf üniversiteleri arasında en fazla akredite lisans programına sahip üniversite 2024 YKS kılavuzu verileri esas alınarak hazırlanan değerlendirmede, akredite lisans programı sayısı en yüksek üniversiteler sıralandı. İstanbul Gelişim Üniversitesi, sahip olduğu 44 uluslararası akredite lisans programı ile bu alanda Türkiye genelinde 3’üncü sırada konumlanırken, vakıf üniversiteleri arasında ise 1’inci sırada yer aldı. Raporda bu tablo, akreditasyonun hem devlet hem de vakıf üniversiteleri için giderek daha belirleyici hâle geldiğini gösteren önemli göstergelerden biri olarak değerlendirildi. İGÜ’den çok boyutlu performans Rapora göre 2024 yılı itibarıyla en fazla uluslararası öğretim elemanı istihdam eden üniversiteler arasında İstanbul Gelişim Üniversitesi de yer aldı. 49 uluslararası öğretim elemanı ile İGÜ, bu kategoride Türkiye genelinde 11’inci, vakıf üniversiteleri arasında ise 5’inci sırada konumlandı. Uluslararası alanda kazanılan ödüller açısından yapılan değerlendirmede ise İGÜ, 14 uluslararası ödül ile Türkiye genelinde 15’inci, vakıf üniversiteleri arasında 9’uncu sırada yer aldı. Üniversite kütüphanelerinde bulunan sesli kitap ve engelli dostu dijital kaynaklara ilişkin verilerde İstanbul Gelişim Üniversitesi, 329 bin 6 kaynak ile bu alanda Türkiye genelinde 20’nci, vakıf üniversiteleri arasında 8’inci sırada yer aldı. Raporda, özellikle milyon ve yüz binler düzeyinde kaynağa sahip üniversitelerin erişilebilirlik ve kapsayıcılık açısından stratejik birer merkez hâline geldiği vurgulandı. "Sürdürülebilir bir yükseköğretim modeli inşa ediyoruz" İstanbul Gelişim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin, YÖK tarafından yayımlanan raporda elde edilen sonuçlara ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi: "Yükseköğretim Kurulu tarafından yayımlanan bu raporda elde edilen sonuçlar, İstanbul Gelişim Üniversitesi’nin araştırma üniversitesi hedefini bütüncül bir ekosistem anlayışıyla hayata geçirme gayreti içinde olduğunu ortaya koymaktadır. Patent başvurularında Türkiye genelinde birinci sırada yer almamız; üniversite-sanayi iş birliğini merkeze alan, araştırmayı ticarileşebilir çıktılara dönüştüren stratejik yaklaşımımızın somut bir sonucudur. Akreditasyon, uluslararasılaşma ve erişilebilirlik göstergelerinde ilk 3 üniversite arasında yer almamız ise kalite güvencesi, küresel akademik etkileşim ve toplumsal sorumluluk alanlarını birlikte ele alan sürdürülebilir bir yükseköğretim modeli inşa ettiğimizi göstermektedir. İstanbul Gelişim Üniversitesi olarak önümüzdeki dönemde de araştırma, yenilikçilik ve uluslararasılaşma ekseninde şekillenen bu ekosistemi daha da güçlendirerek ülkemizin yükseköğretim ve Ar-Ge kapasitesine katkı sunmayı sürdüreceğiz."
Erzurum Lisede teknolojik dönüşüm Oltu MTAL’de teknolojik dönüşüm başladı, atölyeler yeni nesil makinelerle donatıldı. Erzurum’un Oltu ilçesi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Metal Teknolojisi ile Mobilya ve İç Mekân Tasarımı alanlarında yaptığı büyük teknolojik yatırımla dikkat çekti. Okul bünyesindeki atölyeler, yeni nesil makinelerle yenilenerek öğrencilerin sektör standartlarında eğitim almasına imkân sağladı. "Çelik gibi irade, teknolojiyle buluştu" anlayışıyla hareket eden okul yönetimi, öğrencilerin hem teorik hem de uygulamalı eğitimlerini güçlendirdi. Toplam 13 yeni nesil makinenin kazandırıldığı atölyelerde artık ahşap ve metal alanlarında her türlü üretim yapılabiliyor. Okulda gerçekleştirilen yenileme çalışmalarını yerinde incelemek amacıyla Oltu Kaymakamı Mustafa Çelik, İlçe Milli Eğitim Müdürü İlhami Şahin ve Okul Müdürü Anıl Demircan atölyeleri ziyaret etti. Ziyaret sırasında meslek öğretmenlerinden makinelerin teknik özellikleri ve eğitimdeki kullanım alanları hakkında bilgi alındı. Yetkililer, yapılan yatırımlar sayesinde öğrencilerin iş hayatına daha donanımlı şekilde hazırlandığını belirterek, okulun üretken, geliştiren ve geleceği inşa eden bireyler yetiştirmeye devam edeceğini vurguladı. Öte yandan Bilişim Teknolojileri Alanı atölyesi de yenilenerek 10 adet yeni nesil bilgisayar okul bünyesine kazandırıldı. Oltu MTAL geleceğin yükselen değeri Atölyelerin modern makinelerle donatılmasında emeği geçenlere teşekkür edilirken, Metal Teknolojisi Alanı için alınan makineler şu şekilde sıralandı: Lazer Kaynak Makinesi, Argon (TIG) Kaynak Makinesi, Plazma Kesme Makinesi, Punta Kaynak Makinesi, Mobilya ve İç Mekân Tasarımı Alanı için alınan makineler ise şöyle: Kenar Yapıştırma Makinesi, Planya Makinesi, Şerit Testere Makinesi, Yatay Delik Makinesi, Kalınlık Makinesi, Freze Makinesi, Sütunlu Dikey Matkap, Çoklu Delik Makinesi, Ahşap Lazer Kesim Makinesi, Okul Müdürü Anıl Demircan yapılan 4,5 milyona alınan ve Yapılan yatırımlarla Oltu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, bölgenin mesleki eğitimdeki önemli merkezlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
İzmir Gazeteci Yazar Gökhan Çelik’ten yeni roman: ’Hilal Birliği’ Gazeteci ve yazar Gökhan Çelik, aynı zamanda Türkiye Atıcılık Federasyonu As Başkanı olarak görev yaparken, edebiyat alanındaki üretkenliğini de yeni romanıyla sürdürüyor. Çelik’in dokuzuncu romanı olan "Hilal Birliği" okurla buluşarak raflardaki yerini aldı. 42. İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı ile birlikte satışa çıkan Hilal Birliği, tarihin gölgelerinde kurulmuş, varlığı hiçbir zaman kayıtlara geçmemiş gizli bir teşkilatın izini sürüyor. Roman, bir milletin hafızasında saklı kalmış, susarak hükmeden ve her dönemde varlığını koruyan bir aklın hikâyesini merkezine alıyor. 1990’lı yılların karanlık sokaklarında bir müzisyenin cebine bırakılan gizemli bir mektupla başlayan hikâye; geçmiş ile geleceği, birey ile devleti, hakikat ile sırrı iç içe geçirerek ilerliyor. Alparslan Türkeş’ten Turgut Özal’a, Muhsin Batur’dan Adil Erdem Bayazıt’a, Barış Manço’dan Necip Hoca’ya uzanan gerçek isimler, romanda tarih sahnesinin perde arkasındaki taşıyıcılar olarak yer alıyor. Yeni eserini okuyucularının beğenisine sunmanın heyecenını yaşadığını ifade eden Çelik, şöyle devam etti: "Hilal Birliği, hayal ile gerçeğin arasındaki en ince çizgide yürürken, okuru yalnızca bir hikâyeye değil bir sorgulamanın içine davet ediyor. İlk satırdan itibaren okur, sanki kendi cebine bırakılmış bir mektubun çağrısıyla baş başa kalıyor ve şu soruyla yüzleşiyor: ’Ben gitmeli miyim?’ " Yeni romanıyla tarihsel derinliği, politik arka planı ve güçlü kurgusuyla, okuru hem düşünmeye hem de hatırlamaya çağıran Çelik, bunu "Çünkü bazı sırlar anlatılmaz; ancak hak edenin kulağına fısıldanır." şeklinde ifade ediyor. Önceki romanları Gökhan Çelik, daha önce "Türk Mülkünün Nizamı: Nizamülmülk", "Ahi Evran", "Denizlerin Tufanı: Piri Reis", "Çaka Bey - Beni Denizlere Gömün", "Fatih Zamanı: Veladet", "Şahzade - Hükümdarlık Satracı", "Kurt Gecesi: İmparatoryum" ve "Kıbrıs Baskını" adlı romanlara imza atmıştı.