GÜNDEM - 25 Nisan 2018 Çarşamba 20:47

İstanbul Büyükşehir Belediyesi İzcileri 57. Alay’a vefa için yürüdü

A
A
A
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İzcileri 57. Alay’a vefa için yürüdü

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye İzcilik Federasyonu işbirliğinde düzenlenen Çanakkale Milli Bilinç İzci Kampı’na katılan binlerce izci 57. Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen 5 bin izci ‘Dedeciğim Ben Geldim’ sloganı ile dedelerinin izinden yürüdü.

1. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Cephesi’nde şehit olan Mehmetçiklerin anısına her yıl düzenlenen Çanakkale Milli Bilinç İzci Kampı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi izcileri başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından ve yurtdışından gelen 5 bin izci, Eceabat’ın Kocadere mevkiinde bir araya geldi. 22 Nisan’da başlayan Milli Bilinç Kampı’nda izciler eğitim faaliyetlerinin yanı sıra 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı da burada kutladı.

ABİDEDE VE ŞEHİTLİKTLERDE ANMA PROGRAMLARI DÜZENLENDİ

İzciler, 5 günlük kamp süresi boyunca uluslararası anma etkinliklerine katıldılar ve şehitlik ziyaretleri gerçekleştirdiler. 24 Nisan’da Şehitler Abidesi’ndeki Çanakkale Zaferi’nin 103. Yılı Anma Töreni’ne katılan izciler daha sonra 57. Alay Şehitliği’nde düzenlenen anma etkinliğinde hazır bulundu. 

Şehitlikleri tek tek gezen izciler tüm şehitliklere karanfil bırakarak şehitler için dua etti. İzciler törenlerin ardından Prof. Dr. Mehmet Çelik’in Çanakkale Savaşları’nı ve Çanakkale Destanı’nı içeren konferansına katıldı. 

DEDELERİNİN İZİNDEN YÜRÜDÜLER

Çanakkale Milli Bilinç İzci Kampı’nın üçüncü gününde izciler dedelerinin yaptığı gibi 04.00’te top sesleriyle uyandılar. Saçlarına kına yakılan izciler, 57. Alay askerlerinin son yediği yemek olan kırık buğday çorbasını içip, hamur lokmalarını yedi. Askerlerin o dönem giydiği enveriye kabalağı şapkalarını giyen izciler, 57. Alay Şehitliği’ne gitmek için kamp alanından başlayarak Conkbayırı’na doğru 10 kilometrelik mesafeyi yürüdü. 

İBB, 200 PERSONEL VE 100 ARAÇLA 24 SAAT HİZMET VERDİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Milli Bilinç Kampı süresi boyunca boyunca izcilerin tüm ihtiyaçlarını karşıladı. İBB, 23 birim, 200 personel ve 100 araçla yemekten barınmaya, ulaşımdan sağlığa kadar tüm izcilere 24 saat hizmet verdi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.