DÜNYA - 09 Haziran 2021 Çarşamba 09:42

Japonya Olimpiyatları'nda yabancı basın, uydu takip sistemi ile izlenecek

A
A
A
Japonya Olimpiyatları'nda yabancı basın, uydu takip sistemi ile izlenecek

Tokyo Olimpiyatları için ülkeye gidecek yabancı basın mensupları, uydu takip sistemi ile izlenecek. Covid-19 tedbirleri kapsamında hayata geçirilecek uygulama ile basın mensuplarının hareket alanının belirlenen bölgelerle kısıtlanması amaçlanıyor.

Korona salgını nedeniyle 2021 yılına ertelenen Tokyo Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları'na sayılı günler kala, Tokyo Olimpiyat Komitesi Başkanı Seiko Hashimoto'dan yeni tedbir açıklaması geldi. Sporcularla birlikte Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) yetkilileri ve yabancı medya kuruluşlarından gazeteciler de dahil 78 bin kişinin oyunlar için Japonya'yı ziyaret etmesinin beklendiğini hatırlatan Hashimoto, yabancı gazetecilerin yalnızca belirlenen otelleri kullanmasına izin verileceğini ve özel konaklama tesislerinde veya arkadaşlarının evlerinde kalmalarının yasaklanacağını söyledi. Uygulamayla salgınının yayılmasını engellemeyi amaçladıklarını kaydeden Hashimoto, yurt dışından gelen gazetecilerin hareket alanının GPS takip sistemleri ve diğer yollarla 2 hafta süreyle izleneceğini söyledi. Hashimoto, yabancı gazetecilerin konaklaması için belirlenen tesis sayısının 350'den 150'ye düşürüleceğini de sözlerine ekledi.

Güvenli olimpiyat sözü

2020 Tokyo Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunları sporcular, ulusal olimpiyat komiteleri ve dünya kamuoyunun Covid-19 salgını nedeniyle dile getirdiği endişelerin ardından bu yıla ertelenmiş, olimpiyat oyunlarının 23 Temmuz - 8 Ağustos 2021, paralimpik oyunlarının ise 24 Ağustos - 5 Eylül 2021 tarihleri arasında gerçekleştirileceği açıklanmıştı. Japonya hükümeti ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) organizasyonun yoğun salgın tedbirleri kapsamında güvenle gerçekleştirileceğine dair kararlılığını yinelerken, Japonya'daki sağlık meslek örgütleri başta olmak üzere bazı kamuoyu kesimleri potansiyel risk nedeniyle dev organizasyonun iptal edilmesi çağrısında bulunmuştu. Covid-19 salgını nedeniyle ülkenin 10 eyaletinde uygulanan OHAL kararına rağmen olimpiyatların yapılacağının açıklanması da tepkilere neden olmuştu.

Japonya'da Covid-19 vakalarının toplam sayısı dün itibariyle 766 bin 380'e yükselmiş, ölü sayısı da 13 bin 772'ye ulaşmıştı.

Burak Ersoy

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Akdeniz anemisi anne ve babada taşıyıcılık varsa çocukta 4’te 1 ihtimalle oluyor Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hematoloji branşında Uzman Doktor Özlem Beyler, “Talasemi, diğer adıyla Akdeniz anemisi kalıtımsal geçen genetik bir kansızlık hastalığıdır. Anne ve babada eğer taşıyıcılık varsa çocukta 4’te 1 ihtimalle hastalık olur. Ülkemizde yüzde 2 oranında görüyoruz” dedi. Uzman Doktor Özlem Beyler, Akdeniz anemisinin kalıtımsal bir hastalık olduğunu söyledi. Anne ve babada eğer taşıyıcılık varsa çocukta 4’te 1 ihtimalle olduğunu belirten Dr. Beyler, hastalığın Türkiye’de yüzde 2 oranında görüldüğünü ifade etti. “Bu taşıyıcılık neden önemli? Evlilik öncesi genetik danışmanlık gerekebilir” diyen Dr. Beyler, “Hastalar, evlilik öncesi yapılan tarama testleriyle bize yönlendiriliyor. Biz de hemoglobin elektroforeze bakarak bilgilendirme yapıyoruz. Taşıyıcılık bir hastalık değildir, tedavi gerektirmez. Taşıyıcıların evlenmesinde ya da çocuk sahibi olmasında herhangi bir sakınca yoktur. Ancak çocuklarına aktarılabildiği bir hastalık olduğu için çocukta ciddi kansızlık olabilir. Bu nedenle takipte olmaları önemlidir” dedi. Bu hastaların kansızlığı olduğu için gereksiz demir tedavisi verilme durumu olabildiğine dikkat çeken Dr. Beyler, şöyle konuştu: “O açıdan mutlaka bir hematoloji uzmanına muayene olmalarını öneririm. Daha sonrasında bazı ağır talasemi hastalarına aylık kan nakli yapmak gerebiliyor. Buna bağlı olarak demir yükleri olabiliyor. Başka organların etkilenme riski olabiliyor. Yine bu hastaların aylık takipte kalmaları lazım. Beslenme durumuna gelecek olursak özel bir beslenme şekli yok. Herkes gibi yiyip içebilirler, beslenebilirler. Bazen biz folik asit desteği verebiliyoruz. Yine bu kontrollerdeki kan değerlerine bakarak karar verebileceğimiz bir durum. Tam kan sayımı, periferik yayma, hemoglobin elektroforezi ve demir testlerine bakarak tanı koyuyoruz. Bu şekilde diğer kansızlık nedenlerinden ayırt etmemiz gerekiyor bu hastaları. Çünkü gereksiz yere vitamin takviyesi alıp kan seviyelerini yükseltme durumlarına girmelerini engellemek istiyoruz.” "Türkiye, Akdeniz Bölgesin’e komşuluğu açısından bu hastalığı sık gördüğümüz bir bölge" Ailenin eğer bir hastada halsizlik, aşırı yorgunluk, çarpıntı, nefes darlığı gibi kansızlığın oluşturduğu durumlar varsa bir doktora gidip kontrol ettirebileceğini aktaran Dr. Beyler, “Bunun haricinde de evlilik öncesi rutin tarama testi yapılıyor. Bu şekilde ülkemizdeki yüksek taşıyıcılık oranlarından kaynaklanabilecek çocuklara aktarımın önüne geçilmiş oluyor. Bizim bu civar için oran yüzde 6 diyebiliriz. Aslında bunlar hep yüksek oranlar. Türkiye için yüzde 2, bölgemiz için yüzde 6’lara çıkıyor. Ama Antalya, Hatay civarına gittiğimizde yüzde 13’lere çıkıyor. Talasemi, aslında sık gördüğümüz bir kansızlık. Akdeniz Bölgesi derken Güneydoğu Asya’ya kadar uzanan, tüm dünyada sıklıkla görülen bir genetik kansızlık nedeni. Türkiye, Akdeniz Bölgesi’ne komşuluğu açısından bu hastalığı sık gördüğümüz bir bölge” şeklinde konuştu.
Mersin Mersin Şehir Hastanesi yöneticileri, engelli personelle bir araya geldi Mersin Şehir Hastanesi yöneticileri, Engelliler Haftası kapsamında hastanede çalışan engelli personelle bir araya geldi. Hastane yönetimi ve sosyal sorumluluk ekibi tarafından organize edilen etkinlikte, yöneticilerle bir araya gelen engelli personeller hem keyifli vakit geçirdi hem de istek ve önerilerini paylaşma imkanı buldu. Programda engelli personellere hastane yönetimi tarafından hazırlanan teşekkür belgeleri de takdim edildi. Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı, engelli çalışanların her zaman yanında olduklarını ifade etti. Bu kapsamda engelli personelin çalışma hayatlarını kolaylaştırmak için gerekli çalışmaları başlatmaya kararlı olduklarını vurgulayan Aydınlı, alınan istek ve öneriler doğrultusunda, engelli personellerin ihtiyaçlarını karşılayacak düzenlemeleri hayata geçireceklerini kaydetti. Engelliler Haftası’nın, engelli bireylerin topluma katılımlarının önemini hatırlatmak ve engelli haklarının farkındalığını artırmak için önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Aydınlı, "Biz de Mersin Şehir Hastanesi olarak bu hafta vesilesiyle engelli personelimizin değerini bir kez daha vurgulamak ve onların başarılarıyla gurur duyduğumuzu ifade etmek isteriz. Engelli personelimiz, azimleri ve başarılarıyla tüm topluma örnek olmaktadır. Hikayeleri, bize her şeye rağmen başarmayı öğretmektedir. Mersin Şehir Hastanesi olarak, engelli personelimizi her zaman desteklemeye ve önlerini açmaya devam edeceğiz" dedi.