GÜNDEM - 17 Eylül 2021 Cuma 11:00

Kimsenin istemediği tek gözü kör kedi bir mağazanın gözbebeği oldu

A
A
A
Kimsenin istemediği tek gözü kör kedi bir mağazanın gözbebeği oldu

Eskişehir’de kimse istemeyince bir mağaza sahibi tarafından sahiplenilen tek gözü kör kedinin, gününün büyük bir kısmını mağaza vitrininin önünde geçirmesi görenlerin içini ısıtıyor.

Yaklaşık 4 senedir erkek giyim mağazası işleten Anıl Gül, sokakta bulduğu yaralı hayvanları tedavi ettirerek sahiplendiriyor. Birkaç ay önce bir arkadaşının mahallesinde doğum yapan kedinin tek gözü kör olan yavrusunu sahiplendirmek isteyen Gül, kedinin gerekli tedavilerini yaptırdı.

Sahiplendirme ilanına geri dönüş alamayan mağaza sahibi, kediyi sahiplendirmekten vazgeçerek kendisi bakmaya başladı. Evde bir de köpek olmasından dolayı mağazada bakılan tek gözü kör kedi, günlerini pantolonların arasında uyuyarak, vitrinden dışarıyı izleyerek, soyunma kabinlerinin perdeleriyle oynayarak geçiriyor.

Kimsenin istemediği tek gözü kör kedi bir mağazanın gözbebeği oldu

“Kimse sahiplenmek istemedi, ben aldım”

Mağaza sahibi Anıl Gül, daha önce birçok kediyi tedavi ettirerek sahiplendirdiklerini, ancak tek gözü kör olması sebebiyle kimsenin bu kediyi sahiplenmek için geri dönüş yapmadığını aktardı. Bunun üzerine kediyi kendisi sahiplenen Gül, “Bir arkadaşımızın mahallesinde bir kedi 5-6 tane yavru doğurmuştu. Bu kedi de kör doğduğu için ne yapacaklarını bilemediler. Biz daha önceden de sokakta bulduğumuz yaralı kedileri sağlığına kavuşturup sahiplendiriyorduk. Bu kediyi görünce de direkt irtibata geçtik ve bize getirmesini, tedavisini yaptırmak istediğimizi söyledik. Sonrasında da sahiplendirmeyi düşünüyorduk. Önceki kedileri sahiplendirmede sıkıntı çekmemiştik, ancak bu kediye kimse geri dönüş yapmadı. Muhtemelen tek gözü kör olduğu için. Bu çok güzel bir kedi ama insanlar herhalde kör olduğunu bildikleri için bakımını yapmanın zor olacağını düşündüler. Bunun üzerine ben sahiplendim. Önce evde baktım, ancak köpeğimle anlaşamadılar o yüzden artık mağaza onun evi oldu” diye konuştu.

Kimsenin istemediği tek gözü kör kedi bir mağazanın gözbebeği oldu

“Gayet hareketli, sanki üç gözü var gibi”

Özellikle çocukların genellikle vitrin önünde oturarak vakit geçiren kediye ilgi gösterdiğini belirten Gül, bu yüzden sürekli olarak mağazanın camlarını silmek durumunda kaldığını söyledi. Kedisinin tek gözü kör olmasına rağmen diğer kedilerden hiçbir eksiğinin olmadığını, hatta adeta üç gözü varmış gibi hareketli olduğunu belirten Anıl Gül, “Kedim vitrinde oturmayı çok seviyor, genelde oradan dışarıyı izliyor. Bu yüzünden her gün dükkânın camlarını silmek zorunda kalıyorum çünkü onu görenler sevmek istiyorlar ve cama dokunuyorlar. Özellikle çocuklar ona çok ilgi gösteriyor. Pantolonların arasında uyuyor, geziyor. Soyunma kabini bazen sorun oluyor çünkü perde kıpırdadığı zaman onu bir oyun sanıp atılıyor. Ben onunla mutluyum, bence o da çok mutlu. Tek gözü kör olmasına rağmen aslında canavar gibi kedi. Diğerlerinden hiçbir eksiği yok. Gayet hareketli, sanki üç gözü varmış gibi. Kendisine bir isim koymadım. ‘Oğluş’ diye sesleniyorum, geliyor” dedi.

Kimsenin istemediği tek gözü kör kedi bir mağazanın gözbebeği oldu

“Korkanlar, sevmeyenler de oluyor”

Mağazasına gelen müşterilerin verdikleri tepkilerden bahseden Anıl Gül, hayvansever müşterilerinin yanı sıra kedilerden korkan veya onları sevmeyen insanların da olduğunu aktardı. Dükkânında her zaman hayvanları insanlara tercih ettiğini belirten Gül, “Hayvansever müşterilerim oluyor. Zaten dışarı çıkmakta özgür olduğu için diğer dükkânlar da onu tanıyor. Ancak korkan veya hayvan sevmeyen insanlar da geliyor. Bir keresinde dükkâna gelen bir çift, kediyi gördükten sonra onu arkaya götürmemi istedi, ancak ben götürmedim. Kucağıma aldım, ama tabii durmadı. Bir anda kargaşa ortamı oluştu ve müşteriler bir şey almadan dükkânı terk etti. Ama bu benim için sorun değil, dükkânımda her zaman hayvanları insanlara tercih ederim” dedi.

Mısra Ezginur Göçer
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın İncirliova’da tarım makineleri operatörleri belgelerine kavuştu Belgesem İş ve Tarım Makineleri Operatör Yetiştirme Kursu ile İncirliova Ziraat Odası işbirliğiyle gerçekleştirilen tarım makineleri operatörlük kursunu başarıyla tamamlayan adaylar operatörlük belgelerine kavuştu. Aydın’da Belgesem İş ve Tarım Makineleri Operatör Yetiştirme Kursu, belediyeler ve ziraat odaları ile birlikte hayata geçirdiği protokollerle verdiği eğitimlerin sonunda tarım sektöründeki kalifiye eleman ihtiyacını karşılamaya devam ediyor. Bu çerçevede İncirliova Ziraat Odası işbirliğiyle gerçekleştirilen tarım makineleri operatörlük kursunu başarıyla tamamlayan adaylar da belgelerini almaya hak kazandı. Yoğun katılımla gerçekleştirilen eğitimlerin ardından belge almaya hak kazanan adaylara belgeleri, İncirliova Ziraat Odası adına Emrah Sayın ve Belgesem’in kurucularından ve eğitmenlerinden olan Yüksek Öğretmen Okan Sezgin tarafından teslim edildi. Konu ile ilgili Belgesem İş ve Tarım Makineleri Operatör Yetiştirme Kursu’ndan yapılan açıklamada “İncirliova Ziraat Odası ile gerçekleştirmiş olduğumuz Tarım makineleri operatörlük protokolüne istinaden, eğitimi tamamlanıp belge almaya hak kazanan adaylarımızın belgeleri, İncirliova Ziraat Odası adına Emrah Sayın tarafından teslim edildi. Sektöre dair destekleri sebebiyle kendilerine teşekkürlerimizi iletiyor, adaylarımıza iş hayatlarında başarılar diliyoruz” ifadeleri yer aldı.
Bitlis Bitlis’te zorlu yayla muzu mesaisi başladı Bitlisliler, bahar mevmisinde yetişen "yayla muzu” bitkisini toplamak için engebeli ve yüksek rakımlı dağların yolunu tutmaya başladı. Bahar mevsimiyle birlikte Bitlis’in yüksek rakımlı yaylaları insanlarla dolup taşmaya başladı. Çetin ve uzun geçen kış mevsiminin ardından karların erimesiyle birlikte vatandaşlar, dağlarda pazarlarda kilogram fiyatı 200 liraya kadar çıkan yayla muzu topluyor. Besin değeri çok yüksek olan yayla muzunun yöre halkı tarafından bazı hastalıklara da iyi geldiği belirtiliyor. Işkın, uşkun, uçkun olarak da adlandırılan yayla muzu için vatandaşlar sabahın erken saatlerinde dağa tırmanmaya başlıyor. Toplanması oldukça meşakkatli olan yayla muzu için tehlikeye aldırış etmeden dağların zirvesindeki kayalıklara tırmanan vatandaşlar, yanlarında götürdükleri poşet ve çuvalları doldurduktan sonra yorgun bir şekilde evlerinin yolunu tutuyor. Yayla muzu toplamak için arkadaşlarıyla birlikte Bitlis merkeze bağlı Karaboy köyünde yüksek rakımlı dağlara çıkan Veysel Tüzün, yorucu ve bir o kadar da keyifli bir yolculuğun ardından yayla muzu topladıklarını söyledi. Yayla muzunun daha çok yüksek rakımlı dağların zirve noktasında yetiştiğini anlatan Tüzün, toplamak için kilometrelerce yol kat etmek zorunda olduklarını ifade etti. Menduh Arık ise, “Yayla muzunun tezgahtaki fiyatı bu yıl ithal muzun fiyatını bile üçe katlamış durumda. Tadı çok güzel ama fiyatı tadını kaçırmaya başladı. Bu yüzden bizler de arkadaşlarla birlikte hem doğa yürüyüşü yapmak hem de yayla muzu toplamak için yola koyulduk. Şu an tamamen doğal yetişen bu bitkiden bolca topladık. Tadı oldukça güzel, herkese bu bitkiyi tatmayı tavsiye ediyorum” dedi. Yayla muzunun bölgeye has ender şifalı bitkilerden sadece biri olduğunu anlatan Halim Kaya, bitkiyi toplamak için yüksek dağların zirvelerine kadar tırmanmak gerektiğini anlattı. Karlı olan bölgelerde bitkinin yeni yeni çıkmaya başladığını, güneş gören daha açık alanlarda ise toplamaya hazır hale geldiğini kaydeden Kaya, bitkinin sağlık yönünde de çok faydalı olduğuna dikkat çekti.
İstanbul Tavuk eti fiyatlarındaki artışa ihracat freni Tavuk etinde son 6 ayda yaşanan yüzde 150’lik fiyat artışlarının, yıl sonuna kadar getirilen ihracat kısıtlamasının etkisiyle duracağı bekleniyor. Kasaplar, söz konusu kısıtlamayla iç piyasadaki arzın talebi karşılayacağını düşünüyor. Ticaret Bakanlığı tarafından bütün ve parça dahil tavuk eti ihracatını, 1 Mayıs 2024 tarihinden 31 Aralık 2024 tarihine kadar, aylık bazda azami 10 bin ton, toplamda ise yıl sonuna kadar 80 bin ton olacak şekilde sınırlandırıldı. Bu sınırlandırma ile iç piyasada artan talep sonucu oluşan fiyat artışlarının önüne geçilmesi öngörülüyor. Kırmızı et fiyatlarının yüksek olması daha uygun fiyatlı tavuk etine talebi artırdı. Tavuk etinde artan talep sonucu son dönemde fahiş fiyatlar görülmeye başladı. Ticaret Bakanlığı’nın aldığı tavuk etinde ihracat kısıtlaması kararı ile iç piyasadaki talebin karşılanması hedefleniyor. Bu kısıtlamanın yurt içinde fiyat artışlarına geçici bir çözüm olacağı düşünülüyor. İç piyasada fahiş fiyatlar konusunda ise denetimlerin sıklaştırılması talep ediliyor. Bahçelievler’deki bir kasapta tavuk pirzolanın kilosu 159 TL, tavuk kanat 229 TL bütün tavuk 118 liradan tezgahlarda yer alıyor. Fiyatlar ilçeden ilçeye göre değişiklik gösterebiliyor. ‘‘Yem fiyatı gibi kalemlere zam gelmeden tavuk etine zam geliyor’’ Son dönemde yaşanan tavuk eti fiyatlarındaki artışa ilişkin konuşan Kasap Murat Koca, ‘‘Yem fiyatı gibi maliyete etki eden kalemlere zam gelmeden tavuk fiyatlarına zam geliyor. Zamların aylık olarak yapıldığını gördük ama son dönemde üç günde bir zam geldiği de oldu. Yüksek fiyatlar konusunda denetimlerin sıklaştırılması ve caydırıcı cezaların getirilmesi gerekiyor’’ dedi. Tavuk etine son 6 ay içinde yüzde 150’ye yakın zam yapıldığını bu zamları da vatandaşa yansıtmak zorunda kaldıklarını ifade eden Kasap Murat Koca, ‘‘6 ay önce tavuk etinde kilo 60 lirayken bugün 125 lira civarında satıyoruz. Gelen zamları müşteriye yansıtmak zorundayız’’ diye konuştu.