GÜNDEM - 30 Eylül 2016 Cuma 11:48

Kürt aşiretler: Kanımızın son damlasına kadar devletin yanındayız

A
A
A
Kürt aşiretler: Kanımızın son damlasına kadar devletin yanındayız

Van’daki aşiretlerin önde gelenleri, emekli Albay H. Atilla Uğur’un ikinci darbe uyarısında dikkat çektiği aşiretler konusuna tepki göstererek, bölgede satılık aşiretlerin olmadığını ve sonuna kadar devletin yanında yer aldıklarını söylediler.

İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Buruki Aşireti’nin önde geleni ve Van Ticaret ve Sanayi Odası Eski Başkanı Zahir Kandaşoğlu, bölgede para ile satılık aşiret göremediğini belirterek, “Bölgede böyle satılık aşiret yok. Böyle para ile satılık aşiret göremiyorum. Bu ihaneti yapacak aşiretlerin bölgede olduğuna inanmıyorum. İngilizler bir zaman aşiretleri önemsemiyordu, şimdi ne oldu da satın almaya çalışıyor. Kürtler parayla satın alınacak insanlar değil. Kimse kendisini parayla satıp ihanet şebekelerinin içerisinde yer alamaz. Kürtler hiçbir zaman böyle bir ihanetin içerisine girmemiştir. Osmanlı döneminde de, Birinci Dünya Savaşı’nda da bu ortadadır. Böyle bir ihanet olmamıştır. Bu açıklama hangi maksatla yapılmış? Kürtlerin üzerinde oyunlar oynanmaya çalışıyor, bunu kabul etmiyorum. Bu söylemi reddediyorum. Doğu ve Güneydoğu halkı FETÖ’nün yanında yer almadı, almayacaktır. Kalkışmaya karşı çıktı ve çıkmaya da devam edecek” diye konuştu.

“İNGİLİZLER ÜLKEYİ PARÇALAMAK, BÖLMEK İSTİYOR”

Milli Aşireti Lideri Faysal Çeliktaş da, ortaya atılan iddialara sert tepki göstererek, “Böyle bir saçmalık mı olur? İngilizler ülkeyi parçalamak, bölmek istiyor. Devlete karşı aşiretleri, aşiretlere karşı da devleti kışkırtmaya çalışıyorlar. Aşiret liderleri hepsi de dinin gerektirdiği şekilde hareket ediyorlar. Aşiret reislerimiz hiçbir zamanlar kafirlerle bir olmamışlardır. İslamiyet’in yanında yer almıştır, olmaya da devam edecektir” dedi.

“FETÖ’NÜN BU TOPRAKLARDA YERİ YOK"

Ertoşi aşiretlerinden Gevdan Aşireti Temsilcisi Rasim Aslan, Ezdinan Aşireti Lideri Mehmet Salih Özbek, Mehmet Piran Aşireti Lideri Çetin Can ve Alan Aşireti Lideri Abdurrahman Şeylan da ortak bir açıklama yayınlayarak iddiaları sert bir dille eleştirdiler. Liderler, “FETÖ terörünün tarihin en çirkin ve en tehlikeli örgütü olduğu, ancak bu topraklarda artık yeri olmadığı belirtildi. Açıklamada, “Halkımız onların mezarını bile bu topaklara gömdürmez. Süreç devam ediyor ve zafer Türkiye Cumhuriyetinin asil milletinindir. Eğer bir gün bu topraklarda FETÖ bir hainlik yapmayı bile aklından geçirirse, ilk olarak taşıdıkları o aklın kafasını kesmek, Güneydoğu halkının boynunun borcudur. Ülke olarak bütünlüğümüzü korumak ve barış içinde dayanışmayla yaşamalıyız” diye belirttiler.

“AŞİRETLERİN ÜZERİNDEN OYNANAN OYUNLARA SON VERİLMELİ”

Aşiret liderleri, kimlikleri ve şanlarının belli olduğunu dile getirerek, şöyle devam ettiler:

“Bizler tek millet, tek devlet ve İslam sancağı altında yaşayan aşiretleriz. Bugüne kadar gördüğümüz tüm darbe ve bölücülük zulümlerinde bile vatanımızı satmadık. Güneydoğu’da yeni bir kalkışma hareketine start verileceği söylemleri dolaşıyor ortalıkta. Bölge böyle bir durumda canını devletine kalkan eder. Kimse artık 15 Temmuz süreciyle ilgili sabrımızı sınamasın. Devlet gereğini yapıyor ve biz de kanımızın son damlasına kadar devletimizin yanındayız.”

“BİZ KESİNLİKLE İHANET KANI TAŞIMIYORUZ”

Ne 12 Eylül darbesinde ne başka darbelerin zulmünde ve ne de münferit diğer olaylarda Güneydoğu halkının devletten gayrı adım atmadığını ve atmayacağını dile getiren liderler, “79 milyon tek ruh olarak yaşayan bir halkız. Ne ırkçılık ne de ihanet kanı taşımıyoruz. Ne FETÖ ne de başka bir örgüt bizim bize olan birliğimizi bozamaz. Yeni kalkışma hareketinin merkezi Güneydoğu olacakmış gibi sözler bizi üzüyor. Neden hep Güneydoğu?” ifadelerine yer verildi.

“SOKAĞA ANCAK FETÖ’YE KARŞI ÇIKARIZ”

Uluslararası dayanışma ile kurulan bir örgüt olan FETÖ’nün bu topraklardan alabileceği desteğin olmadığını dile getiren liderler, “15 Temmuz günü tüm yurtta can verme pahasına sokağa nasıl çıkıldıysa, bundan sonra da sadece FETÖ için değil her terör örgütüne karşı duruş için aynı duyguyla çıkılacaktır. FETÖ; içinde fuhuş, uyuşturucu, İslam düşmanlığı barındıran bir örgüttür ve zaten bu yönleri açığa çıktıktan sonra tabanı ve tavanı bu ülkede çökmüştür. Güneydoğu’da oynanmak istenen bir oyun varsa eğer cevabını da alacaklardır. Hangi partiye oy vermiş olursa olsun, bütün Kürt aşiretlerinin islediği barış ve demokrasi Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığının devam etmesidir. ‘Kürt aşiretlerinin banka borçlarını Türkiye’de İngilizler kapatıyor’ değdiniz zaman milyonlarca mensubu olan toplumsal yapıyı suçlamış olursunuz. İngilizler hangi aşiretin borcunu ödemiştir? Açıklanmalıdır? Bütün aşiretlere şüpheyle bakmak yerine FETÖ’yü bu güce ulaştıran gerçek sebepler araştırılmalı ve bunlarla mücadele edilmelidir. Söz konusu iddianın sahibini bir aşiret mensubu olarak özür dilemeye, MİT’i ise aşiretlerimizi son derece üzen bu açıklama konusunda aydınlatıcı ve rahatlatıcı bir açıklama yapmaya davet ediyoruz. Bölgedeki aşiretlerin devlete destek olmasından rahatsız olanlar, yeni bir algı operasyonuyla Doğu ve Güneydoğu’daki aşiretleri zan altında bırakmak istiyor. Hiçbir aşiret ülkesini İngilizlere satacak kadar alçalmaz. Bizler mensubu olduğumuz aşiretlerden biliriz. Geçmişte de birçok bu yöntemi denemelerine rağmen İngilizler başaramamışlardır. Bundan sonra hiç başaramazlar. Yeni dönemde devlet ve aşiretlerin işbirliği ülke düşmanlarını tedirgin ettiğinden, böyle haberler bilinçli olarak yapılmaktadır. Bizler Ertuşi aşiret liderleri olarak vatandaşlarımızın bunlara inanmamasını istirham ediyoruz” dediler.

HAMİT İZOL: HİÇBİR KÜRT VE TÜRK SATILIK DEĞİL

Şanlıurfa’nın en büyük aşiretlerinden İzol Aşireti’nin önde gelen isimlerinden Hamit İzol, bazı Kürt aşiretlerinin banka borçlarının İngilizler tarafından ödendiği iddialarının iftira olduğunu ve ispatlanması gerektiğini belirterek, "Hiçbir Kürt ve Türk satılık değil. Hiçbir aşiret mensubu, acından ölse kendisini ve ülkesini satmaz" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Başkan Albayrak: "EBB kendi uhdesinde olan tarife belirleme yetkisini dahi alt belediyelere devrederek sorumluluktan kaçmaktadır" AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak AK Parti Daraltılmış İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, "Eskişehir Büyükşehir Belediyesi kendi uhdesinde olan tarife belirleme yetkisini dahi alt belediyelere devrederek sorumluluktan kaçmaktadır" dedi. AK Parti il binasında ’yerel yönetimler’ gündemli toplantı düzenlendi. AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak, toplantı sonrasında CHP’den istifa edip AK Parti’ye geçen Odunpazarı Belediye Meclisi Üyesi Berke Akyel’e rozetini taktı. Ayrıca Gürhan Albayrak, toplantıda gerçekleştirdiği konuşmada, kentte son günlerde yaşanan su kesintilerine de değindi. "EBB kendi uhdesinde olan tarife belirleme yetkisini dahi alt belediyelere devrederek sorumluluktan kaçmaktadır" Başkan Albayrak, AK Parti Daraltılmış İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, güneme dair açıklamalarda bulundu. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin (EBB) çalışmalarını eleştiren Başkan Albayrak, "AK Parti belediyeciliği; reklam değil hakikat, makam değil insan belediyeciliğidir. Bizim anlayışımızda israfı önlemek ve şeffaflık temel esastır. Ancak, bugün Eskişehir’de hem yönetim zafiyeti hem de vatandaşa yüklenen haksız maliyetlerle karşı karşıyayız. Bakınız, Evsel Katı Atık Bedelleri konusunda tam bir karmaşa ve sorumluluktan kaçma hali yaşanıyor. Kanun açık: Katı atık bertaraf tesislerini kurmak ve bu sistemi bir bütün olarak yönetmek Büyükşehir Belediyesi’nin görevidir. Ancak, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi kendi uhdesinde olan tarife belirleme yetkisini dahi alt belediyelere devrederek sorumluluktan kaçmaktadır. Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerinden gelen; personel, araç ve şişirilmiş giderlerle dolu raporları meclisten aynen geçirerek vatandaşımıza yüksek faturalar çıkarılmasına göz yummuşlardır. Buradan soruyorum, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, katı atık tesisinden 2023 ve 2024 yıllarında elde ettiği toplam 110 bin MW’ın üzerindeki elektrik gelirini neden maliyetlerden mahsup etmiyor. Kayıt dışı işletmelerin maliyetini, neden esnafımızın ve vatandaşımızın omuzlarına yüklüyorsunuz. Belediyecilik, vatandaşı ’gelir kapısı’ olarak görmek değil, tam aksine vatandaşın derdine derman olmaktır. Bizler AK kadrolar olarak, bu bedellerin gerçekçi maliyetlerle minimuma indirilmesini hemşehrilerimizin adına özellikle istiyoruz. Buradan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ni yetkisini kullanmaya davet ediyoruz. Geçtiğimiz gün, Tepebaşı ilçemizde yaşanan su krizi, mevcut altyapının ve bu köhne yönetim anlayışının iflas ettiğinin resmidir. Eskişehir artık, CHP’li ’eski’ zihniyetten kurtulmayı, modern ve çözüm odaklı bir vizyonla yönetilmeyi hak ediyor. Halkımızı mağdur eden her krizin, her haksız bedelin hesabını sormak bizim boynumuzun borcudur. Peki, ESKİ’de yaşanan bu krizler neden bitmiyor. Çünkü Eskişehir’in altyapısı, hâlâ rahmetli Selami Vardar döneminden kalma, miadını çoktan doldurmuş borularla ve yarım asırlık yorgun sistemlerle can çekişiyor. Şehrin altyapısı çürürken üstüne makyaj yapıp ’çağdaş kent’ masalları anlatanlar, bugün acı gerçekle yüzleşiyor. 19 Aralık’tan beri Eskişehirli vatandaşlarımızı bir damla suya muhtaç eden bu liyakatsizlik, sadece bir arıza değil, bir yönetim iflasıdır. ESKİ Genel Müdürü su hesabı yapıp, belediye meclisinde üstten bakan bir tavırla konuşacağına işini yap. 2025 yılında Eskişehir’in yarısı, sizin iş bilmezliğinizden dolayı saatlerce susuz bırakılarak mağdur edilmiştir. Yapay zeka çağında şu konuştuklarımız akıl alır gibi değil. Artık bu şehir S.O.S veriyor. Bugün sözde planlı bir tamiri bile günlerce onaramayan, halkına bir damla suyu veremeyen bu zihniyetle; Allah korusun yarın bir deprem yaşasak halimiz nice olur" dedi.
Ankara AK Parti Grup Başkanvekili Gül: "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" dedi. TBMM Genel Kurulu, 2026 yılı bütçe görüşmelerinin son gününde Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Kurtulmuş, birleşimi açtıktan sonra bütçenin tümü üzerindeki görüşmelere geçildi. Bütçe üzerine konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, "Bu bütçe milletimizin AK Parti’ye vermiş olduğu 24’üncü bütçe. Her zaman çıkıp ‘Bu millet sizi gönderecek. İşte bu son bütçeniz, bir daha burada oturamayacaksınız’ diyenleri gördük. Ama milletimiz her şeyi çok iyi görüyor, her şey milletimizin hakemliğinde gidiyor ve milletimiz hamdolsun 24’üncü bütçeyi de AK Parti’ye verdi, Cumhur İttifakı’na verdi. İnanıyorum ki daha nice bütçeyi, 2026’ları, 27’leri, 28’leri ve daha nice bütçeleri Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu milletimiz güçlü desteğiyle inşallah verecek çünkü milletimiz bize güveniyor. Dünya demokrasi tarihinde benzeri az görülmüş bir siyasi süreklilik, siyasi istikrar ve büyük bir toplumsal güven ve mutabakat var. İşte biz de milletimize layık olmak için bütün yürütme olarak, gece gündüz çalışıyoruz ve hedefimiz Türkiye Yüzyılını kurmak" diye konuştu. Konuşmasının devamında milletin çizdiği istikametten yollarına devam edeceklerini dile getiren Gül, "Birçok şey yaptık değerli arkadaşlar; yollar, köprüler, birçok yapılar yaptık. Değerli arkadaşlar, bugün elde ettiğimiz bütün başarıların arkasında devlet ve millet arasındaki bir kaynaşması var. Gazi Meclisimiz, kurucu Meclis olması hasebiyle de dünya parlamentolarında çok önemli bir yere sahip ve Cumhuriyetimizi kurdu. Bu Cumhuriyetimiz ne zaman kök salsa kökü budanmaya çalışıldı, ne zaman demokrasi güçlense hep kesmeye; darbelerle, vesayetlerle, muhtıralarla bu milletin önü kesilmeye çalışıldı, darağacına gönderilen başbakanlar oldu ve bu ülke ne zaman kenetlense hep düşmanlar karşımıza çıkarıldı. Bu düşmanlar, bu ötekileştirilen kesimler kimi zaman dindarlar oldu, kimi zaman Aleviler oldu, kimi zaman Kürtler oldu ve bu kesimler dışlandı, hedef gösterildi. Rövanşist vesayetçi anlayışı, tepeden bakan bir anlayışı, milletin tepesinde boza pişiren zihniyetleri, dönemleri yaşadık" ifadelerini kullandı. "Terörün sona ermesi için Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması çok önemlidir" Terörsüz Türkiye ve bölgede yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmede bulunan Gül, "İç cephemizi ne kadar güçlendirirsek dışarıdaki meydan okumalara karşı daha güçlü olacağız, daha güçlü bir meydan okumalara karşı ülkemizin gücünü daha da güçlendirmiş olacağız. Dolayısıyla terörün sona ermesi, varlığını sona erdirmesi ve Suriye’de 10 Mart mutabakatına uyulması bu anlamda çok önemlidir ve Suriye’nin Türkmen’iyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Nusayri’siyle, hep birlikte, beraber kardeşçe yaşamasını, demokratik katılım ve istikrarını son derece önemli görüyoruz. Suriye’de, Irak’ta, İran’da yaşayan Kürt kardeşlerimizi kendimizden ayrı görmüyoruz. Cumhurbaşkanımız, Esad zamanında da oradaki Kürtlerin kimlik problemlerini bire bir sorun eden, onların tanınmasına yönelik her türlü politikalarda Kürt kardeşlerimizin yanında olmuştur. Şimdi de varlıkları ve güçlü temsilleri için her zaman bölgedeki tüm Kürtlerin yanında güçlü bir şekilde olacağız, o kardeşlerimiz her zaman bizleri yanlarında görecekler ve böylece hem ülkemizde hem bölgede huzurlu, kalıcı bir barışı temin ediyoruz" dedi.