ASAYİŞ - 05 Ağustos 2020 Çarşamba 12:22

Letgo’da filmlere konu olacak dolandırıcılık hikayesi

A
A
A
Letgo’da filmlere konu olacak dolandırıcılık hikayesi

Kendisini Kocaeli’de görev yapan polis olarak tanıtan bir kişi, ikinci el satış sitesi Letgo’da oyun konsolu sattığını iddia ederek dolandırıcılık yaptı. Sitenin güvenilirliği tartışılırken, dolandırıcılık hikayesi filmlere konu olacak cinsten.

Kendisini Kocaeli’de görev yapan polis memuru M.Ö. olarak tanıtan bir kişi, ikinci el ürün satan alışveriş sitesi Letgo’ya, oyun konsolu satmak için ilan koydu. İlanı gören E.E. isimli şahıs, M.Ö. olduğu ileri süren kişi ile irtibata geçti. Ürünü almak için anlaşan E.E.’ye dolandırıcı, “Gebze’de oturuyorum. Kocaeli’de polis olarak görev yapıyorum. Görev yerim Karamürsel” dedi.

Gebze’ye gelip ürünü almak istediğini söyleyen E.E.’ye dolandırıcı, “Görev yerim Karamürsel’e gidiyorum. Vaktim yok. Ürünü sana kargo ile gönderirim” şeklinde cevap verdi. Metro Turizm’e ait kargo şirketinin ambar teslim belgesini PDF olarak gönderen zanlıya, E.E. de ATM’nin kartsız işlem bölümünden bin 600 lira para gönderdi. Otobüsün geleceği saatte İstanbul Bayrampaşa Otogarı’na giden E.E., belgenin yanlış olduğunu öğrenince şaşırdı. Belgede bilgileri olan otobüsün başka bir şehirde olduğunu öğrenen E.E., şahsa ulaşmak istedi. Defalarca aramasına rağmen kendisini polis memuru olarak tanıtan şahsa ulaşamayan E.E., dolandırıldığını anlayınca soluğu önce savcılıkta sonra karakolda aldı.

Dolandırıldı, az daha dolandırıcı oluyordu

Kendisini polis memuru olarak tanıtan ve isminin M.Ö. olduğunu ileri süren dolandırıcıdan şikayetçi olan E.E., az kalsın kendisinin de dolandırıcı olacağını söyledi. Başından geçen ilginç olayı anlatan E.E., “Letgo’da oyun konsolu ararken bu profili gördüm. Şahıs ile irtibata geçtik. Kendisini Kocaeli’de görev yapan polis memuru olarak tanıttı. Gebze’de oturduğunu söyleyince, cihazı elden almak için buluşma talep ettim. Ancak Karamürsel’e gideceğini, vaktinin olmadığını söyledi. Otobüsle gönderebileceğini ifade edince, ‘tamam’ dedik. Bana otobüs firmasının kargo bölümünün teslim belgesini gönderdik. Buna inanarak parasını verdiği İBAN numarasına, ATM’nin kartsız işlem bölümünden gönderdim. Bana, ‘Acil ödemem gereken bir kredi var. Ben şimdi sana para göndereceğim. Onu da verdiğim İBAN numarasına gönder’ dedi. Bunu da kabul ettim. Başka bir kişiden bana bin 500 TL para geldi. Anlaştığımız bin 600 lira ile birlikte, bin 500 lirayı da şahsın verdiği İBAN numarasına gönderdim. Ben dolandırıldığımı anlayınca ve parayı gönderdiğim şahsa ulaşamayınca, hemen bana bin 500 gönderen B.E. isimli şahsı buldum. Ancak o da, bu kişiyle ürün almak için anlaştığını ve parayı bu sebeple bana gönderdiğini söyledi. Bir anda dolandırıcı konumuna ben geldim. Fakat sıkıntı yaşamamak için B.E. isimli şahsın bin 500 lirasını hemen ödedim” dedi.

Öte yandan cumhuriyet savcısının talimatı ile şahsın kullandığı M.Ö. isminin doğru olup olmadığını araştırılıyor. Her konuştuğu kişiye polis olarak fotoğraflarını atan dolandırıcı detaylı olarak araştırılıyor. Yapılan ilk incelemede, M.Ö. isimli kişinin 2018 yılında FETÖ üyeliğinden ihraç edildiği tespit edildi. Olayla ilgili detaylı inceleme sürüyor.

Cihan Atik

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’in barajlarında su seviyesi düştü İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir’in içme suyu ihtiyacını sağlayan Tahtalı, Gördes ve Balçova barajlarındaki su seviyelerinin önceki yıllara oranla düşmesine rağmen kısa vadede kentte bir susuzluk tehdidi bulunmadığını açıkladı. İZSU Genel Müdürlüğü, kentin su ihtiyacının yarıya yakınını karşılayan Tahtalı, Balçova ve Gördes barajlarındaki güncel doluluk oranlarını açıkladı. Doluluk seviyesi Tahtalı Barajı’nda yüzde 31, Balçova Barajı’nda yüzde 76, Gördes Barajı’nda ise yüzde 13 olarak kayıtlara geçti. 3 barajdaki toplam su miktarı ise 188 milyon metreküp oldu. Bu üç önemli kaynağın dışında kente su sağlayan Ürkmez Barajı yüzde 43, Güzelhisar Barajı yüzde 86 ve Kutlu Aktaş Barajı ise yüzde 41 doluluk oranına sahip. Tahtalı’da 2008’den beri en düşük seviye Tahtalı, Balçova ve Gördes barajlarındaki su miktarının İzmir’in yaklaşık 8 aylık su ihtiyacını karşılayacağı bildirildi. İZSU yetkilileri Tahtalı Barajı’nda 2008 yılından bu yana en düşük su seviyesinin gözlendiğini belirtirken, su seviyesindeki düşüşün azalan yağışlardan kaynaklandığı vurgulandı. Açıklamada İZSU’nun kente kesintisiz içme suyu sağlamaya yönelik çalışmalarının devam ettiği ifade edilirken, “Barajlarımızda hiç yağış olmasa bile yıl sonuna kadar yetecek su mevcut; ayrıca yer üstü su kaynaklarının yanında kentimizin yer altı su kaynaklarından da faydalanıyoruz. Ancak uzun vadede yaşanabilecek susuzluk tehdidine karşı suyun tasarruflu kullanılması tüm toplumumuz açısından büyük önem taşıyor” denildi.
İstanbul Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Koca Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapının 2021 yılında başlanılan restorasyonunda sona gelindi. Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı freskler keşfedilen caminin zemini camla döşenerek adeta müzeye çevrildi. Yarın ibadete açılacak olan 965 yıllık caminin son hali ise havadan görüntülendi. Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapı Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2021 yılında restore edilmeye başlandı. Tarihi camide sürdürülen çalışmalar esnasında hem Bizans hem de Osmanlı Cihan Devleti dönemlerinin özenle korunduğu görüldü. Yapının içi, bir metre kadar toprakla doldurulduğu için katmanda yapılan kazılarda, Bizans devrinin özgün kotuna inilerek zeminde zengin bir döşeme mozaiğiyle karşılaşıldı. Restorasyon çalışmaları çerçevesinde Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı fresklerin keşfedildiği yapının zemini camla kaplanarak adeta müzeye çevrildi. Halısı kaldırıldıktan sonra ortaya çıkan cam zeminin altına döşenen ışıklandırma sistemiyle, Bizans ve Osmanlı tarihine ışık tutan eserler sergileniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ziyaret noktaları arasında yer alan cami, Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle halk arasında Hazreti Cabir Camii adıyla da biliniyor. Restorasyonda depreme karşı da güçlendirilen 965 yıllık tarihi cami yarın ikindi namazının ardından ibadete açılacak. Öte yandan, restorasyonu tamamlanan tarihi camiinin son hali havadan görüntülendi. “Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular sergilenecek” Hz. Cabir Camii’nin tarihi hakkında bilgi veren Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “Hz. Cabir Camii diğer adıyla Atik Mustafa Paşa Camii 1059 yılında bir manastır yapısı olarak inşa edildi. Sultan 2. Bayezid’in sadrazamlarından Koca Mustafa Paşa tarafından camiye çevrildi. Hz. Cabir Camii, içerisinde İstanbul kuşatması için gelen Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle Hz. Cabir Camii olarak da bilinmektedir. Yaklaşık bin yıldır ayakta duran bu yapı tarihsel süreçte birçok deprem ve yangına maruz kaldı. 1509 depreminde bir hasar aldığını kaynaklardan öğrenebiliyoruz. 1792 yılındaki Balat yangınında ve küçük kıyamet olarak adlandırılan İstanbul depreminde bir hasar aldı. Bu depremde minaresi yıkıldı, kubbesi de tahribata uğradı. Yıkılan eski minare yerine kesme taştan bir minare inşa edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak Hz. Cabir Camii’nin rölöve ve restitüsyon projelerini 2018 yılında Koruma Kurulu’na onaylattık. 2021 yılında ise restorasyon çalışmalarına başladık. Öncelikle araştırma kazıları ve raspa çalışmaları yaptık. Bu yapı içerisinde 1 metreye kadar kazı yapıldı ve 1 metre sonunda yapının ilk dönemine ait opus sectila ismiyle biline döşeme bulundu. Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular, seramik ve mozaik parçaları, Osmanlı dönemine ait özgün şeşhaneler gibi restorasyonda çıkmış eserler sergilenecek. Halı kaldırıldığında ziyaretçiler bu görüntüyle karşılaşacaklar” dedi. “Restorasyonda depreme karşı yapı güçlendirildi” Restorasyonu tamamlanan Hz. Cabir Camii’nde yapılan çalışmaları anlatan Feyyaz Fidan, “Yapının iç ve dış bedeninde raspa yapıldı. Eski onarımlarda yapılmış çimento esaslı sıvalar raspa edildi ve iç yüzeylerde freski sıvalara rastlandı. Freski sıvalar ve ’opus sectila’ belgelemesiyle, konservasyonu yapıldı. Bilim Kurulu kararı doğrultusunda yapının katmanlarının gösterilmesi adına harim içerisinde çelik konstrüksiyon ve üzerine cam bir döşeme yapıldı. Caminin iç tezyinatı hakkında bilgi vermek gerekirse, bitkisel kalem işleriyle süslenmiş bir yapıdır. Ve restorasyonda kalem işlerinin ihyası tamamlandı. Dış cephede özgün harç terkibine uygun derz yapıldı. Bu restorasyonda depreme karşı da yapı güçlendirildi. Enjeksiyon imalatı yapıldı. Minaresi şerefe kotuna kadar söküldü ve özgün tekniğinde tamamlandı. Kubbe üst örtüsü kurşunları yenilendi. Kirpi saçak imalatları yapıldı. İçlik, dışıklar, tüm kapılar, pencereler özgün malzeme cins ve boyutunda yenilendi. Özgün türbe kapısı ve Mahmud Güneşi fümigasyon işleri yapıldı. Hz. Cabir Camii’nin restorasyonunu en kısa sürede tamamlayarak ibadete açılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.