DÜNYA - 22 Eylül 2015 Salı 11:23

Mekke’den Arafat’a yürüyerek çıkıyorlar

A
A
A
Mekke’den Arafat’a yürüyerek çıkıyorlar

Haccın en önemli farzı olan Arafat Vakfesi için Mekke’den intikaller başladı.

Arasat’ın provası olan Arafat için yola ilk koyulanlar, peygamber efendimizin yaptığı gibi 21 kilometrelik yolu yürüyerek gitmeyi planlayanlar oldu. Kabe-i Muazzama’da dün akşam son tavaflarını yapan hacı adayları, Aziziye istikametindeki tünele girerek ilk etapta geçecekleri 9 kilometrelik Mina güzergahına çıktılar. Genç yaşlı demeden, Peygamber Efendimizin yaptığı hacdaki gibi Arafat’a yürüyerek gitmeyi planlayanlar, terviye gününden önceki gece yola koyuldular. Çocuklarını, 2 gün boyunca Arafat’ta yiyecekleri malzemelerini sırtlarına yükleyip yola koyulan hasbi hacı adayları, yolda bol bol lebbeyk diyerek telviye getiriyorlar.
Mısırdan, Türkistan’a kadar çok değişik coğrafyadan hacı adayları dün akşamdan beri yollardalar. Bazı hacı adayları da sabah saatlerinde yürüyüşe başladılar. Dilleri, dinleri ve renkleri milyonlarca hacı adayının aynı anda bulundukları tek nokta Arafat meydanı. İnanılmaz mahşeri bir kalabalığın toplandığı, hacı adaylarının hayatındaki en önemli 24 saati oluşturan Arafat’ta her santimine bir ayak basıyor. Dünyanın dört bir yanından gelen hacı adayı, haccın en önemli bölümü olan Arafat Vakfesi için Arafat'a doğru yola çıktı. Aralarında yaklaşık 65 bin Türk hacı adayının da olduğu müminler bembeyaz ihramlarıyla Mekke’nin caddelerini doldurdu. Her Müslüman'a hayatlarında bir defa farz olan hac ibadetlerini yerine getirmek için geldikleri Mekke'de haccın en önemli bölümü için dün akşam Arafat'a çıkmaya başladı. Hacı adaylarının intikalleri renkli görüntülere sahne oldu. “Lebbeyk Allahümme Lebbeyk” ve “Allahü Ekber Allahü Ekber La İlahe İllallahü vallahü ekber Allahü Ekber velillahilhamd” şeklinde telbiye ve teşrik tekbirlerini yüksek sesle tekrarlayan hacı adaylarının bir kısmı yürüyerek, büyük bir kısmı buldukları her araçla Arafat meydanına doğru yola çıktı.

İLK KAFİLELER ŞAFİLER
Mekke’ye kafilelerle gelenler kendi otobüsleri ile giderken, şehre kendi imkanlarıyla ulaşanlar ve Mekke yerlileri kamyonetlere, minibüs tepelerine doluştu. Bayramın ilk üç gününü de Mina’daki çadırlarda geçirecek olan 700 bin civarındaki Şafii hacı adayı ise önceki geceden itibaren Mina’ya doğru yürüyüşe geçti Peygamber Efendimizin yürüdüğü yolları takip ederek Mina’ya ulaşan Şafi hacı adayları geceyi Mina’da geçirdikten sonra bu sabah tekrar yürüyerek Arafat’a ulaştı. Gece boyu devam edecek intikallerle 3 milyon hacı adayının tamamı Arafat meydanında bir araya gelecek.

İLK ZİYARET CEBEL-Ü RAHME
Sabahın erken saatlerinden itibaren Arafat'ta, Hazreti Adem ile Hazreti Havva validemizin ilk buluştukları nokta olarak bilinen Cebel-ü Rahme tepesine çıkan hacı adayları, burada günahlarından af olunması için bol bol dua ediyor. Bugün Arafat’ta öğle ve ikindi namazlarını eda edecek olan hacı adayları Arafat vakfesine duracak, gün batımından itibaren de Arafat’tan çıkıp Müzdelife’ye doğru inecekler. Müzdelife’de bayramın üçüncü gününe kadar devam edecek şeytan taşlama ibadeti için 70 taş toplayacak ve şeytan taşlamak üzere Mina’ya varacaklar.

HUTBE MESCİD-İ NEMİRE’DE
Bu arada Arafat'ta bulunan Mescid-i Nemire Camisi de Arafat için hazırlandı. Hacı adaylarının bir bölümünün de öğle ve ikindi namazlarını kılacağı cami de aynı zamanda Arafat hutbesi de okunacak. Abbasiler döneminde yapılan cami, birçok defa elden geçirilerek günümüze kadar geldi. Son gelişmelerden sonra caminin kıble bölümünün Arafat sınırlarının dışında, arka bölümünün de Arafat sınırlarının içinde kaldığını belirten Diyanet yetkilileri Türk hacı adaylarını caminin ön tarafına geçerek cezaya düşmemeleri konusunda sık sık uyarma ihtiyacı hissetti.

İLK GÜN 7 TAŞ
Mina’dan Müzdelife’ye geçen hacı adayları Akşam ve yatsıyı Cem-i takdim yaptıktan sonra Vakfeye duracak. Hacı adayları Müzdelife'den sonra Hazreti İbrahim'in oğlu Hazreti İsmail'i kurban etmek için götürdüğü sırada şeytanın görüldüğü Mina bölgesine yürüyecek. Arafat, Müzdelife ve Mina bölgeleri arasında herhangi tabii bir sınır yok. Mina'da hacı adayları ülkelerine göre kafileler halinde şeytan taşlayacak. İlk gün Akabe adı verilen büyük şeytana 7 taş atacak Mekke’ye dönen hacı adaylarından kurbanını kesenler, taşını attıktan ve tıraşını olduktan sonra ihramdan çıkacak. Halk arasında “taş-baş-tıraş” diye özetlenen vazifeleri yaptıktan sonra ziyaret tavafını ve sa’yini bitirenler hac ibadetini tamamlamış olacak. 

İRFAN ALTIKARDEŞ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Çocukların dikkatini çalan tehlike: Kısa videolar Sosyal medyadaki kısa süreli video içeriklerinden çocukların olumsuz etkilendiğine dikkat çeken uzmanlar, çocukların dikkat süresini kısaltan ekran içeriklerinin uzun vadede öğrenme ve odaklanma sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor. Çocukların ekran süreleri ve içeriklerinin ebeveynlerin dikkat etmesi gereken önemli bir nokta olduğuna dikkat çeken Psikolog Meryem İlhan, kısa süreli içeriklerin dopamini hızlı uyararak çocukların dikkat süresini kısalttığını anlattı. Okuldan dönüş sonrası ebeveynlere düşen görevleri sıralayan Psikolog İlhan, "Öğrencilerimiz aslında okuldan çıktığı zaman öğretmenlerin kontrolünden ailelerinin kontrolüne geçmiş oluyor. Bu noktada aslında onlar için zor bir süreç başlıyor. Çünkü zaten çocuk gerçekten bir şeyleri ortaya koydu okulda, dinledi, çaba sarf etti; okul sonrası ise eve geliyor bu sefer anne babasının kontrollerinde ödevlerini yapma konusunda bir baskıya maruz kalıyor. Bu noktada aslında çocuklara ihtiyaçları olan alanı tanımamız, birazcık nefeslenmelerine izin vermemiz gerekiyor. Çocuğun zil işleyişine göre bir düzen oluşturup bir ders programı ile bu programa uymasını sağlamak lazım. Çünkü vücut sirkadiyen ritimi dediğimiz bir ritim var, biyolojik bir ritim. Uyku düzenimizi, sindirim düzenimizi belirliyor aslında bu sirkadiyen ritimi. Tabii ki dikkat odağımızla da ilişkili. Bu noktada çocukların akşama kadar dikkatini dersleri dinlerken yoğunlaştırdığını bir ebeveyn olarak bilmemiz, görmemiz, dinlenmelerine müsaade etmemiz gerekiyor. Sonrasında da aslında onların düzenine uygun şekilde akşamları sadece pekiştirme alıştırmalar yapmak daha sağlıklı görünüyor" dedi. "Molalarla birlikte desteklemek çok daha sağlıklı olacaktır" Çocukların dikkat süresine dikkat çeken İlhan, "İlkokul çocuklarında 15-20 dakikalık bir dikkat süresi yoğunlaştırabildiklerini gözlemliyoruz. Ortaokul çocuklarında bu yarım saate kadar çıkabiliyor. Liseli çocuklarda 35-40 dakikaya kadar dikkat sürelerini, odaklamalarını bekliyoruz. Bu noktada çocuğumuzun yaş aralığına bakarak ona uygun programı sağlayabiliriz. Tabii ki molalarla birlikte desteklemek çok daha sağlıklı olacaktır. Çocuklara bakıldığı zaman aslında baskıcı gibi ebeveynler istemiyorlar. Onları anlayan, onlara sevgisini hissettirebilen ebeveynler istiyorlar. Ebeveynler olarak evet çocuklarımızın çok iyi gelişmesini istiyoruz, bu çok kıymetli ama çocuklarımıza anlayış ve sevgi verebildiğimiz takdirde zaten onlar potansiyellerinden en iyisini ortaya koyabiliyor" şeklinde konuştu. "Masum duygularla verdiğimiz o içerikler dopamini çok hızlı uyarıyor" Çocuklarının ekran içeriklerini kontrol edilmesi gerektiğine değinen Psikolog Meryem İlhan, "Çocukların aslında bir şeyleri izlemesini doğal karşılıyoruz, teknoloji çağındayız. Tabii ki ebeveynler telefon oynarken çocukların ekran süresinin sıfır olmasını beklemiyoruz. Ancak çocuğumuza izlettiğimiz videoların içeriği bu kapsamda çok önemli. Çünkü bu onların dikkat süresini odanın tahammül süresini aslında çok etkiliyor. ‘Kısa süreli içerikler hiç önemli değil, kısa içerikler izlesin’ diye aslında ellerine çok masum duygularla verdiğimiz o içerikler dopamini çok hızlı uyarıyor ve daha sonrasında bu çocuklar ders çalışırken ya da herhangi bir önemli şeye odaklanırken bu dopamin sistemi ‘beni hızlıca uyarmalısın’ olarak kendisini hatırlatıyor ve bu da tabii ki çocukların dikkat süresini kısaltıyor. O yüzden çocuklara aslında telefon oynatmayın değil bizim önerimiz, içerikleri kontrol edin noktasında onlar için faydalı olacak içerikleri onlara sunmak noktasında büyük görevler düşüyor" diye konuştu.
Zonguldak BEUN’dan engelsiz üniversite ödüllerinde çifte başarı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından düzenlenen "Engelsiz Üniversite Ödülleri 2025" kapsamında elde ettiği derecelerle erişilebilir ve kapsayıcı üniversite anlayışındaki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. BEUN, "Engelsiz Üniversite Bayrakları Sıralaması"nda Türkiye 3’üncüsü, "Engelsiz Üniversite Program Nişanı Sıralaması"nda ise Türkiye 4’üncüsü olmaya hak kazandı. "Sosyokültürel Faaliyetlerde Erişim" alanında; Ereğli Eğitim Fakültesi, Teoman Duralı İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Fen Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Gökçebey Mithat-Mehmet Çanakcı Meslek Yüksekokulu ve Devrek Meslek Yüksekokulu olmak üzere toplam 7 akademik birim "Mavi Bayrak" almaya hak kazandı. "Eğitimde Erişim" alanında ise Teoman Duralı İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile Sağlık Bilimleri Enstitüsü olmak üzere 3 akademik birim "Yeşil Bayrak" ile ödüllendirildi. Aynı törende; Fen Bilgisi Öğretmenliği, Turizm Rehberliği, Kimya, İngilizce Hazırlık Programı, Okul Öncesi Öğretmenliği, Matematik, Eczacılık, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, Sınıf Öğretmenliği, Türkçe Öğretmenliği, Fizik, Turizm İşletmeciliği ve Yönetimi Tezli Yüksek Lisans ile Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Tezli Yüksek Lisans programlarının da aralarında bulunduğu 15 program "Engelsiz Program Nişanı" almaya layık görüldü. Törende konuşan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, eğitime adil erişimin gelişmiş toplumların temel özelliklerinden biri olduğunu vurgulayarak yükseköğretimi bir ayrıcalık değil, toplumsal bir hak olarak gördüklerini ifade etti. Üniversite kampüslerinin engelli öğrenciler açısından her yönüyle erişilebilir olmasının fırsat eşitliğinin vazgeçilmez unsuru olduğuna dikkat çeken Özvar, engelsiz üniversite uygulamalarının mekânsal, eğitsel ve sosyokültürel boyutlarıyla önem taşıdığını belirtti. Başkan Prof. Dr. Özvar sözlerinin sonunda tören kapsamında ödül alan tüm üniversiteleri ve rektörlerini tebrik ederek çalışmalarında başarılar diledi. Elde edilen başarıya ilişkin değerlendirmede bulunan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, BEUN’un bu alandaki istikrarlı çalışmalarının ödüllendirilmesinden büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade ederek şu sözleri dile getirdi: "Engelsiz Üniversite Ödülleri kapsamında elde ettiğimiz bu anlamlı dereceler, üniversitemizin erişilebilirlik ve kapsayıcılık konusundaki kararlılığının somut bir göstergesidir. Eğitimde fırsat eşitliğini esas alan bu vizyonun ülke genelinde yaygınlaşmasına öncülük eden başta Yükseköğretim Kurulu Başkanımız Sayın Prof. Dr. Erol Özvar’a ve tüm YÖK ailesine teşekkürlerimi sunuyorum. Bununla birlikte Bayrak ve nişan almaya hak kazanan tüm fakültelerimizi, yüksekokullarımızı, enstitümüzü ve programlarımızı özverili çalışmalarından dolayı gönülden tebrik ediyorum. Bu başarı, yalnızca bir ödül değil; insan onuruna yakışır, herkes için erişilebilir bir üniversite anlayışının güçlü bir tezahürüdür." Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, elde ettiği bu önemli derecelerle yalnızca akademik başarılarıyla değil; toplumsal sorumluluk bilinci, kapsayıcı eğitim anlayışı ve erişilebilir üniversite vizyonuyla da yükseköğretimde önemli başarılarını sürdürüyor.
Muğla Marmaris Belediyesi Personel AŞ’nin veteriner hekim alımında mülakat için geldi kapıda kaldı Marmaris Belediyesi Personel Anonim Şirketi’nin İŞKUR üzerinden yayımladığı veteriner hekim alım ilanı, mülakat günü yaşandığı öne sürülen aksaklıklar nedeniyle bir adayın tepkisine yol açtı. İŞKUR sisteminde yer alan resmi belgede, 27 Aralık Cumartesi günü saat 10.00’da Marmaris Belediyesi’nde sözlü mülakat yapılacağı bilgisi bulunmasına rağmen, ilana başvuran veteriner hekim E.B., belirtilen gün ve saatte belediyeye gittiğinde ortada ne bir mülakat komisyonu ne de yetkili bir kişi bulabildiğini iddia etti. "Saat 10 oldu ama kimse yoktu" Sabah saat 09.30’da mülakat ilanına istinaden belediye önünde hazır bulunduğunu belirten E.B., saat 10.00 olmasına rağmen kimsenin gelmemesi üzerine güvenliğe durumu sorduğunu ifade etti. Güvenlik görevlisinin de mülakattan haberi olmadığını söyleyen E.B., kendileri dışında kimsenin belediyede bulunmadığını öne sürdü. Ailesi Muğla’da yaşayan ve kendisi yüksek lisans için Ankara’da bulunan E.B., ilanı 22 Aralık’ta Ankara’dayken gördüğünü, aylardır iş aradığını ve ailesinin Muğla’da yaşaması nedeniyle bu ilana umut bağladığını söyledi. E.B "İlanı görür görmez bunun bir fırsat olabileceğini düşündüm. Belediyeyi arayıp şartları sordum, ne yapmam gerektiğini öğrendim. 24 Aralık’ta Marmaris’e gelerek başvurumu şahsen yaptım ve belgelerimi elden teslim ettim. Ancak bana mülakat sürecine dair herhangi bir farklı bilgilendirme yapılmadı" diyerek , İŞKUR ilanında açıkça mülakat tarihi ve saatinin yer aldığını vurguladı. E.B., "İlanda 27 Aralık saat 10.00’da sözlü mülakat yapılacağı yazıyordu. O gün geldik ama kimse yoktu. Sonrasında ulaştığımız yetkililer ‘biz sizi ararız’ dedi. Oysa ne başvuru sırasında ne de ilanda böyle bir bilgilendirme vardı. Resmi ilanda doğru olmayan bilgiler yer alıyor. En azından bu durumun baştan açıkça söylenmesi gerekirdi" sözleriyle tepkisini dile getirdi. İnsan kaynakları müdürü: "İŞKUR hata yapmış olabilir" Veteriner Hekim E.B.’nin iddiasına göre, yaşananların ardından Marmaris Belediyesi İnsan Kaynakları Müdürü, kendisine ve yanında bulunanlara, mülakat tarihine ilişkin bilgilerinin olmadığını, cumartesi günü mülakat yapılmadığını ve İŞKUR’un bir hata yapmış olabileceğini söyledi. İnsan Kaynakları Müdürü’nün, "Madem buraya kadar gelmişsiniz, görüşelim" diyerek E.B.’yi mülakata aldığını aktaran adayın babası H.E , görüşme sonunda kendisine telefonla bilgilendirme yapılacağının söylendiğini belirtti. Ayrıca, alım süreci kapsamında 7 adayın daha bulunduğu bilgisinin de kendisiyle paylaşıldığını ifade etti. İlan süreci soru işaretleri doğurdu Söz konusu ilan, Marmaris Belediyesi Personel AŞ tarafından kurum dışı kamu işçi alımı kapsamında yayımlanmış, 1 veteriner hekim alımı yapılacağı, pozisyonun daimi ve tam zamanlı olduğu ilan metninde açıkça belirtilmişti. Başvuruların Marmaris’te şahsen alınacağı ve görüşmenin 27 Aralık’ta yapılacağı bilgisi de İŞKUR sisteminde yer almıştı.