SAĞLIK - 08 Nisan 2015 Çarşamba 18:26

Migren ağrılarına ‘Nöral Terapi’ ile çözüm

A
A
A
Migren ağrılarına ‘Nöral Terapi’ ile çözüm

Nöral terapist Dr. Lokman Kılıç, günlük yaşamı aksatacak kadar sık ve şiddetli olabilen migren ağrılarını nöralterapiyle tedavi ediyor.

Toplumda birçok insanın muzdarip olduğu migren ağrılarının tedavisinde son yıllarda nöral terapiden de yararlanılıyor. Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan bu yöntem cilde lokal minik iğneler batırılarak yapılıyor. Mardin’de migren ağrılarını nöralterapiyle tedavi eden nöral terapist Dr. Lokman Kılıç, migren gibi geçmeyen kronik ağrıların temelinde otonom sinir sisteminde oluşan hasarların olduğuna dikkat çekti. Vücutta iki sinir ağının bulunduğuna dikkat çeken Kılıç, "En çok bilineni beyinden başlayıp vücuda kablo gibi yayılan sinirlerdir. Otonom sinir sistemi ise kablo gibi değildir. Bağlantılarını birbirine eklediğimizi varsaydığımızda dünyanın etrafını 12 kez dolaşacak kadar uzunlukta olabilecek yoğunlukta bir net-work ağıdır. Migrende bu ağın bir yerinde yaşam boyu geçirdiğimiz hastalıklardan kalan kopukluk olur. Bu kopukluktan çıkan olumsuz sinyal zaman zaman migren ataklarını başlatır. İşte, nöral terapi bu bozukluğu düzelten bir tedavidir. Hastanın otonom sinir sistemini düzenler. Şikâyetlerin temeline inerek, ne zaman, nasıl ortaya çıktığını değerlendirir. Nöral terapi ile migrende ve pek çok hastalıkta temel felsefe insana bir bütün olarak bakabilmektedir" dedi.

DOĞAL YOLDAN TEDAVİ 

Nöral terapi tedavisinin, güç yahut tedaviye direnç gösteren hastalıklarda tedavi için vücudun çeşitli bölgelerine anestezik ilaç enjeksiyonunu içeren bir sistem olduğunu aktaran Dr. Kılıç, "Temelinde, sağlıklı bir kişinin vücudunda serbestçe akan enerji anlayışı vardır. Yaralanma, hastalık, beslenme bozukluğu, stres ve hatta yara izleri bu serbest akışı bozar ve müdahale bölgeleri denilen enerji düzensizliğinin oluşmasına yol açar. Alman araştırmacıları hastalıkların ve kronik ağrıların yüzde 40'ının vücuttaki müdahale bölgeleri kaynaklı olduğunu tespit etmişlerdir. Vücudun pek çok noktasına enjeksiyonlar yapılmakla birlikte migreni oluşturabilecek veya semptomları arttırabilecek nedenler bulunmaya çalışılır. Uygulamalar genelde cilt altı, kas dokusu, vücuttaki yara ve ameliyat izleri, eklem içi uygulamalar ve hastanın şikayetine bağlı olarak farklı bölgelere ince uçlu iğneler kullanılarak ve çok az miktarda lokal anestezi kullanılarak yapılmaktadır. Amaç kesinlikle ilaç vermek ve enjeksiyon yapmak değil doğal yoldan düzenleme yapmak ve vücudun kendini iyileştirmesine aracı olmaktır. Sadece enjeksiyon tedavisi olmayıp beslenmeniz ve özellikle bağırsak fonksiyonlarınız da bu tedavide ele alınır ve gerekirse düzenleme yapılır" diye konuştu.

NÖRAL TERAPİNİN TEDAVİ ETTİĞİ HASTALIKLAR

Dr. Kılıç, nöral terapi ile tedavi edilebilen hastalıkları ise şu şekilde açıkladı:
"Nöral terapinin amacı bu müdahaleyi düzeltmek ve hastalığı veya semptomu tedavi etmektir. Nöral terapi çok yaygın olarak kronik ağrıları geçirmek için başvurulan bir yöntem olsa da aynı zamanda alerjiler, bahar nezlesi, baş ağrıları, astım, kireçlenme, romatizma hastalıkları, hormon düzensizliği, spor veya kas yaralanmaları, safra kesesi, kalp, karaciğer hastalıkları, depresyon, baş dönmesi, adet dönemi ağrı ve krampları, deri ve dolaşım problemleri için de tedavi edicidir. Boyun, sırt, bel ağrıları, diz, kalça, omuz ağrıları, migren ve baş ağrıları, romatizmal hastalıklar, ankilazon spondilit fibromiyalji (kas romatizması), miyofasial ağrı sendromu, huzursuz bacak sendromu, boyun ve bel fıtıkları, trigeminal nevralji, stres, depresyon, anksiyete zona ağrıları, kronik yorgunluk sendromu, bacaklardaki dolaşım bozukluklarında tedavi edicidir." 

MEHMET SALİH KESKİN
MARDİN

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yargılanan eski DHMİ Daire Başkanı Acar: "Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ) eski daire başkanı Mehmet Cemil Acar, ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ suçlaması ile yargılandığı davada, "Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" dedi. Ankara 89. Asliye Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Cemil Acar bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Sanık Acar’ın eski eşi tutuksuz sanık Çağla Acar ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme hakimi, dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından sanık Acar’a söz verdi. Sanık Acar, "Hiçbir çekincem olmadan 20 yıllık banka hesaplarımın incelemesini istedim. 28 yıl boyunca onur ve şerefimle devlete hizmet ettim, birçok projede görev aldım. Hakkımda en ufak bir soruşturma olmadı. Ben emekli olduktan sonra bu soruşturma yapıldı. Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak. Babamın fabrikası yüzünden bana bir linç yürütülüyor. Şerefim, haysiyetim zan altında bırakıldı" dedi. Avukat ve sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Cemil Acar’ın tutukluluk halinin devamına, Acar’ın eski eşi Çağla Acar hakkındaki mevcut adli kontrolün ise devamına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 12 Ocak 2026 tarihine erteledi. Olayın geçmişi Eski DHMİ Daire Başkanı Mehmet Cemil Acar’ın evinde yapılan aramada Acar’a ait kasada 26 kilogram külçe altın, 1 milyon 320 bin dolar ve 121 bin euro bulunmuştu. Soruşturma sürecinde Acar’ın bürokratken çok sayıda gayrimenkul edindiği de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tespit edilmişti.