GÜNDEM - 29 Aralık 2019 Pazar 10:46

Onu gören kedi ve köpekler esas duruşa geçiyor

A
A
A
Onu gören kedi ve köpekler esas duruşa geçiyor

Antalya’da 60 yaşındaki Ekrem Güç, emekli maaşının yarısını sokak kedileri ve köpekleri için harcıyor. 100’e yakın kediyi ciğerle, onlarca köpeği de kızartılmış tavukla besleyen Güç’ü gören sokak hayvanları adeta esas duruşa geçiyor.

Bağ-Kur emeklisi olduktan sonra sokak hayvanlarını beslemeyi görev edinen 60 yaşındaki Ekrem Güç, evinde beslediği 15 kedinin yanı sıra sokaktaki 100'den fazla kedi ve köpeği de emekli maaşının neredeyse yarısını harcayarak besliyor. Yaklaşık 10 yıldır beslediği hayvanlar için sabahın erken saatlerinde evinden çıkan Güç, ilk olarak çevre esnaflardan alışveriş yapıyor. Kediler için kasaplardan ciğer, köpekler için de esnaftan kızartılmış tavuk alan Güç, daha önceden hayvanları beslediği alanlara giderek onları çağırıyor. Güç’ün geldiğini anlayan kedi ve köpekler ise adeta esas duruşa geçiyor. Örnek hayvansever, bu davranışıyla herkesin takdirini kazanıyor.

Onu gören kedi ve köpekler esas duruşa geçiyor

Sokak hayvanlarına karşı aşırı duyarlılığı olduğunu anlatan Ekrem Güç, “Bunlar garip olduğu için onları doyurmam gerektiğine inandım. ‘Ciğer verme, mama ver’ diye beni dışlayanlar da oldu. 4 ayrı yerde 90 kediyi besliyorum. Ayrım yapmıyorum. Kedi ve köpekleri nerede görürsem yanımda getirdiğim malzemelerimle besliyorum. Kedilere ciğer, köpeklere tavuk alıyorum. Yağmurlu havalarda dahi aç kalmalarını istemiyorum” dedi.

“Para ikinci planda”

Güç, maaşının 2 bin 250 lira olduğunu belirterek, hayvanların günde 30-35 lira arasında değişen bir maliyeti olduğunu söyledi. Paranın kendisi için ikinci planda olduğunu ifade eden Güç, “Ben içimden gelerek yapıyorum. Hayvan sevgisi olduğu için para düşünülmez. Para ikinci planda. Arada sırada yarınki masrafları benden olsun diyen hayvanseverler de oluyor” diye konuştu.

Onu gören kedi ve köpekler esas duruşa geçiyor

“1 saat önceden gelip yerlerini alıyorlar”

Kedileri ciğerle, köpekleri de kızartılmış tavukla beslediğini aktaran Güç, “Mamayı seven kedi var, sevmeyen kedi var. Kedilerin yüzde 90’ı ciğeri sever. Kedilere mama vermek yerine ciğer vermek daha faydalı. Her gün beni bekliyorlar. 1 saat önceden gelip yerlerini alıyorlar. Gariban oldukları için gidecek yerleri de yok. İçimden gelerek yapıyorum. Herkesi de faydalı olmaya çağırıyorum. Kimse öteki dünyaya giderken bir şey götüremeyecek. Akıllı olmak lazım, başka dünya yok. Biz nasıl dünyada yaşıyorsak, onlara da bu hakkı tanımalıyız” ifadelerini kullandı.

Suat Metin - Burak Yalman

 



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Osmaniye MPS hastası kuzenler, yaşlarına rağmen gelişmeyen vücutlarıyla hayat mücadelesi veriyor Osmaniye’de yaşayan Mümine-Mine kardeşler ve kuzenleri Muhammed Kayra Kalkan ender görülen Mukopolisakkaridoz (MPS) hastalığı ile hayat mücadelesi veriyor. Osmaniye’de yaşayan Ayşe ve Mehmet Kalkan çifti, 25 yaşındaki Mümine ve 21 yaşındaki Mine’nin 5 yaşına geldiklerine yaşıtlarına oranla bedensel gelişimlerinin geri olduğunu fark etti. Kalkan ailesi, kızlarını götürdükleri hastanede evlatlarının 200 bin kişide bir görülen MPS hastası olduğunu öğrendi. MPS hastalığına karşı mücadeleleri 5 yaşında başlayan kardeşlerin kuzeni olan 16 yaşındaki Muhammed Kayra Kalkan’da da aynı hastalık teşhis edildi. İlerleyen yaşlarına rağmen 2 kardeş ve 1 kuzenin vücut iskeletleri gelişmedi. Bakanlık tarafından verilen ilaçları yürüsün veya yürümesin bütün MPS hastalarının almasını istediklerini söyleyen baba Mehmet Kalkan, "İki MPS hastası kızım var, Mümine Kalkan, Mine Kalkan bir de yeğenim Muhammed Kayra Kalkan bunlar üçü de MPS hastası. MPS hastası Mukopolisakkaridoz, 200 binde bir kişide görülen bir hastalıktır. Kemik bozukluğu, iskelet bozukluğu iç organlar büyüyor ama bedenen büyümüyor. Nefes darlığı var, astımı var, yürümede sıkıntı yaşıyorlar, elinden tutmasak zaten yürüme şansı yok. 5 yaşından sonra meydana çıktı rahatsızlıkları, tedavisi şu an için yok. Bu hastalığın sadece hastalığın ileri gitmemesi için, geriye düşmemesi için bu aldığımız ilacı kullanıyoruz. Yurt dış ilaçlarımız var, Sağlık Bakanlığı’ndan bize Ankara’dan kargoyla evimize kadar geliyor. Şu an için bir tanesi 900 euro olarak belirlenmiş haftada 20 doz kullanıyoruz. 20 flokum, 11 flokum birine kullanıyoruz, 9 flokum birine kullanıyoruz. Rapor alırken yürüme testine giriyoruz, merdivene çıkma testine giriyoruz, salonun testine giriyoruz. Bunlar onaylanmasa zaten bize yurt dışı ilaçları da veremiyorlar. Bütün MPS hastalarının bu ilaçlarını yürüsün veya yürümesin, hepsini almasını istiyoruz" dedi. Hayalinin üniversiteye gidip psikoloji veya öğretmenlik okumak olduğunu söyleyen Mine Kalkan, "MPS hastasıyım, bu hastalıktan dolayı pandemi döneminde kalp rahatsızlığımız, daha öncesinde astım, alerjik rahatsızlıklarımız çıktı. Bazen çok uzun konuşamıyoruz, kelimelerimiz yetmiyor. Bazen de nefes alıp verme konusunda sıkıntılarımızı yaşıyoruz. Yürürken birinin desteğiyle yürüyoruz. Yani yanımızda biri olmayınca kendimizi güvende hissetmiyoruz veya her an düşecek gibi oluyoruz. Rapor alırken sürekli bir sıkıntı yaşıyoruz, yürüme testinde biz büyük zorluk yaşıyoruz. Pandemi döneminde liseyi bitirdim, üniversite hayalim vardı o da sağlık sorunlarım nedeniyle sınava giremedim. Bu yüzden de üniversitede okuyamadım sağlıklı olsaydım eğer psikoloji bölümünde okumak isterdim veya öğretmenlik bölümünde okumak isterdim" diye konuştu. Kuzenleri Mümine ve Mine gibi Mukopolisakkaridoz (MPS) ile mücadele eden, hastalığın ilerlemesini durduran ilacı yürüyemediği için kullanamayan Muhammed Kayra Kalkan (16) ise, "Şu an açıktan okuyorum, pandemi oldu işte, deprem oldu. Onlardan dolayı sınavlara giremedim. Günümün çoğunu televizyon izleyerek ve telefonda oyun oynayarak geçiriyorum. Onun dışında bir şey yapamıyorum. Küçüklükten beri hayalim beyin cerrahı olmaktı" dedi.
Kütahya İzmir Bilimpark yönetim ekibinden Kütahya Tasarım Teknokent’e ziyaret İzmir Bilimpark yönetim ekibi, Mentor-Mentee Eşleştirme Programı çerçevesinde Kütahya Tasarım Teknokent’i ziyaret etti. İzmir Bilimpark Genel Müdürü Kayahan Dede, Bölge Ofisi Yöneticisi ve Kuluçka Merkezi Koordinatörü Irmak Tunakan, Muhasebe ve İdari İşler Sorumlusu Cansu Ayhan’dan oluşan İzmir Bilimpark yönetim ekibi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Mentor-Mentee Programı buluşmaları çerçevesinde Kütahya Tasarım Teknokent’e ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarette, iki teknokent arasındaki iş birliğini güçlendirmenin yanı sıra, bilgi ve deneyim paylaşımını artırmayı hedefleyen kapsamlı bir toplantı yapıldı. Toplantıda, Genel Müdür Prof. Dr. Ersan Öz ve Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Durmuş Özdemir, Kütahya Tasarım Teknokent’in süreçleri hakkında detaylı bir sunum yaparak, teknokentin mevcut durumunu ve gelecek hedefleri üzerine bilgiler paylaştılar. İzmir Bilimpark Genel Müdürü Kayahan Dede, Teknokentlerin inovasyon ekosistemine katkıları, girişimcilik destek programları, üniversite-sanayi iş birliği projeleri ve sürdürülebilirlik stratejileri gibi konularda İzmir Bilimpark’ın deneyimlerini aktardı. Sunumun ardından İdari ve Mali İşler Koordinatörü Yunus Emre Telli ile Ar-Ge ve İletişim Koordinatörü M. Emin Beytul, tarafından sorulan soruları yanıtlayan İzmir Bilimpark yönetim ekibi, teknokentlerin idari ve mali yapıları, Ar-Ge projelerinin yönetimi, iletişim stratejileri ve uluslararası iş birlikleri üzerine bilgi paylaşımında bulundular. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Tasarım Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Ersan Öz, “İzmir Bilimpark ekibini ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk. Bu tür buluşmalar, bilgi alışverişi ve iş birliği fırsatları oluşturarak iki kurumun da gelişimine katkı sağlıyor. Gelecekte daha birçok ortak projede bir araya gelmeyi umuyoruz” dedi. İzmir Bilimpark Genel Müdürü Kayahan Dede, bu buluşmanın iki teknokent arasındaki iş birliğini daha da güçlendirdiğini ve gelecekteki ortak projeler için umut verici bir başlangıç olduğunu belirtti.