RAMAZAN - 01 Temmuz 2015 Çarşamba 08:55

Oruçta mezhep taklidi nedir?

A
A
A
Oruçta mezhep taklidi nedir?

Onbir ayın sultanı Ramazan ayında iyilik yapmak ve ibadetlerimizi yerine getirmek büyük önem taşır. Peki oruçta mezhep taklidi nedir?

Her Müslümanın ibadet yaparken ve haramdan sakınırken, kendi mezhebi âlimlerinin, (Fetva böyledir), (En iyisi budur), (En doğru söz budur) gibi bildirdiklerine uyması lâzımdır. Kendi arzusu ile yaptığı bir şey, buna uymasına mâni olur ve bu mâni' olmanın önlenmesinde (harac), meşakkat bulunursa, kendi mezhebinde doğru olduğu bildirilen başka bir söze uyması lâzımdır. Böyle de yapamazsa, Hanefi mezhebinde bulunan kimse, Hanefi mezhebindeki âlimlerin fetva olarak seçilmemiş zayıf sözlerine uyarak, işini görür. Böyle kurtuluş yolu da bulamazsa, diğer üç mezhepten birini taklid ederek, yani bir mezhebe uyarak o işi yapar.

Bir ibadeti yaparken, başka mezhebi taklid etmek için, kendi mezhebine göre yapmakta harac, meşakkat bulunması lâzımdır. Meşakkat, zorluk yok iken, taklid edilmez. Bir farzın yapılmasına mâni veya haram işlemeğe sebep olanı önlemenin meşakkatli, güç olmasına (Harac) denir.

(Ni'met-i islâm)da şöyle yazıyor: (Bir Hanefinin kendi mezhebine göre yapamadığı bir işi yapabilmesi için Şafiî mezhebini taklid etmesinde bir beis yoktur. (Bahrürrâık) ve (Nehrülfâık)da da böyle yazılıdır. Fakat bu işi yaparken, Şafii mezhebinin şartlarını da yerine getirmesi lâzımdır. Harac olmadan ve şartlarını yapmadan taklid ederse, buna (Müleffık) denir ki, kolayları arayıp toplayıcıdır.

Hanefide câiz olmayan bir şeyi, Şafiide veya Malikide câiz olduğu için, zarûret ve harac olmadan yapamaz. Meselâ sağlam olanın veya kaplama dişi olduğu için, Maliki mezhebini taklid eden Hanefinin, derisinden kan akınca veya idrar kaçırınca, abdest alması lâzımdır.

İbni Âbidîn diyor ki, (Hasta, hastalığının artmasından veya iyi olmasının gecikmesinden yahut şiddetli ağrı gelmesinden veya hasta bakıcı, hastalanarak, onlara bakamayıp helâk olmalarından korkar ise, oruç tutmayıp sonra kaza eder. Sağlam kimse, hasta olacağını çok zan ederse ve nehir temizlemek gibi iş yaparken veya devletin emri ile çalışırken, çok sıcak veya soğuk tesiri ile helâk olacağını ve [kimsesiz olup hiçbir yerden yardım görmeyen] kadın [nafakasını kazanmak için] çamaşır yıkamak ve yemek pişirmek ile helâk olacağını, çok zan ederek anlarsa, oruç tutmaması ve niyetli orucu bozması câiz olur, başka zaman kaza eder.

Oruç kazası, arka arkaya olduğu gibi, ayrı ayrı günlerde de, bir gün için, bir gün oruç tutmaktır. Aralıklı tutarken, araya başka Ramazan gelirse, önce Ramazanı tutar. İhtiyâr olup, ölünceye kadar Ramazan orucunu veya kazaya kalmış oruçlarını tutamayacak kimse ve iyi olmasından ümit kesilen hasta, gizli yemelidir. Zengin ise, her gün için bir fıtra, yani beşyüzyirmi dirhem [binyediyüzelli gram] buğday veya un veya kıymeti kadar altın veya gümüş para, bir veya birkaç fakire verir. Ramazanın başında veya sonunda toptan hepsi bir fakire de verilebilir. Fidye verdikten sonra kuvvetlenirse, Ramazan oruçlarını ve kaza oruçlarını tutar. Fidye vermeden ölürse, iskât yapılması için vasiyet eder. Fakir ise, fidye vermez. Dua eder. Böyle ihtiyâr ve hasta, sıcak veya soğuk mevsimde tutamıyorsa, uygun gelen mevsimde kaza eder. Oruç tutunca, namazı ayakta kılamayan kimse, oruç tutar ve namazı oturarak kılar.

Oruç kefareti için, bir köle âzâd edilir. Köle âzâd edemeyen, ard arda, altmış gün oruç tutar. Altmış gün sonra, tutmadığı her gün için, birer gün daha tutar. Devamlı hasta veya çok yaşlı olup, altmış gün kefaret orucunu tutamaz ise, altmış fakire bir gün taam ibaha eder. Yani doyurur. Aç olan altmış fakiri, bir günde iki kere doyurmak lâzımdır. Hepsinin aynı günde yemeleri şart değildir. Bir fakiri her gün iki defa doyurmak üzere altmış gün veya her gün bir defa doyurmak üzere yüzyirmi gün yedirmek de olur. Yahut, altmış fakirin her birine, yarım sâ' [bin yediyüz elli gram] buğday veya un veya bir sâ' arpa, kuru üzüm, hurma temlik eder. Bunların kıymeti kadar ekmek, başka mal veya altın, gümüş vermek veya bunları bir fakire altmış gün devamlı vermek de câiz olur. Köle satın alabilecek kimsenin oruç tutması, oruç tutabilenin de fakirleri doyurması câiz değildir. Fakir olan hasta ve ihtiyâr, zengin olunca doyurur. Kefaret yaparken niyet etmek lâzımdır. (Tam İlmihâl Seâdeti Ebediyye)

KAYNAK: dinimizislam.com

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Isparta Fenerbahçeli çift Galatasaray’ın şampiyonluk kutlamalarına katıldı Trendyol Süper Lig’in 38. ve son haftasında Galatasaray’ın şampiyonluğu Isparta’da coşkuyla kutlandı. Galatasaraylı arkadaşlarının sevincine ortak olan Fenerbahçeli çift, "Sporda önemli olan dostluk. Türk futbolu bitmesin. Biz Fenerbahçe formamızla buradayız" dedi. Trendyol Süper Lig’in son haftasında Galatasaray deplasmanda Konyaspor’u 3-1 mağlup etti. Karşılaşmanın bitmesi ile şampiyonluğunu ilan eden Galatasaraylı taraftarlar konvoylar eşliğinde sokaklara döküldü. Sarı-kırmızılı taraftarlar Isparta’da Kaymakkapı Meydanı’nda başlayan konvoyun ardından 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’nda toplanarak meşale ve bayraklarla şampiyonluğu kutladı. Mustafa Aycan: "Sporda önemli olan dostluk. Türk futbolu bitmesin. Biz Fenerbahçe formamızla buradayız" Isparta’da yaşayan Fenerbahçeli Beyza-Mustafa çifti Galatasaraylı arkadaşlarıyla birlikte meydanda şampiyonluk kutlamalarına katıldı. Fenerbahçe formalarıyla birlikte arkadaşlarının sevinçlerine ortak olduğunu söyleyen Mustafa Aycan "Galatasaray şampiyon oldu, tebrik ederiz. Bizde bu yarışın içerisindeydik, formalarımızı giyindik, inandık ama olmadı. Her sene olduğu gibi yine seneye diyeceğiz. Her zaman kendi takımımızın yanındayız. Bugün de Galatasaraylı arkadaşlarımızın yanındayız her zaman destek var. Aramızda ezeli bir rekabet vardı. Kazanan Galatasaray oldu tebrik ederiz" dedi. Fenerbahçeli taraftar Mustafa Aycan konuşmasının devamında “Sporda önemli olan dostluk. Türk futbolu bitmesin. Biz Fenerbahçe formamızla buradayız herkese tavsiye ederim bu davranışı” şeklinde konuştu. Meydanda toplanan kalabalık kutlamaların ardından sorunsuz bir şekilde dağıldı.
Konya Okan Buruk: "Sonunda iyiler mutlaka kazanır diyorduk ve sonunda iyiler kazandı" Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, hedeflerinin 5. yıldız olduğunu belirterek, "Sonunda iyiler mutlaka kazanır diyorduk ve sonunda iyiler kazandı" dedi. Trendyol Süper Lig’in 38. ve son haftasında Galatasaray konuk olduğu Konyaspor’u 3-1 yendi ve 102 puanla şampiyon oldu. Maçın ardından Galatasaray Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur ile Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Panathinaikos ile Euroleague’de şampiyonluk yaşayan Başantrenör Ergin Ataman’ı kutlayan Buruk, "Ergin hocamı tebrik ediyorum. Kendisi çok değerli ve çok iyi bir Galatasaraylı. Ergin hoca şampiyon, Galatasaray şampiyon" dedi. Şampiyonluktan dolayı çok mutlu olduklarını söyleyen Erden Timur, "En başta hocama teşekkür ediyorum. Emeği çok büyük. Çok güzel bir kalbi var. Galatasaray’a çok şeyini veriyor. Oyunculara çok teşekkür ediyorum. Başkanımıza, yönetim kuruluna, Florya personeline teşekkür ediyorum. Hep diyorum, sonunda hak eden kazandı. Bu sonuca ulaştığımız için çok mutluyuz" diye konuştu. Okan Buruk: "Hedefimiz 5. yıldız" ’Sonunda iyiler mutlaka kazanır diyorduk ve sonunda iyiler kazandı’ diyen Okan Buruk, sözlerine şöyle devam etti: "Erden Bey’e teşekkür ediyorum Başkanımız, yönetim kurulumuz hepsi büyük destek verdi. Galatasaray camiasına yakışır şekilde mücadele etmeye çalıştık. Tekrar bir şampiyon, 24. şampiyonluk. Hedefler bitmiyor. İnşallah hedefimiz 5. yıldız. Çok şükür bu şampiyonluğu yaşadık. Nerede olursa olsun. Geçen hafta da yaşayabilirdik. Bu hafta yaşadık. Allah şükrediyoruz, bu şampiyonluğu verdi. O yüzden nerde olursa olsun bu şampiyonluğu yaşamak çok güzel. Oyuncularımıza çok teşekkür ederiz" ifadelerini kullandı. Erden Timur: "Herkes şampiyonluğa inanmıştı" Florya’da son hafta herkesin motive bir şekilde olduğunu vurgulayan Timur ise, "Son hafta herkes motiveydi. Florya’nın çok güzel bir sevgi ortamı var, gerçek ve samimi. Aylardır Florya’dayım. Herkes şampiyonluğa inanmıştı. Fenerbahçe maçı arada bir kaza oldu. Rekorlar kıran takım, rekorlar kıran bir hocamız var. Bu sene ciddi bir mücadele oldu. Zorlayıcı bir seneydi. İki takım başarılı bir sene yürüttü. İki takım da rekor kırdı. Tüm mücadele eden kulüpleri tebrik ediyorum. Galatasaray büyük bir camia. Galatasaray’da kişinin önemi yok. Müthiş bir camia. Okan hocamız önderliğinde daha nice başarılar olacak" şeklinde konuştu. "Galatasaray’ın hedefi hem şampiyon olmak hem de Avrupa’da kupalar kazanmak" Hedeflerle ilgili de konuşan sarı-kırmızılıların teknik direktörü, "Galatasaray’ın hedefi hem şampiyon olmak hem de Avrupa’da kupalar kazanmak. Bu sene Şampiyonlar Ligi’nde çok önemli bir mücadele verdik. Bütün takımlara dişimizi geçirdik. Hiçbirine karşı ezilmedik. Bence Türk futbolu için çok değerliydi. Çok yoğun bir sene yaşadık. İnşallah önümüzdeki sene de aynı performansı gösteririz. Geçen sezon sahamızda tek mağlubiyetimiz Giresunspor’a karşıydı. Bu sene de Fenerbahçe’ye karşı oldu. İç saha performansımız bu anlamda çok değerliydi. Taraftarlarımızla birlikte inanılmaz mücadele verdik" açıklamasında bulundu.