RAMAZAN - 13 Haziran 2015 Cumartesi 09:07

Orucun ve Ramazan ayının fazileti

A
A
A
Orucun ve Ramazan ayının fazileti

Onbir ayın sultanı Ramzan ayına sayılı günler kala her sene olduğı gibi oruç ve Ramazan ile ilgili bazı sorular akla geliyor. Sizler için akla takılan bazı soruları biraraya getirdik. İşte onlardan bazıları…

Sual: Ramazan ayının önemi nedir?

CEVAP
Bu konuda imam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Mübarek Ramazan ayı, çok şereflidir. Bu ayda yapılan, nafile namaz, zikir, sadaka ve bütün nafile ibadetlere verilen sevap, başka aylarda yapılan farzlar gibidir. Bu ayda yapılan bir farz, başka aylarda yapılan yetmiş farz gibidir. Bu ayda bir oruçluya iftar verenin günahları affolur. Cehennemden azat olur. O oruçlunun sevabı kadar, ayrıca buna da sevap verilir. O oruçlunun sevabı hiç azalmaz.

Bu ayda, emri altında bulunanların, işlerini hafifleten, onların ibadet etmelerine kolaylık gösteren âmirler de affolur, Cehennemden azat olur. Ramazan-ı şerif ayında, Resulullah, esirleri azat eder, her istenilen şeyi verirdi. Bu ayda ibadet ve iyi iş yapabilenlere, bütün sene bu işleri yapmak nasip olur. Bu aya saygısızlık edenin, günah işleyenin bütün senesi, günah işlemekle geçer.

Bu ayı fırsat bilmeli, elden geldiği kadar ibadet etmelidir. Allahü teâlânın razı olduğu işleri yapmalıdır. Bu ayı, ahireti kazanmak için fırsat bilmelidir.

Kur’an-ı kerim, Ramazanda indi. Kadir gecesi, bu aydadır. Ramazan-ı şerifte, iftarı erken yapmak, sahuru geç yapmak sünnettir. Resulullah bu iki sünneti yapmaya çok önem verirdi.

İftarda acele etmek ve sahuru geciktirmek, belki insanın aczini, yiyip içmeye ve dolayısıyla her şeye muhtaç olduğunu göstermektedir. İbadet etmek de zaten bu demektir.

Hurma ile iftar etmek sünnettir. İftar edince, (Zehebez-zama’ vebtellet-il uruk ve sebet-el-ecr inşaallahü teâlâ) duasını okumak, teravih kılmak ve hatim okumak önemli sünnettir.

Bu ayda, her gece, Cehenneme girmesi gereken, binlerce Müslüman affolur, azat olur. Bu ayda, Cennet kapıları açılır. Cehennem kapıları kapanır. Şeytanlar, zincirlere bağlanır. Rahmet kapıları açılır. Allahü teâlâ, bu mübarek ayda Onun şanına yakışacak, kulluk yapmayı ve Rabbimizin razı olduğu, beğendiği yolda bulunmayı, hepimize nasip eylesin! Âmin. (Mektubat ,1.c. 45.m.)

Açıktan oruç yiyen, bu aya hürmet etmemiş olur. Namaz kılmayanın da, oruç tutması ve haramlardan kaçınması gerekir. Bunların orucu kabul olur ve imanları olduğu anlaşılır.

Ramazan-ı şerifte, oruç tutmak çok sevaptır. Özürsüz oruç tutmamak büyük günahtır. Hadis-i şerifte, (Özürsüz, Ramazanda bir gün oruç tutmayan, bunun yerine bütün yıl boyu oruç tutsa, Ramazandaki o bir günkü sevaba kavuşamaz) buyuruldu. [Tirmizi] (Ama orucu kazaya bırakmayı mubah kılan dînî bir mazeret varsa, o zaman ramazan orucunu kazaya bırakmak günah olmaz.)

Ramazanda oruç tutmak hakkındaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Ramazan ayı mübarek bir aydır. Allahü teâlâ, size ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin [Kadir gecesinin] hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.) [Nesai]

(Ramazan ayında oruç tutmayı farz bilip, sevabını da Allahü teâlâdan bekleyerek oruç tutanın günahları affolur.) [Buhari]

(Ramazan ayı gelince, “Ey hayır ehli, hayra koş! Şer ehli, sen de kötülüklerden el çek” denir.) [Nesai]

(Ramazan bereket ayıdır. Allahü teâlâ bu ayda, günahları bağışlar, duaları kabul eder. Bu ayın hakkını gözetin! Ancak Cehenneme gidecek olan, bu ayda rahmetten mahrum kalır.) [Taberani]

(Ramazan-ı şerif ayı geldiği zaman, Allahü teâlâ meleklere, müminlere istigfar etmelerini emreder.) [Deylemi]

(Farz namaz, sonraki namaza kadar; Cuma, sonraki Cumaya kadar; ramazan ayı, sonraki ramazana kadar olan günahlara kefaret olur.) [Taberani]

(Peş peşe üç gün oruç tutabilenin, Ramazan orucunu tutması gerekir.) [Ebu Nuaym]

(Ramazan orucu farz, teravih sünnettir. Bu ayda oruç tutup, gecelerini de ibadetle geçirenin günahları affolur.) [Nesai]

(Bu aya ramazan denmesinin sebebi, günahları yakıp erittiği içindir.) [İ. Mansur]

(Ramazan ayında ailenizin nafakasını geniş tutunuz! Bu ayda yapılan harcama, Allah yolunda yapılan harcama gibi sevaptır.) [İbni Ebiddünya]

(Ramazan ayının başı rahmet, ortası mağfiret, sonuysa Cehennemden kurtuluştur.) [İ. Ebiddünya]

(İslam, kelime-i şehadet getirmek, namaz kılmak, zekât vermek, Ramazan orucunu tutmak ve haccetmektir.) [Müslim]

(Cennetteki güzel köşkler, sözü hoş, selamı çok, yemek yediren, oruca devam eden ve gece namazı kılan kimselere verilir.) [İbni Nasr]

(Oruç tutan müminin susması tesbih, uykusu ibadet, duası müstecap ve amelinin sevabı da çoktur.) [Deylemi]

(Bilhassa oruçlu iken çirkin, kötü söz söylemeyin! Biri size sataşırsa, ona “Ben oruçluyum” deyin!) [Buhari]

(Gerçek oruç, sadece yiyip içmeyi değil, boş ve hayasızca sözleri de terk ederek tutulan oruçtur.) [Hakim]

(Allahü teâlânın, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiç kimsenin hayaline bile gelmeyen nimet dolu sofrasına, ancak oruçlular oturur.) [Taberani]

(Allah yolunda bir gün oruç tutanı, Allahü teâlâ yetmiş yıllık mesafe kadar cehennemden uzaklaştırır.) [Buhari]

(Temizlik imanın yarısı, oruç da sabrın yarısıdır.) [Müslim]

(Oruçlu iken ölene, kıyamete kadar oruç tutmuş gibi sevap yazılır.) [Deylemi]

(Oruçlu iken ölen Cennete girer.) [Bezzar]

(Oruç tutan, namaz kılan kimse, mükafatını kıyamette aklı kadar alır.) [Hatib]

(Oruç şehveti keser.) [İ. Ahmed]

Mübarek vakitlerde, günahlardan titizlikle uzak durmalı, taatları, ibadetleri ve her çeşit hayratı artırmalıdır. Zira Allahü teâlâ, tarafından sevilen kimse, faziletli vakitlerde faziletli amellerle meşgul olur. Buğzettiği kul ise; faziletli vakitlerde kötü işlerle meşgul olur. Kötü işlerle meşgul olanın bu hareketi azabının daha şiddetli olmasına ve Allahü teâlânın, ona daha çok buğzetmesine sebep olur. Çünkü o, böyle yapmakla vaktin bereketinden mahrum kalmış ve onun hürmet ve şerefini çiğnemiş olur. (Mev'iza-i hasene)

Resulullah efendimizin rüyası
(Rüyamda acayip şeyler gördüm. Ümmetimden birini azap melekleri yakalamıştı. Aldığı abdestler gelip, onu içindeki zor durumdan kurtardı. Birini gördüm, kabri onu sıkıyordu. Kıldığı namazlar gelip, onu kabir azabından kurtardı. Birine şeytanlar musallat olmuştu. Ettiği zikirler gelip, şeytandan onu kurtardı. Birinin de susuzluktan dili çıkmıştı. Tuttuğu Ramazan orucu gelip, susuzluğunu giderdi.

Birini zulmet sarmıştı. Yaptığı hac gelip karanlıktan çıkardı. Birine ölüm meleği gelmişti. Ana babasına yaptığı iyilikler gelip, ölümüne engel oldu, geciktirdi. Birini Müslümanlarla konuşturmuyorlardı. Sıla-i rahim gelip, ona şefaat etti, onlarla konuştu. Peygamberinin yanına gitmek isteyen birine engel oluyorlardı. Aldığı gusül, onu alıp yanıma getirdi. Ateşten korunmak isteyen birine, sadakası gelip ateşe perde oldu. Birini zebaniler alıp Cehenneme götürürken, yaptığı emr-i maruf ve nehy-i münker gelip kurtardı. Biri Cehennem ateşine atılmıştı. Allah korkusu ile döktüğü gözyaşları gelip oradan kurtardı.

Birine amel defteri solundan verilirken, Allah korkusu gelip, defterini sağa aldı. Sevapları hafif gelen birine, kendinden önce ölen çocukları gelip, sevabını ağırlaştırdı. Cehennemin kenarında, korkudan titreyen birine, Allahü teâlâya olan hüsnü zannı gelince, titremesi durdu. Sırattan zorla geçen biri, Cennete geldi. Fakat kapılar kapalıydı. Kelime-i şehadeti gelip, onu Cennete koydu.) [Taberani, Hakîm-i Tirmizi]

Sual: Günah işlememize şeytanlar sebep olduğuna göre, Ramazanda bağlı olan şeytanlar nasıl günah işletiyor?
CEVAP
Günah işlememize yalnız şeytanlar değil, kendi nefsimiz de sebep olmaktadır. Nefsin zararı, şeytanınkinden çok fazladır. Nefsin her istediği kendi zararınadır. Ramazanda günah işleten, nefsimizdir. Bu ayda, şeytanlar bağlı olduğu için vesvese veremezler. Ramazanda esnemeler de şeytandan değildir. Asabi esnemeler, yorgunluk, uykusuzluk gibi hallerde meydana gelir. (Mektubat-ı Rabbani)

Oruçluyken ölmek
Sual: Abdestliyken ölen şehit oluyor. Oruçluyken ölmek de iyi midir?

CEVAP
Evet, çok iyidir. Bir hadis-i şerifte, (Oruçluyken ölen Cennete girer) buyuruldu. (Bezzar)

Sevab zorluğa göredir
Sual: Ramazan ayı, yaza ve kışa gelebiliyor. Kışın kısa günlerde oruç tutulması daha kolay, yazın uzun günlerde sıcakta tutmaksa çok zordur. İkisinin sevabı aynı mıdır?

CEVAP
Hayır, zorluklar içinde yapılan ibadetin sevabı daha çoktur. (Ecir meşakkate göredir) buyuruluyor. İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki:
Maniler karşısında, ibadeti yapmak güçlüğü, sıkıntısı, o ibadetlerin, şanını, şerefini göklere çıkarır. Mani olmayarak, kolay yapılan ibadetler, aşağıda kalır. (3/35)

Ramazan-ı şerif kışa da gelse, farz ibadet olduğu için sevabı çoktur. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kışın oruç tutmak, meşakkatsiz elde edilen bir ganimettir.) [Tirmizi]

(Kış müminin baharıdır. Gündüzleri kısa olur, oruç tutar. Geceleri de uzun olur, kalkıp ibadet eder.) [Beyheki]

Şehr-i Ramazan
Sual: Şehr-i Ramazan, Ramazan ayı mı demektir? Yâ şehre Ramazan deniyor. Niye şehr-i Ramazan denmiyor?

CEVAP
Şehr, ay demektir. Türkçede şehr-i Ramazan denince Ramazan ayı anlaşılır. Yâ diye başlayınca üstünlü olur, yani şehre olur. Mesela Abdullah kelimesi yâ ile başlayınca, (Yâ Abdellah denir. Yâ ile başlayanlar genelde hep böyledir. Resulullah kelimesi yâ ile başlayınca (Yâ Resulallah) olur. Ömer kelimesi yâ ile başlasa da değişmez, yine (Yâ Ömer) denir. Namazda sûre okurken böyle irap hataları namazı bozmaz.

Oruç tutarken
Sual: Oruçluya şeytanın vesvese veremeyeceği, ona yaklaşamayacağı doğru mudur?

CEVAP
Evet, doğrudur. İmam-ı Şa’rânî hazretleri buyuruyor ki: Orucun birçok faydasından biri, bedenimize şeytanın gireceği bütün yolları tıkamasıdır. (Uhud-ül-kübra)

Kaynak: dinimizislam.com

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa’da kestanenin geleceği ele alındı Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, Kardelen ve Yaylacık markalarıyla iç pazara, Cardelion markasıyla dış pazara Bursa kestane şekeri üreten İlka Şekerleme tesislerini ziyaret ederek, kestanenin şekere dönüşüm sürecini yerinde inceledi. Ziyarette, Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin yeniden güçlendirilmesine yönelik yürütülen çalışmalar ele alındı. Bursa’nın coğrafi işaretli ürünü kestane şekerinin üretim sürecini yakından incelemek amacıyla İlka Şekerleme’nin Nilüfer Yaylacık’taki modern tesislerine gelen Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, üretimin her aşamasına ilişkin detaylı bilgi aldı. Ziyarette İlka Şekerleme Genel Müdürü Mümin Akgün ev sahipliği yaptı. Ziyaret kapsamında Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, orman meyvesi olan kestanenin işlenerek katma değeri yüksek bir ürüne dönüşme sürecini yerinde gözlemledi. Üretim hattı, hijyen ve sanitasyon uygulamaları, kalite kontrol süreçleri ile ihracata yönelik üretim standartları hakkında bilgilendirilen Şahan, kestane yetiştiriciliğinin Bursa ekonomisi ve orman köylüsü açısından taşıdığı öneme dikkat çekti. Ziyarette, Bursa’nın kestane şekeri üretiminde merkez konumda olmasına rağmen, kestane ağaçlarında görülen gal arısı ve mavi mürekkep hastalığı nedeniyle son yıllarda verim düşüşü yaşandığı, bu nedenle üreticilerin hammaddeyi ağırlıklı olarak Ödemiş ve Kiraz bölgelerinden temin etmek zorunda kaldığı değerlendirildi. Bu tablonun tersine çevrilmesi amacıyla Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nün, Orman Genel Müdürlüğü koordinasyonunda kestane yetiştiriciliğine yönelik yürüttüğü çalışmalar da gündeme geldi. Orman Genel Müdürlüğü’nün son yıllarda kestane zararlılarına karşı yürüttüğü biyolojik mücadele ve ıslah çalışmaları sayesinde, sahada verim artışlarının gözlemlenmeye başlandığı, bu çalışmaların kestane yetiştiriciliğinin sürdürülebilirliği açısından önemli bir eşik oluşturduğu vurgulandı. Ziyarete ilişkin yapılan açıklamada, Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nün kestane gal arısına karşı yürüttüğü biyolojik mücadelenin somut sonuçlar verdiği belirtildi. 2025 yılında yürütülen çalışmalar kapsamında 650 bin gal yumrusunun toplandığı, bu yumrulardan 75 bin adet gal arısının doğal düşmanı olan Torymus sinensis üretildiği ve yüzde 11,5’lik üretim oranına ulaşıldığı ifade edildi. Bursa Orman Bölge Müdürü Erdal Şahan, Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin geliştirilmesine yönelik çalışmaların Orman Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle kararlılıkla sürdürüldüğünü vurguladı. Kestanenin hem çevresel hem de ekonomik açıdan önemli bir orman ürünü olduğuna dikkat çekildi. İlka Şekerleme Genel Müdürü Mümin Akgün ise firma olarak Bursa’da kestane yetiştiriciliğinin yeniden güçlenmesi adına üzerlerine düşen sorumluluğu almaya hazır olduklarını ifade etti. Akgün, yerel üretimin artmasının hem sektör hem de Bursa ekonomisi açısından önemli kazanımlar sağlayacağını dile getirdi.
Kayseri Başkan Palancıoğlu KAYSO heyetine gözde projelerini gezdirdi Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, ilçenin gözde projeleri arasında yer alan Çarşı Melikgazi projesi ile Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mehmet Büyüksimitci, Meclis Başkanı ve yönetim kurulu üyelerine gezdirerek, bu iki yatırım hakkında bilgiler verdi. 2 projeyi heyete gezdirerek yapılan çalışmaları detaylarıyla birlikte paylaşan Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, "Kayseri Sanayi Odası Başkanımız Sayın Mehmet Büyüksimitci, Meclis Başkanımız Sayın Abidin Özkaya ve değerli yönetim kurulu üyeleri ile Çarşı Melikgazi ve Havacılık Lisemize teknik ziyaret gerçekleştirdik. Çarşı Melikgazi’yi 13 Şubat’ta inşallah açmaya karar verdik. Firmalarımızla anlaşmalarımızı yaptık. Birçoğu üretime başladı. Çarşı Melikgazi Kayseri’nin ticaretinin yeni güler yüzü olacak. Havacılık Lisesi de bizim için son derece önemli. Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Kayseri’nin sanayisine yeni bir yön verecek şekilde, İngilizce hazırlık olmak üzere 50 öğrencimiz ile eğitime başladı. İnşallah Sanayi Odamızın, sanayicilerimizin, savunma sanayi şirketlerimizin ve Savunma Sanayi Başkanlığımızın, hepsinden önemlisi Kayserililerin burayı sahiplenmesi; Kayseri’nin ve ülkemizin geleceği açısından son derece önemli. Kayseri’mizde özellikle Sanayi Odası Başkanımız, bakanlarımız, milletvekillerimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız ile el ele vererek ortaya çıkartacağımız havacılık ve uzay bilimleri ile ilgili bir OSB çalışması var. Bu yeni kurulacak olan OSB’ye bu okulumuz bir zemin teşkil edecek. Kayseri’nin geleceğine ve sanayisine yön verecek çocukların yetişmesine vesile olacak. Ben değerli başkanlarıma, sanayicilerimize ve yönetim kuruluna ziyaretlerinden dolayı teşekkür ediyorum." dedi. "Çarşı Melikgazi Kayseri’nin marka değerine çok ciddi katkıda bulunacak" Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mehmet Büyüksimitci de çok faydalı bir gezi gerçekleştirdiklerini söyleyerek projelerle ilgili şunları dile getirdi: "Hakikaten bugün çok faydalı bir gezi yaptık. Tabii ki biz sosyal medyadan sizleri takip ediyoruz ama özellikle Çarşı Melikgazi bence Türkiye’de örneği olmayan bir konseptle kurulmuş. Kayseri’ye Kayseri’nin marka değerine çok ciddi katkıda bulunacak. İçerideki konsept gereği Kayseri’nin belli firmalarının olması ve dışarıdan gelecek misafirlerin ilk adres olarak seçeceğine inanıyorum. Vatandaşımız da çok teveccüh gösterecektir. Standart işler dışında güzel işler yapıldığı için size ve ekibinize çok teşekkür ediyoruz. Kayseri’ye değer katıyorsunuz. Havacılık Lisemiz ise Türkiye’nin geleceği ile ilgili çok güzel bir okul. Vizyoner bakış açısıyla mesleki eğitimle ilgili böyle bir girişimde bulunmanın bugün de sonuçlarını alıyoruz. Çocukların en yüksek okulları kazanacak puanlarla bir meslek lisesi seçmiş olmaları aslında bu okulun ne kadar doğru kurgulandığını gösteriyor. Gelişmiş ülkelerde de gördüğümüz gibi mesleki eğitimle ilgili demek ki bizim bir şeyler yapmamız gerekiyordu. Bunu da yine siz yaptınız. Kayseri’nin 1926’da başlayan havacılıkla ilgili bir serüveni vardı. Bu okul ile bunu tekrar bir imza altına almış olduk. Önümüzdeki yıllarda kurulacak olan Uzay, Havacılık ve Savunma İhtisası OSB ile endüstriyel üretim Kayseri’de başlayacak. Sizlere tekrar tekrar teşekkür ediyorum."
Kocaeli Başiskele’de ulaşım konforu için yeni çalışma Başiskele ilçesinde ulaşım konforunu artırmak amacıyla Hoca Ahmet Yesevi Caddesi’nde başlatılan yenileme çalışmaları sürüyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı ekipleri, ilçenin önemli güzergahlarından biri olan 3 bin 200 metre uzunluğundaki caddede altyapı ve üstyapı çalışmalarını eş zamanlı yürütüyor. Güzergahın 2 bin 500 metrelik bölümünde binder asfalt serimi ve yaya kaldırımı imalatlarını tamamlayan ekipler, bu kısımda 5 bin 500 ton aşınma tabakası asfalt serimi gerçekleştirdi. Yol genişletme ve altyapı çalışmaları sürüyor Caddenin kalan 1 kilometrelik kısmında altyapı yenileme çalışmaları devam ederken, 800 metrelik bölümde ise yol genişletme işlemi yapılıyor. Çalışmalar kapsamında elektrik hatları yer altına alınırken, dekoratif aydınlatma direklerinin montajı ve orta refüj düzenlemeleri gerçekleştiriliyor. Dere ıslahı ve menfez inşası tamamlandı Proje dahilinde Kanlı Dere üzerinde yürütülen ıslah çalışmaları neticesinde bir menfez inşa edildiği, güzergah üzerinde iki ayrı kavşak düzenlemesinin yapıldığı kaydedildi. Özellikle hafta sonları Yuvacık Barajı güzergahını kullanan sürücüler için alternatif ve konforlu bir ulaşım aksı oluşturulması hedeflenen caddedeki taş duvar ve çevre düzenleme imalatlarının kısa sürede tamamlanacağı belirtildi.
Antalya Dağın zirvesinde mahsur kalıp çığlığını 4 gün sonra duyurabilen genç: "Devletimden Allah razı olsun, gelmeseler ölecektim" Antalya’da 800 metre rakımlı dağa çıkıp 650’nci metresinde mahsur kaldıktan sonra yardım çığlığını dördüncü gün duyurabilen genç, ihbarla bölgeye yönlendirilen JAK ve AFAD ekiplerinin başarılı operasyonuyla kurtarıldı. Geceyi dağda ekiplerle birlikte ateş yakıp yemek yiyerek geçiren genç, zirveden 5’inci gününde indirildi, "Allah razı olsun devletimizden. Gelmeseler orada ölecektim ya da kendimi atacaktım. Gece geldiler ateş yaktılar, yemek yedirdiler. Çok minnettarım" dedi. Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Çakırlar Mahallesi’nde, cumartesi günü yaklaşık 800 metre rakımlı dağın 650’nci metresinde mahsur kalan Samet Kara (29), günlerce sesini duyurmaya çalıştı. Pazartesi gecesi ise dağlık alandan bir kişinin bağırdığını ve yardım istediğini duyan bölgedeki kum ocağındaki çalışanlar çevreyi kontrol etti. Sesin geldiği bölgeyi kontrol eden güvenlik görevlileri yardım çağrısının sarp kayalıkların olduğu dağlık alandan geldiği fark etti. Bölgede kendi imkanları ile arama yapan çalışanlar kimseye rastlayamadı. Ancak dün sabah saatlerinde tekrar bir kişinin yardım istediğini duyan çalışanlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Drona el salladı Aynı zamanda bölgede ikamet eden bir vatandaşın dağlık alanda bir kişiyi gördüğü ve el salladığı ihbarı üzerine bölgeye Jandarma Komando Arama Kurtarma timi (JAK) ve AFAD ekipleri sevk edildi. Verilen konuma gelen AFAD ekipleri ilk olarak termal ve kızılötesi kameralı dronlar ile bölgede arama yaptı. Yapılan aramada ilk olarak mahsur kalan gencin yeri tespit edildi. Kayaların arasında bir oyuğa sığındığı ve oldukça bitkin halde olduğu gözlenen genç, mahsur kaldığı yerden kurtarmak için gelen AFAD ekiplerinin gönderdiği drona el sallayarak mutluluğunu gösterdi. 10 saatlik tırmanış ile ulaştılar Gencin yerini tespit eden AFAD ekipleri gencin bulunduğu noktanın sarp kayalık ve ulaşımın imkansız olması nedeniyle Jandarma Komando Arama Kurtarma (JAK) timinden yardım istedi. Dağlık alanın diğer yanından dün öğlen saatlerinde tırmanışa başlayan JAK ekipleri yaklaşık 10 saatlik uğraş sonunda 4 gündür bölgede mahsur kalan Samet Kara’nın yanına gece saatlerinde ulaşmayı başardı. Sığındığı oyukta kendisini kurtarmak için gelen JAK ekibini karşısında gören genç büyük mutluluk yaşarken, yapılan ilk kontrolde herhangi bir yaralanma olmadığı belirlendi. Ateş yakarak geceyi birlikte geçirdiler Yağışın devam etmesi ve saatin geç olması nedeniyle herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması adına gencin sağ salim kurtarılması için JAK ekibi geceyi bölgede geçirip hava aydınlanınca inişe geçme kararı aldı. Gencin bulunduğu noktaya kamp kuran JAK timi ıslanan ve üşüdüğü görülen gencin ısınması için ateş yakarak yiyecek ile su verdi. Sabah erken saatlerde ise genci aşağı indirme çalışmaları tekrar başladı. Ayağındaki terliği kullanılamaz hale gelen Samet Kara’ya ekipler ayakkabı getirip giydirdi. Ardından Kara, gerekli emniyet tedbirleri alınarak, JAK ve AFAD ekipleri tarafından dağcılık ekipmanları ile indirilerek kurtarılması sağlandı. "Allah razı olsun devletimizden" Kurtarılmasının sevincini yaşayan Kara, "Tedbirsiz dağa çıktım. 4 ya da 5 gündür oradaydım. Allah razı olsun devletimizden. Gelmeseler orada ölecektim ya da kendimi atacaktım. Gece geldiler ateş yaktılar, yemek yedirdiler. Çok minnettarım" dedi. "Canım sıkılmıştı, yıldızlara bakacaktım" Kara, neden dağa çıktığı yönündeki soruya da "Yıldızları bakacaktım. Canım çok sıkılmıştı" cevabını verdi. Bölgede hazır bekleyen sağlık ekiplerince kontrolleri yapılan genç, ardından tedbir amaçlı hastaneye götürüldü.