EKONOMİ - 03 Ağustos 2020 Pazartesi 12:26

OYAK 'kararlılık zamanı' dedi yatırımla büyümeye odaklandı

A
A
A
OYAK 'kararlılık zamanı' dedi yatırımla büyümeye odaklandı

OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, 2016-2020 arasını ‘kararlılık dönemi’olarak tanımladıklarını söyleyerek, önümüzdeki 4 yıllık yatırım planını da açıkladı.

Son dört yılda konsolide net varlıklarını yüzde 129 artırarak 118,3 milyar TL’ye yükselten OYAK, imza attığı ihracat rekoru ve hayata geçirdiği projelerle Türkiye ekonomisine katkısını sürdürdü. OYAK’ın yakın zamanda hayata geçen yatırımlarını ve gelecek hedeflerini paylaşan OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, küresel bazda çeşitli zorlukların yaşandığı 2019’un ardından, Covid-19 salgınıyla birlikte ortaya çıkan ekonomik güçlüklerin etkilerini aşmaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini aktardı. “Ülke ekonomisini ileriye taşıyacak hamleler yapmak, ekonominin tüm aktörlerinin ortak sorumluluğudur” diyen Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dünya zor bir dönemden geçiyor. Ancak zor olduğu kadar pek çok açıdan öğretici de bir deneyim. Yaşadığımız süreç, bir taraftan geleneksel iş yapış modellerini sorguladığımız, diğer taraftan sınırlarımızı test etme imkanı bulduğumuz bir tecrübe oldu. Yalnızca iş yönünden değil, ülkemize sunabileceğimiz hizmetler ve toplumsal dayanışma bağlamında da kazanımlarımız olduğunu düşünüyorum. Pandemi sonrasında Türkiye’nin önünde büyük fırsatlar bulabileceğine inanıyorum. 2019’da tüm güçlüklere rağmen son derece başarılı bir grafik çizdik. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 2,7’sini gerçekleştirdik. 2020 planlarımızda geriye doğru sapma yok. Önümüzdeki dönemde hem mevcut faaliyet alanlarımızda hem de adım atacağımız yeni alanlarda yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Ülkeye yabancı sermaye girişini artırma ve yerli üretimi güçlendirme doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz.”

Erdemir’e 1 milyar dolar yatırım

2019 yılında maden metalürji faaliyet alanı için 1,4 milyar dolarlık yatırım kararı alan OYAK, bu yatırıma ek olarak galvaniz hattı ve Ar-Ge merkezinde de faaliyete başladı. Yine 2019 yılında zırh çeliği üreticisi Finlandiyalı Miilux OY’un çoğunluk hissesinin de sahibi oldu. Bu kapsamda, Türkiye’nin en büyük yerlileştirme projelerinden birine imza atan OYAK, şirketin Finlandiya ve Polonya’daki tesislerine ek olarak Türkiye’de fabrika kurma kararı aldı. Türkiye’nin yıllık 17-20 bin ton arasında olan zırh çeliği ihtiyacının tamamını karşılamak için kurulan bu tesis sayesinde, zırh çeliği ithalatı sıfırlanacak. Aynı zamanda Türkiye için yeni ve önemli bir ihracat kalemi oluşturulacak.

350 milyon dolar ülkede kalacak

OYAK, dışa bağımlılığın azaltılmasına dönük bir diğer büyük yatırımını ise Türkiye’nin 6.2 milyon ton pelet ihtiyacının 3 milyon tonunu tek başına karşılayan Hekimhan’a yapacak. 55 ayda tamamlanması hedeflenen Hekimhan Zenginleştirme ve Peletleme Tesisi’nin, dışa bağımlılığı yıllık 350 milyon dolar azaltması öngörülüyor. Yeni kaynak oluşturma hedefiyle kurulacak olan tesis, 750 milyon dolar yatırımla hayata geçecek. Yatırım, Japon JFE Steel ortaklığıyla gerçekleşecek.

Türkiye’de tek: Karbon siyahı üretimi

OYAK, dünyada 14 milyar dolarlık pazar büyüklüğü olan karbon siyahınınüretimine de öncülük ediyor. Başta lastik olmak üzere, kauçuk ve boya sanayii gibi farklı sektörlerin üretiminde ana maddelerden biri olan karbon siyahı, bu alanda dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan Continental Carboun’un hakim şirketi Tayvanlı International CSRC Investment Holdings Co. Ltd. iş birliği ile İskenderun’da üretilecek. Türkiye’nin yıllık 220 bin tonluk karbon siyahı ihtiyacını kendi üretimiyle karşılayacak olan tesis 300 milyon dolarlık ithalatı engelleyecek.

OYAK Port ihracat üssü oluyor

Türkiye için önemli ihtiyaçlardan biri olan otomotiv odaklı Ro-Ro limanı inşaatı için de harekete geçen OYAK, bu çerçevede, Nippon Yusen Kaisha (NYK Line) ortaklığıyla 110 milyon dolarlık OYAK Port yatırımının temelini 2019 yılında attı. 2021 yılının başında faaliyete geçmesi planlanan ve tamamlandığında dünyanın sayılı limanlarından biri olarak hizmet verecek OYAK Port, otomotiv sektöründe artan ihracat hacminin ortaya çıkardığı talebi karşılayacak ve bir ihracat üssü olarak hizmet verecek.

Çimentoda yeni büyüme pazarı Afrika

2018 yılında dünyanın en büyük çimento şirketlerinden Taiwan Cement Corporation ile yaptığı 640 milyon dolarlık ortaklık anlaşmasıyla yılın en büyük yabancı sermaye girişini sağlayan OYAK, Avrupa’nın önde gelen çimento gruplarından Portekizli CIMPOR’un Portekiz ve Cape Verde operasyonlarını bünyesine katarak, 21.5 milyon ton/yıl olan kapasitesini 32.6 milyon tona çıkardı. 2020 yılındaysa halka açık 5 şirketini (Adana Çimento, Bolu Çimento, Aslan Çimento, Ünye Çimento ve Mardin Çimento) “OYAK Çimento Fabrikaları A.Ş.” adı altında birleştirerek, iç pazardaki liderliğini pekiştiren OYAK, global oyuncu olmak için fırsatları değerlendirmeye devam ediyor. Hedefini beş yılda dünyadaki ilk beş oyuncudan biri olmak olarak belirleyen OYAK Çimento, Batı Afrika’daki Fildişi Sahili’nde ve Kamerun’a yatırım yapıyor.

Stratejik sektör akaryakıta dönüş

Mevcut faaliyet alanlarında yatırımlarını ve büyümesini sürdüren OYAK, farklı sektörlerdeki fırsatlarını değerlendiriyor. OYAK, sürdürülebilir büyüme stratejisi ekseninde, 30’dan fazla sektörü doğrudan etkileyen ve 150 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayan akaryakıt ve madeni yağ dağıtım sektörüne geri döndü. OYAK, yaklaşık 900 istasyon (özmal ve kendi işlettiği istasyonlar dahil), gayrimenkuller, fikri mülkiyetler, ruhsat ve izinler, dağıtım depolama ve bayi lisansları, istasyon işleten alt şirketler ve Türkiye çapında akaryakıt ve LPG depolama, dolum ve stok tesisleri, madeni yağ fabrikası ile tüm operasyonları devralarak, sektördeki en büyük beş oyuncudan biri konumuna geldi.

“Renault Grubu ile 1969’dan beri otomobil üretimindeyiz”

Otomotiv, Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 17’sinden fazlasını sağlayan lokomotif sektörlerden biri. Bu alanda, Fransız Renault Grubu ile birlikte 1969 yılından bu yana faaliyet gösteren OYAK, 50 yıllık ortaklığını 2018’de yapılan anlaşmayla 27 yıl daha uzatarak güven tazeledi. OYAK Renault 20 yıldır binek otomobil üretiminde liderliği elinde bulunduruyor. Otomotiv satışı ve satış sonrası hizmetleri sunan Grup Şirketi MAİS de pandemi sürecine rağmen bu yılın ilk yarısında 49 bin 43 satış adediyle yüzde 19,3’lük pazar payı elde etmeyi başardı ve Renault markası binek otomobil liderliğini korudu.

'Tarım 4.0' dönemi başladı

OYAK’ın gelecek vizyonunun önemli alanlarından biri de tarım ve hayvancılık. Hem çiftçinin hem de ülke ekonomisinin kazandığı bir sistem kurmak için yatırım yapan OYAK, akıllı tarım teknolojilerinin Türkiye’de yerleşmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Tohumdan sofraya kadar uzanan değer zincirinin güvenilirliğini temin edecek bir yapı tesis etmek amacı ile OYAK şimdi de; blockchain teknolojisine de yatırım yaptı. Bu yatırım ile, akıllı seralarda üretilen ve iyi tarım uygulamalarıyla 7-24 kayıt altına alınan mahsulleri, akıllı lojistik yöntemleriyle son tüketiciye ulaştırmaya hazırlanıyor. Tamamen dijitalleşmiş süreçlerle tarımsal verimi artırmayı hedefleyen OYAK; fasulye, susam, soya, nohut, çeltik, mercimek gibi ürünleri kuraklığa toleranslı bir şekilde yetiştirilebilmesi için Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyor.

Bünyesindeki HEKTAŞ şirketiyle yakında Türkiye’de ilk sertifikalı siyez buğday çeşitlerine sahip olacak OYAK, Pehlivan 07 gibi hibrit silajlık mısır çeşidinin üretim ve satış hakkını da altı yıllığına satın aldı. Öte yandan, tarım hayvancılık faaliyet kolunda Sunset Kimya, Arma gibi bir dizi satın almayı 2020 yılında hayata geçiren OYAK, Adana’daki Organomineral Gübre Üretim Tesisi’nde de kapasite artırdı. Tarım ve hayvancılığı insanlığın ortak geleceği için stratejik sektör ilan eden OYAK, bitki koruma ürünlerini Azerbaycan, Tacikistan, Özbekistan, Ürdün ve Kıbrıs’a ihracatı ile dünya şirketi olma yolunda ilerliyor.

“Üyelerimizin refahına odaklıyız”

OYAK’ın köklü kurumsal mirası ve öz gücüyle Türkiye’ye değer katan atılımlar gerçekleştirmeye devam edeceğini söyleyen Süleyman Savaş Erdem, “Temsil ettiğimiz 430 bin üyemizin sorumluluğunu taşıdığımızı belirtmek istiyorum. Son 4 yılda üye sayımız OYAK tarihinde olmayan bir artışla 305 binden yaklaşık 430 bine çıktı. Üyelerimize karşı sorumluluğumuzun katbekat arttığının farkındayız ve bunun içinde üyelerimiz için OYAK Doktorum’dan OYAK Araç Kampanyasına kadar birçok ürün ve hizmet geliştiriyoruz. Bütün yaşanan zorluklara, sıkıntılara, var olan olumsuz şartlara rağmen, önümüzdeki yıllarda da arzu edilen seviyelerde özsermaye karlılığı sağlayacağımızı umuyoruz. Zira ülkemizin ihtiyacı olan alanlara yatırım yaparken üyelerimizin refahını artırma gayesiyle çalışıyor, üyelerimizi her zaman önceliklendiriyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Başkan Tutdere’den su kesintisi açıklaması Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, yaşanan su kesintisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Tutdere, yıkımdan dolayı su kesintisine neden olan firma hakkında işlem başlattıklarını duyurdu. Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere, usulsüz yıkım nedeniyle su kesintisine neden olan firma hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatıldığını ve birkaç saatlik süren kesintisinin yapılan çalışmalar sonrası sona erdiğini belirtti. Yıkım alanına gelerek durum hakkında bilgiler alan Başkan Tutdere, su arızasına müdahale eden belediye çalışanlarına kolaylıklar dileyerek halkın mağdur olmaması için işi hızlandırılmasını ve tamiratın sağlam bir şekilde yapılmasını istedi. Başkan Tutdere, “Dün gece Hoca Ömer Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde yıkım esnasında gerekli güvenlik önlemlerinin alınmaması ve usulsüz yıkım nedeniyle bina yola devrilerek su şebekesine zarar verdi. Adıyaman Belediyesi ekipleri de gece olaya müdahale ederek saat 01.00’da su kesintisi yaşanan mahallelere su arzını sağladı. Ancak su arzının sağlanmasının ardından aynı noktada meydana gelen yeni şebeke arızaları nedeniyle bu kez de Hoca Ömer, Kap Camii, Ulu Cami, Bahçelievler, Yunus Emre, Bahçecik, Ali Taşı, Mara ve Varlık Mahallelerinde su kesintisi meydana geldi. Yapılan çalışmalar sonucunda su yeniden şebeke hattına verildi. Vatandaşlarımızı mağdur eden firma hakkında gerekli yasal çalışmalar başlatıldı ve tutanak tutuldu. Bize düşen kısmıyla ilgili olarak kıymetli hemşerilerimizden özür diliyor, anlayışları ve sabırları için teşekkür ediyorum. Ekiplerimiz olay yerinde canhıraş bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Enkazın kaldırılmasıyla birlikte tüm mahallelerimize su arzını sağlayacağız” diye konuştu.
Nevşehir Kapadokya’nın lezzetleri ‘Kapadokya’da Bahar Sofraları’ etkinliğinde görücüye çıktı Kapadokya bölgesinin önemli organizasyonlarından biri olan ’Kapadokya Gastronomi Festivali’ bu yıl ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ adı altında Kapadokya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde başladı. İlki 2022 yılında yapıldığında Kapadokya bölgesinde gastronomi rüzgarını başlatan festival; yine insan, tarih ve doğa temaları üzerinden yürütülüyor. Tarih boyunca kadim topraklarda yaşamış çeşitli kültür ve inançlara sahip insanların baharın gelişini, şifa, bolluk ve bereket beklentileriyle anlamlandırarak kutladıkları Hıdırellez’in geleneksel lezzetleri öne çıkartılıyor. Katılımcılar doğanın uyanışı ile insanın yeşeren umutlarının bütünleştiği, mevsimsellik ve yerelliğin ön planda tutulduğu Kapadokya’da Bahar Sofraları etkinliği ile gastronomi alanında kanaat önderleri Kapadokya’nın gastronomi mirası ile tanışma imkânı buldu. Nevşehir Valiliği himayesinde Kapadokya Üniversitesi, Ürgüp Kaymakamlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA) ve Kapadokya Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (KAPTİD) iş birliği ile düzenlenen festival, Kapadokya Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Bölümü ile Kapadokya bölgesinin değerli şeflerinin öncülüğünde hazırlanan ve ’Kapadokya’da Bahar Sofraları’ sloganı ile sunulan öğle yemeği ile başladı. Kapadokya Üniversitesi Gastronomi bölümü mutfağında hazırlanan ve bölgeye özgü birbirinden farlı tatların bir araya getirildiği festivalde, özellikle küllü mısırlı ısırgan çorbası ve tatlı su balığından yapılan fava tabağı dikkat çekti. Kapadokya yöresinde yetişen bitkilerden yapılan yemeklerin ön plana çıktığı etkinlikte katılımcılara, taze otlu, asma yapraklı, bölgeye özgü bulgur pilavı ile sunulan kuzu yahninin yanı sıra, bazlama üzerinde karamelize edilmiş soğan ile sunulan kuzu ciğeri ve bölgede yetişen otlarla yapılan gözlemeler ikram edildi. Tıbbi ve aromatik bitkiler uzmanı Saniye Gezer, bölgede yenilenebilir otlardan bir araya getirdiği su ritüeli hazırladı. Bölge özgü yemeklerin sunumunun yapıldığı festivalde konuşan Anadolu Halk Mutfakları Araştırmacısı ve Program Yapımcısı Adnan Şahin, "Kapadokya’da bu yıl 3.’sü yapılan bu festivalin gecikmiş bir festival olduğunu düşünüyorum. Bölgenin gastronomik zenginliğinin öne çıkması konusunda çok önemli bir çalışma" dedi. Akademisyen şef ve TV yapımcısı Asuman Kerkez de yenilen yemeğin damağa imza atması gerektiğini söyledi. Kerkez, "Bu festival gerçekten çok önemli, belki de yüz yıllar önceki reçeteleri burada tatma ve deneyimleme şansınız oluyor. Kapadokya’yı çok seviyoruz. Her sene buraya keyifle geliyoruz. Eskiyle yeniyi bir araya getirmeyi çok iyi başarıyorlar. İçeride birbirinden güzel nefis şeyler tattık. Özellikle tatlı su balığından yapılan bir fava tabağı var. O tabak benim favorimdi. Bunun üzerine yetiğin hiçbir şey o tadı değiştiremedi. Yemek böyledir, damağınıza imza atar. Yıllar sonra bile hatırlarsınız" ifadelerini kullandı.