ASAYİŞ - 14 Ocak 2021 Perşembe 11:21

Rabia Çerçi cinayeti davası başladı

A
A
A
Rabia Çerçi cinayeti davası başladı

Antalya’da pompalı tüfekle açılan ateş sonucu otomobilde bulunan 19 yaşındaki Rabia Çerçi'nin hayatını kaybetmesiyle ilgili dava başladı. Tutuklu sanık Hasan Hüseyin Demir, Rabia Çerçi'yi tanımadığını öne sürerek, "Kimseyi öldürmek gibi bir niyetim yoktu, vicdan azabı çekiyorum" dedi.

Olay, 4 Eylül 2020'de gece saat 02.00 sıralarında Manavgat ilçesine bağlı Yukarı Pazarcı Mahallesi İnönü Caddesi üzerinde meydana geldi. Seyir halindeki Nazif Genç’in kullandığı plakası öğrenilemeyen otomobile, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce pompalı tüfekle ateş edildi. Tüfekten çıkan saçmalar arka koltukta oturan Rabia Çerçi’nin (19) göğsüne, sürücünün ise kulağına isabet etti. Yaralanan sürücü Nazif Genç aracıyla hastaneye gitti. Burada sağlık ekipleri Rabia Çerçi’nin hayatını kaybettiği belirledi.

Olayın ardından polise teslim olan Rabia Çerçi'nin katil zanlısı Hasan Hüseyin Demir (30) tutuklandı. Hasan Hüseyin Demir hakkında Rabia Çerçi’ye karşı ‘olası kastla adam öldürme’, Nazif Genç’e karşı ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan hazırlanan iddianamenin kabul edilmesinin ardından olayla ilgili davanın ilk duruşması Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katılan Demir, olayın çıkış sebebinin Ece Y. olduğunu iddia etti. Ece Y.'nin kendi telefonundan aramalar yaptığını ve tanımadığı insanlardan telefon gelmesi üzerine tartıştıklarını söyleyen Demir, "Ece Y. evden ayrıldıktan sonra olayın olduğu gece telefon açarak Nafiz’le eşyalarını almaya geleceklerini söyledi. Ben de köpeğini başka biriyle gönderdiğimi söyledim.

Onların bekledim ama gelmediler. Otomobille dolaşırken, Nafiz ve Ece’yle başka bir araçta karşılaştım. Nafiz’le tartıştık, onlara evden uzak durmalarını söyledim. Yolda Abdullah Yılmaz’ı gördüm ve onu otomobile aldım. Aradan bir süre geçince annem aradı, Ece’nin geldiğini ve ortalığı ayağa kaldırdığını söyledi. Ben de hemen eve geldim. Nafiz’in otomobilini gördüm. Onun otomobiline giderken tabanca sesine benzer ses duydum, geri dönüp kendi aracımda bulunan tüfeği aldım. Nafiz’in aracına gittim, kendisiyle tartıştık. Bana küfür etti. Tüfeği omzunun üzerinden kafasının yanına doğru sopa gibi uzattım. Bu sırada Nafiz eliyle tüfeği itince, tüfek ateş aldı. Nafiz hemen aracıyla uzaklaştı” dedi.

Otomobildeki Rabia Çerçi’yi hiç görmediğini anlatan Hasan Hüseyin Demir, “Olay zaten gece yarısı olmuştu ve her taraf karanlıktı. Ben arabada Nafiz’den başka hiç kimseyi görmedim. Böyle bir olay yaşandığı için çok üzgünüm. Benim asla bir insanı öldürmek gibi bir niyetim yoktu. Üstelik ölen Rabia Çerçi’yi de hiç tanımıyorum. Vicdan azabı çekiyorum” diye konuştu.

Olay sırasından otomobilde bulunan Nafiz Genç, verdiği ifadede Hasan Hüseyin Demir’le Ece Emine Y. nedeniyle telefonda konuştuklarını, o gece Ece’nin eşyalarını almaya gittiklerini anlatarak, “Ben Hasan Hüseyin Demir’i tanımam. Aracımla Ece’nin eşyalarını almaya gittik. Araçta Rabia da vardı, arka koltukta oturuyordu. Hasan Hüseyin Demir, evin yanında otomobilde otururken bizim yanımıza geldi. Tüfeği kafama dayadı, Ben ittirince kasıtlı bir şekilde tetiğe bastı. Şikayetçiyim” dedi.

Nafiz Genç, mahkeme başkanının sorusu üzerine Rabia’nın arka koltukta oturduğunu söyleyerek, “Rabia öndeki iki koltuk arasından kafasını çıkartarak, ‘Hasan ne yapmaya çalışıyorsun’ dedi. Tüfek ateş aldığında ben başımın yan tarafından yaralandım. Hemen oradan ayrıldım. Ben Rabia’nın öldüğünü anlamadım, Hastaneye vardığımızda öldüğünü öğrendim” diye konuştu.

Olayda ölen Rabia Genç’in annesi Ümit Cava, hayatının baharında olan kızının yaşamını yitirdiğini belirterek, şikayetçi oldu. Rabia’nın bir çocuğu olduğunu ve hiçbir zaman çocuğunu bırakmadığını söyleyen anne Ümit Cava, son 4-5 gündür Rabia’nin eve gelmediğini ve Nafiz ve Ece’yle gittiğini anlattı. Ece Y.’nin olayın bu raddeye geleceğini bile bile Hasan Hüseyin Demir ve Nafiz Genç’i bir araya getirdiğini savunan anne Ümit Cava, “Ben buradaki şahısların hiçbirini tanımam. Hasan Hüseyin Demir ve Nafiz Genç birbirlerini tanımadıklarını söylüyorlar ama tanıyorlar. Ece’den dolayı tanıyorlar. Bunların Rabia’mla ne işleri vardı” dedi.

Davada tanık olarak görünen ve duruşmaya gelmeyen Ece Emine Y. hakkında zorla getirilme kararı veren mahkeme; duruşmayı dosyadaki eksiklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Atatürk Üniversitesi, dijital geleceğe emin adımlarla yürüyor Özgün bir yeni nesil üniversite olarak konumunun tanımlanması, sistemlerinin tasarlanması ve uygulama adımlarının atılması amacıyla 2018 yılında başlanan Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi ile topluma doğrudan katkı yapan, eğitim ve araştırmayı bütünleştiren Atatürk Üniversitesi, bu doğrultuda gelişen ve değişen şartlara uyum sağlamaya da devam ediyor. Ülke yükseköğretiminde yeni hikayeler yazmak ve öncü konumunu yeniden harekete geçirmek hedefiyle çalışmalarına başlayan Atatürk Üniversitesi, Yeni Nesil Üniversite projesi kapsamında başlattığı “Arama Konferansları”nın 10’uncusu olarak gerçekleştirdiği “Dijital Dönüşüm” başlıklı programda alınan tüm kararları zaman içerisinde uygulamayı sürdürüyor. Şubat 2019’da, üniversitenin dijital teknolojilerdeki geleceğinin tartışıldığı “Dijital Dönüşüm Arama Konferansı” ile çizilen yol haritası neticesinde Atatürk Üniversitesinin önemli bir dönüşüm gerçekleştirdiğini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı: “Göreve gelir gelmez başlatmış olduğumuz ve üniversitemizin vizyonunu yeniden belirleyen Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projemiz neticesinde gerçekleştirdiğimiz ve çok sayıda alanında uzman bilim insanları ile sektör temsilcilerinin katıldığı Arama Konferansı neticesinde üniversitemizde dijital dönüşümün temellerini attık ve Dijital Dönüşüm ve Yazılım Ofisini kurduk. Çalışmalarına başlayan bu birimimiz üniversitemizin tüm teknik altyapısını modernize ederek dijital çağa ayak uyduracak ve hatta bir adım öne geçirecek hamleleri yaparak dönüşümün startını verdi” ifadelerini kullandı. Rektör Çomaklı: “Dijital Dönüşüm, Bizim Pandemiye Karşı Hazırlıklı Olmamızı Sağladı” Yapılan konferans ile dijital eğitmen, dijital öğrenci, dijital asistan, dijital öğrenim, dijital araştırma ve açık bilim ortamlarının öneminin konuşulması ve bu yönde adımların atılması gerektiğinin vurgulanmasıyla birlikte kurulan Dijital Dönüşüm ve Yazılım Ofisinin özellikle açık erişim uygulamalarının ve dijital öğrenim ortamlarının geliştirilmesine ilişkin çalışmaların başlatıldığı belirten Rektör Çomaklı, bunun neticesinde üniversitenin 2020 yılında yaşanan ve küresel ölçekte etkili olan Kovid-19 pandemisine hazırlıklı olarak yakalandıklarını, alınan uzaktan eğitim kararı ile de örnek gösterilebilecek bir eğitim modelini uygulamaya koyduklarını dile getirdi. “Dijital Altyapımız ile Asrın Felaketinde de Eğitimlerimize Devam Ettik” Hiçbir öğrencinin mağduriyet yaşamadığını aktaran Rektör Çomaklı, başarıyla geçirdikleri bu sürecin ardından yine ülkemizi derinden etkileyen asrın felaketinde Kahramanmaraş başta olmak üzere depremden etkilenen şehirlerde ikamet eden öğrencilere de uzaktan eğitim imkânı sunduklarını ve bu doğrultuda YÖK’ün takdirleri ile Adıyaman Üniversitesi ile eşleşerek orada eğitimlerine devam eden öğrencilere uzaktan eğitim vererek üniversite derslerinden uzak kalmamalarına yardımcı olduklarını belirtti. “Başlattığımız Dijital Dönüşüm Hamlesi, YÖK Üstün Başarı Ödülüne Layık Görüldü” Atatürk Üniversitesinin dijital dönüşüm yaklaşımının, gerçekleştirilen örnek uygulamalarla birlikte bilimsel bir bakış açısıyla kapsamlı bir şekilde ortaya konulduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, bu çalışmanın aynı zamanda Yükseköğretim Kurulu Üstün Başarı Ödülleri kapsamında Dijital Dönüşüm ve Büyük Veri Çalışmaları kategorisinde YÖK 2022 Yılı Üstün Başarı Ödülüne layık görüldüğünü hatırlattı. Teknolojinin gücünü kullanarak eğitim, araştırma ve yönetim süreçlerini optimize etmeyi amaçlayan birimlerin başında gelen Dijital Dönüşüm ve Yazılım Ofisi Koordinatörlüğü ile üniversitenin dijital altyapısını güçlendirdiklerini aktaran Çomaklı, interaktif öğrenme platformları ve sanal sınıf ortamları gibi yenilikçi eğitim araçlarını, öğretim programlarına entegre ederek öğrencilerin etkileşimini artırmayı ve öğrenme deneyimini zenginleştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Üniversitenin araştırma kapasitesini artırmak amacıyla araştırmacılara yönelik veri analizi araçları, araştırma yönetim sistemleri ve dijital kütüphane hizmetleri gibi araçlar sunduklarını belirten Prof. Dr. Çomaklı, bu sayede bilimsel keşiflerin ve yayınların daha etkin bir şekilde yönetilmesinin ve paylaşılmasının sağladığını aktardı. “Yapılan Atılımlar, 2 Yeni Bölümü de Beraberinde Getirdi” Tüm bu gelişmeler ışığında, sadece bugünün değil geleceğin dünyasında da var olmak için çalışmalarını sürdürdüklerine dikkat çeken Rektör Çomaklı, son olarak yeni dünya düzenine kapı aralayacak 2 lisans bölümünün Yükseköğretim Kurulu tarafından Atatürk Üniversitesi bünyesinde açılmasına karar verdiğini anımsatan Rektör Çomaklı şunları aktardı: “Üniversitemiz bünyesinde, bu yıl ÖSYM kılavuzuna dahil edilecek Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi ile Veri Bilimi ve Analitiği Programlarının açılmasına karar verildi. Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projemizin çıktıları arasında yer alan bir diğer birimimiz olan Büyük Veri Yönetim Ofisi de veriye dayalı karar verme mekanizması ile ilgili dijital sistemin tasarımı çalışmalarına devam ediyor. Ayrıca yapay zekâ alanına yönelik de hemen her bölümümüz entegre şekilde çalışmalar yürütüyor. Üniversitemizin bilimsel altyapısı ve alanında uzman insan kaynağı ile dijital dönüşüm alanında ses getirecek çalışmaları hayata geçirmeye, büyük veri ile bilgiye yönetmeye ve yapay zekâ ile bir adım öne geçecek adımları atmaya devam edeceğiz” dedi.
Aydın İncirliova’da ekipler halk sağlığı için sahada İncirliova Belediyesi vatandaşların yaz mevsimini rahat geçirmesi amacıyla, sivrisinek ve zararlı haşereler başta olmak üzere, her türlü kemirgen ve zararlı hayvanlara yönelik mücadelesini sürdürdü. İncirliova Belediye Başkanı Aytekin Kaya’nın talimatları ile insan sağlığını tehdit eden, bulaşıcı hastalık taşıyan haşere ve sivrisineklerle mücadele kapsamında İncirliova Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerince tüm mahallelerde uygulanan ilaçlama işlemlerine aralıksız devam edildi. Belediye ekipleri 28 mahallenin tamamında, erken dönem tedbirleri başta olmak üzere, uzun süredir devam ettiği ilaçlama işlemlerini titizlikle uyguladı. Sivrisinek ve zararlı haşerelerle mücadele kapsamında haşerelerin tespit edilen üreme alanları tekrar tekrar ilaçlanarak dezenfeksiyon işlemleri uygulandı. 28 mahallenin tamamında devam eden çalışmalarda üreme noktası olabilecek durgun sular, kuyu, rögar ve dere kenarları larvasitlerle ilaçlandı. Çevre temizliği ve halk sağlığı konusundaki hassasiyeti ile tanınan İncirliova Belediye Başkanı Aytekin Kaya, “Sivrisinek ve zararlı haşerelerle mücadele çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. İlgili birim personellerimiz rögarlarda, yağmur suyu kanallarında, su birikintilerinde ve sineklerin larva yapabilecekleri yerlerde, gerekli uygulamaları yapmaya devam ediyorlar. Amacımız, larvasitleri kullanarak sivrisinekleri kaynağında kontrol altına almak ve uçkun evresine yani insanlara zarar veren safhaya geçmeden sivrisineklerle mücadele edebilmek. Önceki yıllarda da yaptığımız uygulamalar sonucunda büyük oranda sivrisinek sorunu yaşamamıştık. İnşallah bu yılda vatandaşlarımızın rahat ve huzurlu bir yaz mevsimi geçirmelerini sağlayacağız. Vatandaşlarımızın sağlığı bizim en önemli önceliğimiz. Bu doğrultuda erken dönemde başlatmış olduğumuz çalışmalar yaz boyu devam edecek.” ifadelerine yer verdi.
Gaziantep Kadooğlu ve yönetim kurulu üyelerinden Fatma Şahin’e ziyaret Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu ve Yönetim Kurulu Üyeleri, yeniden seçilen Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’e, "Hayırlı olsun" ziyaretinde bulundu. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Başkan Celal Kadooğlu ve yönetim kurulu üyelerine ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti. Ziyaret sırasında kent gündemi, tarım ve gıda üretimi ile Organize Sanayi Bölgesindeki sanayicilerin belediyeden talep ve beklentileri gündeme geldi. “Tarım alanında devrim gibi yenilikler geliyor” Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ziyaret sırasında, son yıllarda dünya genelinde yaşanan olayların gıdanın önemini daha artırdığını vurgulayarak, Gaziantep’te tarım alanında büyük yeniliklerin yapılacağı müjdesini verdi. Şahin, "Şu anda Gaziantep’te arazilerin yüzde 30’u tarımsal amaçlı olarak kullanılıyor. Bu oranı artırmanın yollarını arayacağız. Öncelikle toprak analizleri yaptırarak hangi toprakta hangi ürünlerin yetiştiğini belirleyeceğiz. Ardından da ihracatçılarımızın gıda sektöründe kullanmak üzere ithal ettiği tarımsal ürünleri Gaziantep’te yetiştirmenin yoluna gideceğiz. Gaziantepli ihracatçı ithal edeceği ürünleri Gaziantep’ten alacak. Böylece tarımsal üretim artacak, ithalat azalacak ve Türkiye kazanacak. Kısacası Gaziantep’te akıllı tarıma geçiş hızlanacak. Bunu da sanayicilerimizle, ihracatçılarımızla, çiftçilerimizle, ilgili kurum ve kuruluşlarımızla birlikte yapacağız" dedi. “Gaziantep dünyanın gıda üretim merkezi” Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de ziyaret sırasında ayrıca Gaziantep’in gıda üretimindeki başarısına dikkat çekerek, " Gaziantep ise dünyanın en önemli gıda üretim merkezleri arasında yer alıyor. Bu çok değerli. Bu başarıyı siz değerli sanayicilerimize borçluyuz. Bu alandaki yenilikleri takip edip başarıyı sürdürülebilir hale getirmek istiyoruz. Sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın talepleri, düşünceleri bizim için her zaman önemli olmuştur. Büyükşehir Belediyesi olarak sorunlarınızın çözümü konusunda her zaman imkanlarımızı seferber etmeye devam edeceğiz. Geldiğiniz için teşekkür ederim" ifadelerini kullandı. “Akıllı tarım projelerini çok önemsiyoruz” Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i başarısından dolayı kutlarken, "Sayın başkanımızla bugüne kadar koordinasyon ve işbirliği halinde çalıştık. Sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın taleplerini hep önemsedi, destek oldu. Önümüzdeki dönemde birlikte çalışmaktan mutluluk duyacağız. Kendisine yeni döneminde başarılar diliyoruz" şeklinde konuştu. Başkan Kadooğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in akıllı tarımla ilgili projelerinin çok değerli olduğunu da ifade ederek, "Gerek Türkiye gerekse bölgemiz ve Gaziantep için birçok konuda olduğu gibi tarımsal konularda da geliştirilecek olan her türlü proje için üzerimize düşen destek ve işbirliğine hazırız. Yeter ki ülkemiz kazansın, yeter ki milletimiz kazansın" diye konuştu.
Düzce Erten “Sularımız kirlenmiş durumda” DÜZCE(İHA) – Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen ve Matematik Bilimleri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Erten, günümüzün en büyük sorunlarından birisinin temiz su kaynağına erişim olduğunu söyledi. Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenen “Çevre Dostu Birey Olmak mı? Yeni Bir Gezegen Bulmak mı?” adlı program gerçekleştirildi. Cumhuriyet Konferans Salonu’nda programın davetli konuşmacısı Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen ve Matematik Bilimleri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Erten “Çevre Dostu Birey Olmak mı? Yeni Bir Gezegen Bulmak mı?” başlıklı bir konferans gerçekleştirdi. Dünya ve ekosistem hakkında bilgiler paylaşan Sinan Erten, günümüzün en büyük sorunlarından birisinin temiz su kaynağına erişim olduğunu belirterek, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında da temiz su ve su israfının önemli bir yer tuttuğunu ifade etti. Suyun hayatımızda önemli bir yere sahip olduğunu ve onu korumanın da bir o kadar daha önemli olduğunu vurgulayan Erten, “Yıllar önce temiz suya ulaşım daha kolaydı, sularımız içilebilir seviyedeydi ama geldiğimiz noktada sularımızın çoğu kirlenmiş durumdadır. Artık yeraltı sularımızı içemiyoruz. Bunun en büyük sebebi ise tarımda kullanılan pestisitler yani tarım ilaçlarıdır” şeklinde konuştu. Çevre sorunlarının din, dil ve ırk ayrımı yapmadığını dile getiren Erten, “Çevre sorunu herkesi etkiler. Genç, yaşlı, çocuk demez, eğer dünyanın herhangi bir yerinde çevre sorunu varsa, o tüm dünyayı etkiler. Yani çevre sorunu küresel bir sorundur ve küresel ölçekte mücadele edilmesi gerekir. Çevre sorunlarını ortadan kaldırmak bir seçenek olmamalı bu bir zorunluluktur. Bu bizim olmazsa olmaz görevlerimiz arasındadı” ifadelerini kullandı. Herkesi çevre dostu olmaya davet eden Prof. Dr. Sinan Erten’e, konferansın sonunda Doç. Dr. Fahriye Hayırsever tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.