DÜNYA - 13 Mayıs 2022 Cuma 09:01

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarının ardından Rus oligarkların şüpheli ölümleri devam ediyor

A
A
A
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarının ardından Rus oligarkların şüpheli ölümleri devam ediyor

Rusya’nın Ukrayna saldırılarını başlatmasının ardından Kremlin’e yakınlığı ile tanınan ve birbiriyle ilişkili enerji şirketlerinin yöneticileri arasında yer alan Rus oligarkların ölümlerinde şüphe hakim olurken, Rus oligarkların ölümlerinin savaşla ilişkisi tartışılıyor.

Rusya’nın Ukrayna’ya sürdürdüğü saldırılar nedeniyle ülkede hem siyasi hem de ekonomik olarak büyük bir kriz yaşanıyor. Saldırıların ardından batılı devletler başta olmak üzere dünya genelinde Rusya’ya yönelik yaptırım kararları alırken çok sayıda Rus oligarkın ölümleri büyük şüphe uyandırıyor. Hayatını kaybeden oligarklar, Rusya'nın petrol ve doğal gaz sektöründe yer alan isimler olmasıyla dikkat çekiyor.

Rus oligarkların ölümlerinin savaşla ilişkisi tartışılıyor

İntihar eden veya öldürülen bazı Rus oligarklar Kremlin’e yakınlığıyla tanınıyor. Ölen birçok oligarkın, birbiriyle ilişkili enerji şirketlerinin yöneticisi olması hem Rus basınında hem de dünya kamuoyunda Rus oligarkların ölümlerine yönelik şüpheleri arttırıyor. Avrupa Psikoterapistler Derneği üyesi Rus doktor Ekaterina Trofimova, Rus oligarkların birçoğunun Rus enerji şirketlerinde görev yapmasına dikkat çekti. Rusya’nın Ukrayna operasyonlarında en çok enerji firmalarında ve iş dünyasında baskı oluşturduğunu hatırlatan Trofimova, “Bir insanın yaşadığı en yoğun streslerden biri, hiçbir şeyi etkileyemeyeceğimiz bir durumla karşılaştığımızda yaşadığımız strestir. Bir çaresizlik duygusu var. Ve sonra insanlar enerjilerini ve aktivitelerini doğrudan kendi güçlerinde olana yönlendirirler. Ve değiştirilmesi gerekmeyen şeyleri değiştirmeye çalışırlar“ dedi.

Ukrayna’ya saldırılarından 1 gün sonra intihar etti

Rusya’nın Ukrayna’ya 24 Şubat’ta başlattığı askeri operasyonların hemen öncesinde ilk ölüm haberi Rus petrol şirketi Gazprom’un üst düzey yöneticisi Leonid Şulman’dan geldi. 60 yaşındaki Şulman’ın Leninsky Bölgesi’ndeki 500 bin dolarlık 3 katlı yazlığının bir odasında intihar ettiği açıklandı. Şulman’ın evinde bulunan notta Şulman’ın bacağındaki ağrıdan nedeniyle yaşadığı sıkıntıları anlattığı ifade edildi. Şulman’ın 1 yıl önce karısından ayrıldığı, çocuğu ve ailesiyle ayrı bir yaşam sürdüğü kaydedildi.

Rusya’nın 24 Şubat’ta başlattığı Ukrayna saldırılarından 1 gün sonra ise Gazprom’un üst düzey yöneticisi olan 61 yaşındaki Alexander Tyulyakov’un öldüğü açıklandı. 1999 yılından beri Gazprom yöneticisi olan Tyulyakov’un evinin garajına kendisini astığı duyuruldu. Bu intihar sırasında Tyulyakov’un bir mektup bıraktığı öğrenilirken bu mektubun içeriği kamuoyu ile paylaşılmadı.

Melnikov’un intiharında Rus istihbaratı iddiası

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarında 1 ay sonra Rusya’nın Nijniy Novgorod kentinde faaliyet gösteren MedStom adlı tıbbi malzeme üreten şirketin 43 yaşındaki sahibi Valisiy Melnikov’un, 41 yaşındaki karısı, 10 ve 4 yaşındaki çocuklarını öldürdükten sonra intihar ettiği kaydedildi. Geçtiğimiz yıl 2 milyon rubleden fazla (208 milyon dolar) net karla Rusya’nın en büyük şirketlerinden biri olan MedStom’un sahibi Valisiy Melnikov’un alkol, sigara ve uyuşturucu madde kullanmadığı, sessiz ve sakin bir hayat sürdüğü ifade edildi. Valisiy Melnikov’un, Nijniy Novgorod kentindeki Rus zenginler için inşa edilen bir sokakta bulunan evinde, önce karısı ve çocuklarını silah ve bıçakla öldürdüğü ardından da silahıyla intihar ettiği açıklandı. Ancak, bu ölüm ile ilgili hem Rus hem de dünya basını olayın basit bir cinnet ve intihar olayı olmadığını iddia ederek intiharın arkasında Rus istihbaratı olduğunu iddia etti.

Rus oligark, İngiltere’de ölü bulundu

Batılı ülkelerin Rusya’ya ve Rus iş insanlarına yönelik ekonomik yaptırımları devam ederken 2000’li yılların başından beri İngiltere’de yaşayan Ukrayna doğumlu petrol ve doğal gaz zengini Rus oligark Mikhail Watford’un, Surrey kentindeki evinde kendisini astığı kaydedildi. İngiliz polisinin, petrol rafinerisi ve doğal gaz şirketi sahibi Watford’un ölümünü “Şüpheli ölüm” olarak tanımladığı aktarıldı. Ancak, büyük bir servet sahibi olan Watford’un kesin ölüm nedeniyle ilgili daha sonra herhangi bir bilgi paylaşılmadı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in iktidarının hemen başlarında servetine servet katan Watford’un ölümünün arkasından birçok spekülasyon ortaya atıldı.

Gazprom’un eski yöneticisi ailesini ve kendisini öldürdü

Mikhail Watford’un ölümünden bir süre sonra diğer Rus oligarklar gibi enerji sektöründe yer alan bir ismin daha öldüğü açıklandı. Rus petrol şirketi Gazprom’un eski yöneticilerinden ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla tanınan Rus oligark Vladislav Avayev 19 Nisan’da, Moskova’daki evinde dehşet saçtı. Avayev önce 47 yaşındaki eşi Yelena Avayev’i ardından 13 yaşındaki kızı Mariya’yı silahıyla vurduktan sonra intihar etti. Rus polisi, Gazprom’dan ayrıldıktan sonra RT-Carbon isimli bir şirket açan Avayev’in intiharı ve işlediği cinayetlere ilişkin hiçbir açıklama yapmazken Rusya’da Avayev’in, karısı tarafından şoförü ile aldatıldığı iddia edildi. Bir başka iddiaya göre ise, Avaev ve karısının 13 yaşındaki kızlarının geleceği için sürekli tartıştığı ve benzer bir tartışma üzerine Avaev’in sinir krizleri geçirerek önce ailesini katletti ardından da intihar etti. Üçüncü bir teoriye göre de Rusya’nın Ukrayna’ya operasyonlarını eleştiren Avaev ve ailesi Rus istihbaratı tarafından öldürüldü.

İspanya’da yaşayan Rus oligark ve ailesinin ölümü hala şüpheli

Rus oligarkların ölüm haberinin bir başka adresi İspanya oldu. İspanya’nın Katalonya Bölgesi’ndeki Girona kentinin Lloret De Mar kasabasında, Nisan ayı sonlarına yaklaşırken 55 yaşındaki Rus iş insanı Sergey Protosenya ve ailesi lüks villasında ölü bulundu. 1997 ile 2015 tarihleri arasında Rus Novatek enerji şirketinin başında görev yapan Sergey Protosenya daha sonra emekliliğe ayrılarak Fransa’nın güneyinde satın aldığı malikanede ailesiyle birlikte yaşıyordu. İspanya polisinin, Paskalya tatili için İspanya’da tatil yapan ailesine ulaşamayan Sergey Protosenya’nın 22 yaşındaki oğlu Fedor’un ihbarı üzerine Protosenya ailesinin kaldığı villada dehşetle karşılaştı. İddiaya göre, Sergey Protosenya karısı ve kızını önce baltayla öldürdü ardından kendisini verandaya asarak intihar etti. İspanya polisi bu şüpheli olay için gizlilik kararı alırken 400 milyon serveti olduğu ifade edilen Sergey Protosenya’nın ve ailesinin ölümü hem Rusya’da hem de İspanya’da yine Rus istihbaratıyla ilişkili spekülasyonlara neden oldu. Fedor Protosenya ise Rus istihbaratını hedef gösterdi.

Yüksek binanın çatısında vurulmuş olarak bulundu

Rusya’nın başkenti Moskova’da, Rusya’nın en ünlü restoran zincirlerinden olan Karavaev Kardeşler’in 45 yaşındaki kurucusu Vladimir Lyakishev çok katlı bir binanın çatısında öldürülmüş olarak bulundu. Lyakishev’in karısı, eşi ile alkol aldıktan kısa bir süre sonra bir anda evden ayrıldığını 2 saat sonra eşinin vurulmuş olarak bulunduğunu açıkladı. Lyakishev’in eşi, ifadesinde Lyakishev’in daha önce de defalarca yaptığı gibi çatıya çıktığını telefon rehberindeki bir arkadaşını görüntülü arayarak kendisini vuracağını öne sürdüğünü söyledi. Arkadaşının Lyakishev’i intihar etmemesi için ikna etiiğini aktaran Lyakishev’in eşi, Lyakishev’in telefonu kapattıktan sonra intihar ettiği bilgisine ulaştıklarını dile getirdi. Karısı son dönemlerde eşinin alkol sorunu bulunduğunu belirtirken çatı katında bulunan silahta Lyakishev dışında başka birine ait parmak izinin bulunmadığı kaydedildi. Lyakishev’in ölümü “intihar” olarak kayıtlara geçti.

Kurbağa zehri ile ölen Rus oligark

Rusya’nın en büyük ikinci petrol şirketi Lukoil’in eski yöneticisi Aleksandr Subbotin’in 10 Mayıs’ta kalp krizinden öldüğü duyuruldu. Rusya Soruşturma Komitesi’nin ön verilerine göre, 43 yaşındaki Rus milyarder Subbotin alkol detoksu için şamanlardan destek aldı. Bu uygulama sırasında Rus oligark Subbotin’e kurbağa zehri tedavisi uygulandı. Fakat şamanların, bir süre sonra kalp krizi geçiren Subbotin’e kediotu bitkisinden hazırladıkları ağrı kesici karışımı verdikleri ancak Subbotin’in sabah saatlerinde Alexey Pindyurin ve Kristina Teikhrib ismindeki 2 şaman tarafından ölü olarak bulunduğu açıklandı. İlk belirlemelere göre, Aleksandr Subbotin’in kesin ölüm nedeni kalp durması olarak kayıtlara geçti. Ancak bu rapor Rus kamuoyu tarafından “gerçekçi” bulunmazken bazı Rus medya organları şamanların profesyonelce Rus oligarkı öldürdüğünü iddia etti. Şamanlar ise Rus oligarktan para almadıklarını Subbotin’in dostları olduğunu savundu.

Erhan Altıparmak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İbrahim Erkal, ölümünün 7’nci yıl dönümünde şarkılarıyla anıldı Büyükçekmece Belediyesi tarafından 7 yıl önce hayatını kaybeden sanatçı İbrahim Erkal için düzenlenen anma programında, Erkal’ın anısına çıkarılan "Hürmet" isimli albümde yer alan sanatçılar Serkan Kaya, Ceylan, Zehra, Kafadar Grubu, Irmak Arıcı, Sufle ve Aydilge sevilen şarkıları seslendirdi. Büyükçekmece Belediyesi, 7 yıl önce hayatını kaybeden sanatçı İbrahim Erkal’ı anma amacıyla “Yıldızlar Arasında Senin Şarkıların” isimli etkinlik düzenledi. Büyükçekmece Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğe Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, İbrahim Erkal’ın eşi Filiz Erkal, oğlu İbrahim Eralp Erkal ve birçok Büyükçekmeceli vatandaş katıldı. Anma gecesine gelen sanatçılardan Serkan Kaya, Ceylan, Zehra, Kafadar Grubu, Irmak Arıcı, Sufle ve Aydilge İbrahim Erkal’ın şarkılarını sahneye çıkarak söyledi. Erkal’ın anısına çıkarılan “Hürmet” isimli albümde de yer alan sanatçılara Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün tarafından plaket takdim edildi. "İbrahim Erkal şiir ve şarkılarıyla, güzelliği ile, insancıllığıyla, ailenin, sevenlerinin kalbinde taht kurmuştur" Program öncesi konuşan Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, "İbrahim Erkal’ı kaybedişimizin tam 7. yılı. Çok kıymetli bir aile ferdimizdi. Yeğenimin eşiydi. Çocukları, eşi ve onunla çok mutluyduk. Birtakım şiirlerinde, şarkılarında dile getirdiği gibi aramızdan sessiz sedasız kimseye sormadan ayrıldı. Genç yaşta ayrılması tabii ki aile için büyük bir üzüntü. Ama hala ülkenin her bir yerinde, Anadolu’da, gittiğimiz memleketinde daha yoğun İbrahim Erkal dinleniyorsa gitmeden önce bu ülkeye, bu dünyaya sanat adına demek ki önemli şeyler bırakmış ki bunlar çalınıyor. Zaten bazı değerler, bazı şeyleri kaybettikten sonra anlaşılır. İbrahim Erkal ve bazı sanatçılarımızın değerlerinin, onları kaybettikten sonra daha çok anlaşıldığına yaşamım boyunca şahitlik ettim. Ruhu şad olsun. İbrahim Erkal şiir ve şarkılarıyla, güzelliği ile, insancıllığıyla, ailenin, sevenlerinin kalbinde taht kurmuştur. Bu şekilde anılmaya devam edecektir. Çocukları, yeğenim onu yaşatmaya devam edeceklerdir. Mekanı cennet olsun" ifadelerini kullandı. "Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" Sanatçı İbrahim Erkal’ın eşi Filiz Erkal ise, "7 sene geçmesine rağmen insanların gönlüne girmesi bana çocuklarım için büyük bir onurdur. İbrahim gerçekten herkesin dediği gibi bir halk ozanıydı. Halkın sanatçısıydı ve hala halkın içinden. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Vefatından sonra da İbrahim için kötü diyen tek kişi görmedim" diye konuştu. Etkinlik öncesi konuşan sanatçı Irmak Arıcı, çok mutlu ve gururlu olduğunu ifade ederek, "Yer yer duygulanacağız. İbrahim Erkal benim için bir müzisyen olarak gerçekten çok kıymetli. Ailesini tanıma fırsatını bulduğum için çok mutluyum. Kendileri çok kıymetli insanlar. Müzisyen olarak değil, insani duygularıyla da bize her zaman örnek olduğu için kendisini rahmetle anıyorum" diye konuştu. Etkinlik öncesi konuşan bir başka sanatçı Serkan Kaya ise, "İbrahim Erkal hepimiz için çok kıymetli bir insandı. Onu her zaman sevgi ve hürmetle anıyoruz ve anmaya da devam edeceğiz. Söylenecek çok şey var ama kelimeler yetmez" dedi. Programda konuşan Kafadar grubu üyeleri, "Biz, ’Vur Dibine’ isimli şarkıyı seslendirdik. Zaten birçok şarkısı olduğu gibi o da çok beğendiğimiz bir şarkıydı. Bize kısmet oldu. Şarkılar çok güzel. Geçmişte İbrahim ağabey ile birçok anımız da olmuştu. Çok duygusal ve etkileyici oluyor. Keşke aramızda olsaydı da onunla beraber yapsaydık. O yüzden çok hüzünlü oluyor" ifadelerini kullandı.
Bitlis Bitlisli öğrencileri konservatuvara hazırlıyor BİTLİS (İHA) – Bitlis’te 2016 yılından bu yana eğitim veren Ziya Eren Güzel Sanatlar Lisesi, öğrencilerini profesyonel eğitim alacakları konservatuvarlara hazırlıyor. Ziya Eren Güzel Sanatlar Lisesi, özellikle sanat alanında bir kariyer yapmak isteyen ve sanatla iç içe bir meslek edinmek isteyen yetenekli öğrenciler tarafından tercih ediliyor. Yetenek sınavıyla öğrencilerini seçen Ziya Eren Güzel Sanatlar Lisesinde öğrenciler ilk olarak zorunlu piyano dersi alıyor. İkinci yılda kendi seçtikleri enstrümanla eğitim alarak kendilerini geliştiren öğrenciler, konservatuvar ve güzel anatlar fakültelerini tercih ederek gittikleri üniversitelerde aldıkları eğitimle sanat hayatına atılıyor. Geçen yıl üniversite sınavına giren 36 öğrenciden 24’ünün ilk yerleştirmelerde değişik üniversitelerin 4 yıllık fakültelerini kazandığını ifade eden Okul Müdürü Felemez Dinç, bu yıl başarı çıtasını yükselteceklerini söyledi. Okul Müdürü Felemez Dinç, 150 öğrenciden 80’inin müzik alanında eğitim aldığını ifade ederek, “Okulumuz Ziya Eren Güzel Sanatlar Lisesi 2016 yılında kurulmuş, içinde bulunduğumuz yıl itibari ile 8’inci yılımızı dolduruyoruz. Güzel sanatlar liseleri genelde resim ve müzik alanında öğrenciler alıyor. Bizde de 150 öğrencimiz bulunmaktadır. Bunlardan 70’i resim, 80 öğrencimiz ise müzik bölümünde yer alıyor. Müzik bölümüne gelen her öğrencimizin zorunlu enstrümanı piyanodur. Ancak bunun yanında ikinci bir enstrümanı da kendileri seçerek bu alanda ilerliyorlar. Yıl boyunca neredeyse ilin bütün programlarında sahneye çıkıyoruz. Ancak yıl sonunda bizim büyük bir konserimiz oluyor. Mayıs ayının 17’sinde Batı Orkestrası Konserimiz var. Yine yıl sonunda da ayrıca resim sergimiz ve konserlerimiz var. Tüm Türkiye’de güzel sanatlar liseleri yetenek sınavı ile öğrenci alırlar. Bizler de 15 Haziran gibi ilana çıkarak yetenekli öğrencilerimizi seçiyoruz” dedi. Dinç, bölgenin şartlarını göz önünde bulundurduklarında öğrencilerinin çok yetenekli olduğunu da sözlerine ekleyerek, “Okulumuzdaki öğrenciler bölgenin şartlarını göz önünde bulundurduğumuzda çok yetenekli olduklarını görürsünüz. İlçelerimizden de öğrencilerimiz var. Pansiyonumuz da var. Öğrencilerimiz burayı rahatlıkla tercih ediyorlar. Üniversiteye gönderdiğimiz öğrencilerimizden biliyoruz. Öğrencilerimizin burada aldığı eğitim çok iyi bir eğitimdir. Geri dönüşleri öğrencilerimizden alıyoruz. Oradaki hocaları, aldıkları eğitimin kaliteli olduğunu her defasında söylüyorlar. Müzik bölümünde 11 öğretmenimiz var. Bitlis’in şartlarında çok geniş bir yelpazede eğitim veriyoruz. Örneğin piyano, gitar, keman, kabak kemane, ney, flüt, çello, bağlama gibi bütün bu enstrümanların eğitimini veriyoruz. Bizim şu anda Türkiye’nin iyi üniversitelerinde eğitim alan mezun öğrencilerimiz var. Geçen yıl 36 öğrencimizden 24’ü ilk etapta 4 yıllık üniversite kazandı. Bu yüzde 70 gibi bir başarı demektir. Türkiye ortalamasının çok üzerindedir. Bu yıl mezun öğrencilerimizin başarısı daha da yükselecektir” dedi. Öğrencilerden Emirhan Alp ise 2023 yılında Ziya Eren Güzel Sanatlar Lisesinde eğitim aldığını belirterek, “Bizler burada temel olarak solfej eğitimi, nota eğitimi ve aynı zamanda Türki müziği eğitimi alıyoruz. Ben burada Türk Sanat Müziği eğitimi alıyorum. Ana enstrümanım da ut. Bireysel hocamızla eğitimlere başladığımızda ilk önce enstrümanımızı tanıyoruz. Ardından makam ve usul geçerek, bu yönde eserler icra ediyoruz. Buraya gelecek arkadaşlarımıza tavsiyem, asla pişman olmayacak, üstüne kendilerini geliştirecektir” şeklinde konuştu.