ASAYİŞ - 23 Ekim 2020 Cuma 18:17

Sakarya'daki havai fişek faciasında istenen cezalar belli oldu!

A
A
A
Sakarya'daki havai fişek faciasında istenen cezalar belli oldu!

Sakarya’nın Hendek ilçesinde 3 Temmuz Cuma günü 7 kişinin hayatını kaybettiği ve 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikasındaki patlama olayına ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede 7 şüpheli hakkında 22 yıl 6’şar ay hapis cezası istendi.

3 Temmuz Cuma günü 11.15 sıralarında Sakarya’nın Hendek ilçesi Yukarı Çalıca mevkiinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda meydana gelen ve 7 kişinin ölümü ile sonuçlanan patlama ve yangın olayı ile alakalı olarak, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı talimatı ile Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştı. Konuyla alakalı 11 kişiden oluşan heyet olay yerinde incelemelerde bulunarak 200 sayfalık bilirkişi raporu hazırlanmıştı.

22 yıl 6’şar yıl hapis cezası istemi

Soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca olaya ilişkin hazırlanan fezleke, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Aralarında fabrika sahipleri Y.C. ile A.E.R.C.’nin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Kabul edilen iddianamede, 5’i tutuklu olmak üzere 7 şüphelinin ‘Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 2 yıl 8’er aydan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istenildi.

YENİ DETAYLAR ORTAYA ÇIKTI!

Patlama olayına ilişkin hazırlanan 27 sayfalık iddianamede; genel ustabaşı işçilere daha fazla mal üretimi için baskı yapılmadığını, iş güvenliği uzmanı işverenlerin her şeyi deftere yazmasına izin vermediğini iddia ederken, fabrika sahibi ise üzerine atılan suçları kabul etmeyerek olaydan işçileri sorumlu tuttu.

İşçilere daha fazla mal üretimi için baskı yapılmadı iddiası

Şüpheli genel ustabaşı E.Ö., alınan savunmasında; olay tarihinde fabrikada genel ustabaşı olarak görev yaptığını, laboratuvar ve depolar hariç bütün birimlerden sorumlu olduğunu, işçilere daha fazla mal üretimi için baskı yapılmadığını, işçilere koruyucu ekipman verildiği, denetlemeler yapılmadan önce kendilerine haber geldiğini ve bunu işçilere bildirdiğini, olayın meydana gelmesinde kusur ve ihmalinin olmadığını, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan etti.

İşverenlerin her şeyi deftere yazmasını izin vermediğini iddia etti

Şüpheli iş güvenliği uzmanı A.B. alınan savunmasında; fabrikanın iş güvenliği uzman ve danışmanı olduğunu, kendisinin haftada ortalama 3 gün gelerek fabrikayı incelediğini, aksaklıkları tespit ederek işverene bildirdiğini ancak işverenlerin her şeyi deftere yazmasına izin vermediğini, H.A.V. ve E.Ö. tarafından işçilere daha fazla üretim yapmaları için sürekli baskı yapıldığını bu nedenle de işçilerin yanlarına olması gerekenden çok daha fazla malzeme aldığını bu konuda işçileri uyardığını ancak dikkate alınmadığını, fabrika yönetiminin de kendisini dikkate almadığını, Çin Mahallesi'ni diğer bölümler kadar denetlemediğini, işçilerden kendisine sürekli olarak şikayet gelmesi ve işçiler kendisine "A. hanım burası patlayacak, başımıza bir şey gelecek, bir şey yapın" demeleri, kendisinin ise işletmede sözünün geçmemesi buna bağlı olarak da bu iş yerindeki tehlikeyi görmesi nedenleriyle patlamadan önce istifa mektubu verdiğini ancak ihbar süresini beklediğini, ihbar süresi bitmeden patlamanın gerçekleştiğini, olayın meydana gelmesinde kusur ve ihmalinin olmadığını beyan etti.

Fabrika sahibi üzerine atılan suçları kabul etmeyerek olaydan işçileri sorumlu tuttu

Şüpheli şirket yetkilisi ve fabrika sahibi Y.C. ise savunmasında; kendisinin Büyük Coşkunlar Havai fişek isimli işletmenin ortağı ve yetkilisi olduğunu, bu alanda yaklaşık 25 yıldır çalıştığını, fabrikada işçilere daha fazla mal üretimi için baskı yapılmadığını, herkesin günlük üreteceği malın standart olduğunu, bu yöndeki iddialarını kesinlikle kabul etmediğini, çalışan işçilerin yanlarında mevzuat gereği bulundurması gereken kadar malzeme bulundurduğunu, bunun belirlenmesinin sorumluları ise kimya mühendisleri, iş güvenliği uzmanı olduğunu, bütün uyarılara rağmen işçiler fazla malzeme getirmeye devam ediyorsa işçilerin sorumlu olduğunu, bu hususu iş güvenliği uzmanı ve sorumlu müdür deftere yazmış ise de kendisine iletmediğini, fabrikanın genel işleyişini idari bakımdan H.A.V.’na sorumlu müdürlük yönünden ise A.A. ve A.Ç.’ye verdiğini, tüm sorumluluğun bu kişilerde olduğunu, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini, beyan etti.

Patlama 1.7 büyüklüğünde deprem etkisi oluşturmuş

Patlamanın Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstütüsünün 14/07/2020 tarihli yazısıyla, “1.7 büyüklüğünde deprem etkisi oluşturduğunu ve açığa çıkan enerjinin yaklaşık 100 kilometre uzaklıktan ölçüldüğünün bildirilmesi nedeniyle ne miktarda ve hangi türde bir patlayıcının bu miktarda bir enerji açığa çıkarabileceğinin hesaplanması amacıyla deprem uzmanı bilirkişi heyete dahil edilmiş olup, bilirkişi tarafından yapılan tespitlerde büyük patlamaların yerel saatle 11:16:22’de ilk büyük patlama ile başladığı ve saat 11:18:14’daki 4’üncü patlama ile sona erdiği her patlamanın kendi içerisinde küçük patlamalar oluşturduğu, olay yerini gösteren 13 numaralı kamera görüntüsü, sismogramlar ve patlama çukurlarının konum ve büyüklükleri dikkate alındığında hadiseyi başlatan ilk patlama sürecinin Çin Mahallesi’nde Misket Laboratuarı’nda başlamış olduğu ve sırasıyla Misket Deposu ve İlaç Eleme Yeri’ndeki patlamalarla devam ettiğinin değerlendirildiği, patlama çukurlarının çap ve derinliklerinden ve iş yeri kayıtlarından yola çıkılarak Çin Mahallesi'nde patlamaya neden olan patlayıcı madde miktarları noktasında bilirkişi heyetince yapılan değerlendirmelerde;

"Misket Deposu’nda (kurutma) 13 bin 396 kilogram TNT (5 bin 700 kilogram Gök Bombası) patlamasına eşdeğer bir patlayıcının patlamış olduğu belirlenmiştir. 2 numaralı patlama çukuru (Misket Laboratuarı altındaki çukur) tek çukur kabul edildiğinde 9 bin 595 kilogram (4 bin 82 kilogram), 2 ayrı çukurdan oluştuğu kabul edildiğinde her bir çukur için asgari bin 953 kilogram TNT (Gök Bombası) patlamasına eşdeğer bir patlayıcı elde edilmiştir. Misket Deposu için 2 bin 599 kilogram ve 1 ve 2 numaralı misket depoları için ise bin 953 kilogram TNT (Gök Bombası) patlamasına eşdeğer bir patlayıcının patlamış olduğu değerlendirilmiştir. 3 numaralı misket deposu için ise 125 kilogram TNT (Gök Bombası) patlamasına eşdeğer bir patlayıcının patlamış olduğu belirlenmiştir.

Çin Mahahellesindeki patlayıcı miktarı yaklaşık 30 ton civarındadır. Bu bölgedeki depolar ve misket üretim bölgelerinde yasal sınırların üzerinde patlayıcılar depolanmıştır. 02/07/2020 tarihindeki depo kayıtlarında piroteknik patlayıcıların toplam miktarı 41 ton 281,38 kilogram. Buna ilave olarak 5 ton dan fazla miktarda Kosova için piroteknik materyal üretilmiştir. Sonuç olarak Çin Mahallesinde yasal olmayan bir şekilde ve tüzüğe aykırı olarak depolama ve üretim yapılmıştır" tespitlerine yer verildi.

Burak Can Tokyürek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Cumhurbaşkanlığı Yat Yarışları başladı Cumhurbaşkanlığı 5. Uluslararası Yat Yarışları Bodrum’dan başladı. Yarışlarda 16 ülkeden 26 teknede, yaklaşık 300 sporcu mücadele ediyor. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Muğla Valiliği’nin katkılarıyla İstanbul Açıkdeniz Yat Yarış Kulübü tarafından organize edilen ve DHL Express ana sponsorluğunda düzenlenen Cumhurbaşkanlığı 5. Uluslararası Yat Yarışları, bu yıl Halikarnas, İstanbul ve Cumhuriyet kupaları olmak üzere 3 ayrı etapta düzenleniyor. Yarışlar, bugün Bodrum etabıyla başladı. Tüm ekipler, “Coğrafi Rota Yarışı”nda Bodrum’un en güzel kıyılarında yarıştılar. 21 Mayıs Salı günü ise en zorlu parkur olan açık deniz yarışı başlayacak. Ekipler, sınıflarına göre Rodos ve Simi adasının etrafında dönerek, Yalıkavak Marina’ya gelecekler. Denizde birkaç gün sürecek büyük mücadelenin ardından kazananlar 25 Mayıs’ta Bodrum Kalesi’nde düzenlenecek törenle ödüllerine kavuşacak. İlk gün yarışlarının startına Muğla Valisi İdris Akbıyık, Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit, Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, Muğla Gençlik ve Spor İl Müdürü Kazım Açıkbaş ile İlçe Müdürü Oktay Dumruk, İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Gökhan Kurgan ile İlçe Emniyet Müdürü Ali İhsan Başaşçı da katıldı. Vali Akbıyık: "Muğla sporun da bir merkezi" Muğla’nın sporun başkenti olma yolunda ilerlediğini söyleyen Muğla Valisi İdris Akbıyık, şunları dile getirdi; “Bu yarışlar, Bodrumumuza, Muğla’mıza inanılmaz katkı yapıyor, hem tanıtım anlamında hem turizm anlamında. Muğla gerçekten bir yeryüzü cenneti. Bu cennetin de en güzel yeri hiç şüphesiz Bodrum. Muğla, sporun başkenti olma yolunda ilerliyor aslında. Bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu yapılıyor ki inanılmaz ilgi alaka oluyor. Geçtiğimiz 58’incisinde sadece Babadağ etabını 1 milyar kişi izledi. Yine The Bodrum Cup Yelken Yarışları, artı bizim Köyceğiz’de su sporları merkezimiz var; çocuklarımız kanoda, yelkende çok başarılılar. Muğla sadece denizin, güneşin, kumun başkenti değil, sporun da bir merkezi, sporda da bir marka olma yolunda ilerliyor” dedi. Yemlihaoğlu: "16 ülkeden 300 sporcu ter dökecek" İstanbul Açık Deniz Yat Kulübü Başkanı Ekrem Tolga Yemlihaoğlu ise “Yalıkavak’tan bu sene start aldık. Hava oldukça hafif ama öğleden sonra gittikçe hızlanacak, şiddeti artacak. 5-6 saatlik bir rotada ekipler bu yarışı salimen tamamlayacaklar. Yine yarın sabah, esas açık deniz yarışı özelliği taşıyan 250 deniz millik, Rodos Adası’nı dönecekleri ve çok da zorlu olacağını düşündüğümüz uzun mesafeli bir açık deniz yarışına başlayacaklar. Yaklaşık 16 ülkeden 300’ün üzerinde sporcu bu yarışta ter dökecekler. Biz de bu mücadelenin galiplerini 25 Mayıs tarihinde Bodrum Kalesi’nde düzenleyeceğimiz ödül töreniyle mükafatlandıracağız” şeklinde konuştu.
Eskişehir ’Dönem Sonu İngilizce Proje Sergisi’ Turizm Fakültesi’nde sergilendi Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü 2’nci sınıf öğrencileri için düzenlenen, ’Dönem Sonu İngilizce Proje Sergisi’ açılışı Turizm Fakültesi Fuaye Alanı’nda gerçekleştirildi. İkinci sınıf öğrencileri, Anadolu Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Temel Yabancı Diller Bölümü Öğretim Elemanları Öğr. Gör. Dr. Emel Akay ve Öğr. Gör. Burcu Yılmaz danışmanlığında dönem boyunca öğrendiklerini projelerine aktardılar ve çalışmalarını sergi katılımcılarına İngilizce konuşarak sundular. “Yenilikçi projelerinizi bizlere sunduğunuz için hepinizi tebrik ederim” Serginin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Semra Günay, “Öncelikle bu yenilikçi projelerinizi bizlere sunduğunuz için hepinizi tebrik ederim. Ayrıca sizlere bu çalışmalarınızı yapmanızda yardımcı olan öğretmenlerime de ayrıca teşekkür ediyorum. Ders çerçevesinde oluşturduğunuz bu projeler eminim ki profesyonel hayatınıza da yaptığınız çalışmalara da katkı sağlayacaktır. Hepinizin başarılarının devamını diliyorum” dedi. Sergi açılışına Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay, Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hilmi Rafet Yüncü başta olmak üzere öğretim üyeleri ve öğrenciler katılım gösterdi.