KÜLTÜR SANAT - 16 Ocak 2023 Pazartesi 12:15

Salih Güney, antik tiyatroları ayağa kaldıracak

A
A
A
Salih Güney, antik tiyatroları ayağa kaldıracak

Arkeolojiye özel ilgisi olan, yurt dışına kaçırılan pek çok tarihi eserin ülkemize getirilmesi için çalışmaları bulunan ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Salih Güney, “antik kentlerde tiyatro” projesini başlatıyor. William Shakespeare’in Troilus ve Cressida adlı oyununu Türkiye’deki 10 antik tiyatroda sahneye koymayı planlayan Güney, projenin cumhuriyetin 100. yılında hayata geçmesi için destek bekliyor.

İzmir Çeşme’de yaşayan ünlü tiyatro ve sinema oyuncusu Salih Güney, arkeolojiye olan ilgisi ile de biliniyor. Yurt dışına kaçırılan pek çok tarihi eserin ülkemize getirilmesi için çalışmaları bulunan duayen isim, “antik kentlerde tiyatro” projesi için düğmeye bastı. Assos, Asklepion, Pammukkale Hierapolis, Afrodisias, Kaunos, Stratonikeia, Bodrum, Teos, Efes ve Aspendos antik tiyatrolarında William Shakespeare’in Troilus ve Cressida adlı oyununu sahnelemeye hazırlanan Güney, destek beklediğini belirterek "Cumhuriyetimizin 100. yılında antik tiyatrolarda oyunlar oynanırsa o zaman çok mutlu olacağım. Bu dünyaya güzel bir mesaj olacak" dedi.

10 antik tiyatroda oyun turnesi

Türkiye’nin bir açık hava müzesi gibi olduğunu, ülkemizde 115 antik tiyatronun bulunduğunu belirten Güney, "Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok antik tiyatro yok. Ben çalışmalarıma ilk olarak Antik Park projesi ile başladım. Myndos Antik Kenti’ni korumak amacıyla 5 yabani tavşan bırakarak Antik Park projesini başlatmıştım. Bu süre zarfında antik tiyatroların da değerlendirilmesi gerektiği hep aklımdaydı. Kazılarda muhteşem tiyatrolar ortaya çıkmaya devam ediyor. Örneğin Kaunos’taki tiyatro yıkıktı, çalışmaları devam ediyor. Kazı başkanına, ‘Tiyatro halka açılacak duruma gelince burada oyun sahneleyeceğim’ dedim. Ardından diğer kazı başkanları da bu düşünceyi duydu. Proje bu şekilde gelişip büyüdü. 10 antik kentimizin tiyatrolarında oyun sahnelemeyi planlıyorum. Bu konuda çalışma başlattım" diye konuştu.

"Destek gerekiyor"

Antik tiyatroların amacına uygun etkinliklere sahne olmasını gerektiğini kaydeden Güney, "Ben buna öncü olmak istiyorum. Bazı antik tiyatrolarda opera bale gösterileri yapılıyor ancak hiç oyun sahnelenmeyen çok sayıda antik tiyatromuz var. Bu tiyatrolarda William Shakespeare’in Homeros’tan etkilenerek yazdığı Troilus ve Cressida adlı eseri sahnelemek istiyoruz. Eser elimizde, dekorlar elimizde, kostümler elimizde, oyuncular elimizde. Oyun ücretsiz olarak oynanacak. Tabii burada valilikler ve belediyelerden destek de gerekiyor. Bazı antik kentler şehir merkezine uzak konumda olduğu için belediyelerin halka ulaşım konusunda destek vermesi gerekiyor. Biz de yaklaşık 30 kişilik bir ekiple yola çıkacağız. Ekibimize konaklama konusunda destek gerekiyor. Bu konuda yalnız olmayacağımı biliyorum" sözlerine yer verdi.

"Antik kentler yaşamaya başladı"

Türkiye’den kaçırılan çok sayıda tarihi eserin ülkemize geri getirildiğini hatırlatan Güney, "Kültür Bakanlığını tebrik etmek gerekiyor. Türkiye’den yurt dışına kaçırılmış 10 binin üzerine tarihi eser, son 10 yılda ülkemize getirildi. Bu sebeple çok mutluyum. Antik kentlerimizde çok güzel gelişmeler var. Örneğin Kibyra Antik Kenti’nde arkeologlarımız muhteşem bir çeşme keşfetti. Şimdi oradan su akıtacaklar. Bunun gibi başka antik kentlerde de pek çok gelişme var. Yani antik kentler yaşamaya başladı. Bunlar olurken antik tiyatrolarda neden oyunlar oynanmasın? 2023, Türkiye için çok önemli bir yıl. Evrensel boyuta geçmenin zamanı geldi de geçiyor"

Ceren Atmaca Özden - Sinan Yeniçeri
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Türkiye-İran Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Kayhan Türkmenoğlu: TBMM Türkiye-İran Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı Kayhan Türkmenoğlu, “Barış ve istikrara hizmet eden Reisi’nin Cenab-ı Hakkın rahmetine kavuşması sadece İran değil, bölgemiz için de büyük bir kayıptır” dedi. Türkmenoğlu, TBMM’de Türkiye-İran parlamentolar arası Dostluk Grubu üyesi milletvekilleri ile basın toplantısı düzenleyerek, İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin ölümüne ilişkin açıklama yaptı. Türkmenpoğlu, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın hayatını kaybettiğini üzüntüyle öğrendiklerini belirterek, Türkiye olarak İran’ın yanında olduklarını kaydetti. Türkmenoğlu, “Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi küresel sorunlar ile boğuşulan çetin günlerde göreve gelmiş; göreve geldiği günden, hayatını kaybettiği güne kadar İran’ın ve halkının iyiliği ve güvenliği için çalışmıştır. Yine, küresel ve bölgesel meseleleri istişare etmek için kardeşlik hukuku çerçevesinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile yakın mesai ve iletişim içinde bulunmuşlardır. Cumhurbaşkanımız ve Reisi karşılıklı güven ve müşterek menfaatler temelinde ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkiler daha da genişletmişlerdir. Barış ve istikrara hizmet eden Reisi’nin Cenab-ı Hakkın rahmetine kavuşması sadece İran değil, bölgemiz için de büyük bir kayıptır” dedi.
Şırnak HAK-İŞ Sendikası Cizre Belediyesi’nin işten çıkardığı işçiler için belediye önünde çadır nöbeti başlattı HAK-İŞ Konfederasyonu Şırnak İl Başkanlığı, DEM Partili Cizre Belediyesi’nin işten çıkardığı 34 işçi için belediye binası karşısında çadır nöbeti başlattı. HAK-İŞ Konfederasyonu Şırnak İl Başkanı Nevzat Usal ve sendika üyeleri, Cizre Belediyesi’nin geçen hafta işten çıkardığı 34 işçi için belediye binası önünde nöbet çadırı kurup, basın açıklaması yaparak belediyeye tepki, işçilere de destek verdi. Belediyenin bu kararını, İşçi haklarının ihlali olarak görmekte ve bu durumun kabul edilemez olduğunu vurgulayan Usal, “İşçilerin emeği ve alın teri, hiçbir siyasi veya idari kararın kurbanı olmamalıdır. Sendika olarak, işten çıkarılan arkadaşlarımızın yanındayız ve bu haksızlığa karşı hukuki tüm yollara başvuracağımızı, onların haklarını sonuna kadar savunacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. İşçilerimizin görevlerine iade edilmeleri için tüm yasal ve demokratik haklarımızı kullanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Bu anlamda belediye yönetiminden beklentimiz, bu haksız karardan bir an önce geri adım atarak işçilerimizin işlerine iade edilmesidir” dedi. İşten çıkarılmaların ilk olarak 5 kişiden başladığını belirten Usal, “Mevcut işten çıkarılan işçi sayısı 34’e çıktı. Bizde bugün burada çadırı kurma kararı aldık. Bu çadırımız sesimizi yönetime duyurana kadar, bir müzakere masası açana kadar. İş kıyımlarını durdurana kadar arkadaşlarımızla burada eylemlerimize devam edeceğiz. Haftalık basın açıklamalarımız gerçekleşecek. Genel merkezimizden genel başkanlarımız ve genel başkan yardımcılarımız belirli aralıklarla çadırımızı ziyaret edecekler" diye konuştu. Mazbatayı alıp başa geçtikleri günden çalıştıkları son güne kadar mobbing ve baskılara maruz kaldıklarını ileri süren Viyan Ölmez, "Biz, hiç pes etmeden işimize devam ettik. Emeklerimizin karşılığı işten çıkarılmamız oldu. Yedi yıldan bu yana emek veriyordum ama bu emeklerime karşılık bugün beni işten çıkarttılar. Davamızın peşini hiçbir şekilde bırakmayacağız. İşe iademiz gerçekleşene kadar davamızdan vazgeçmeyeceğiz ve son ana kadar mücadelemize devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Diğer işçiler gibi mobbing ve baskılara maruz kaldığını iddia eden eski belediye çalışanı Funda Sağın ise, "Bir ay içerisinde nedensiz bir şekilde iki defa görev yerim değiştirildi. Ama biz yine işimizi titizlikle yapmaya devam ettik. Fakat belediye başkanının görevlendirmiş olduğu belediye encümenleri tarafından mobbinge maruz kalıyorduk. En sonunda muhtemelen baş edemediler çıkardılar bizi haksız yere. Pes etmeyeceğiz, hakkımızı arayacağız. Sonuna kadar da mücadelemize devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. HAK-İŞ Konfederasyonu Şırnak İl Başkanlığının düzenlediği nöbet çadırı eylemi ve basın açıklamasına birçok sendika destekte bulundu. Basın açıklamasının ardından sendika başkanları ve işten çıkarılan işçiler, nöbete başladı.