KÜLTÜR SANAT - 11 Eylül 2021 Cumartesi 09:49

Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

A
A
A
Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlı Sadak köyündeki Satala Antik Kentinde sürdürülen kazı çalışmalarında 5 bin yıllık bulgulara rastlandı. Çalışmalarda bölgenin tarihi sürecinin değişmesine neden olan bulgular elde edildi.

Roma İmparatorluğunun Doğu sınırında günümüze kadar ulaşabilmiş dünyadaki tek lejyon kalesi olan Satala Antik Kentinde 2017 yılından beri devam eden arkeolojik kazılarda önemli bulgular elde edilmeye devam ediyor.

Bartın Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Şahin Yıldırım başkanlığında gerçekleştirilen ve 1,5 ay önce başlayan kazı çalışmaları bu yıl 40 kişilik ekiple devam ederken toprağın 50 santimetre altından başlayan tarihi bulgular 5 metre derinliğe kadar ulaştı.

Roma İmparatorluğunun Apollinaris Lejyonu da denilen 15.Lejyonunun yaklaşık 600 yıl hüküm sürdüğü alanda çok sayıda açma gerçekleştiren ekip önemli bulgular ve eserler ortaya çıkarırken 5 bin yıllık mezarlığın yanısıra Ayasofya'yı yaptıran İmparator Justinyanus tarafından tamir ettirildiği belirlenen surlar da gün yüzüne çıkarıldı.

Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, Gümüşhane Valiliği ve İl Özel İdaresi ile Kelkit Kaymakamlığı ve Kelkit Belediyesi’nin katkılarıyla gerçekleştirilen kazı çalışmaları Bartın Üniversitesi Arkeoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü başkanlığında aynı üniversitenin akademisyenlerinden Doç. Dr. Şahin Yıldırım ve ekibi tarafından sürdürülüyor.

Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

Kazı başkanı Doç.Dr. Şahin Yıldırım, bu yıl 3 ayrı açmada aynı anda çalıştıklarını ve iklim şartlarının uygun olması halinde bir ay daha çalışmayı, bu süreçte çok daha önemli verilere ulaşmayı düşündüklerini söyledi.

“Burada görmüş olduğunuz başlıklar, sütun başlıkları, sütunlar burada çok büyük ve kompleks bir yapının olduğunu bize göstermekte”

Çalışan ekibin yanında yurtdışından bilimsel katkı aldıklarını ifade eden Yıldırım, “Kazı çalışmalarımız 15.Leyjon adıyla bildiğimiz Apollinaris lejyonunun üssü durumdaki Satala’daki kastrum yani ordugahta gerçekleştirilmekte. Bu yılki çalışmalarda yine geçen sene olduğu gibi özellikle de kastrum 3 açması olarak nitelendirdiğimiz ana yapıda sürdürüyoruz. Burada çok önemli verilere ulaşmış durumdayız. Birçok mimari yapı elemanı ortaya çıkarttık. Çok büyük ölçekli bir yapının, büyük bir yapı kompleksinin kalıntılarını açıyoruz. Burada görmüş olduğunuz başlıklar, sütun başlıkları, sütunlar burada çok büyük ve kompleks bir yapının olduğunu bize göstermekte” dedi.

Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

“Satala’nın günümüzden yaklaşık 5 bin yıl kadar önceye gittiğini tespit etmiş olduk”

Bu yıl yapılan çalışmalarda en ilgi çekici buluntulardan birisini açıklayan Yıldırım, “İmparatorluk dönemi katlarına inmeye çalışırken burada çok büyük bir alüvyon tabakası mevcut. Yaklaşık 5 metre derinlikte bizi şaşırtan bir şekilde Geç Tunç Çağı Dönemine tarihlendirilen bir mezarla karşılaştık. Biz buradaki çalışmalar sırasında Erken Tunç Çağına hatta Geç Kalkolitik Döneme inen bulgular elde etmiştik ama düzgün bir tabakalaşma içerisinde değildi. Ama bu sene yapmış olduğumuz çalışmalar sırasında özellikle bu kontekste bulmuş olduğumuz bulgularla haber Satala’nın günümüzden yaklaşık 5 bin yıl kadar önceye gittiğini tespit etmiş olduk. Daha önce yazılı metinlerde çok fazla bir bilgi yoktu elimizde. Ancak bu arkeolojik veriler kentin çok eski dönemlerden beri Geç Kalkolitik dönemin sonlarından itibaren dahi yer olduğunu ve burada bir höyük şeklinde bir yerleşimin olduğunu ve aşağı şeklinde yine ona bağlı bir diğer ana yerleşim birimi olduğunu bize gösterdi. Bu da buranın tarihsel süreciyle ilgili çok önemli bir bulgu idi” diye konuştu.

“Demir yataklarının da burada olduğunu keşfetmiş durumdayız”

Yüzey araştırmaları sondajlarda Urartularla bağlantılı seramiklerle ve çeşitli kültür kalıntılarıyla karşılaştıklarını dile getiren Yıldırım, “Demir yataklarının da burada olduğunu keşfetmiş durumdayız. Çok büyük demir madenleri var. Roma İmparatorluğu döneminde lejyonun buraya getirilmesinde ana etkenlerden biri de bu madenler. Çünkü silahlarını onlar kendileri yapıyor. Urartuların burada yer alma nedenlerinden en önemlilerinden birisi de bu madenler. Urartular antik çağın en önemli maden uygarlığı, demir çağının en önemli uygarlığı konumunda. Bin 700 metre kotlarda yer alan Roma İmparatorluk döneminin en yüksek kotta yer almış lejyonunun bulunduğu alanın Urartular, Erken Tunç Çağına kadar inen bir yerleşme olduğunu tespit ettik. Bu bizim açımızdan çok önemliydi” şeklinde konuştu.

Satala Antik Kentindeki kazılarda 5 bin yıllık bulgulara rastlandı

“Buradaki surlarda Ayasofya’yı yaptıran İmparator Justinyanus dönemi mimari tekniğin uygulandığını görüyoruz”

Kazı çalışmalarında garnizon alanını çevreleyen surları da açmaya çalıştıklarını anlatan Yıldırım, bölgede Ayasoyfa'yı yaptıran İmparator Justinyanus’un buradaki surları tamir ettirdiğini belirlediklerini dile getirerek, “Diğer çalışmalarımızın yanında surları açmaya çalışıyoruz. Roma imparatorluğu surları iskambil kartına benzer bir şekle sahip. Surlarda Geç Antik Dönem yani İmparator Justinyanus dönemi mimari tekniğin uygulandığını görüyoruz. Bunu tarihi kaynaklarla karşılaştırdığımızda Prokopius’un yazıtlarında geçen metinlerde Justinyanus döneminde buradaki Roma İmparatorluğu dönemi lejyonunu ana kalesinin tahrip olduğunu, sağlam bir malzeme ile yapılmadığını, savaşlardan çok etkilendiğini, bu yüzden İmparator Justinyanus’un buraya çok daha büyük, sağlam bir sur yaptırdığını kayıtlarında görüyoruz. Bunu doğrulayan veriler elde ettik bu seneki çalışmalarda. Ayasofya’yı da yaptıran Justinyanus doğu hattındaki en önemli yerlerden birisi olan buradaki kaleyi de yeniletiyor” ifadelerini kullandı.

“Elde ettiğimiz veriler bölgenin tarihi sürecinin değişmesine neden oldu”

Kazılarda tahmin etmedikleri, hiç ummadıkları şekilde kentin dip tarihine dair çok önemli verirler çıkardıklarını ifade eden Yıldırım, şunları söyledi:
“Umarım bu bölgenin tarihine çok daha manalı katkılar yapabileceğiz. Arkeolojik kazılar sonucu elde ettiğimiz veriler bölgenin yazılı tarihine çok önemli katkılar sağladı. Burada önceden beri yürütülen çok sayıda yüzey araştırması var. Onların elde etmiş olduğu verirler buralarda bir erken dönem yerleşimin olduğunu söylüyor idi. Ancak bunun bir arkeolojik tabakada ilk defa ortaya çıkarılması bu sene oldu. Buradaki arkeolojik tabakalar konteks halinde Erken Tunç Çağına kadar inmekte. Bununla birlikte de araştırma sırasında Geç Kalkolitik Döneme kadar inen küçük mikrolit seviyede obsidyenden yapılmış aletler de yine tespit ettik. Bunlar da bölge tarihinin bizim umduğumuzdan çok daha erkene indiğini gösteriyor. Bu bölgede Neolitik Dönem henüz tespit edilmiş durumda değil ama Geç Kalkolitik Dönemden itibaren Satala ve çevresinin bir önemli yerleşim merkezi olarak bölgede varlığını gösterdiğini tespit etmiş olduk. Bu da şu ana kadarki yazılı kaynaklarda geçen şeyleri hem destekledi hem de çok yeni verilerin elde edilmesini ve bu bölgenin tarihi sürecinin değişmesine neden oldu.”

Recep Ergin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Isparta Başkan Başdeğirmen: "Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz" Isparta Çünür Mahallesi’nde dün hizmete giren yeni otogar için açılış töreni düzenlendi. Açılış töreninde konuşan Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Eski otogarın bulunduğu alana da yeraltı otopark, üzeri meydan ve kütüphane yapıyoruz” dedi. Isparta Bahçelievler Mahallesi’ndeki Isparta Şehirlerarası Otogarı’ndan dün son sefer yapıldı. Çünür Mahallesi’ndeki yeni otogar da dün hizmete açıldı ve ilk otobüs seferleri gerçekleştirildi. İlk seferlerin gerçekleştiği yeni otogarın bugün de resmi açılış töreni yapıldı. Mehteran gösterisi ile başlayan törene Vali Aydın Baruş, AK Parti Isparta Milletvekili Mehmet Uğur Gökgöz, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ve eşi Şadiye Başdeğirmen, AK Parti İl Başkanı Furkan Cem Er, MHP İl Başkanı Önder Topçu, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Ali Ertuğrul, ITSO Başkanı Metin Çelik, Ticaret Borsası Başkanı Hüdai Şahin, ilçe ve belde belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, esnaf ve vatandaşlar katıldı. Verdikleri bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, eski otogarın şehrin ortasında kaldığını ifade etti. Hiçbir yatırımın yarım kalmayacağı yönünde verdikleri söz olduğunu ve bugün de yeni otogarın faaliyete sunulduğunu aktaran Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Yarım kalan yatırımları tamamlayarak buraya kadar geldik ve yeni otogarı açmaktan son derece memnun olduk. Mevcut eski otogarımız şehrin içinde kaldı, trafikte zorlanılıyordu. Öncelikle yeni otogar alanımızı faaliyete geçirdik, buranın faaliyete geçirilmesine katkı sunan belediye meclisi üyelerime, personelime emek veren herkese teşekkür ediyorum” görüşlerinde bulundu. Yeni otogarın hazırlanmadan önce hem otobüs işletmecileriyle hem de esnafla bir araya geldiklerini ve projenin kendilerinin istedikleri şekilde değiştirilerek hayata geçirildiğinden bahseden Başkan Başdeğirmen, “Esnafımızın istediği şekilde burayı düzenledik. Sonucunda da esnafımız memnun oldu. Herkes çok mutlu. Yaptığımız işin kabul görmesi çok önemli” dedi. “Eski otogar alanında 86 bin metrekarelik meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız” Boşaltılan otogarın yeriyle ilgili de hayata geçirecekleri projeye ilişkin bilgiler veren Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, boşalan otogar alanının bulunduğu bölgede yeraltı 3 katlı otopark ve üzerinde de 2 bin öğrencinin ders çalışabileceği bir kütüphane ile etkileşim merkezi yapılacağını açıkladı. Başdeğirmen, “Böcüzade Parkı ile birleştirerek toplam 86 bin metrekarelik alanda meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız. Vatandaşımızın rahat nefes alabileceği meydanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Bu dönemimizde Isparta’da 3-4 tane büyük meydan oluşacaktır. Otogar alanımızdaki otopark kısmı 30 bin metrekare, bu alanda da her türlü etkinliği yapma imkânımız olacaktır. Isparta’mıza hayırlı ve uğurlu olsun” şeklinde konuştu. Açılış töreninde konuşan Isparta Valisi Aydın Baruş, ise yeni yapılan otogarla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak dedi. Vali Baruş, “Isparta her yıl dışarıdan misafir ağırlayan bir il. Modern bir otogara çok ihtiyacımız vardı. Şehir içinde kalmış otogar bu ihtiyaca cevap veremez hale gelmişti, oradaki esnafımız da bu durumdan muzdaripti. Yeni yapılan yatırımla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına bir yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak. Bir otogarı, bir sanayi sitesini şehir dışına taşımak çok önemli problemler doğurur. Önemli olan bu problemi hemşehrisiyle vatandaşıyla birlikte anlaşarak uzlaşarak aşmak. İşte belediye başkanımız bunu başarmış. Bu nedenle belediye başkanımızı tebrik ediyoruz. Esnafımızı mağdur etmeden vatandaşlarımıza olumsuzluğa neden olmadan bu problemi çözmüşler. Eski otogarın bulunduğu alanın hem otopark hem kütüphane hem de bir meydan olarak kullanılacak olması Isparta için çok güzel bir tasarım. Bu tesiste esnafımıza bol kazançlar diliyorum, hayırlı olsun” dedi. Konuşmaların ardından dua edildi, yeni otogarın açılış kurdelesi kesildi. Yapılan açılış töreninin ardından protokol üyeleri yazıhane ve işletmeleri ziyaret ederek, yeni otogarın hayırlı olması temennisinde bulundular.