SAĞLIK - 02 Eylül 2019 Pazartesi 11:20

Sedef, Vitiligo, Egzema PUVA ile son buluyor

A
A
A
Sedef, Vitiligo, Egzema PUVA ile son buluyor

Sedef, Vitiligo, Egzema, Kronik kaşıntı gibi birçok insanın muzdarip olduğu deri hastalığının tedavisinde PUVA ya da diğer adıyla ‘Fototerapi tedavi yöntemi’ hakkında Dr. Öğr. Üyesi Didem Mullaaziz açıklamalarda bulundu.

 Cilt yüzeyinde istenmeyen görüntülere neden olmaları, kaşıntı, ağrı ve yanma gibi durumlara yol açmaları nedeniyle günlük hayatı olumsuz etkileyen deri hastalıkları, kimi zaman vücutta bulunan başka bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkabildikleri gibi alerjik reaksiyonlara, dış ortamda bulunan etkenlere ve mikroorganizmaların neden olduğu enfeksiyonlara bağlı olarak oluşabilir. Özellikle yaz aylarında daha belirgin bir şekilde ortaya çıkan deri hastalıkları, bazen kısa soluklu bazen de uzun soluklu tedavi sürecinin kapısını aralayabilir. Bu nedenle deri hastalıkları hakkında gerekli önlemlerin alınması ve ‘PUVA yöntemi’ olarak bilinen tedavi süreci hakkında açıklamalarda bulunan Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Didem Mullaaziz, en önemli noktanın hastanın kendisine uygun PUVA yönteminin tercih edilmesi ve hayata geçirilmesi olduğunu belirtti.

 “Tedavi süreci hastalığa göre değişiyor”

PUVA’nın, hastalığı durdurduğunu, yeni lezyonların oluşumunu azalttığını veya hafifletip kontrol altına alınmasını sağladığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Didem Mullaaziz, tedavideki amacın, hastalarda uzun süreli iyileşme dönemi sağlamak olduğunu söyledi. Mullaaziz sözlerine şöyle devam etti, “Ortalama tedavi süresi genellikle 2 - 3 ay olarak belirtilse de bazı deri hastalıklarında daha uzun tedavi süresine gereksinim olabilmektedir. Tedavi programı deri hastalığının türüne ve tutulum alanının yoğunluğuna göre aralıklı olarak, başlangıçta haftada 2 veya 3 olup, tedaviden yanıt alındıkça haftada 1, zamanla 2 haftada 1 veya ayda 1 sıklıkta uygulanabilmektedir. Bazen hastalara devam tedavisi de verilebilmektedir. Tedavi seansları sadece birkaç saniyelik ışığa maruz kalma ile başlayıp, süreler her seansta kademeli olarak artırılmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Çeşitli Puva uygulamaları var”

PUVA tedavisinin hastalığın türüne, yerleşimine ve hastanın durumuna göre farklılaştığını söyleyen Mullaaziz, genel PUVA, lokal PUVA, tarak PUVA ve banyo PUVA şeklinde farklı uygulamaları olduğunu belirtti. Mullaaziz şöyle devam etti; “Genel PUVA tedavisi kapalı bir kabin içerisinde yapılmakta ve tedavi günlerinde hastaya ışık tedavisinden önce foto duyarlandırıcı yani ışığa karşı duyarlandırıcı ilaç verilmektedir. Lezyonların el ve ayaklarla sınırlı olduğu hastalıklarda lokal PUVA tedavisi tercih edilmektedir. Lokal PUVA tedavisinde, ışık tedavisi öncesi lezyonlu alanlara foto duyarlandırıcı jeller uygulanmaktadır. Saçlı deri lezyonu olan hastalarda ise tarak PUVA tedavisi kullanılmaktadır. Banyo PUVA tedavisi, vücutta yaygın lezyonları olan fakat ağızdan foto duyarlandırıcı ilaç kullanılamayan hastalarda tercih edilmektedir. Hasta foto duyarlandırıcı jel katılarak hazırlanan su ile dolu bir küvet içerisinde bekletildikten sonra kabin içerisine alınarak ışık tedavisi uygulanmaktadır.”

Tedavide dikkat edilmesi gereken hususlar

Tedavi öncesi ve sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında da açıklamalarda bulunan Mullaaziz, PUVA tedavisi öncesi yüz ve vücuttaki benlerin kapatıldığını, tedavi sırasında UV ışığının gözlere zarar verme ihtimaline karşın, kabin içerisinde iken hastalara güneş koruyucu gözlük kullandırıldığını söyledi. Mullaaziz, genel PUVA tedavisi öncesi hastaya kullandırılan sistemik foto duyarlandırıcı ilaçlar gözlerde ışık hassasiyeti oluşturacağından, hastaların tedavi seansı sonrası 24 saat süre ile UV koruyuculu güneş gözlüğü kullanması gerektiğine de dikkat çekti.

“Güneş koruyucu kullanılmalı”

PUVA tedavisi sonrası oluşacak deri kuruluğuna karşın hastalara nemlendirici krem kullanmaları yönünde öneride bulunan Mullaaziz, “Tedaviden çıktıktan sonra ve tedaviye girilmeyen günlerde, güneş gören bölgelere, en az 30 koruma faktörlü güneş koruyucu krem sürülmelidir. Şapka ve benzeri giyeceklerle vücudun açıkta kalan kısımları güneşten korunmalıdır” dedi.

PUVA tedavisinin uygun olmadığı hastalıklar ve hastalar

PUVA tedavisinin güneşe duyarlılığı olan lupus ve rosacea gibi deri hastalıklarında kullanılmaması gerektiğine dikkat çeken Mullaaziz, gebeler ve emziren hastaların da PUVA tedavisinde kullanılan psoralen madde nedeniyle tedavisinin uygun olmadığını, bu durumlarda mümkünse tedavinin ertelendiği ya da gebeliğin ilk üç ayından sonra tedavinin UVB şeklinde uygulandığını söyledi. Mullaaziz son olarak, on iki yaşından küçük deri kanseri öyküsü olan çocuklarda ise tedavinin kullanılamadığını ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir’de 7 Kocalı Hürmüz’e yoğun ilgi Sahne Tozu Tiyatrosu’nda yaklaşık iki aydır sahnelenen 7 Kocalı Hürmüz oyunu İzmirli seyirciden tam not aldı. Yönetmenliğini Sahne Tozu Tiyatrosu’nun Kurucusu ve Genel Sanat Yönetmeni Çağlar İşgören’in yaptığı 7 Kocalı Hürmüz seyirciden gördüğü yoğun ilgi sebebiyle oyun boyunca sürekli alkış ve kahkahalarla kesiliyor. Sahne Tozu Tiyatrosu’nda yaklaşık iki aydır sahnelenen 7 Kocalı Hürmüz oyunu İzmirli seyirciden tam not aldı. Oyunu değerlendiren Yönetmen Çağlar İşgören “Oyunun gördüğü ilgiden çok memnunuz. Zaten Türk Tiyatrosu’nun yapı taşlarından bir olan çok keyifli bir metin. Bizim yorumumuzun da seyirciyle ritmi tuttu. Her hafta seyircinin coşku, sevgi, kahkahasıyla oyun unutulmaz anlara sahne oluyor. Burada sonuçta oyuncuların başarısı ve uyumu da çok önemli. Nisan sonu bitirmeyi planlıyorduk. Bu ilgi dolayısıyla iki hafta daha uzattık” dedi. “Hem bizim enerjimiz hem de seyircinin enerjisi birbirine geçiyor” Oyunda Hürmüz’ü oynayan Nazlı Kayı ise “Oyunun gördüğü ilgi bizi çok mutlu ediyor. Bu başarıda yönetmenimizin payı büyük; yaptığı güncellemeler, kurduğu oyunculuk, ritmi dengesi çok başarılı. Her oyun sanki seyirciyle bütünleşiyoruz. Hem bizim enerjimiz hem de seyircinin enerjisi birbirine geçiyor bu da sonuca yansıyor. Bu bizim için büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı” ifadelerini kullandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla hazırlanan oyun; 10-11 Mayıs tarihlerinde saat 20.00’de, 12 Mayıs Pazar günü ise saat 14.00’de son kez seyirciyle buluşacak.
Ankara Kamuda tasarruf paketinin detayları belli oldu Kamuda tasarruf ve tedbir paketinin detayları belli oldu. Buna göre zorunlu olmadıkça kamu kurum ve kuruluşları bina ve araç kiralamayacak. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrası açıkladığı tasarruf tedbirlerinde detaylar belli olmaya başladı. Edinilen bilgilere göre Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ve Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından geniş kapsamlı bir çalışma yapıldı. Çalışma, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunuldu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz tarafından yürütülen tedbirlerle birlikte 100 milyar lira tasarruf hedefleniyor. Tasarruf tedbirleriyle birlikte kamu kurumlarında giderler kalem kalem hesaplanacak, harcamalar en aza indirilecek. Zorunlu olmadıkça kamu kurum ve kuruluşları bina ve araç kiralamayacak. Kiralanan ek bina ve araçlar ihtiyaca göre belirlenecek. Yılın değişik zamanlarında farklı illerde düzenlenen tanıtım, eğitim gibi etkinliklere ara verilecek. Kırtasiye harcamaları azalacak, yazışmalar dijital ortamda yapılacak. Yüzde 65’i biten yatırımlar tamamlanacak, ancak yeni yatırımlara başlanmayacak. Kamu kurumlarına bağlı konuk evleri ve sosyal tesislerde özel kontenjanlar sınırlandırılacak. Ayrıca toplum ve kamu yararına olan sosyal sorumluluk projeleri hayata geçirilecek. Kamu binalarında enerji tasarrufu uygulanacak. Tasarruf paketi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından pazartesi günü Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açıklanacak.
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu’ndan Esenyurt Belediye Başkanı Özer’e tebrik ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’e tebrik ziyaretinde bulundu. Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu makamında ağırladı. Başkan Özer, Karabat ve İmamoğlu’nun ziyaretinden duyduğu memnuniyeti belirterek; “Esenyurt ‘en’lerin şehri. En kalabalık şehir. En güzel yanlarımız da var ancak en negatif yanlarımız da var. Biz inanıyoruz ki; bu negatiflikleri sizin önderliğinizde, yapacağımız iş birliğiyle ortadan kaldırıp, Esenyurt’umuzu önümüzdeki 5 yıl içerisinde, Türkiye’nin en huzurlu, yaşanabilir ve 21. yüzyıla yakışır bir şehir haline getireceğiz.” dedi. Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in makamında gerçekleşen ziyarete CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin ve İBB İlçe Belediyeleri Koordinatörü Tonguç Çoban katıldı. Başkan Özer, tebrik ziyareti nedeniyle Karabat ve İmamoğlu’na teşekkür ederek, Esenyurt Belediyesi’nin kurslarında eğitim gören kursiyerler tarafından hazırlanan tabloyu Ekrem İmamoğlu’na hediye etti. “Esenyurt’ta 101 dil konuşuluyor” 5 yıl içerisinde Esenyurt’u, Türkiye’nin en huzurlu kenti haline getirmeyi hedeflediklerini ifade eden Başkan Özer, “Esenyurt ‘en’lerin şehri. En kalabalık şehir. En güzel yanlarımız ve en negatif yanlarımız var. Biz inanıyoruz ki; o negatif yanları sizin önderliğinizde, yapacağımız iş birliğiyle ortadan kaldırıp, Esenyurt’umuzu önümüzdeki 5 yıl içerisinde, Türkiye’nin en huzurlu, yaşanabilir ve 21. yüzyıla yakışır bir şehir haline getireceğiz. Biraz sonra size yapacağım sunumla da birtakım meseleleri görüşeceğiz. Zaten siz de buraya yabancı değilsiniz. 5 yıl Beylikdüzü’nde belediye başkanlığı yaptınız. Burası komşu bir ilçe. Çok kısa sürede, çok büyük göç almış, resmi olarak 1 milyon, gayriresmi olarak 1 milyon 600 bin civarında nüfusu olan, Türkiye’de en çok yoksunluğun olduğu, yoksulların da açlık sınırında bulunduğu bir şehir. Öte tarafta Esenyurt en çok gencin bulunduğu bir ilçe. 25 yaş ve altı 240 bin gencimiz var. Bu sanırım illerde bile olmayan bir oran. Kentimizde, Türkiye’nin 81 ilinden göç etmiş insan yaşıyor. Esenyurt’ta 101 ülkeden insan var ve 101 farklı dil konuşuluyor. Adeta küçük bir Birleşmiş Milletler gibi. Biz de bu nedenle kentimizi bir barış ve kardeşlik şehri haline getirmeyi hedefledik. Bu bizim en büyük idealimiz. Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi’nin de ideallerinden biri. Ayrıca bu barış ve kardeşliğin ihya edildiği yerde mutlu, huzurlu, refah içinde yaşayan, belediye sorunları çözülmüş bir şehir de oluşturmamız lazım. Bu konuda en büyük destekçimizin siz olacağını düşünüyoruz. Sizin liderliğinizde bu işi başaracağımızı düşünüyoruz. Sizin İstanbul için, Türkiye için büyük bir şans olduğunuzu burada ifade etmek istiyorum özellikle. Sizinle yol arkadaşı olmaktan, birlikte çalışmaktan çok büyük mutluluk duyduğumu belirtmek istiyorum" dedi. "Gözümüz kulağımız Esenyurt’un üzerinde olacak" Dayanışmacı ve icraatçı belediyeciliği Esenyurt’ta var etme amacında olduklarının altını çizen Başkan İmamoğlu,“Esenyurt, her zaman gözümüzün, elimizin üzerinde olduğu bir ilçe olacak. Hem nüfusuyla hem çok yönlü problemleriyle zaten buna mecburuz. Bu bir mecburiyet ama bir de hassas bir tarafı var. Birincisi; ben de bu bölgenin insanıyım. Burada yaşanan, olan, biten her hususa, uzun yıllardır şahit oldum. Bu bakımdan bu coğrafyada, iş birliğimizin çok üzerinde başarılar elde edebileceğimizi umuyorum. Burada yüksek bir iş birliğini, yüksek bir biçimde halkın katılımını sağlamak, onlara bu süreci birlikte aşarak ayağa kalkabileceğini hissettirmek, her birisinin birer Esenyurtlu olarak hissetmelerini sağlamak ama onların aynı zamanda mutluluklarını ve memnuniyetlerini büyütmek hepimizin boynunun borcu. Bu nedenle Esenyurt’un ihtiyaçlarını biliyoruz, insanlarını tanıyoruz. Hemşehrilerimizin ne talep edebileceğini de az çok biliyoruz. Şimdi bu durumu sizin hem yerel yönetim deneyiminizle, hem aynı zamanda eğitimci ve öğretici tarafınızı da önemsiyorum. Çünkü burası, akıl ve bilimin ışığında ancak başarıya ulaşabilir. Bu bağlamda Esenyurt’ta ortaya koyacağınız liderlik, aynı zamanda kıymetli yol arkadaşlarımızın çok yoğun mesaisi, başta meclis üyeleri, çalışanları ama özellikle siyasi yol arkadaşlarımızla birlikte başaracağız. Genel Başkan Yardımcımızın da bugün burada olması vesilesiyle üstün bir siyasi sahiplenmenin de bir seferberlik duygusuyla size yardımcı olmanın, size her daim destek olmanın bilinciyle hareket edilmesinin de katkılarıyla bütün bu düşündüklerimizi ben başarabileceğimize yürekten inanıyorum. Son 20 yıl öncesine döndüğümüzde, özellikle o günden bugüne baktığımızda, çok irdelenmesi gereken hatalar var. Ders çıkartılması gereken çok büyük yanlışlar var. Esenyurt özelinde değil, bütün Türkiye’nin yerel yöneticilik özelinde, ‘sakın bunu yapmayın’ diyeceğimiz birçok örnek çıkartabiliriz. Ama olan oldu. Şimdi bunu düzeltmek bizim üzerimize vazife. Yapacak bir şey yok. Başaracağımızdan da hiç şüphemiz yok. Hepimize, hepinize başarılar diliyoruz”diye konuştu. Konuşmaların ardından Karabat, İmamoğlu ve Özer, kurum kurmaylarının da katılımıyla, Esenyurt’un sorunlarına ve çözüm yollarına dönük, ortak masa toplantısı gerçekleştirdi.