ASAYİŞ - 01 Temmuz 2022 Cuma 15:56

Selden helikopter ile kurtarılan çift yaşadıklarını anlattı

A
A
A
Selden helikopter ile kurtarılan çift yaşadıklarını anlattı

Kastamonu’da 27 Haziran’da etkili olan şiddetli sağanak yağış nedeniyle dereler taştı, köprüler çöktü, evler su altında kaldı. Suyun debisinin yükselmesi nedeniyle evlerinde mahsur kalan vatandaşlar Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı helikopterler ile Jandarma Arama Kurtarma ekiplerince kurtarıldı. Helikopter ile kurtarılan vatandaşlar yaşadıklarını anlattı.

11 Ağustos 2021 tarihinde büyük sel afetini yaşayan Kastamonu, 27 Haziran’da yeni bir afet daha yaşadı. Yaşanan sel afetinde Kastamonu'nun İnebolu, Bozkurt, Abana, Çatalzeytin, Küre, Pınarbaşı, Şenpazar ve Cide ilçeleri büyük hasar gördü.

Ev ve iş yerlerini su bastı

Çay ve derelerin debileri sel suları ile birlikte yeninden yükseldi. Köprüler yıkıldı, yollar göçtü. Taşan sel suları ilçe merkezlerini kapladı. Evleri ve iş yerlerini su bastı, istinat duvarları yıkıldı. Sel suları nedeniyle evlerinde mahsur kalan vatandaşların imdadına Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı Arama ve Kurtarma ekipleri yetişti. Mahsur kalan vatandaşlar tarafından helikopterler ve botlarla tahliye edildi.
Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde sağanak nedeniyle Ezine Çayı taştı. Bozkurt ilçesine bağlı İlişi Köyünde mahsur kalan vatandaşların kurtarılması için Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı seferber oldu.

Mahsur kalan vatandaşlar bulundukları bölgeden kurtardı. Can kaybının yaşanmaması için büyük mücadele veren ekipler, mahsur kalanları kucaklarında taşıdı.

Uzun uğraşlar sonucu kurtarıldılar

Şeker hastalığına bağlı olarak ayak damarlarının tıkanması üzerine 8 yıl önce sağ bacağını ve konuşma yetisini kaybeden Yılmaz Topaloğlu afete eşi Namiye Topaloğlu ile birlikte evinde yakalandı. Namiye Topaloğlu, yatağa bağımlı eşi ve kendisinin kurtarılması için yetkililerden yardım istedi. İhbar üzerine bölgeye geçen ekipler Topaloğlu çiftini önce botla kurtarmak istedi, ancak hem suyun debisinin yüksek olması hem de Yılmaz Topaloğlu’nun yatağa bağımlı olması nedeniyle başarılı olamadı. Topaloğlu çiftinin kurtarılması için bölgeye helikopter sevk edildi. Jandarma ekiplerinin de karadan desteği ile Topaloğlu çifti uzun uğraşlar sonucunda mahsur kaldıkları yerden kurtarılarak güvenli bölgeye nakledildi.

Selden helikopter ile kurtarılan çift yaşadıklarını anlattı

"Geçen seneden kalan bir korku vardı içimizde"

Ölümle yaşam arasında gidip geldiğini anlatan Namiye Topaloğlu, Kastamonu’ya 20 gün önce geldiklerini söyledi. İstanbul’da 15 sene yaşadıktan sonra eşinin rahatsızlanması üzerine Bozkurt İlişi Köyüne yerleştiklerini kaydeden Namiye Topaloğlu, “Eşimin ayağı kesilince İstanbul’dan Kastamonu’ya geldik. Yeğenlerimiz bize buradan ev tuttular. Tatil amaçlı buraya geldik. Buraya geleli yaklaşık 20 gün oldu. Biz buraya geldikten sonra yağmurlar başladı. İlk başlarda yağmurlar tehlikeli görünmüyordu, ama daha sonra nasıl olduysa bir yağmur başladı. Geçen seneden kalan bir korku vardı içimizde. Akşam oldu, yağmur bayağı şiddetlendi. Yeğenlerimiz bizi götürmek istedi ama eşim çıkamadı. O yüzden gidemedik. Sabaha kadar uyumadım. Sabah saat 04.00’te kalktım, baktım çok tehlikeli bir şey yoktu. Biraz uyumuşum. Sabah saat 6’da bir kalktım felaket olmuş. Ağaçlar devriliyor, her yer yıkılıyor” dedi.

Selden helikopter ile kurtarılan çift yaşadıklarını anlattı

"Kurtarma ekipleri olmasaydı bile bile ölümü bekleyecektik"

Namiye Topaloğlu yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Muhtarın eşi muhtarı aradı. Muhtarın eşine 'burası patlıyor' dedim. Oradan bir patladı, su derya gibi akıyor. Daha sonra sel suları evleri basmaya başladı. Sular önce muhtarın evinin altına girdi, oradan bizim eve geldi. Sel suları duvarlardan fışkırdı. Biz çardakta oturuyorduk. Muhtar ‘Burası patlarsa, siler süpürür ve götürür‘ dedi. İçeri de giremiyoruz, dışarıda da kalamıyoruz ve ne yapacağımızı bilemiyoruz. Kurtarma ekiplerini bekliyoruz. Ekipler ip saldırlar, bizi iple çekeceklerdi. İpe de kimse güvenemiyor, duvar patlar diye. Helikopter dönüyor yağmurdan, fırtınadan bizi alamıyor. En sonunda bizi kurtardılar ama nasıl kurtulduğumuzu bilmiyoruz. Ben hatırlamıyorum. Çok korkunçtu. Allah razı olsun. Kurtarma ekipleri olmasaydı bile bile ölümü bekleyecektik. Çok yardımcı oldular. Bizi teselli etmek için 3 kişi canını tırnağına taktı. Allah razı olsun, 'Sakin olun, sizi kurtarmadan buradan gitmeyeceğiz' dediler. Gitmediler, onlar hepsi kaldılar. Su seviyesinin yükselmesiyle onlar da çaresiz kaldır. O ipleri bağlamak için sürekli uğraştılar. Hepsi bizi korudurlar. Ekipler bana ‘Ne olur teyzem gözünü aç' diyorlar. Gözümü açamıyorum ki, nerede olduğumu bilmiyorum. Allah hepsinden razı olsun. Çok ilgilendiler. Allah askerlerimizden razı olsun.”

Yılmaz Topaloğlu ise “Yukarı çıktık. Bana su verdiler. Bir ara aşağıya doğru gidiyordum. Tekrar yukarıya çıkardılar beni” diye anlattı.

Vedat Yunus İkizoğlu - İbrahim Şahin Demir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Başkan Aydın 1 Mayıs’ı emekçilere birlikte kutladı Bursa’daki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü yürüyüşüne katılan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, işçilerin bayramını kutladı. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Osmangazi’de coşkuyla kutlandı. Stadyum Caddesi’ni takiben İpekiş Kavşağı, Darmstadt Caddesi, İlkbahar Caddesi ve Kent Meydanı’na kadar gerçekleştirilen 1 Mayıs yürüyüşüne Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten de katıldı. Sivil Toplum Kuruluşları, oda ve dernekler, siyasi parti temsilcileri ve işçiler, ellerinde Türk bayrakları ve sloganlarla yürüyerek İşçi Bayramını kutladı. Coşkunun hiç azalmadığı yürüyüşte, işçiler taleplerini haykırdı. Arkasında büyük bir kalabalıkla yürüyerek 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde işçileri yalnız bırakmayan Başkan Aydın, verdiği mesajda "Her zaman işçilerimizin, emekçilerimizin yanındayız. Eğer işçiler haklara sahip değilse, evine sıcak ekmek götüremiyorsa, sosyal haklarını alamıyorsa, çalışma barışı yoksa o ülkede kimse mutlu olamaz. Bugün bir bayram ve işçilerimiz, emekçilerimiz burada birlik beraberlik ve dayanışma örneği gösteriyor. Herkesin eşit, özgürce ve kardeşçe bir arada yaşayabildiği bir dünya en büyük temennimiz" dedi.
Uşak Uşak’ta 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü etkinliklerle kutlandı 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, yurt genelinde olduğu gibi Uşak’ta da çeşitli etkinliklerle kutlandı. Uşak Belediyesi Yöresel Ürünler Çarşısı önünde toplanan siyasi ve sivil toplum örgütleri, İsmetpaşa Caddesi’nde kortej yürüyüşü yaparak kent merkezindeki 15 Temmuz Şehitler Meydanı’na geldi. Topluluk alana polis aramasının ardından alınırken, güvenlik önlemleri üst seviyede tutuldu. Ellerine Türk bayrağı alan işçiler ve aileleri, çalınan şarkılara eşlik etti. Kutlamalara CHP Uşak Milletvekili Ali Karaoba, Belediye Başkanı Özkan Yalım ve CHP İl Başkanı Sevinç Soner Yazgan da katıldı. Alanda kutlamalar saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Burada konuşma yapan Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım, tüm emekçilerin ve çalışanların 1 Mayıs İşçi ve Dayanışma Günü’nü kutlayarak, işçilere gerekli zamlar için uğraşacağını dile getirdi. Öte yandan Başkan Yalım’ın konuşmasının ardından CHP Uşak Milletvekili Ali Karaoba kürsüde tek kişinin konuşmasına tepki göstererek, partililerle alandan ayrılmak istedi. Karaoba, kendisini ikna etmeye çalışan sendika temsilcilerine, “Yalakalığa karşıyım. Bu benim partimin belediye başkanı da olsa karşıyım yalakalığa. Sendikalar konuşacaksa sendikalar konuşacak. Belediye başkanı konuşacaksa milletvekili de konuşacak. Bu herkes için geçerli” dedi. Yaşanan gerginliğin ardından tekrar miting alanına dönerek konuşma yapmak için sahneye çıkan Karaoba, herkesin 1 Mayıs’ını kutlayarak, “Bugün ben konuşmayacaktım burada. Bakın sendikaların bir özelliği vardır. Burada siyasi partiler konuşmaz. Bugün işçilerin günüdür, emekçilerin günüdür. Ancak bir kişi konuşuyorsa herkes konuşmalıdır. Tüm siyasi partilere konuşma hakkı verilmelidir. Herkes işçinin yanında ama çıkıp gerçek duygularını burada mutlaka paylaşmak zorundadırlar. Ben CHP milletvekili olarak, katıksız devrimci bir insan olarak her zaman işçinin yanındayım” diye konuştu. Konuşmaların ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Karaoba, “Burada Tertip Komitesi bir kişiye söz vererek diğerlerine vermemekle, ben bu işi protesto ediyorum. Böyle bir şey yok. Burada sorun bir kişinin konuşması, diğerinin konuşmaması, konuşan kişinin kişiliğiyle benim partiden, başka partiden olmasıyla ilişkili değildir. Buranın en büyük temsiliyeti, CHP’nin temsiliyeti İl Başkanımız Sevinç Yazgan’dadır. Benim il başkanımı eğer orada konuşturtmayacaksa, Uşak’ın tek CHP milletvekilini konuşturtmayacaksa bunu baştan söyleyecek. Bizim kızdığımız şey budur” ifadelerini kullandı. Kutlamalar halay çekilmesiyle son buldu.