SPOR - 30 Ekim 2022 Pazar 20:38

Şenol Güneş: 'Oyun olarak arzu ettiğim takım bu değil'

A
A
A
Şenol Güneş: 'Oyun olarak arzu ettiğim takım bu değil'

Ümreniyespor’u 5-2 mağlup eden Beşiktaş’ta Teknik Direktör Şenol Güneş maçın ardından oyun olarak arzu ettiği takımın bu olmadığını söyleyerek, hataları ortadan kaldırmak için de çalışacaklarını söyledi.

Spor Toto Süper Lig’in 12. haftasında Ümraniyespor’u konuk eden ve Şenol Güneş önderliğinde ilk maçında 5-2 kazanan Beşiktaş’ta tecrübeli teknik adam karşılaşmanın ardından soruları yanıtladı. Mücadeleyi değerlendirerek sözlerine başlayan Güneş, “Kısa bir zaman önce basın toplatışında bir şeyler konuştuk. Bugün de maçın ardından konuşacağız. Cumhuriyet Bayramı’nın 99. yılını tekrar kutlayalım. Sevgi ve saygıyla birbirimize yaklaşalım. Uzun zamandır insanlarla pandemi nedeniyle uzaktan selamlaşıyordum. Bugün ise pandemiyi unuttum. Mutluyum bu başlangıç için. Taraftarların sevgisini biliyordum, benim de bir sorumluluğum vardı. Onların gözünde bir itibarım olduğunu gösterdiler, bunu bir kez daha gösterdiler. Oyunu da iyi analiz ettiklerini gördüm. Olumsuzluk sırasında sessizlik olduğunu gördüm. İçlerine atarak bir dönem geçirdiler ve bu dönemde eksik ve yanlışlarımız vardı. İyi başlamak önemliydi. Gol atan ve gol yiyen bir takımız. Şampiyonluğa oynayan bir takım için bu kadar gol yemek iyi değil. Önümüzde 2 lig ve 1 kupa maçı var. Taraftarın da desteğiyle olması gereken bir sonuçtu. Sürpriz olmadı. Rahat geçen bir maçta goller yedik ama sonra attık. Bana bu şansı veren yönetime ve oyuncuların gayretlerine teşekkür ediyorum” dedi.

“Fazlalıkları atınca sorun kalmıyor”

Takıma 2 günlük dokunuşu hakkındaki soruyu yanıtlayan Şenol Güneş, “Heykeltıraş bir eser yaparken ‘Nasıl yapıyorsun’ demişler. O da ‘Taş zaten var, fazlalıkları atıyorum’ demiş. Şu anda fazlalıkları atınca sorun yok. Topla fazla oynama, pas hataları var. Bizim gibi bir takımın bu kadar pas kaybı yapmaması lazım. Hata çok var, bunları ayrıca konuşacağız” dedi. Taraftarlara da teşekkür eden Güneş, “Bütün taraftarlara teşekkür ediyorum, sevgi ve saygı gösteriyorlar, kendimi borçlu hissediyorum. Onlar halkın kendisi, ben de halkın içindeyim. Samimi olduktan sonra duygular ve düşünceler paylaşılır. Kazanınca bunları söylemek kolaydır. İyi günlerde bir şeyleri söyleyelim ki ileride de lazım olur. Bugün rahattım bu konuda. Ümraniye’ye ilk geldiğimde nasıl bir yere geleceğimi bilmiyordum ama bu sefer yabancılık çekmedim. Seyirci bugün beni koşturdu. Ama oyuncuların sahadaki koşuları yanlıştı, onları düzelteceğiz” diyerek devam etti.

“Muleka beğendiğim bir oyuncu”

2 günde takıma çok fazla müdahale etmediğini söyleyen Şenol Güneş, “Ben özgürüm. Bu özgürlüğü de bana çoğu zaman taraftar veriyor. Kararlarım tartışılabilir. Çok şey yapmadım, 2 günde ne yapılabilirse onu yaptık. Bu maçı bensiz de almaları lazımdı. Bu maç üzerinden değil de genel olarak takımın iyi tarafları var. Hücumda zenginlikler var. Aynı takımın savunma anlayışında sıkıntılarımız var. Hiçbir oyuncuyu kesmiyorum, kimseye peşin hükmüm yok. Aynı zamanda adaletliyim. Muleka hiç girmeyebilirdi oyuna ama beğendiğim bir oyuncu. Benim 1 günde yapacağım değişiklik değil bunlar. Ben topu seviyorum, topu sevenler bir arada olmalı, işini yapanlar takımda olmalı. Tayyip devre arasında çıkarken sakattı. 3 oyuncu değişikliği yaptım, yapmamam gerekiyordu. Josef’in de dizinde ağrı vardı. Bugün bir ders çıkardık. Kenarda olan oyuncular var şimdi. Bugün Mert oynadı diye, Ersin’i kesmedik. Ersin’in dinlenmesi gerekiyordu, Mert’in de oynaması gerekiyordu. Galatasaray maçında kim oynar bilmiyorum. Ersin çok değerli bir kaleci. Bir kırılganlığı var ve Mert de hiç oynamamış. Bazı riskleri alacağız” dedi. Beşiktaş’taki ilk maçında Mersin İdmanyurdu’nu 5-2 mağlup etmesi ve bugün de aynı sonucun ortaya çıkması hatırlatılan Güneş, “İlk maçta Cenk iyiydi, Mersin maçında 3 gol atmıştı, sonra Gomez’i oynatmıştım. Cenk’e borcumu da böyle ödüyorum. Bizde oynayan bütün oyuncular değerli. Çok kariyerli oyuncular var. Hep söylüyorum, değişim yaparak gelişim olması gereken oyuncularımız bunu sağlarsa, bizim eksiklerimiz azalır. Yarın yenileme idmanı, sonra izin yapacağız. Takımın fiziksel ve zihinsel kırılganlıkları var. Bu sene bütün takımlar iddialı. Fenerbahçe ligde ve Avrupa’da çok iyi gidiyor. Biz rakiplere bakarak değil, kendi oyunumuzu geliştirerek alacağımız sonuçla yukarıya çıkacağız. Galatasaray maçı için şu anda ne desek boş. Rakip de moralli. Kıran kırana bir maç olacak” açıklamasını yaptı.

“Cenk’i alkışlatmayı düşünürken Weghorst’u alkışlattık”

Dele Alli’nin performansının artması için henüz bir dokunuş yapmadıklarını söyleyen Güneş, “Futbolculara dokunamıyordum, şimdi rahat dokunuyorum ama Dele Alli’ye daha dokunamadık. Ben Muleka’dan da ümitliyim. Bakambu vardı bizde eskiden, Muleka ondan daha güçlü. Ama yarın niye olmadı diye sormayın. Dele Alli’yi oyuncu olarak tartışmayalım ama verim olarak beklentinin altında. N’Koudou önemli bir oyuncu ama Hatay maçından bu yana idmana çıkamadı. Oyun iyi gitti bugün. Redmond da yetenekli bir oyuncu, olumluydu sahada. Daha da iyi olabilir. Bu oyuncuların verimleriyle bir yere gelebiliriz. Baktığımızda 3 tane forvetim var. Bugün bu tercihim tartışılabilirdi. 3 orta sahayı görmem gerekirdi. Hazırlık maçı gibi oldu, puan maçı oldu. En iyi oyuncular çıktı. Muleka biraz erken girebilirdi ama Cenk ve Weghorst, gayet arzulu ve etkiliydi. Cenk’i alkışlatmayı düşünürken, Weghorst’u alkışlatalım dedik. Böyle bir zenginlik var. Defansta uzun oyuncu sorunumuz var. Bire birde de başarısızdık. Tayfur çok dinamik bir oyuncu. Rosier bugün biraz dağınıktı. Çok beğendiğim bir isim. Masuaku’yu daha iyi bekliyordum ama çıkarmak zorunda kaldım. Umut fena değildi ama hatalar yaptı. Alternatif olarak oynayacak olan oyuncu kendini göstermeli. Tayyip geldi ve gayet iyi gidiyor. Böyle olunca daha az yabancı alırız” dedi. Top kayıplarının çok fazla olduğuna dikkat çeken deneyimli çalıştırıcı, “Top kayıpları çok fazlaydı. Bu tip çalışmaları fazla yapmamız gerekiyor. Pas ve oyun hareketliliği seyirciyi de hareketlendiriyor. Ümraniye’yi de unutmayalım. Ligin altında ama hücumda en iyi baskı yapan takımlardan birisi. Geraldo ve Del Valle çok etkili dripling yapıyor. Hızlı hareket ediyorlar ama biz o konuda eksiğiz. 30. dakikada bir baktım ki, onlar oynuyor biz izliyoruz. Taraftarlar da susunca anladım ben durumu. Oyuncu da rahatsız bundan. Bunu düzeltirsek iyi olur. Top kayıpları, pozisyon almalar, kademeler düzelmesi gereken hatalar” ifadelerini kullandı.

“Profesyonellikle cehaletin farkını bilmeyenler...”

Takımda ilk yarıda düşüş olduğunu ve kırılganlık olduğunu söyleyen Güneş, “Bugün bir ara ilk yarıda düştük. Kırılganlık var. Seçimler de yanlış. Pas yapan takım yorulmaz, topu almak isteyen yorulur. Oyunu sizin yönetmeniz gerekiyor. 60. dakikadan sonra oyundan düşmedik. Cenk ilk kez oynadı ve düşmedi. Rosier’e ben tabanca gibi diyorum normalde. Ama bugün düşük kaldı. Hoca iyi çalıştırmıştır mutlaka ama erken form ve erken düşüş olabiliyor” dedi. Kendisine gösterilen sevgi ve saygının hiçbir şekilde parayla satın alınamayacağını söyleyen Güneş, “Hiçbir parayla bu sevgiyi ve saygıyı satın alamazsınız. Bu tarafta bir korkum vardı, gelsem mi gelmesem mi diye düşündüm, bu itibarı kaybetmek istemiyordum. İlk defa korktum. O yüzden başarılı olmak zorundayız. Aş hevesin geçene kadar, sevda nefesin bitene kadar devam eder. Trabzonspor’u da çok seviyorum, Beşiktaş’ı da çok seviyorum. Bir gönülde 2 sevda olmaz diyorlar, profesyonellikle cehaletin farkını bilmeyenler bunu böyle değerlendirirler” dedi. Güneş son olarak arzu ettiği oyunun bu olmadığını ifade ederek “Bugün oyun olarak arzu ettiğim takım bu değil. Eksikler var. Geçmişteki hoca da katkı yaptı. Bu takım uzaydan gelmedi. Hocanın emekleri var. Bu maçı kazanmış olmak, işin yeni başlayacağını gösteriyor. Olağanüstü çalışacağız. Bugün birisi tesiste ‘Hocam ben senin bu kadar enerjik olduğunuzu bilmiyordum’ dedi. Daha bir şey görmedi” dedi ve sözlerini tamamladı.

Bozhan Memiş - Bora Akyol
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Birlik Vakfı Kütahya Şubesi üyeleri, ’Gazze Dayanışma Çadırı’nı ziyaret etti Birlik Vakfı Kütahya Şube Başkanı Ali İhsan Özdemir, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi öğrencileri tarafından DPÜ Evliya Çelebi Yerleşkesi Şehit Astsubay Ömer Halisdemir Kütüphanesi yanında başlatılan ’Gazze Dayanışma Çadırı’nı ziyaret etti. Vakfın yönetim kurulu üyeleriyle birlikte öğrencilerle sohbet edip baklava ikramında bulunun Özdemir, İsrail’in ortaya koymuş olduğu katliamların soykırım boyutuna ulaştığına dikkat çekti. Başkan Özdemir, "Geçmiş dönemde Hitler’in soykırımına sessiz kalan devletler, bugün İsrail’e karşı da herhangi bir tepki ortaya koymuyor. Bizler akademisyenlerimizle, öğrencilerimizle birlikte özgürlüğün gerçekleştiği ana kadar nöbetimize devam edeceğiz. Türkiye olarak Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu tepkinin yanındayız. İslam dünyasının da aynı tepkiyle devam etmesini, dünyadaki bütün Müslümanların bir araya gelerek Filistin davasını sahiplenmesini ümit ediyoruz. Kütahya olarak bu soykırımı bütün dünyaya aktarmaya, soykırıma karşı bir arada olmaya, zalimin yanında olmadığımızı, mazlumun tarafında olduğumuzu dünyaya haykırmak için direnişimize devam edeceğiz” diye konuştu. DPÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak ve öğrenciler, Özdemir ve yönetim kurulu üyelerine duyarlıkları sebebiyle teşekkür ettiler.
İstanbul Süheyl Batum: "Galatasaray’ın küresel güç olmasını sağlayacağız" Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, seçimi kazanacaklarını belirterek, "Biz Galatasaray’ı bölgesel güç haline getireceğiz, oradan da küresel güç olmasını sağlayacağız. Kimsenin endişesi olmasın" dedi. Galatasaray Başkan Adayı Süheyl Batum, Maslak Atlı Spor Tesisleri’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Seçimin ilginç bir döneme geldiğini söyleyen Batum, "Bu seçimler çok ilginç bir döneme denk geldi. Bizler gerçekten iyi Galatasaraylılarız, takımımız şampiyonluğa giderken bunu takımın başarısını etkilememesi için çok ciddi bir çaba sarf ettik. Seçimler 25’inde. Eğer imkanımız olsa şampiyonluk kimseyi etkilemesin diye şampiyonluğu ilan ettiğimiz günün ertesi günü de imkanımız olsa başvururduk ama böyle bir imkan yok. 3 Mayıs’ta listeleri vermek zorundasın. Okan Buruk’u bizler, bütün Galatasaraylılar gibi çok seviyoruz. O yüzden Okan Buruk ile, futbolcularımızla ve Erden Timur ile hiçbir karşıtlığımız yok. Onlar bizim değerlerimizdir, teşekkür ediyoruz. Keşke hep beraber, Erden Timur da gelip çalışsa. Bizler zarar vermeyiz, bu palavra. Biz aday olduk, neden aday olduk? Çünkü Galatasaray’ın şampiyonlukları kadar Galatasaray’ın geleceği de çok önemli. Ben gençken, Galatasaray’ın borçları olabilir derdik. ’Galatasaray’ın Rivası var, dünyanın en zengin kulübüyüz’ derdik. Türkiye’de Fenerbahçe’nin, Beşiktaş’ın stadı yerinde kaldı. Bizim stada ’Burada olmuyor’ dediler. Florya, elimizde tek kalan. Sevgili başkan, 2017’de dedi ki, ’Florya için projem var, bize yakışmıyor. Ben güzel yer yaptıracağım’. Emlak Konut’a verdik, gitti. Mustafa Cengiz, Riva ve Florya projelerini ayırdı, Florya’ya geri aldı. Dursun Özbek yönetimi, ’40 dönüm daha yer var onu da Milli Emlak’tan alıyorum’ dedi. Genel kurulda, Erden Timur, ’Orada 98 dönümlük, 98 bin metrekarelik yerimiz var. Bu teraslarla beraber 110 bin metrekareye çıkabilir’ dedi. Teklif aldık, 13 bin Dolar metrekare fiyatı, hadi 10 bin Dolar olsun dedik. 27 Nisan’da Dursun Özbek, ’Şu kadara parayı alırım, onunla borcumu kapatırım, gerisi de peyde pey gelir’ dedi. Bir hesap yaptık, bugün Galatasaray’a orada kendi yaparsa 1 milyar Dolar geliri var. Belki daha fazla biz düşük hesaplarla yaptık, 10 binden saydık. Dün bizim divan kurulumuz vardı, başkana söyledim. Icardi’nin golünü, şampiyonluk kupasını gösterdi, bunların bir tanesine cevap verdi. Biz bunun için yola çıktık" diye konuştu. "Galatasaray bu kadar rahat dokunulabilir kulüp değildir" Galatasaray’a kolay dokundurmayacaklarını söyleyen Süheyl Batum, "Galatasaray bu kadar kolay dokunulabilecek bir takım mı? İnanamıyorum. Başka takımın başkanları, yönetim kurulu üyeleri, camiaya, başkanımıza, Erden Timur’a elinden geleni yapamaz. Hepsi bizim göz bebeğimiz. İstediği yapılıyor ve Galatasaray ağzını açmıyor. Söylediğin zaman şimdi sırası mı deniyor. Galatasaray bu kadar rahat dokunulabilir kulüp değildir. O yüzden aday olduk. Biz yel değirmenlerine karşı savaşmıyoruz. Biz kazanacağız. Kazanmasak da bu düşünce Galatasaray’da hakim olacak. ’Yeni yönetime borçsuz devrediyorum’ dedi. Dün ’Daha bir şey yok, ihaleye çıkacağız, yapacağız’ dedi" şeklinde konuştu. "Galatasaray’ın küresel güç haline dönüşmesini sağlayacağız" Erden Timur’un Galatasaray’ın vizyonunu arttırdığını ifade eden Batum, "Erden Timur’u hepimiz seviyoruz. Çünkü Galatasaray’ın vizyonunu arttırdı. Bir anda Icardi’yi, Torreira’yı burada gördük, söyledikleri şeyler çok iyi. Hiç merak etmeyin. Galatasaray’ın vizyonunu arttıran başka bir insan vardı. 2010’lu yıllarda Ünal Aysal geldi bugün efsanemiz olan Muslera’yı 15 dakikada getirdi. Drogba’nın burada oynayacağını düşünebilir miydiniz? Inter ve Hollanda’nın yıldızı Sneijder’in burada Juventus’a gol atabileceği düşünebilir miydiniz? Vizyon bizde var. Bir başkan geliyor bir başkanın altında biri disiplin kurulu başkanlığına giriyor, Alp Yalman. Öbürü de Sportif AŞ’de sizin altınıza gelirim diyor. Bizim vizyonumuz çok geniş. Okan Buruk il Erden Timur şu anda muhteşem gidiyorlar. Ünal Aysal de demeç verdi, ’Biz son derece beraber çalışırız’ dedi. Bizim burada yeni maceralar arama gibi şeyimiz yok. Bizim sağ ve sol bekimiz yoktu. 6 ay Angelino belliydi, sol bekimizi oraya koyamadık, Sparta Prag’a elendik. Bizim vizyonumuz daha yüksek. Biz Galatasaray’ı bölgesel güç haline getireceğiz, oradan da küresel güç olmasını sağlayacağız. Kimsenin endişesi olmasın. Biz iyi ve akıllı Galatasaraylılarız. Bizim ne Okan Hoca ile ne Erden Timur ile ne başarılı olan hiç kimseyle bir problemimiz olmaz" açıklamasında bulundu. "Erden Timur, bizimle çalışmak isterse hepimizin kapısı açık" Erden Timur’un kendileri için çok değerli olduğunu vurgulayan Sühely Batum, "Sizlerle nasıl görüşüyorum onunla da görüşüyorum ama bir gün bile, ’Bize gel, orayı bırak’ gibi bir şeyi söyleyemeyiz. O Erden Timur’un kendi takdiridir. Bizimle çalışmak isterse hepimizin kapısı açık. Çok da seviniriz" dedi. RAMS Park’ın yanında bulunan arazi ile ilgili de konuşan Batum, "60 dönümlük bir yer var. Orada çok amaçlı spor alanını yapacağız. 2 senedir nerede? Söz veriyoruz, biz bunu bitirecek sponsorlarla görüşmeler yapıldı. Bunu yüzde 100 bitireceğiz. Biz bunu yapmazsa eşim, çocuklarımız eve koymaz" diye konuştu. Süheyl Batum ayrıca amatör sporlar için de sponsorluklarla görüşmeler yaptıklarını da sözlerine ekledi.
Samsun 20 farklı ülkeden heyet İkiztepe Sağlık Zirvesi için Samsun’a gelecek Samsun’da düzenlenecek olan 2. İkiztepe Sağlık Zirvesi’yle 20 farklı ülkeden heyet Samsun’a gelecek. Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) tarafından 16-18 Mayıs 2024 tarihlerinde Samsun’da düzenlenecek olan 2. İkiztepe Sağlık Zirvesi’nin hazırlıklarının görüşüldüğü toplantı Samsun Valisi Orhan Tavlı’nın başkanlığında, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, Vali Yardımcısı Vekili/Canik Kaymakamı Vehbi Bakır, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Necmi Çamaş, ASKON Başkanı Ahmet Alp Doğru, ilgili kamu kurumlarının müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve ASKON yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Samsun Valiliği tarafından konuyla ilgili yapılan paylaşımda, "İkiztepe arkeolojik kazılarında çıkarılan beyin ameliyatı yapılmış insan iskeletleri Samsun sağlık tarihinin gerçek başlangıcını yansıtmaktadır. İkiztepe Sağlık Zirvesi de adını Bafra ilçemizdeki bu tarihi mirasımızdan almaktadır. Dünyanın en önemli 3 cerrahi el aletleri üretim merkezinden biri haline gelen Samsun, tıbbi cihaz üretiminde yeni teknolojilere ve ürünlere geçerek dünyada daha fazla söz sahibi olacak adımları atıyor. Samsun, Türkiye ve küresel pazarlarda tıbbi cihazlar ve sağlık tesisleri konusundaki tecrübesiyle yıllardır etkin bir rol oynamaktadır. Samsun, sağlık alanında her zaman üst düzey yatırımları elde eden ve öncü konumunu bu katkılarla koruyan, sadece bölgenin değil ülkemizin de önemli sağlık kentlerinden biridir. II. İkiztepe Sağlık Zirvesi’yle sağlık teknolojilerinde yenilenme, sağlık hizmetlerinde kümelenme, sağlıkta kalite-akreditasyon, ilaç ve tıbbi cihaz sanayii, sağlık turizmi Samsun’da konuşulacak. 20 farklı ülkeden heyetlerin katılacağı zirvede Samsun her alanda sağlık sektörünün parlayan yıldızı olacak" denildi.
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Temel amacımız enflasyonu düşürmek, kalıcı sosyal refahı sağlamak" İSTANBUL (İHA) – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Temel amacımız enflasyonu düşürmek, kalıcı sosyal refahı sağlamaktır. Aşama aşama ne yaptığımızı bilerek bu süreci yönetiyoruz. Gelecek yıl enflasyonun yüzde 20’nin altına düşmesini öngörüyoruz. Yeniden tek haneli enflasyona 2026’da dönecek şekilde programımızı uyguluyoruz. Yapısal reformlarla, para politikalarıyla, mali politikalarla bunu adım adım gerçekleştireceğiz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından düzenlenen "Türkiye’nin Gücü Ödülleri" programına katıldı. Yılmaz, programda yaptığı konuşmada Türkiye’nin ekonomik verileri ile enflasyonla mücadele gibi konularda açıklamalarda bulundu. Enflasyon ile mücadelenin öncelikleri olduğunu söyleyen Yılmaz, Mayıs ayı itibariyle enflasyonda düşüşün görüleceğini söyledi. Yılmaz, "Ekonomide dengeli büyümeyi sağlarken kalıcı sosyal refahı artırmayı hedefliyoruz" dedi. Cevdet Yılmaz, konuşmasına İsrail’in Gazze saldırılarını hatırlatarak başladı. Yılmaz, "Gazze’de kimin nerede durduğu tarihe kaydedilecektir. Uluslararası sistemin çalışmadığını gösteren en büyük örnektir Gazze’de yaşananlar. Hangi dine mensup olursa olsun, hangi coğrafyada yaşıyorsa yaşasın bu zulme karşı duranları kutluyorum" ifadelerini kullandı. "Dünya ortalamasının üzerinde ekonomik büyüme performansı gösterdik" Küresel anlamda ekonomik olarak zor dönemlerden geçildiğini ifade eden Yılmaz, "Küresel ortama baktığımızda ekonomik anlamda çok olumlu bir dönemden geçmediğimizi görüyoruz. Bölgemizde de jeopolitik gerginlikler, savaşlar yaşanıyor. Bunun üzerine geçtiğimiz yıl depremi yaşadık. Dünyada talep daralmasına rağmen tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye geçen yılı yüzde 4,5 büyüme ile kapattı. Dünyanın ortalama büyümesi yüzde 3’tü. Dünya ortalamasının üzerinde bir ekonomik performans gösterdik" dedi. Milli gelir artışından da bahseden Yılmaz, "Geçen yıl ekonomimiz 1.1 trilyon doları aştı. Kişi başına düşen milli gelirimiz 13 bin doları aştı. Bu rakamlarla hacim olarak ekonomimiz dünyanın en büyük 17’inci ekonomisi olarak kayıtlara geçti. Son 20 yılda sadece rakamlarımız büyümedi. Niteliksel bir büyümeye de şahit olduk. Alt orta gelir gurubundan, üst orta gelir grubuna yükseldik. Şimdi yüksek gelirli ülkeler ligi eşiğindeyiz. Yüksek gelirli ülkeler liginde Dünya Bankası kriteri kişi başına düşen gelir 13 bin 845 dolar. Türkiye önümüzdeki dönemde bu eşiği atlayarak yüksek gelirli ülkeler ligine dahil olacaktır" diye konuştu. "Kalıcı sosyal refahı artırmayı hedefliyoruz" 2024 yılında iç dış talebin dengelendiği bir yıl olmasının öngörüldüğünü belirten Yılmaz, "Ekonomide dengeli büyümeyi sağlarken, kalıcı sosyal refahı artırmayı hedefliyoruz. Tüketimi dengelememiz lazım, ihtiyacımız olmayan tüketimi azaltmalıyız. Tüketimden elde ettiğimiz tasarrufları üretken alanlara kanalize etmeliyiz. Kamuda ve özel sektörde daha fazla tasarruf yapmalı ve bu tasarrufu verimli alanlara aktarmalıyız. Bunu gerçekleştirme gayretindeyiz" dedi. "Cari işlemler açığı geriledi" Cari işlemler açığı ile ilgili de konuşan Yılmaz, "Cari işlemler açığımız geçen yılın ortalarında 60 milyar dolar seviyesine kadar yükseldi, yıl sonu ise 45 milyar dolara geriledi. Bugün geldiğimiz noktada Şubat ayı verisine göre cari işlemler açığımız 31.8 milyar dolara kadar geriledi. Kalkınmakta olan bir ülkeyiz. Yatırımları azaltarak değil, tasarruflarımızı artırarak dengeyi sağlamalıyız. OVP’de bu sene için yüzde 3 cari açık öngörüyorduk. Gidişata göre yüzde 2,5’lar civarında bu yılı kapatacağız" dedi. Yılmaz, ihracat rakamlarına ilişkin de "Geçen yıl 256 milyar doları bulan bir ihracatımız oldu. Özellikle Avrupa’daki daralmaya rağmen büyük bir ihracat yapıldı. Bu yılda ihracatımız iyi gidiyor. Nisan ayı itibariyle yıllıklandırılmış ihracat rakamımız 258 milyar dolar civarında. Dış ticaret açığımız geriliyor. Mal ticaretinde biraz açık veriyoruz. Hizmet ticaretinde daha iyiyiz. Geçen yıl 100 milyar dolara varan hizmet ticaret hacmimiz oldu. Burada turizmin önemli rolü var. 54 milyar dolar geçen yıl turizmde performansımız oldu. Yılsonu itibariyle 60 milyon turist 60 milyar dolar turizm gelirine ulaşacağız" ifadelerini kullandı. İstihdam oranları İstihdamda olumlu gelişmeler olduğuna da dikkat çeken Yılmaz, "Geçen yıl sonu itibariyle 31.6 milyon kişi istihdam yapılmış. Bu 20 yıl önce 19 milyonlar civarındaydı. Şubat ayında istihdam rakamımız 32.4 milyon kişiye ulaşılmış. OVP’de 10.1 işsizlik oranı öngörüyorduk. Geçen yılı 9,4 ile kapattık. Şubat ayında istihdam oranımız daha da iyileşerek, yüzde 8,7’ye kadar geriledi" diye konuştu. Önceliğin enflasyonla mücadele olduğunu da dile getiren Yılmaz, "Reel tarafta iyiyiz, büyümemiz iyi, istihdamımız iyi, bütçe dengemiz iyi, ihracatımız iyi, turizmimiz iyi. Esas sorunumuz enflasyon. En temel önceliğimiz enflasyonla mücadele. Para politikasıyla, mali politikalarla ve yapısal reformlarla enflasyon sorununu çözme irademizi ortaya koyduk" dedi. "Temel amacımız enflasyonu düşürmek, kalıcı sosyal refahı sağlamak" Mayıs ayı itibariyle enflasyonda düşüşün görüleceğini söyleyen Yılmaz, "Temel amacımız enflasyonu düşürmek, kalıcı sosyal refahı sağlamaktır. Enflasyon adaletsiz bir yapı ortaya koyuyor. Enflasyon sabit gelirlileri daha fazla olumsuz etkiliyor. Enflasyonu düşürmeye odaklandık. Birçok denge içinde enflasyonu düşürme durumundayız. Büyüme, istihdam gibi alanları düşünmezsek daha hızlı enflasyon düşer. Bu çok büyük maliyetler doğurur. Biz aşama aşama ne yaptığımızı bilerek bu süreci yönetiyoruz. Merkez Bankamız açıkladı, yıl sonu itibariyle enflasyonun yüzde 38’e düşmesi öngörülüyor" dedi. "Yeniden tek haneli enflasyona 2026’da dönecek şekilde programımızı uyguluyoruz" Yılmaz, "Gelecek yıl enflasyonun yüzde 20’nin altına düşmesini öngörüyoruz. Yeniden tek haneli enflasyona 2026’da dönecek şekilde programımızı uyguluyoruz. Yapısal reformlarla, para politikalarıyla, mali politikalarla bunu adım adım gerçekleştireceğiz. Yıllık bazda etki göremedik ama aylık bazda etkileri görüyoruz. Yıllık etkiyi Mayıs itibariyle göreceğiz" ifadelerini kullandı. "Baz etkisi ile enflasyon düşüyor diyorlar, esas olan program etkisi" OVP programının etkisiyle enflasyonun düştüğünü ifade eden Yılmaz, "Baz etkisi ile enflasyon düşüyor diyorlar, esas olan program etkisi. Program yok ise enflasyonu düşürmezseniz baz etkisi diye bir şey de kalmaz. Baz etkisini ortaya çıkaran programımızın enflasyonu düşürücü etkisidir. Baz etkisi var ama esas etkiyi yapan programdır. Siyasi ve sosyal sahiplenme ile yürüyen programımız var. Bunun etkisini önümüzdeki dönemlerde daha hızlı göreceğiz" dedi. Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kredi risk primimiz CDS ciddi anlamda geriledi. Geçen yıl ortalarında 700 baz puan civarındaydı. Bugün CDS 300 baz puanın altına indi. Yurt dışından finansman temini artık çok daha elverişli şartlarda. Döviz sorunundan artık bahsetmiyoruz. Seçimlerden önce halkı döviz almaya yönlendirenler oldu. Herkesin yatırım tercihine saygılıyız. Bunu sistematik olarak yapanlara karşı da sesimizi yükseltmemiz lazım. Spekülatif çabalar tam tersine döndü. Seçim sonrası dövizin geldiği yer ortada. Merkez Bankası rezervlerinde toparlanma sağlandı. Kur oynaklığı azaldı. Uluslararası finans koşullarına erişim iyileşmiş durumda." Yılmaz, "Geçen yıl Mayıs ayında Merkez Bankası rezervlerimiz 98,5 milyar dolardı. Şu an 3 Mayıs itibariyle 127 milyar doları buldu. KKM’ı üçte bir oranında azalttık. Finansal istikrarımızı güçlendirirken, reel ekonomiyi ihmal etmiyoruz. Seçici kredi programlarıyla ihracatı, üretimi, istihdamı koruma gayretindeyiz. Reeskont kredilerinde uygun koşullu kredileri ihracatçılarımıza kullandırıyoruz. Yatırımlarda yatırım taahhütlü avans kredisini hayata geçiriyoruz. Burada da proje teklifleri toplanıyor. Teknolojik seviyemizi yükseltecek, katma değeri artıracak projelere uzun vadeli elverişli krediler sağlıyoruz" dedi.