GÜNDEM - 22 Şubat 2020 Cumartesi 09:32

Sıcak su torbaları bilinçsiz kullanıldığında kötü sonuçlara yol açabilir

A
A
A
Sıcak su torbaları bilinçsiz kullanıldığında kötü sonuçlara yol açabilir

Özellikle kış aylarında sıklıkla tercih edilen sıcak su torbaları bilinçsiz kullanıldığında yanık vakalarına yol açabiliyor.

 Uzmanlar ise vatandaşları sıcak su torbası kullanırken dikkat etmeleri gereken hususlar konusunda uyarıyor. Alınan tedbirler ile yanık durumlarının önüne geçmek mümkün olurken yanık vakalarında ilk müdahale hastaya düşüyor.

Yanık durumlarının çeşitleri mevsimlere göre farklılık gösterirken özellikle kış aylarında sıcak su torbası kullanımı ile yanıklar meydana geliyor. Yanık durumunda kişilerin vakit kaybetmeden bir uzmana başvurması gerekirken ilk müdahale de hastanın kendisine düşüyor. Uzmanlar olası yanık durumunda kişilerin hastanelere başvurmadan önce musluk suyu altında 15 ile 30 dakika arasında soğutma işlemi yapmasını öneriyor. Hastanelere başvurunun gecikmesi ya da ihmal edilmesi ise hastada oluşabilecek ağır travmalara hatta ölüme sebep olabilir.

Konuya ilişkin açıklama yapan Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Ünitesi Sorumlu Hekimi Doç Dr. Salih Tuncal, yanık vakalarını; hastaneye müracaat etmeden önce yanık yarasının üstüne herhangi bir şey sürmemeleri ve herhangi bir ilaç almamaları konusunda uyardı.

Olası yanık durumlarında vakaların musluk suyu altında 15 ile 30 dakika civarında soğutma işlemi yaparak temiz ıslak bir havlu ya da bezi örterek en yakın sağlık kuruşuna müracaat etmeleri gerektiğinin altını çizen Tuncal, hastanın tedavi sürecinde uygulanan yöntemleri anlattı. Vakaların alevle akciğerinin etkilenip etkilenmediğine bakıldığını belirten Tuncal, hastalara ameliyat uygulanabildiğini aktararak, “Yanık yarası belli aşamaya geldikten sonra üstteki yanan deri parçalarının temizlenmesi alttan yeni derinin gelmesinin sağlanması gerekiyor. Yaralarını temizledik tekrar bir ameliyat yapabiliriz. Gereken yerlere hastanın kendi vücudundan alınan deriyle kapama yapabiliriz. Yeni deri yeterli oranda kapatmayabilir ve kozmetik olarak kötü iyileşme olabilir onların önüne geçebilmek için bunlara karar vereceğiz. Küçük tip yanık vakalarında ameliyat yapmıyoruz. Yara pansumanı, genel takibi mevcut hastalıkları da takip ediliyor” dedi.

Yanık durumlarında kişilerin zaman kaybetmeden sağlık kuruluşlarına gitmesini vurgulayan Tuncal, gecikme durumunda hastada ağır hasarlar, psikolojik travmalar oluşabileceğini hatta bu sürecin ölüme kadar gidebileceğini söyledi.

Mevsimlere göre yanık nedenlerinin değişiklik gösterdiğine işaret eden Tuncal, kış mevsimine özel bazı durumların olduğunu ifade ederek, “Bunların en başında sıklıkla kullandığımız özellikle kış aylarında sıcak su torbaları ama bilinçsiz kullanıyoruz. Bunların kesinlikle kauçuktan yapılması gerekiyor, kapaklarının tam oturması gerekiyor, içerisine de kaynamış değil de biraz daha ısısı düşük su koymamız gerekiyor. Bu kapaklarda açılma olunca bu şekilde kullandığımızda belli süre sonra kauçuk da zayıflıyor. Herhangi bir sızma ya da patlama olduğunda da hazırlıksız şekilde yanık vakaları oluyor. Bu aylarda özellikle bu vakalar çok sık geliyor. Kaloriferli olmayan evlerimiz var özelliklerin çocukların bunlara dokunması ile yangınlar ısıtıcıların devrilmesi sonucu çıkan yangınlarda alev yanıkları olabiliyor. Bunlardan korunmak için tedbir almak gerekiyor. Su torbalarını da kaliteli yerden almamız gerekiyor, direkt vücudumuza temas ettirmemiz gerekiyor, kılıflarının olması gerekiyor ve düzenli olarak değiştirmemiz gerekiyor, herhangi bir sızdırma olmaması için. Emniyetli elektrikli ısıtıcılar tercih etmemiz gerekiyor, gece yatarken açık bırakmamamız gerekiyor. Tedbirsizlik ve dikkatsizlik yanık vakalarının yaşanmasına yol açabiliyor” diye konuştu.

Neşra Durmaz - Erdinç Türkcan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler Denizli’de sergilendi DENİZLİ (İHA) – Denizli’de UNESCO’nun ilan etmiş olduğu Uluslararası Dünya Türk Dili Ailesi Günü kutlamaları kapsamında ‘Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler’ sergisi düzenlendi. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu koordinasyonunda düzenlenen "Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler" sergisinin açılışı, İnsan ve Toplum Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Beyazıt ile Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray tarafından gerçekleştirildi. Etkinlikte Türkler tarafından kullanılan ilk alfabe olan Köktürk alfabesinden günümüze kadar tarih boyunca kullanılan ve Türk devlet ve topluluklarının kullandıkları Latin ve Kiril alfabelerine kadar bütün alfabeler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Türk milleti demek, Türk dili demektir. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin." sözünün yazıldığı poster eşliğinde sergilendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açış konuşmasını Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray gerçekleştirdi. Açış konuşmasının ardından İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları 3. sınıf öğrencisi Merve Aksakal "Türklerin Kullandığı Alfabeler" adlı sunumunu gerçekleştirdi. Sunumun ardından Türk dünyasının çeşitli bölgelerinden gelen öğrenciler ülkelerinin yöresel dans gösterilerini sergiledi. Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencisi Sholpan Bakhyt Kyzy Adilkhanova Özbekistan ve Karakalpakistan’ın, Danagul Khauyg Moğolistan’ın yöresel danslarını; Kazakistan Şakerim Üniversitesinden gelen Erasmus değişim programı öğrencileri Yenglik Mukhtar, Meruyert Altynbek, Dilnaz Sayatova, Arsen Serikuly, Shynggys Almat, Shakhnaz Kuanyshbayeva, Symbat Akataikyzy Kazakistan’ın geleneksel oyunu olan Kara Jorga’yı sergiledi. Serikbol Dolda tarafından ise Kazakistan’ın millî çalgısı olan dombıra ile müzik dinletisi gerçekleştirildi.
İstanbul Kağıthane’ye yeni sosyal ve sportif tesis kazandırılıyor Kağıthane Belediyesi, Yeşil Vadi Bisiklet ve Yürüyüş Yolu ile entegre şekilde planlanan yeni sosyal ve sportif tesisi ilçeye kazandırıyor. Yaklaşık 8 dönümlük alan üzerinde inşa edilen Yeşil Vadi 4. Etap projesiyle Kağıthane’ye yeni yeşil alanlar ve modern spor sahaları ekleniyor. Proje kapsamında basketbol sahası, voleybol sahaları ve padel sahasının yanı sıra yürüyüş yolları, sosyal tesis, çocuk oyun alanları ve 43 araç kapasiteli otopark yer alıyor. Tesisin, her yaştan vatandaşın spor yapabileceği ve sosyal yaşamını sürdürebileceği şekilde planlandığı belirtildi. Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, Yeşil Vadi’nin ilçenin önemli yaşam alanlarından biri haline geldiğini ifade ederek, yeni etapla birlikte spor ve dinlenme alanlarının artırıldığını kaydetti. Öztekin, vatandaşların modern tesislerde vakit geçirebileceğini, çocukların ise güvenli oyun alanlarında eğlenebileceğini belirtti. Projenin yakın zamanda tamamlanarak hizmete açılması hedefleniyor. Yeşil Vadi 4. Etap’ın tamamlanmasıyla birlikte bölge sakinleri; spor sahaları, yürüyüş alanları, çocuk oyun alanları ve sosyal donatılarıyla planlanan yeni bir sosyal ve sportif tesise kavuşmuş olacak. Kâğıthane Belediyesi, proje ile ilçenin yeşil alan kapasitesini artırmayı, vatandaşlara nitelikli spor ve dinlenme alanları sunmayı amaçlıyor.
İstanbul Türkiye e-ticarette seviye atladı: "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" Türkiye’de e-ticaret sektörü, dijital dönüşümle birlikte yalnızca büyüme değil, yönetim kalitesi odaklı yeni bir döneme giriyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticarette nicelikten çok nitelik kazandığını belirterek, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor, olgunlaşıyor" dedi. Son 5 yılda Türkiye’de e-ticaret, satış hacminin ötesinde işletme yönetimi ve operasyonel kalite açısından önemli bir dönüşüm yaşadı. Sektörde rekabeti artık yalnızca satış adetleri değil; yönetim becerisi, müşteri deneyimi ve dijital altyapı belirliyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticareti doğru yöneten bir ülke olduğunu vurguladı. Pandemi döneminde hızla artan e-ticaret alışkanlıklarının, bugün işletmelerden daha profesyonel bir yönetim anlayışı talep ettiğini belirten Bayır, başarının yalnızca sipariş sayısıyla ölçülmediğine dikkat çekti. Bayır, "Hızlı teslimat, şeffaf müşteri hizmetleri, sorunsuz iade süreçleri ve dijital entegrasyon rekabetin ayrılmaz parçaları haline geldi. Hız başlangıçtı. Kalite ve yönetim becerisi artık oyunun kurallarıdır" dedi. 13 milyon e-fatura kesildi Kasım 2025 kampanya döneminde BirFatura üzerinden 13 milyonun üzerinde e-fatura kesildiğini açıklayan Bayır, geçen yıl aynı dönemde bu rakamın yaklaşık 10 milyon seviyesinde olduğunu ifade etti. Bu artışın e-ticaret hacmindeki büyümeyi gösterdiğini belirten Bayır, aynı zamanda işletmeler üzerindeki operasyonel yükün de ciddi şekilde arttığını vurgulayarak, "Kasım ayı adeta bir stres testidir. Dijital altyapısı sağlam olan işletmeler bu dönemde öne çıkıyor" diye konuştu. Müşteri deneyimi ve güven ön planda Türkiye’de e-ticaret tüketicisinin daha bilinçli ve seçici hale geldiğini ifade eden Bayır, müşterinin artık yalnızca ürünü değil, hizmeti ve güveni satın aldığını söyleyerek, "Markaya bağlanan müşteri, o markayı büyütür. Uzun vadeli başarı, sadakat oluşturan işletmelerin olacak" ifadelerini kullandı. "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" E-ticarette verinin en değerli unsur haline geldiğini kaydeden Bayır, doğru veri takibinin tedarik planlamasından nakit akışına, pazarlama verimliliğinden ürün stratejilerine kadar birçok alanı doğrudan etkilediğini ifade ederken veri odaklı yönetimin rekabet avantajı sağladığını da aktardı. Türkiye e-ticaretinin artık yalnızca iç pazara değil, bölgesel rekabete odaklandığını dile getiren Bayır, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor; olgunlaşıyor. Bu dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" derken Türkiye’nin güçlü üretici altyapısı, genç nüfusu ve artan e-ticaret deneyiminin bu hedef için önemli avantajlar sunduğunu belirtti.