GÜNDEM - 09 Kasım 2014 Pazar 11:02

Şırnak'ta meydan ve mahalle isimleri değişiyor

A
A
A
Şırnak'ta meydan ve mahalle isimleri değişiyor

Şırnak Belediye Meclisi, şehir merkezindeki 12 mahalle ve 2 meydanın isimlerini değiştirme kararı aldı. Oy çokluğu ile alınan kararın önümüzdeki hafta Şırnak Valiliği'ne gönderileceği belirtildi.

 

Şırnak Sanat Sokağı'ndaki çalışmaları denetlerken açıklama yapan Belediye Başkanı Serhat Kadırhan, meydan ve mahalle isimlerini değiştirme kararının halkın talebi olduğunu söyledi. Kadırhan, "Seçim döneminde halkın birebir bize yapmış olduğu bir talepti. Çok da yoğun istek vardı bu konuda. Vakıfkent, Aydınlıkevler gibi anlamsız mahalle isimlerinin değiştirilmesini, kendilerine has mahalle isimlerinin verilmesini istiyorlardı. Biz de bu konuda daha önce meclis kararı almıştık. Genel anlamda sokak, cadde, meydan ve mahalle isimlerinin değiştirilmesi için bir karar almıştık. Bunun ilk adımı olarak mahalle ve iki tane meydan ismini değiştirme çalışması ile başladık. Bunun için tamamen mahalle komisyonlarının, muhtarların ve bizim halkla yapmış olduğumuz diyaloglar sonucu onların öneri ve istekleri doğrultusunda değişiklikleri belirledik. Meclisimizin Cuma günkü toplantımızda bu karar oy çokluğu ile kabul edildi. Şimdi bu kararı valiliğe gönderme süreci var. Önümüzdeki hafta valiliğe aldığımız kararı ileteceğiz" dedi.

ŞIRNAK'TA BİR MAHALLEYE KOBANİ İSMİ VERİLDİ

Belediye Başkanı Kadırhan Vakıfkent Mahallesi için yapılan çalışmalarda halkın bu ismi Kobani olarak değiştirmesini istediklerini ve meclis kararı ile buna onay verildiğini söyledi. Başkan Kadırhan, “Vakıfkent Mahallesi'nden bu öneri geldi. Aslında bizim de aklımızda vardı. Yani böyle bir şeyi düşünüyorduk. Mahalle komisyonu ve mahalleli kendi aralarında oturmuş, muhtarda yaptığı çalışmalar sonucunda ortak bir karar alarak bize bu ismi getirdi. Biz de uygun gördük ve Vakıfkent Mahallesi'nin ismini Kobani Mahallesi olarak değiştirdik. Tabi bu konuda resmi kurumların, valiliğin tavrı da önemli olacak. Bu halkın talebidir. Halkın bizden istediği bir şeydir. Biz de bu taleplere göre değiştirdik. Çözüm süreci de devam ediyor. Bazı yalpalamalara rağmen ama eminim ki süreç dolayısıyla valilik de veto etmeyecek bu isimleri ve kabul edecektir” şeklinde konuştu.

“HALKIN ÇÖZÜM SÜRECİNE OLAN İNANCI ARTACAK"

Çözüm sürecinin her şeye rağmen devam ettiğini belirten Başkan Kadırhan, mahalle isimleri konusunda halkın bazı şeylerin değiştiğinin farkına varacağını ifade ederek, bunun çözüm sürecine katkısı olacağına inandığını söyledi. Kadırhan, "Çözüm sürecine katkısı şu şekilde olur. Tabi halk bu isim değişikliğinden sonra bazı şeylerin yavaş yavaş değişmekte olduğunu görüp çözüm sürecine olan inancını artırır. Bu anlamda faydalı olur diyorum" ifadelerini kullandı.

HALK KARARDAN MEMNUN 

Vatandaşlar ise alınan karara olumlu bakarak kendi yörelerine has isimlerin alınmasından mutluluk verdiğini dile getirdi. Halil Katar isimli vatandaş, “Barış diyoruz, kardeşlik diyoruz. Barış ve kardeşlik neyle oluyor. Bunlar hakların verilmesi ile olur. Batıda kendi ismiyle, kendi adıyla mahallelerine nasıl isim veriyorlar, biz de mahallemize Kürtçe isim vermek istiyoruz. Yani normal bir şey, doğal bir şey, bundan daha doğal bir şey olmaz bence” dedi.

Arafat Yumak isimli vatandaş da bu kararın kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Yumak, "Mahalleler olarak halk gayet memnun isim değişikleri güzel. Çözüm süreci daha inandırıcı gelmeye başladı. Tabi daha valiliğe gönderilmemiş galiba. Olursa daha güzel olur. Hükümet olarak siyasi yönde de olumlu cevap gelirse çok güzel olacaktır" diye konuştu. 

Şehir merkezinde bulunan ve meclis kararıyla isimleri değiştirilen mahalle ile meydan isimleri şu şekilde olacak:

“Yeni Mahalle - Cudi Mahallesi, İsmetpaşa Mahallesi - Herekol Mahallesi, Gazipaşa Mahallesi - Fereşin Mahallesi, Vakıfkent Mahallesi - Kobane Mahallesi, Bahçelievler Mahallesi - Gabar Mahallesi, Atatürk Mahallesi - Çırav Mahallesi, Yeşilyurt Mahallesi - Botan Mahallesi, Gündoğdu Mahallesi - Rojhilat Mahallesi, Dicle Mahallesi - Kato Mahallesi, Şehri Nuh Mahallesi - Şehre Nuh Mahallesi, Aydınlık Mahallesi - Tanin Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi - Besta Mahallesi, Cumhuriyet Meydanı - Azadi Meydanı ve Ömer Kabak Meydanı - Aşiti Meydanı” 

CEMAL KÜLTER - SELAHATTİN TAŞAR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var"mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi. "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı. İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.
Muş Muş’ta dolandırıcılık operasyonu: 5 tutuklama Muş’ta yatırım vaadiyle dolandırıcılık yaptığı belirlenen şüphelilere yönelik Muş’ta düzenlenen siber operasyonda 5 kişi tutuklandı. Muş İl Emniyet Müdürlüğüne yapılan müracaat üzerine başlatılan soruşturmada, müştekinin kendisini arayan şahıslar tarafından yatırım vaadiyle dolandırıldığı belirlendi. Müştekinin, iki ayrı şirkete ait banka hesaplarına 26 işlemde toplam 2 milyon 352 bin 382 TL para gönderdiği tespit edildi. Soruşturma kapsamında yapılan incelemelerde, söz konusu paraların farklı şahıslara ait banka hesaplarına aktarıldığı, bu hesaplardan kripto para platformlarına yönlendirilerek kripto varlık alımı yapıldığı ve kripto cüzdanlara transfer edildiği belirlendi. Muş İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince 25.12.2025 tarihinde gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarda, çeşitli illerde toplam 10 şüpheli yakalandı. Şüphelilerden 7’si adli işlemlerinin tamamlanması amacıyla ile getirilirken, 3 şüpheli ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. Bazı şüphelilerin adreslerinde bulunamadığı, bir kısmının ise yurt dışında olduğu tespit edildi. Şüphelilerin ikametlerinde yapılan aramalarda 13 cep telefonu, 6 SIM kart, 2 hard disk ve 1 hafıza kartı ele geçirildi. İle getirilen 7 şüpheli, 26.12.2025 tarihinde mevcutlu olarak adli makamlara sevk edildi. Şüphelilerden 1’i savcılıktan serbest bırakılırken, 1 şüpheli yurt dışı yasağı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 5 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine teslim edildi.
Bayburt Bayburt’ta ’Liseler Arası Münazara Yarışması’ devam ediyor Bayburt İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Liseler Arası Münazara Yarışması kapsamında ikinci münazara Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi ile Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında gerçekleştirildi. Öğrenciler, eğitimde teknoloji ve insan ilişkisinin önceliğini tartıştı. Yarışmada, Aydıntepe Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencileri ’Eğitimde teknolojik araçlar öncelikli olmalıdır’ tezini savunurken, Bayburt Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisi öncelikli olmalıdır’ tezi üzerinden görüşlerini dile getirdi. Belirlenen tezler doğrultusunda gerçekleşen münazarada öğrenciler; eleştirel düşünme, etkili ifade ve akademik tartışma becerilerini sergileyerek nitelikli bir tartışma ortaya koydu. Öte yandan, yarışmanın ilk münazarası ise Bayburt Lisesi ile Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri arasında Çoruh Kültür Merkezi’nde düzenlenmişti. İlk münazarada Bayburt Lisesi öğrencileri ’Eğitimin öncelikli amacı değerler eğitimidir’ tezini savunmuş, Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri ise ’Eğitimin öncelikli amacı bilgi aktarımıdır’ tezi üzerinden görüşlerini paylaşmıştı. Liseler Arası Münazara Yarışması ile öğrencilerin kendini ifade etmesine ve akademik gelişimlerine katkı sunulması amaçlanıyor.