EKONOMİ - 24 Aralık 2021 Cuma 14:44

ŞOK marketlerin 81 ildeki dağıtım gücüyle Getir’in teknolojisi buluşuyor

A
A
A
ŞOK marketlerin 81 ildeki dağıtım gücüyle Getir’in teknolojisi buluşuyor

Türkiye’nin tamamına yayılmış yaklaşık 9 bin mağazası bulunan ŞOK marketlerin Getir ile anlaşma süreci tamamlandı. ŞOK’un, Türkiye’nin en hızlı büyüyen perakende şirketi olduğunu belirten Şok Marketler Ticaret A.Ş. CEO’su Uğur Demirel: “Getir ile önemli bir sinerji kurulacak” dedi.

Gıda fiyatlarındaki yükselişin ürünler mağazaya gelmeden yaşandığını anlatan Demirel, genelde ürün fiyatlarının aracılardan dolayı yükseldiğini belirtti. “ŞOK marketler içerisinde özellikle gıdada düşük fiyata kaliteli ürünlerin olması için uzun zamandır önemli bir çalışmayı başlatmıştık. “Doğru Tarım” adını verdiğimiz bu uygulama ile çiftçi ve üreticilerle sözleşmeli çalışma içerisindeyiz. Bir anlamda tarlalarını ŞOK’a ayıran üretici, ön ödeme de dahil olmak üzere verdiğimiz desteklerle ürettiği ürünün tam da karşılığını tam zamanında alıyor. Bu program ile binlerce çiftçinin ürettiği ürünler, gerçek fiyatlarla marketlerimize giriyor. Bu da ŞOK’un müşterilerine daha düşük fiyatlı ürün sunmasını sağlıyor. Bu dönemde diğer marketlerle bizleri ayıran en önemli fark da bu oldu” diye konuştu.

“Tüketici portföyü değişti, e-ticaret yüzde 40 arttı”
Demirel’in verdiği bilgilere göre dövizdeki dalgalanma sürecinde ŞOK’a gelen müşteri sayısı da artmış durumda. Genelde tüketiciler “private label” adı verilen özel markalı ürünlere de yönelmiş. Demirel, “ŞOK Marketler; bu süreçte Piyale, Mis, Evin gibi bilinen markalarını üretim süreci boyunca uçtan uca kontrol altında bulundurarak fiyatları düşük tutmayı sağladı. Bir de dikkatimi çeken CEPTE ŞOK uygulamasına yönelik artış oldu. Son 4-5 haftalık süreçte CEPTE ŞOK uygulamamızdan yapılan siparişlerin oranı da yüzde 40 arttı. Bu da müşteri portföyünün genişlemesi ve bilinirliğin artması anlamına geliyor” şeklinde konuştu.

ŞOK marketlerin 81 ildeki dağıtım gücüyle Getir’in teknolojisi buluşuyor

“Getir ile önemli bir sinerji kurulacak”
Konu teknolojiden açılmışken Demirel’e son dönemin popüler uygulaması Getir ile işbirliğini soruyorum. Demirel, şöyle anlatıyor: “ŞOK, Türkiye’nin en hızlı büyüyen perakende şirketi. Türkiye’nin tamamına yayılmış yaklaşık 9 bin mağazası bulunan bu şirketi başarılı kılan ise üretim ve dağıtım ağı. Müthiş işleyen bir lojistik altyapısı, güveni de beraberinde getiriyor. Getir uygulaması da Türkiye’nin dünyadaki en popüler markalarından biri haline geliyor. Getir’in teknolojik altyapısı ve gücü ile ŞOK’un dağıtım ve lojistik ağını buluşturduğumuzda farklı bir sinerji olacak. Şu anda anlaşma süreci tamamlanmadı. İmzalanan iyi niyet mektubu çerçevesinde çalışmalar devam ediyor. Getir’in ŞOK’tan azınlık oranında hisse almasıyla işbirliğimiz de başlayacak” ifadelerini kullandı.

“Kendi aracını üretecek, Avrupa’nın en büyüğü olacak”
ŞOK’un kendine ait uygulaması Cepte ŞOK’un diğerlerinden farkını sorduğumda ise Demirel, “Bizler, müşterilerimizin almak istediği ürünleri teslim işlemini ücretsiz gerçekleştiriyoruz. Biraz farkımız da bu oldu. Rafta görülen ile kapıya gelenin fiyatı aynı. Bir de marketlerimizin sipariş dağıtım ağını güçlendirmek istedik. Şu anda elektrikli teslimat aracına yönelik bir geniş bir ağ kuruyoruz. Geliştirdiğimiz “Elektrikli Araç Projesi” ile bir yandan karbon emisyonunu azaltmayı diğer yandan ise alım/dağıtım operasyonlarında müşteri memnuniyetini üst düzeye çıkarmayı planlıyoruz. Tasarımı tamamen bize ait olan araçların150 adedi şu anda hizmet veriyor. Bu sayıya 1000 tane daha eklenecek yakın zamanda. Onay süreçlerinin tamamlanmasıyla Avrupa’nın en büyük, elektrikli araç parkına sahip perakende şirketlerinden biri olacağız” dedi.

İstihdam gücümüze her yıl 5 bin kişi katılıyor
Demirel, özellikle ŞOK’un yatırımlarına dikkat çekiyor. 2011 yılında Yıldız Holding bünyesine 2 bin mağaza ile giren şirket, şu anda 9 bin mağazaya, 31 depoya sahip. Toplamda da 40 bin kişi çalışıyor. Bu rakamla ŞOK, 70 bin kişilik Yıldız Holding personel gücünün yarısından fazlasını oluşturuyor. “Her yıl 1.000 yeni mağaza açıyoruz” diyen Demirel, “Bu da yaklaşık 5 bin yeni istihdam anlamına geliyor. Türkiye’de her yıl bu kadar yeni istihdam oluşturan şirket de pek yok” diye de ekliyor. Gerçekten de öyle. Düşününce, birkaç yüz kişilik istihdam sağlayan yatırımlar için şaşaalı açılış törenleri yapılırken, 5 bin kişinin iş sahibi olması sessiz sedasız şekilde, ŞOK ve Yıldız Holding binalarında kutlanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hakkari Yüksekova-Irak arasındaki turizm ağı genişliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesi sınır komşularıyla turizm ağını geliştirmeye devam ederken, Irak’tan gelecek olan 15 acente için bilgilendirme öncesi Başkan Cevdet Özgökçe başkanlığında toplantı yapıldı. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Doğu Anadolu Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Yüksekova Esnaf Sanatkârlar Odası (YESO) öncülüğünde başlatılan Iran-Yüksekova arasındaki turizm atağı için bir araya gelindi. İlçenin Cengiz Topel Caddesi üzerinde bulunan Zagroz İş Merkezi’nin Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odasında bir araya gelen STK’lar, iş adamları ve yerel esnaflarca, Irak’ın güney kenti ve Yüksekova arasındaki geliş-gidiş bağlantılarını hızlandırmak için 4 günlük ziyaret öncesi görüşme toplantısı yapıldı. Yapılan toplantıda, Hakkâri ve ilçelerine, Van’a Irak’ın güney kentinden gelen misafirler için görüşmeler yapıldı. Toplantıya, TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı İsmail Akboğa, Yüksekova Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Vedat Çoğaç, Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Gürdal, iş adamı ve Bubi Van Seyahat Acentasının Ebubekir Zirek ve çok sayıda esnaf katıldı. Yüksekova’nın büyümesi için yeni turizm rotasına başladıklarını belirten TÜRSAB Başkanı Cevdet Özgökçe, “Hakkari ve bölgesinin turizmini geliştirmeyi, büyütmeyi göz önüne alarak yola çıktık. Bölgedeki yeni rotaları oluşturmak için buradayız. Allah nasip ederse 21 Mayıs’ta Irak’ın güneyinde Arap bölgesinde 15 tane seyahat acentesinin Hakkâri’ye davet ettik. Acenteleri 2 gün Hakkâri ve 2 gün Van olmak üzere 4 gün ağırlayacağız. Yakın bir süreçte de buradaki sektörle bir araya gelip Türkiye’de iç pazarda kültür turları yapan büyük tur operatörleri ile acenteleri Yüksekova’ya davet edip coğrafyamızı tanıtmayı planlıyoruz. Bölgedeki turizmi mevsimsellikten çıkartıp 12 aya yaymak istiyoruz. Nitelikli turisti buraya getirebilmek için bugün buradayız. Bildiğiniz üzere geçen sene Yüksekova’ya Hilton oteli yapıldı. Çok güzel bir otel. Yaklaşık 170 tane odası var, bu da bizim elimizi güçlendiriyor. TÜRSAB olarak geçen yıl gibi bu yıl da ağırlığımızı bu bölgeye vereceğiz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Türk Hava Yolları, Taş Tepeler Projesi’nin ana sponsoru oldu Türk Hava Yolları 2024 – 2029 yılları arasında Taş Tepeler Projesi’nin ana sponsoru ve karşılama merkezi ile araştırma merkezinin isim sponsorluğunu üstlendi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy anlaşmayla ilgili olarak “Türk Hava Yolları ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasındaki işbirliğinin artarak devam edeceğine inanıyorum.” açıklamasında bulundu. Sponsorluk imza töreninde konuşan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat; "Özelde Göbeklitepe ve genelde ise 12 ayrı antik yerleşim yerinden oluşan Taş Tepeler yöresi sadece Türkiye’deki değil dünyadaki en önemli keşiflerden ve kazı alanlarından birisidir. Bildiğiniz üzere Türk Hava Yolları olarak dünyanın birçok farklı bölgesinde ülkemiz turizmine katkı sağlamak ve ülkemizi tanıtmak için etkinlikler düzenliyoruz. Amerika’dan Uzakdoğu’ya ve Avustralya’ya uzanan bir yelpazede düzenlediğimiz bu etkinliklerde Taş Tepeler’in tanıtımına özel ihtimam gösteriyor bu güzide belgeyi tanıtmak ve turizme katkı sağlamak için çalışıyoruz. Türk Hava Yolları olarak Taş Tepeler projesinin sponsorluğunu üstlendiğimizi bildirmekten gurur ve mutluluk duyuyorum. Türk Hava Yolları olarak Taş Tepeler projesinin ana sponsoru ve Karşılama ile Araştırma Merkezi’nin isim sponsoru oluyoruz. Uzun soluklu bir proje olan Taş Tepeler projesine hep birlikte katkı sağlamaya Taş Tepeler’i, Şanlıurfa’yı ve ülkemizi dünyanın dört bir tarafına tanıtmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Taş Tepeler anlaşmasına dair açıklamalarda bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Özellikle Anadolu Arkeoloji konusunda çok büyük bir envantere sahip. 2018’den itibaren bu arkeolojik değerlerin gün yüzüne çıkarılması ve çıkarılan envanterin korunması açısından yeni bir politika uyguluyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak çok yoğun çalışmalara öncelik ediyoruz. Türkiye geneline baktığımızda 144 noktada yerli kazı başkanlığı, 32 noktada yabancı kazı başkanlığı vardı. Bu sene yeni projemizle birlikte hem kazı başkanlıklarının tamamı yabancı kazı başkanlıklarının olduğu yerlerde, yerli kazı başkanlıklarıyla takviye edildi hem de ekip, ekipman ve bütçe olarak desteklenerek 12 aylık kazı programın alındı. Burada sevinerek söylemem gerekiyor ki Taş Tepeler projesi geleceğe miras kapsamına alınmış projelerin başında geliyor. Geçen sene Türkiye’de 720 noktada kazı ve kurtarma çalışması yapıldı ve bu dünyada rekordur. En çok yıllık kurtarma çalışması yapılan ülke olduk. 2024’te bu sayıyı 750’ye çıkartmaya çalışıyoruz. 2026’da da yıllık 800’lük kazı çalışması projelendirerek bu süreci arttırarak dünya genelindeki liderliğimizi devam etmek istiyoruz.” dedi Konuşmasına Taş Tepeler projesi çalışmalarından söz ederek devam eden Bakan Ersoy, “Özellikle 2021 yılında başlatılan Taş Tepeler projesiyle daha önceleri sizin Göbeklitepe olarak bildiğiniz projeyi çok daha geniş bir alana yaydık. Özellikle Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe veya Harbetsuvan gibi 11 ayrı bölgeye yayılarak çalışmalar devam ediliyor. Burada Karahantepe ve Göbeklitepe’de özellikle Taş Tepeler projesinde Şanlıurfa müzemizin denetiminde İstanbul Üniversitesi arkeoloji ana bilim dalıyla birlikte detaylı bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmalar sadece bir üniversite ile sınırlı değil. Şu anda 21 tanesi yabancı olmak üzere yaklaşık 32 tane üniversite ve enstitü birçok akademik kurumla iş birliği yaparak bu çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Şu anda arkeoloji konusunda Türkiye’deki en geniş kapsamlı arkeoloji projesi olarak da bu benimsenmiş durumda. Hatta Karahantepe özelinde 2023 yılında 32 ülkeden 970 hakemin katıldığı bir süreçte. Dünyanın en önemli 9 projesinden biri olarak kabul edildi.” ifadelerini kullandı. Konuşmanın sonlarında Türk Hava Yolları ile yapılan anlaşmanın önemine vurgu yapan Ersoy, ”Bu sponsorluk çok önemli. Türk Hava Yolları ile yaptığımız bu çalışmalar kapsamında bu yıl içinde laboratuvarların da olduğu bir araştırma merkezini hayata geçireceğiz. Karahantepe’de önümüzdeki sene ziyaretçi merkezini oluşturacağız. Geçen sene deprem sebebiyle ertelemiş olduğumuz Dünya Neolitik Kongresi’ni 4 – 8 Kasım tarihlerinde Harran Üniversitesi’nde gerçekleştireceğiz. Ben Türk Hava Yolları ile Kültür ve Turizm Bakanlığı işbirliğinin ilerleyen yıllarda artarak devam edeceğini düşünüyorum. Zaten turizm açısından da bakıldığı zaman 330’dan fazla noktaya direkt uçuşuyla Türk Hava Yolları inanılmaz bir hizmet sunuyor. İnşallah bu sinerjiyi katlayarak devam ettireceğiz. Bugün imzalayacağımız anlaşmanın protokolünün de daha nice hayırlı protokollere vesile olmasını diliyor, teşekkür ediyorum.” dedi. Bakan Ersoy’un konuşmasının ardından karşılıklı olarak imzalanan anlaşma sonrası ikili basın mensuplarına poz verdi. Program “Connect To Türkiye” Etkinliği ile devam etti.
Balıkesir Ulusal doğal gaz boru hattı Dursunbey’e geliyor Taşımalı CNG sistem ile 2021 yılında Dursunbey’e kazandırılan doğal gaz, 2025 yılında Dursunbey’e ulusal hat ile gelecek. Orhaneli üzerinden gelecek olan hatta çalışmalar başladı. Dursunbey’de gerçekleştirdiği projeler ile isminden sıklıkla söz ettiren Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan, sözünü verdiği doğal gaz ulusal boru hattı projesine, BOTAŞ yetkililerinin de katıldığı törende start verdi. Dursunbey 2. Etap TOKİ konutları üzerinde bulunan şantiye alanından başlayan projenin açılış törenine Belediye Başkanı Ramazan Bahçavan, BOTAŞ Kontrolör Amiri Abdullah Kılıç, Belediye Meclis üyeleri, ilçe muhtarları, STK temsilcileri, yüklenici firma yetkilileri, çeşitli kurum ve kuruluşlardan yetkililer ile çok sayıda vatandaş katıldı. Açılış konuşmasını yapan Başkan Bahçavan, yıllardır hayalini kurmuş oldukları bir projenin gerçekleşmesine bu törende şahitlik ettiklerini belirtti. Dursunbey’in yüzde yetmişinin ormanlarla kaplı olduğu halde hava kirliliğinin yaşandığını söyleyen Bahçavan; “Allaha şükür çabalarımız sonuç verdi. Burada BOTAŞ’ın yetkilileri var, onların nezdinde Enerji Bakanlığımıza ve BOTAŞ Genel Müdürümüze çok teşekkür ediyorum. İlk etapta bakanlığımızın çabaları, bizlerin onlara defalarca gidip gelmemizle taşımalı sistem doğal gaza kavuştuk. Tabi o da bir yere kadar. Tüm Dursunbey’in daha konforlu doğal gaza kavuşması, OSB’mizde de doğal gaz ihtiyacı olması nedeni ile ulusal doğalgaz için de girişimlerimiz oldu. 37,5 kilometrelik bu hatta Büyükorhan’a doğru çalışmalar hızlı bir şekilde başladı. Ben bu çalışmalara vesile olan en başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Enerji Bakanımıza, BOTAŞ Genel Müdürümüze, BOTAŞ yetkililerine ve elini taşın altına koyan kıymetli müteahhidimize çok teşekkür ediyorum” dedi. Çalışmalar hakkında teknik bilgi veren BOTAŞ Kontrolör Amiri Abdullah Kılıç ise “Büyükorhan ilçesinden aldığımız doğal gazı Dursunbey’de yapacağımız PİG istasyonuna yaklaşık 38 kilometrelik bir hatla getireceğiz. Projemizin yer teslimi 27 Mart 2024’te yapıldı. Toplam yapım süresi 1 yıl olacak. Projemizin bitiş süresi ise 27 Mart 2025 olarak belirlendi. Ama biz bu projeyi bir yıl kadar uzatmak istemiyoruz. Mümkün olan en kısa sürede inşallah Kasım ayı gibi bitirmeyi planlıyoruz. Güzergâh açma çalışmalarımız başladı. Bu sürede yaklaşık olarak 3 km güzergâh açtık. Güzergâh açma çalışmalarımız devam ederken önümüzdeki hafta itibari ile boru dizmeye ve kaynak yapmaya başlayacağız. Yapılacak olan testlerin ardından yıl sonuna doğru bu hatta gazı vermeyi planlıyoruz” dedi. Konuşmaların ardından Dursunbey Müftüsü Ali, Öztürk tarafından dua yapılırken, sonrasında ise kurban kesildi. Törenin ardından güzergâhta incelemelerde bulunan katılımcılar, yüklenici firma yetkililerine kolaylıklar diledi.