EKONOMİ - 29 Eylül 2016 Perşembe 15:58

Sosyal Fayda Zirvesi’nden, daha yaşanabilir bir dünya için ortak çağrı

A
A
A
Sosyal Fayda Zirvesi’nden, daha yaşanabilir bir dünya için ortak çağrı

Teknoloji sayesinde daha yaşanabilir bir dünya için atılabilecek ortak adımlar ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri, Türk Telekom ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı işbirliği ile gerçekleşen Sosyal Fayda Zirvesi İstanbul’da tartışıldı. 80’i aşkın ülkede, aynı hafta içinde, “Bugün bağlanalım. Yarını yaratalım” temasıyla düzenlenen etkinlikte; kamu, STK, sanat, iş, medya, moda-tasarım, akademi ve spor dünyasından tanınmış isimler bir araya geldi.

Zirve, Türk Telekom’un Telefon Kütüphanesi projesi kapsamında geliştirdiği Türkiye’nin görme engellilere yönelik ilk resim sergisi “Tablolar Konuşuyor”un ilk fazına da ev sahipliği yaptı. Eğitim ve kadın hakları konularındaki aktivistliğiyle tanınan ve Nobel Barış Ödülünü alan en genç kişi olan Malala (19) ise Zirve için özel olarak paylaşılan özel video mesajıyla bireyleri dünyadaki eşitsizlik ve aşırı yoksullukla mücadeleye davet etti.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından, Türk Telekom katkılarıyla geçtiğimiz yıl Türkiye ve New York organizasyonları gerçekleştirilen Sosyal Fayda Zirvesi’nin, 2016 Türkiye organizasyonu 29 Eylül’de İstanbul’da düzenlendi. Türk Telekom, gelecek nesillere yasamaya değer bir dünya bırakabilmek için iletişimin ve teknolojinin birleştirici gücünden hareketle son iki yıldır bu Zirve’ye destek veriyor.

“2030 yılında nasıl bir dünyada yaşamak istiyorum?” sorusunun ele alındığı Sosyal Fayda Zirvesi’nin bu yılki teması ‘Bugün bağlanalım. Yarını yaratalım’ oldu. New York’tan Nairobi’ye aynı dönemde 80’ten fazla ülkede birden düzenlenen etkinliğin Türkiye organizasyonuna 500’den fazla ziyaretçi katıldı. Zirve’ye sosyal medya üzerinden destek veren binlerce kişi nasıl bir dünyada yaşamak istediklerini geniş kitlelerle paylaşma imkanı buldu.

Bir günde, 60 konuşmacı 30 panelde “Geleceği” konuştu
Türkiye’nin lider iletişim ve eğlence teknolojileri şirketi Türk Telekom’un katkılarıyla düzenlenen Sosyal Fayda Zirvesi İstanbul buluşmasında katılımcılar, daha iyi bir gelecek için dijital dünyanın fırsatlarından nasıl yararlanılabileceğini tartıştı. Zirve katılımcıları ayrıca teknoloji ve yeni medya ile değişen dinamiklerin herkes için nasıl eşit bir dünya yaratabileceği konusunda fikirlerini paylaştı. 60’a yakın konuşmacının katıldığı etkinlikte altı saat içinde; sosyal girişimcilik, kurumsal dijital sorumluluk, sürdürülebilir şehirler, kapsayıcı iş modelleri ve sürdürülebilir moda gibi birçok farklı konuda yaklaşık 30 panel gerçekleştirildi.

Günışığı projesiyle görmeyi öğrendi, piyano resitali verdi
Sosyal Fayda Zirvesi İstanbul; açılış konuşmalarının ardından gerçekleşen özel bir sürprizle başladı. Türk Telekom’un, az gören çocukların özel bir eğitimle mevcut görme becerilerini geliştirmelerini sağlayan projesi Günışığı öğrencilerinden Utku Taha Tekgül’ün piyano performansı da katılımcılardan büyük alkış aldı. Utku’nun bu özel performansının ardından Türk Telekom Kurumsal Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Mert Başar “#2030ŞİMDİ: Küresel Hedefler ve Onlara Ulaşmamızı Sağlayacak Teknolojiler” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi.

‘Amacımız, teknoloji ile fırsat eşitliği yaratarak 2030’a kadar eşitsizlikleri azaltmak’
Sosyal Fayda Zirvesi’nin gerek İstanbul gerekse New York organizasyonlarına son iki yıldır destek verdiklerini ve bu desteğin yeni projelerle artarak devam edeceğini belirten Türk Telekom Kurumsal Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Mert Başar şunları söyledi:

“Türkiye’nin lider iletişim şirketi Türk Telekom olarak, ülkemizin ve dünyamızın daha yaşanılabilir bir yer olması, gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakabilmek için iletişimin birleştirici gücüyle hareket ediyoruz. Bu vizyonla uzun zamandır Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması için UNDP ile ortak projeler geliştiriyoruz. İki yıldır destek verdiğimiz Sosyal Fayda Zirvesi ile de teknolojinin, yeni medya ve inovasyonun toplumsal fayda ve daha yaşanabilir bir dünya için nasıl daha etkin kullanılabileceği üzerine fikirlerimizi paylaşma fırsatı buluyoruz. Kalkınma için bilgi ve iletişim teknolojilerinin önemini göz önünde bulundurarak Türkiye’nin her yerinde herkes için erişilebilir iletişim olanakları yaratıyor, bireyler arasındaki dijital uçurumu kapatmayı ve dezavantajlı kesimleri evrensel bilgi toplumunun nimetlerinden faydalandırmayı amaçlıyoruz.

Teknoloji ve yeni medyanın dünya genelinde sürdürülebilir kalkınma için kaldıraç etkisini hep beraber inceleme fırsatı bulacağımız bu organizasyon, ülkemizi daha da güçlendirerek, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin hayata geçirilmesinde hepimiz için yol gösterici olacak. Bu platformda da belirtmek isterim ki, herkes için erişilebilir iletişim mottosuyla hayata geçirdiğimiz tüm ürün, servis iş modelleri ve projelerimizden elde ettiğimiz olumlu sonuçlar, bizi içinde yaşadığımız toplum için daha fazlasını yapma konusunda her zaman motive ediyor ve cesaretlendiriyor.”

BM Türkiye Mukim Koordinatörü Kamal Malhotra, “İnsanlar bu yeni gündemin gerçekleştirilmesinin bir parçası olmak istiyor”
Etkinlikte konuşma yapan BM Türkiye Mukim Koordinatörü Kamal Malhotra ise BM ve UNDP’nin küresel hedeflerin gerçekleştirilmesinde teknoloji, yeni medya ve iletişimin gücünü çok önemsediğini belitti. Malhotra konuşmasını şu sözleri ile sürdürdü: “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (Küresel Hedefler) konusunda hazırlanan raporlardaki temel mesajlar, yapılan küresel istişarelerin bir sonucunu yansıtıyor ve mesaj çok açık: İnsanlar bu yeni gündemin gerçekleştirilmesinin bir parçası olmak istiyor. Hükümetler ve iş dünyasından, verdikleri sözleri ve taahhütleri yerine getirmelerini bekliyorlar. Görüşlerine başvurulan bireyler ayrıca katılımın, kapsayıcılığın ve ortaklıkların önemini vurguluyorlar. Bu nedenle Türk Telekom ile Sosyal Fayda Zirvesi ve Küresel Hedefler konusunda kurduğumuz ortaklığı çok önemsiyoruz” dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Havalar ısındı pazarda fiyatlar düştü Havaların ısınmasıyla birlikte Kayseri’deki semt pazarlarında sebze fiyatları düştü. Kayseri’nin farklı bölgelerinde her gün kurulan semt pazarlarında sebze fiyatları düştü. Sebze fiyatları; havanın ısınmasına bağlı olarak düşerken, bu durum pazardaki iş yoğunluğunu artırdı. Önceki günlere bakarak yoğunluklarının arttığını söyleyen pazarcı İbrahim Yılmaz; “Yaz ayları geldiği için pazarda fiyatlar biraz ucuz. Fiyatlar düştü ancak vatandaşların alım gücü biraz düştüğü için yine biraz zorluk çekiyoruz. Önceki günlere bakarak, yine yoğunluk var. Pazarlarda marketlere göre daha ucuz ve taze olur. Pazarlarda ürünler günlük olur. Market alır, 3-5 gün içerisinde satar. Biz ise günlük satarız. Pazarımızda 1-2 tane esnaflığı iyi olmayan arkadaşımız var ama vatandaşlarımız onlara aldanmasınlar. Esnaflığı iyi arkadaşlarımız var. Onların yanına gelsinler. Biz yardımcı oluruz. Güzel ürün veririz. Her zaman memnun olurlar. Domatesin kilosu 25 TL’ye düştü. Salatalık 20 TL, biberlerin kilosu 30 TL, patlıcanların fiyatı 20-30 TL arasında değişiyor” şeklinde konuştu. Meyve pazara pahalı düştü Geçiş döneminde olmasından dolayı meyvede fiyatların ise yüksek olduğunu dile getiren Yılmaz, “Meyveler biraz pahalı. Geçiş döneminde olduğunda dolayı meyvelerin fiyatı biraz yüksek olur. Erik 100 TL, çileğin kilogram fiyatı 70 TL. Şu anda geçiş döneminde olduğundan dolayı fiyatlar bu şekilde seyrediyor. Tam mevsimi başlamadığı için fiyatlar bu şekilde. Daha yeni tarlaya düştüğü için fiyatlar yüksek. Tarlada çoğaldığı zaman fiyatlar mutlaka düşecektir” dedi.
Antalya İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu Başkanı Uslu: “İliç hakkında, kimsenin kafasında soru işareti kalmayacak” Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat’ta meydana gelen ve 9 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden kazasını tüm yönleriyle araştırmak üzere kurulan TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu’nun Başkanı AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, “İliç’teki olayı ayrıntılarıyla inceleyeceğiz. Hiç kimsenin kafasında soru kalmayacak şekilde incelememizi, raporlamamızı gerçekleştireceğiz” dedi. İliç maden faciasını araştırmak için oluşturulan, TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. Komisyon, Devlet Su İşleri yetkililerinden, maden kazasının yaşandığı İliç Maden sahasına yakınlığı nedeniyle gündeme gelen Bağıtaş Barajı’ndaki duruma ilişkin de bilgi alacak. Teklifler, TBMM Genel Kurulu’nda sunulacak Yaşanan faciaya ilişkin bakışının, önce insan, önce çevre sonra güvenilir madencilik olduğunu ifade eden Maden Kazasını Araştırma Komisyonu Başkanı Atay Uslu, komisyonun; kazayı tüm yönleriyle araştıracağını, benzer kazaların önlenmesi için alınması gereken tedbirler konusunda çalışacağını, insan sağlığını ve çevreyi önceleyen ’güvenilir madencilik ve güvenilir altın madenciliği’ mimarisinin ve güvenilir, sürdürülebilir madencilik politikasının oluşumuna katkı sağlayacağını aktardı. Uslu, komisyon çalışmalarının tamamlamasının ardından, teklifleri TBMM Genel Kurulu’na sunulmak üzere raporlayacaklarını belirtti. DSİ Genel Müdürlüğü ve Bakanlık bürokratlarını dinleyecekler Komisyon Başkanı Atay Uslu, ayrıca 30 Nisan’da MAGEP ve MTA bürokratlarının yanı sıra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bürokratlarını, 2 Mayıs’ta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bürokratlarını, 3 Mayıs’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bürokratlarını dinleyeceklerini söyledi. Atay Uslu, Mayıs ayının ikinci haftası ise Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin yanı sıra kamuoyunun akılındaki soruları gidermek, kazanın çevresel etkisini bertaraf etmek için alınan önlemler konusunda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nü ve ilgili Bakanlık kurumlarını dinleme kararı aldıklarını ifade etti. Objektif, şeffaf, tutarlı ve tarafsız çalışmayı ortaya koyacaklarını aktaran Atay Uslu, "İliç’te ki olayı ayrıntılarıyla inceleyeceğiz. Hiç kimsenin kafasında soru kalmayacak şekilde incelememizi, raporlamamızı gerçekleştireceğiz. Hem kazayı ve olayı araştıracağız, hem bundan sonra bu tür kazaların olmaması için atılması gerekli adımları atacağız” dedi. Komisyon devlet kurumlarından, Bakanlıklardan bilgi aldıktan sonra sivil toplum temsilcileri ve akademisyenlerle bir araya gelecek. Uzman görüşlerinin de alınmasının ardından, bir daha kazaların olmaması ve güvenilir madencilik mimarisinin kanunlarda yer almasını sağlamak için, farklı madenler yerinde incelenecek.
Konya Başkan Altay: “Mevcut ağaçlara göre şekillendirerek Türkiye’nin en ikonik kütüphanesini gençler için yapıyoruz” Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından şehre kazandırılacak Şehir Kütüphanesi inşaatında çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Şehir Kütüphanesi inşaatında incelemelerde bulunan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, kütüphanenin Darülmülk Projesi kapsamında yer alan 20 farklı projeden biri olduğunu hatırlattı. Başkan Altay, “Konyalıların hafızasında Büyükşehir Belediye binası olarak bilinen alandaki binamızı maalesef deprem yeterliliği olmadığından dolayı yıkmıştık. Konya Büyükşehir Belediyesi olarak ticari olarak değerlendirdiğimizde milyarlarca lira edecek bir arsayı, kütüphane yaparak gençlerimize armağan etmeye karar verdik” dedi. “Mevcut ağaçların formuna göre bir kütüphane binası şekillendirdik" Başkan Altay, şehre Türkiye’nin en güzel kütüphane binalarından birini kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, “Türkiye’nin en ikonik kütüphane binalarından birisini yapıyoruz. İçerisinde ders çalışma alanlarının, etüt merkezlerinin, dijital kütüphanenin ve büyük kütüphane yapısının olduğu bir yapı oluşacak. Bu bina ile ilgili önemli konulardan birisi de mevcut ağaçlara hiç dokunmadan, mevcut ağaçların formuna göre bir kütüphane binası şekillendirdik. Ayrıca Birleşmiş Milletler ile birlikte yürüttüğümüz, dünyada 4 pilot ilden birisi olan Konya’mızda Sıfır Karbon binaların ilk örneğini burada inşa etmiş olacağız. Yoğun bir şekilde gayret ediyoruz. İnşallah tamamlandığında gençlerimizin sürekli vakit geçirebilecekleri, ders çalışacakları, kitapla hemhal olacakları bir kültür merkezi inşa etmiş olacağız” şeklinde konuştu. “Kütüphane içinde belediye hizmet alanı da olacak” Şehir Kütüphanesi içinde, mevcut alanda bir belediye alışkanlığı olmasından dolayı vatandaşların geldiklerinde belediye hizmetlerini görebilecekleri, KOSKİ veznesinden Açık Kapı’ya kadar bir belediye hizmet alanı da oluşturacaklarını kaydeden Başkan Altay, “Böylece buranın eskiden Büyükşehir Belediyesi olduğu ile ilgili de bir algının devam etmesini arzu ediyoruz. Şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İnşallah bir an önce tamamlanarak hem gençlerimize hem şehrimizin kültürüne kazandırmayı arzu ediyoruz. Hayırlı, uğurlu olsun” diye konuştu.
Zonguldak KEİPA Türkiye Delegasyonu Başkanı Dönmez: "Gazze’de kalıcı ateşkese varılması için İsrail ve destekçileri üzerinde baskı oluşturmak zorundayız” Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Ekonomi ve Kalkınma Politikası Komisyon Toplantısı açılışı Zonguldak’ta gerçekleştirdi. Türk Delegasyonu Başkanı Fatih Dönmez, “KEİPA ülkeleri olarak derhal kalıcı bir ateşkese varılması ve insani yardımların hızlı, güvenli, kesintisiz ve engelsiz bir şekilde Gazze’ye ulaştırılmasının sağlanması için İsrail ve destekçileri üzerinde baskı oluşturmak zorundayız” dedi. KEİPA Ekonomi ve Kalkınma Politikası Komisyon toplantısı açılış toplantısı KEİPA Türk Delegasyon Başkanı Fatih Dönmez Başkanlığı’nda Zonguldak’ta gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Fatih Dönmez, son uluslararası gelişmelerle birlikte küresel enerji ağırlık merkezinin kaydığına dikkat çekti. Enerji güvenliği başta olmak üzere işbirliğinin bütüncül ve kapsamlı bir strateji temelinde ortak hedefler çevresinde geliştirmeyi amaçladıklarını belirten Dönmez, Karadeniz bölgesindeki enerji kaynaklarına vurgu yaptı. Dönmez, “Günümüzdeki son uluslararası gelişmeler ışığında küresel enerji ağırlık merkezinin kaydığını eminim sizler de doğrulayacaksınız. Bunun bilincinde olarak enerji güvenliği başta olmak üzere iş birliğimizi bütüncül ve kapsamlı bir strateji temelinde ve ortak hedeflerimiz çevresinde geliştirmeyi amaçlamalıyız. Karadeniz bölgesi; enerji kaynakları, ticaret rotaları ve coğrafi konumu nedeniyle jeostratejik ve jeopolitik açıdan büyük bir öneme sahiptir. Ancak bölgedeki artan gerilimler ve tansiyonlar, çeşitli ülkeler arasında rekabetin artmasına da neden olmakta, bölgedeki istikrarı ve güvenliği de tehdit etmeye devam etmektedir. Bu nedenle üye ülkeler arasındaki ikili ilişkilerin güçlü tutulması, birlik gücümüzü korumak için hayati önem taşımaktadır. İmkânların ve meydan okumaların küreselleştiği; ülkelerin aynı anda ele alması gereken konuların nitelik ve niceliğinin benzersiz bir hale geldiği ve hiçbir devletin karşı karşıya olduğu sorunların üstesinden yalnız başına gelemeyeceği bir dönemi yaşıyoruz. Salgınlar, savaşlar, küresel ekonomik krizler, tedarik zincirlerinin kırılması, kuraklık, düzensiz göç hareketleri, tüm dünyada yükselen ırkçılık ve yabancı düşmanlığı, hibrit tehditler, uluslararası şirketlerin ulusal mevzuatları hiçe sayması, keyfi yaptırımlar, uluslararası sistemde denge arayışları, yapay zekâ teknolojilerinin akıl almaz hızı gibi birçok eski ve yeni nesil meseleyle karşı karşıyayız. Tarihte siyasetin, sosyolojinin ve ekonominin bu kadar hızlı ve derinden dönüştüğü ve kırgınlaştığı; hukukun yaşanan dönüşümlerin hızına yetişmede bu kadar çaresiz kaldığı bir dönem herhalde yaşanmamıştır” dedi. “Türkiye olarak bölgedeki barış ve huzurun şartsız tesisi için elimizden geleni ve daha fazlasını yapmaya devam edeceğiz” Karadeniz coğrafyasının tehdit ve dönüşümlerden en derinden etkilenen coğrafyaların başında geldiğine dikkat çeken Fatih Dönmez şöyle devam etti: “Başta doğal gaz olmak üzere zengin enerji kaynaklarına sahip olan Karadeniz coğrafyası; tüm bu tehdit ve dönüşümlerden de belki de en derinden etkilenen coğrafyaların başında geliyor. Bu sebeplerle, Türkiye olarak bölgedeki barış ve huzurun şartsız tesisi için elimizden geleni ve daha fazlasını yapmaya devam edeceğiz. Ukrayna’da devam eden savaş bölgemiz ve ötesi açısından ciddi endişe oluşturmaya devam etmekte, olumsuz etkilerini gün geçtikçe arttırmaktadır. Savaşın müzakere yoluyla çözümü dışında hiçbir alternatif çözüm günümüzde mümkün değildir. Ukrayna’nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü güvence altına alan adil bir barışın ancak diplomasi yoluyla sağlanabileceğine ilişkin görüşümüzü koruyoruz. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’nin barış planını prensipte desteklemekle beraber Rusya’nın dışlandığı üst düzey bir toplantının pek bir anlamı olmadığı da ifade etmek isteriz. Tüm ilgili taraflardan, ülkemizin diplomatik çabalarının devamını sağlamak için yardımcı olmalarını talep ediyoruz. Bölgesel güvenlik açısından önemli bir diğer konu da Güney Kafkasya’da barış ve istikrarın sağlanmasıdır. İkinci Karabağ Savaşı’nın sona ermesi, bu hedefe ulaşmak için önemli bir fırsat sunmaktadır. Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşmasının henüz imzalanmamış olması, bölgede kapsamlı bir çözümün önündeki temel engel olmaya devam etmektedir. Her iki tarafı da taslak metindeki karşılıklı görüş ayrılıklarını aşarak anlaşmayı bir an önce imzalamaya teşvik ediyoruz. Öte yandan, ABD, AB ve bazı Batılı ülkelerin Azerbaycan-Ermenistan ihtilafına yönelik sergilediği dengesiz ve bir tarafı kayıran, diğer tarafın endişelerini göz ardı eden tutumdan da memnun değiliz. Bu tutum, Güney Kafkasya’daki sorunların çözümünün temeli olması gereken tarafsızlık ve kapsayıcılık ilkelerine de zarar vermektedir ve devam eden barış sürecini daha da karmaşık hale getirebilecek sonuçlar doğurma potansiyeline sahiptir.” “Uluslararası kuruluşları kendi emelleri etrafında şekillendiren devletlerin kudretli yetkilileri de maalesef yalnızca izlemekle yetiniyor” Filistin’de her 10 dakikada masum bir çocuğun öldürüldüğünü ve bugüne kadar 40 binden fazla Filistinlilerin hayatını kaybettiğini aktaran Dönmez şöyle dedi: “Sadece yüreğinde Filistinlilerin acısını taşıdığı için dillerinde dua, gözlerinde çaresiz bir öfke ile izleyen vicdan sahibi sıradan insanlar izlemiyor; uluslararası sistemin köşe taşı olduğunu iddia eden, evrensel değerlerin banisi ve savcısı olduğunu öne süren ve dünya barışının muhafazası misyonuna sahip uluslararası kuruluşları kendi emelleri etrafında şekillendiren devletlerin kudretli yetkilileri de maalesef yalnızca izlemekle yetiniyor. İsrail’in Gazze’de sivil, çocuk, kadın ayrımı gözetmeksizin süren katliamlarında bugüne dek 40 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. Gazze’de her 10 dakikada bir masum çocuk hayattan koparılıyor. Uluslararası hukukun tüm çizgileri hiçe sayılıyor. Vicdan sahibi bir insanın, İsrail’in Filistin’de yaptığı katliamlar ve genişleyen işgal nedeniyle derin bir acı hissetmemesi mümkün değil. İsrail hükûmetinin eylemleri, barış ve güvenlik zeminini ortadan kaldırmaktan başka bir amaca hizmet etmiyor. Soykırım boyutlarına varan katliama bir son vermek, akan kanı durdurmak ve Gazze’nin yaralarını sarmak adına tüm insanlık tarihi bir görevle karşı karşıya 2. dünya savaşı yıllarındaki katillerine öykünen bir yönetimin adeta intikamını masum ve mazlum bir halktan alırcasına sürdürdüğü zulmün ve psikozlarının kara lekesine ortak olamayız. KEİPA ülkeleri olarak derhal kalıcı bir ateşkese varılması ve insani yardımların hızlı, güvenli, kesintisiz ve engelsiz bir şekilde Gazze’ye ulaştırılmasının sağlanması için İsrail ve destekçileri üzerinde baskı oluşturmak zorundayız.” Dönmez, “1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan tam bağımsız bir Filistin Devleti kurulana dek bu kriz son bulmayacaktır. Tek ve gerçek çözüm budur. Türkiye adil ve kalıcı bir barışa giden yolda elinden geleni sonuna kadar yapmaya devam edecektir. Barışın ve Filistinlilerin hak ve hukuklarının korunması için garantörlük de dahil olmak üzere, üzerimize düşeni yapacağız” dedi. Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu da Filistin’de yaşananlara vurgu yaparak "Orada insanlık ölüyor. İnsanlığın ölmesine müsaade etmemek gerekiyor" dedi. KEİPA Genel Sekreteri Asaf Hajiyev de teşekkür ederek Vali Osman Hacıbektaşoğlu’na hediye takdim etti. Üye ülkelerin aile fotoğrafı çektirdiği toplantı gündem maddelerinde belirlenen konuların görüşüldüğü oturumlar ile devam edecek.