EKONOMİ - 21 Kasım 2017 Salı 10:35

Taşınmaz ticareti taslağına görüşler sunuluyor

A
A
A
Taşınmaz ticareti taslağına görüşler sunuluyor

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanununa göre açıklanan Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik Taslağına sektör temsilcileri tarafından görüşler verilmeye başlandı.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanununa göre açıklanan Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik Taslağına sektör temsilcileri tarafından görüşler veriliyor. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özelmacıklı “Taslağa ilişkin görüş ve önerilerimizi Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Perakende ve Elektronik Ticaret Dairesine sunduk. Maddelerdeki gerekli ve gerekçeli hususların dikkate alması durumunda, düzenlemenin sektörümüze faydalı olacağına inanıyoruz. Lakin taslağın bu hali ile geçmesi sektörümüzü daha da baltalayacaktır” dedi.

“Taslak, borçlar kanunu ile çelişiyor”

Taslaktaki maddeler hazırlanırken, sektör temsilcilerinden bilgi alınmadığını dile getiren Özelmacıklı, “Taslakta 6098 sayılı borçlar kanundaki bile birçok madde dikkate alınmamış. Örneğin kanunda sözleşme kurulunca hizmet bedeline hak kazanacağı belirtilmiş iken, taslakta haklı neden olmadan sözleşmeden cayılması durumunda, cayan taraftan sadece hizmet bedelinin yüzde 10’u talep edilebileceği belirtilmiş. Gene kanunda sözleşmelerin yazılı şekilde yapılması zorunlu iken, taslakta aynı konuda birden fazla emlakçı ile sözleşme yapılabileceği yazıyor. Kanuna göre hizmet bedelinde ücret belirlenebilir, belirlenmemişse tarifeye uyulur denirken, taslakta ise hizmet bedelini toplamda yüzde 3 olarak sınırlandırılıyor. Bu oran mutlaka mevcut hali ile alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı olacak şekilde korunmalıdır” diye konuştu.

“Taslaktaki ifadeler eksik ve net değil”

Taslaktaki ifadelerin yetersiz ve net olmadığını da belirten Özelmacıklı, “Örneğin ofis metrekaresi net mi brüt mü belli değil. Yetki belgesi verilme şartında NACE meslek grubu sınıfı belirtilmemiş. Halbuki yetki belgesi sadece gayrimenkul acentelerinin faaliyetleri kapsamında verilmelidir. Yetki belgesi olmayan kişiler ilan girememeli, ilan girişlerinde malik kontrolü sağlanabilmelidir. Hizmet bedeli sadece alım-satım ve kiralamada belirtilmiş hatta KDV’ye yer verilmemiş. Halbuki sektörümüzde devir, kat karşılığı, kentsel dönüşüm, kira takip ve mülk yönetimi gibi birçok hizmet bulunuyor” ifadelerini kullandı.

“Emlakçıların yetkileri genişletilmeli”

Tasarının taşınmaz ticareti sırasında emlakçı ile çalışmayı zorunlu hale getirilmesini de arzu ettiklerini dile getiren Özelmacıklı, “Taslakta ipotek ve haciz bulunup bulunmadığının kontrol edilmesi isteniyor. O zaman emlakçılara yetki belgeleri ile taşınmaz kayıtları görüntüleme hakkı verilmeli. Ayrıca kullandığımız birçok sözleşmenin taslakta adı bile geçmiyor. Yüz milyarlarca dolarlık bir piyasada rol alan biz emlakçıların, daha net ve geniş yetkilerle donatılmaları gerekir. Ayrıca odalara da denetim ve kontrol yetkisi verilmelidir. Sektör bir başıboşluğa terk edilemez” dedi.

“Mevcut emlakçılar düzenlemede ayrılmalı”

Altın Emlak Yönetim Kurulu Başkanı, taşınmaz ticareti ile iştigal edilebilecek kişiler için de mesleki yeterlilik belgesi şartı getirilmeye çalışıldığını belirterek “Mevcut durumda emlak faaliyetini yapan, vergi mükellefi olan, oda kaydı bulunan kişilerde mesleki yeterlilik belgesi veya emlak yönetimi ön lisans diploma şartı aranmamalıdır. Mesleki Yeterlilik Kurumunda henüz mesleğimiz için bir şart belirlenmemiş iken bu durum taslakta yer almış. MEB onaylı emlakçılık belgesi olup, mevcut durumda faaliyetini zaten yasal olarak yapanların müktesep hakkı devam etmelidir” şeklinde konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Türkiye’nin canlı ve minarel türleri bu müzede sergileniyor Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma özelliği taşıyan Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Erzincan Kemaliye’deki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliyeli olan, Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kuruldu. Müzeyle ilgili şu bilgilere yer verildi: “Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, Kemaliye ilçesinde kurulan “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzenin kuruluşuna Prof. Dr. Ali Demirsoy, Prof. Dr. Aydın Akbulut ve Öğ. Gör. Yusuf Durmuş öncelik etti. Bu müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşmakta. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı oldu. Ülkemizin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolabların içindeki raflarda uygun kaplarda sergilenmekte. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilenmekte. Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, raflarda sergilenmekte. Bir hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunmakta. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergilenmekte. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunulmakta. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunulmakta. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanmakta. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturmakta. Bölgenin ve ülkemizin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılmıştır. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir edilmekte. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülmüştür. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler verilmiştir. Çeşitli fırsatlarla elde edilmiş kuş örnekleri tahnit edilerek sunulmaktadır. Kemaliye ve çevresinden 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinmektedir. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşımakta. Türkiye’deki yırtıcıların büyük bir kısmını barındıran yörede, memeliler önemli bir yer tutmaktadır. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunulmuştur. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergilenmiştir. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenmekte ve tanıtıcı bilgi verilemekte. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak sunulmuştur. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılmıştır. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açıktır ve sergilenmekte”