SAĞLIK - 26 Mayıs 2016 Perşembe 10:23

Tıpta 5 bin yıllık şifa hacamat

A
A
A
Tıpta 5 bin yıllık şifa hacamat

İslamiyet tarihince yaygın olarak kullanılan ve 5 bin yıllık geçmişe sahip olan hacamatla tedavi yöntemi, Avrupa ve Amerika’da sağlık sistemine entegre olmasına karşılık, Türkiye'deki önü de yeni yeni açılmaya başladı.

İnsanların sırtına kupa konularak uygulanan hacamatla tedavi yöntemi, adeta bir şifa niteliği taşıyor. Yıllarca ihmal edilen, ancak 2014 yılında resmi gazetede yayınlanan bir yazı ile resmiyet kazanan hacamata ilgi, Türkiye’de de artmaya başladı. Avrupa ve Amerika'da aktif olarak kullanılıp aynı zamanda sağlık sistemine entegre edilen hacamatla tedavi yönteminin faydaları saymakla bitmiyor. Hacamat, Tekirdağ’da Aile Hekimi aynı zamanda Tekirdağ Doğal Sağlık Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olan Dr. Recep Ceviz tarafından hijyenik bir ortamda yapılıyor. 

2012 yılında kurulan Tekirdağ Doğal Sağlık Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Recep Ceviz, doğal tedaviler konusunda Trakya Bölgesi’nde bilinç oluşturmak, özellikle hacamat ve tıbbi sülük konusunda doğal tedavileri, insanlarla tanıştırmak, tıbbi tedavilerin de ihmal edilmemesi kaydıyla, bu yöntemlerin hastalıklarda rahatlıkla kullanabileceklerini göstermek amacıyla, kar amacı gütmeden faaliyet gösteren bir sivil toplum örgütü olduklarını söyledi. 

“AVRUPA VE AMERİKA'DA AKTİF OLARAK KULLANILAN BİR YÖNTEM”
Hacamatın 5 bin yıllık bir tarihe sahip olduğunu ve Antik Mısırlılara kadar dayanan bir hikayesi olduğunu kaydeden Dr. Ceviz, “Biz Türklerin hacamatla tanışması İslamiyet döneminde olmuştur. Hacamat tedavi yöntemi, inanılmaz derecede faydalı ve yoğun bir şekilde kullanılıyor. Hacamat, Avrupa ve Amerika’da da son yıllarda aktif olarak kullanılıyor. Avrupa Birliği ülkelerinde, 2004 yılında sağlık sistemine entegre edilmiştir. Aynı zamanda birçok bakanlık onaylı klinikte ve birçok seçkin hastanede hacamat tedavisi yapılıyor. Tabi ki onlarda kupa tedavisi olarak biliniyor. Hatta İngiltere’de Londra Kraliyet Üniversitesi’nde Kupa Tedavisi Enstitüsü kuruldu. Amerika’da ise durum daha da gelişmiş durumda. 2008 yılında sağlık sisteminin içine entegre edildi. Kliniklerde ve birçok üniversitelerde, hatta günümüzde çok bilinen bazı belgesel kanallarına konu olacak kadar güvenle kullanılmaktadır” dedi. 

TÜRKİYE'DE DE RESMİYET KAZANDI
Hacamatın Türkiye’de hak ettiği değeri görmediğini, sahip çıkılmadığını aktaran Dr. Ceviz, bunda, biraz da tıp adamlarının ihmali olduğunu söyleyerek, “Günümüze kadar tıp dünyası tarafından üvey evlat muamelesi gören bir yöntem. Şükürler olsun ki, son dönemlerde Sağlık Bakanlığımız bu konudaki gerekli hassasiyetleri ve gerekli araştırmaları yaptı. Türkiye’de yasal çerçevede kullanımına izin verildi. 2014 yılında bir gazetede yayınlanan bir sayı ile bu resmi hale geldi. Tıp dünyasında bir yönteme siz sahip çıkmazsanız, başkaları sahip çıkar. Doğru işler yapıldığı gibi yanlış işler de ortaya çıkıyor. Bu da Türkiye’de hacamat tedavisini tıbbi ve modern olmaktan uzaklaştırdı. Avrupa Birliği bunun üzerinde bilimsel çalışmalar yapıp, bildiğiniz uluslararası yayınlar yapan dergilerde hastalık tedavi ettiklerini ilan ettiler. Bu son dönemdeki bakanlıklarımız sağ olsunlar, bu konuda zararın neresinden dönersek kardır hesabıyla, Sağlık Bakanlığımızda da tamamlayıcı Tıp Daire Başkanlıkları kuruldu. Beli çerçevede, biz tıp doktorlarını ve tıp sağlıkçılarının insanlarla buluşturması için gerekli çalışmalar başlatıldı” diye konuştu. 

Hacamat tedavisinin, birçok hastalıkta tedavi edici ve birçok hastalıkta destekleyici olarak kullanıldığına dikkat çeken Ceviz, “Kas iskelet hastalıklarında, bel fıtıklarında, boyun fıtıklarında, nörolojik bazı rahatsızlıklarda, özellikle migrende, çok şiddetli baş ağrılarında, tıbbi olarak güvenle kullanılmaktadır. Bunun dışında tansiyon, diyabet gibi birçok kronik hastalıkta da, destekleyici olarak, rahatlıkla kullanılabilir” şeklinde konuştu. 

HİJYENİK KOŞULLARA DİKKAT EDİLDİĞİ ZAMAN BİLİNEN HİÇBİR YAN ETKİSİ YOK
Hacamatın küçük de olsa bir cerrahi müdahale olduğunu söyleyen Dr. Ceviz, operasyon sırasında kullanılan malzemelerin dezenfeksiyonuna dikkat edildiği zaman, hiçbir yan etkisi olmayacağını belirtti. Dr. Ceviz, “Tıpta, fakültelerde ilk olarak öğretilen şey, öncelikle hastalıkları iyileştirmekten ziyade, hastalara zarar vermemektir. Hacamat, hakikaten bu konuda çok başarılıdır. Bilinen düzgün steril, usulüne uygun yapıldığında, rapor edilmiş herhangi bir vaka şükürler olsun ki olmadı. Bunun yanında, psikiyatrist bazı hastalıklarda, panik ataklarda, stres bozuklukları ve depresyonlarda da yine baş bölgesinde yapılan hacamatın, destekleyici olarak, tıbbi olarak çok güzel sonuçlar verdiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Bu konuda İl Sağlık Müdürlüklerimizle koordineli olarak çalışıyoruz. Çok geç kaldık ama biz hekimler, yavaş yavaş bu insanlığa kadim ve aynı zamanda bu kutsal tedavi yöntemine sahip çıktıkça insanların da buna gerekli ilgiyi gösterecekleri konusunda sonsuz güvenim var” ifadelerini kullandı. 

“ÖZEL BİRKAÇ HASTALIK HARİCİNDE HERKES RAHATLIKLA YAPTIRABİLİR”
Hacamatı, özel birkaç hastalığı olmayan herkesin rahatlıkla yaptırabileceği bir tıbbi tedavi olduğuna değinen Dr. Ceviz, “Kanser tedavisinde o kemoterapi alınan dönem hariç, çok aşırı ileri düzeydeki kansızlıklar hariç, birçok hastalıkta başarıyla kullanılabilir. Hamileler ve çocuklar konusunda da karşılaştığımız sorular var. Aslında, hamilelerde de engel bir durum yok, fakat mümkünse hani bir panik bir korku durumundan dolayı hamilelikten sonra hacamat yapılabilir. Çocuklarda da, literatürde 2 yaş ve üzeri der. 6 yaş ve üzerindeki birçok hastalıkta, güvenle yapılabilir” dedi. 

İlk defa hacamat yaptırdığını söyleyen Ali Barbaros isimli vatandaş da,”Ben hacamat işlemini ilk defa yaptırıyorum. Açıkçası uzun zamandan beridir düşünüyordum. Alışkın olmadığımız için, tabi ki çok fazla cesaret söz konusu bu tür işlemlerde. Doğal Sağlık Derneği adı altında Recep Hocamızın bu işe başlamasıyla, birlikte bir güven oluştu. Bu hacamat meselesi, Peygamber efendimize kadar dayandığı için bir de Recep Hocamızın böyle hijyenik bir ortamda yapmasıyla beraber ben de hacamat yaptırmaya karar verdim. Bundan sonra düzenli olarak hacamat yaptırmayı devam ettireceğim. Şu an kendimi gayet iyi hissediyorum. Hiçbir sıkıntım yok. Herkese de tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.
Hacamatın insanları rahatlatıcı bir etkisi olduğunu belirten Ersin Erginir isimli vatandaş ise, “Dr. Recep Bey’in burada hekim olarak bu işi yaptığını duyduktan sonra, bu ikinci gelişim. Daha önce yaptırdım faydasını gördüm. Çok rahatlama hissettim. Bunun bir ihtiyaç olduğunu, hacamatın insanların temel ihtiyaçlarını karşıladığını düşünüyorum. Herkese hacamat yaptırmayı tavsiye ediyorum” ifadelerini kaydetti.  

HALİL DAĞ-ÜVEYS ÖZGÜL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Isparta Başkan Başdeğirmen: "Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz" Isparta Çünür Mahallesi’nde dün hizmete giren yeni otogar için açılış töreni düzenlendi. Açılış töreninde konuşan Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Eski otogarın bulunduğu alana da yeraltı otopark, üzeri meydan ve kütüphane yapıyoruz” dedi. Isparta Bahçelievler Mahallesi’ndeki Isparta Şehirlerarası Otogarı’ndan dün son sefer yapıldı. Çünür Mahallesi’ndeki yeni otogar da dün hizmete açıldı ve ilk otobüs seferleri gerçekleştirildi. İlk seferlerin gerçekleştiği yeni otogarın bugün de resmi açılış töreni yapıldı. Mehteran gösterisi ile başlayan törene Vali Aydın Baruş, AK Parti Isparta Milletvekili Mehmet Uğur Gökgöz, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen ve eşi Şadiye Başdeğirmen, AK Parti İl Başkanı Furkan Cem Er, MHP İl Başkanı Önder Topçu, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Ali Ertuğrul, ITSO Başkanı Metin Çelik, Ticaret Borsası Başkanı Hüdai Şahin, ilçe ve belde belediye başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, esnaf ve vatandaşlar katıldı. Verdikleri bir sözü daha yerine getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, eski otogarın şehrin ortasında kaldığını ifade etti. Hiçbir yatırımın yarım kalmayacağı yönünde verdikleri söz olduğunu ve bugün de yeni otogarın faaliyete sunulduğunu aktaran Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, “Yarım kalan yatırımları tamamlayarak buraya kadar geldik ve yeni otogarı açmaktan son derece memnun olduk. Mevcut eski otogarımız şehrin içinde kaldı, trafikte zorlanılıyordu. Öncelikle yeni otogar alanımızı faaliyete geçirdik, buranın faaliyete geçirilmesine katkı sunan belediye meclisi üyelerime, personelime emek veren herkese teşekkür ediyorum” görüşlerinde bulundu. Yeni otogarın hazırlanmadan önce hem otobüs işletmecileriyle hem de esnafla bir araya geldiklerini ve projenin kendilerinin istedikleri şekilde değiştirilerek hayata geçirildiğinden bahseden Başkan Başdeğirmen, “Esnafımızın istediği şekilde burayı düzenledik. Sonucunda da esnafımız memnun oldu. Herkes çok mutlu. Yaptığımız işin kabul görmesi çok önemli” dedi. “Eski otogar alanında 86 bin metrekarelik meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız” Boşaltılan otogarın yeriyle ilgili de hayata geçirecekleri projeye ilişkin bilgiler veren Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, boşalan otogar alanının bulunduğu bölgede yeraltı 3 katlı otopark ve üzerinde de 2 bin öğrencinin ders çalışabileceği bir kütüphane ile etkileşim merkezi yapılacağını açıkladı. Başdeğirmen, “Böcüzade Parkı ile birleştirerek toplam 86 bin metrekarelik alanda meydan düzenlemesi ve yaşam merkezi yapacağız. Vatandaşımızın rahat nefes alabileceği meydanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Bu dönemimizde Isparta’da 3-4 tane büyük meydan oluşacaktır. Otogar alanımızdaki otopark kısmı 30 bin metrekare, bu alanda da her türlü etkinliği yapma imkânımız olacaktır. Isparta’mıza hayırlı ve uğurlu olsun” şeklinde konuştu. Açılış töreninde konuşan Isparta Valisi Aydın Baruş, ise yeni yapılan otogarla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak dedi. Vali Baruş, “Isparta her yıl dışarıdan misafir ağırlayan bir il. Modern bir otogara çok ihtiyacımız vardı. Şehir içinde kalmış otogar bu ihtiyaca cevap veremez hale gelmişti, oradaki esnafımız da bu durumdan muzdaripti. Yeni yapılan yatırımla Isparta hem misafirlerini güzel bir şekilde ağırlayacak hem de vatandaşlarına bir yaşam merkezi sunmanın gururunu yaşayacak. Bir otogarı, bir sanayi sitesini şehir dışına taşımak çok önemli problemler doğurur. Önemli olan bu problemi hemşehrisiyle vatandaşıyla birlikte anlaşarak uzlaşarak aşmak. İşte belediye başkanımız bunu başarmış. Bu nedenle belediye başkanımızı tebrik ediyoruz. Esnafımızı mağdur etmeden vatandaşlarımıza olumsuzluğa neden olmadan bu problemi çözmüşler. Eski otogarın bulunduğu alanın hem otopark hem kütüphane hem de bir meydan olarak kullanılacak olması Isparta için çok güzel bir tasarım. Bu tesiste esnafımıza bol kazançlar diliyorum, hayırlı olsun” dedi. Konuşmaların ardından dua edildi, yeni otogarın açılış kurdelesi kesildi. Yapılan açılış töreninin ardından protokol üyeleri yazıhane ve işletmeleri ziyaret ederek, yeni otogarın hayırlı olması temennisinde bulundular.