Serik ilçesine bağlı Çandır mahallesindeki Antalya Film Platoları’nda çekimlerine devam edilen filmin yönetmenliğini Japon Mitsutoshi Tanaka, başlıca rolleri ise Shioli Kutsuna, Mehmet Özgür, Kenan Ece, Melis Babadağ ve Murat Serezli yapıyor. Yaklaşık 35 dereceyi bulan sıcaklıkta çekilen filmde ekip ve sanatçılar büyük zorluklar yaşıyor. Plato içerisinde oluşturulan sahnelerde film büyük bir özveriyle çekiliyor.
DÜNYAYA BARIŞ MESAJI
Yönetmen Tanaka, 3 aydır Türkiye’de bulunduğunu ve çekimlere ise 2 ay önce başladıklarını hatırlatarak, Japonya'da da 3 ay çekim yaptıklarını belirtti. Antalya’da yapılan çekimlerde özel efektlerin bulunduğunu aktaran Tanaka, "Türkiye ve Japonya’da olmak üzere toplamda 10 bin kişi filmde görev alıyor. Çektiğim filmlerin içinde de gerçekten büyük bir proje. Böyle projede yer aldığım için iki ülkeye teşekkür ediyorum" dedi.
Ertuğrul faciasının, Japonya ile Türkiye arasındaki dostluğu başlattığını aktaran Tanaka, filmin tüm dünyaya "barış mesajı" olarak vizyona gireceğini kaydetti. Film çekimlerinde Türkiye'den, Türk hükümetinden çok büyük destek gördüklerinin altını çizen Tanaka, normalde çekime izin verilmeyen kültür mirası olan alanlarda çekim yaptıklarını belirtti. Türkiye ve Japonya arasındaki kültür ilişkilerinin filmde görülebileceğini işaret eden Tanaka, bunların Türk hükümetinin desteğiyle yapılabildiğini vurguladı.
TÜRKİYE’DE KASIM'DA VİZYONA GİRECEK
Filmin Türkiye'de Kasım ayında, Japonya'da ise Aralık ayı sonunda vizyona gireceğine duyuran Tanaka, ellerinden geldiği kadar güzel bir proje ortaya çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti. Tanaka, filmin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Japonya Başbakanı Şinzo Abe ile başlayan dostluğa da destek verdiğini bildirdi.
Antalya’nın güzel bir kent olduğunu kaydeden Tanaka, "Setlerimizde hem içte hem dışarıda dekorlarımızı var. Hava da güzel gidiyor. Su kullandığımız için havanın sıcak olması gerekiyor. Mümkün olduğu kadar Antalya’nın mekanlarını da film içinde göreceğiz. Şanslı bir ildeyiz" diye konuştu.
JAPON-TÜRK DOSTLUĞU
Filmin senaryo ve tarih danışmanlığını yapan Prof. Dr. İskender Pala, filmin Türk tarihinin önemli hadiselerinden birini ele aldığını, projenin içinde bulunmanın ise "bir destanın içinde olmak" kadar önemli olduğunun altını çizdi. Türk tarihi ile ilgili bu ve benzeri pek çok alanda film yapılabileceğini aktaran Pala, Türk-Japon yapımı böyle bir filmin vizyona girecek olmasının kendisini mutlu ettiğini anlattı.
Kendisine ilk geldiklerinde filmin senaryosunu incelemesinin istendiğini hatırlatan Pala, "Japonya tarafından yazılmış güzel bir senaryoydu ama Türk anlayışına göre değildi. Sonra ortak bir çalışma yaptık. Filmi hem Türkiye'nin hem de Japonya'nın, iki dost ülkenin, dostluğunu pekiştirecek şekle getirdik. Asıl şansımız ise Tanaka gibi bir yönetmen ve Japon ekibin bu alandaki tecrübelerinden istifade etmek oldu. Türkiye'deki stüdyo ve plato imkanlarının her biri yeniden hayat bulacak şekilde bu film için düzenlendi. Ertuğrul'un macerası, tarihimizin hazin bir sayfası. Bundan genç nesillerin ibret alabilecekleri güzel bir hikaye çıkarabilirsek, hikayenin peşine düşen gençlerimiz buna benzer işler yaparsa asıl kazanım bu olacaktır" dedi.
"ABDULHAMİT’İN HEDEFİNİ BAŞARACAK BİR FİLM"
Ertuğrul Fırkateyni'nin, Sultan Abdülhamit tarafından Japonya'ya gönderilmesinin filmin ikinci versiyonu olabileceğine işaret eden Pala, "Abdülhamit fırkateyn gönderilirken, Osmanlı Devleti'nin oralarda var olması için mücadele etmişti. Bu filmin Abdülhamit Han'ın ruhaniyetine bir hediye gibidir. Onun hedefini başaracak bir filmdir. Çünkü çok güzel ve başarılı bir film. Türkiye Cumhuriyeti Devleti filmin arkasında. Kültür ve Turizm Bakanlığımız arkasında. Ekip de çok güzel. Kendimi dışarıda tutarsam, hepsi takdir ve tebrik edilecek bir gruptur. Güzel bir film olacak" diye konuştu.
"TARİHİ FİLM VE DİZİLER İLGİ GÖRÜYOR”
Türkiye'nin dizi ve film alanında son 10 yılda hayal edilemeyecek kadar güzel bir yere geldiğini kaydeden Pala, şunları kaydetti:
"Tarihi film çekme konusunda Hollywood'dan teknoloji olarak aşağı kalır yanımız yok. Ancak bir eksiğimiz var. Güzel kahramanlık sahneleri, güzel savaş filmleri çekebiliyoruz ama o savaşların içini dolduran ruh halimiz, değerlerimiz, medeniyet katmanlarımızı da filmlerin içinde verdiğimiz takdirde asıl o zaman gerçek hizmeti yapmış olacağız. Tarihi diziler elbetteki çok seyrediliyor. Seyredilmesinin nedeni, dünyanın her yerinde tarihe olan ilgidir. Sadece tarihi dizi ve filmler çok izlenmiyor. Romanlar da çok okunuyor. Tarihe ilişkin programlar da çok seyrediliyor. Bunun sebebi artık herkesin 'Ben kimim' sorusunu önce kendisine sormasıdır. Sonra kendi kimliğiyle başka milletler arasında var olma mücadelesi veriyor. Medeniyetler çatışması dediğimiz şey budur" ifadelerini kullandı. Pala sözlerine şöyle devam etti:
"İnsanların 'Hangi zenginliğe sahibiz, bu zenginlikle ileride nasıl var olabiliriz, dünya bilimine, sanatına, kültürüne ne kadar katkıda bulunabiliriz?' sorularının peşine düştüğünde, ister istemez dönüp tarihine bakıyor. Önce oradan kimlik ediniyor, o zenginlikle geleceğe yürümeye başlıyor. Türkiye bu konuda çok şanslıdır. Çünkü Türkiye'nin geçmiş birikimi başka hiçbir millette olmayacak kadar zengindir. Bunları dünya sanatına, kültürüne, medeniyetine sunmaya başladığımızda Türkiye her alanda olduğu gibi bu alanda da ilerleyecektir."
ERTUĞRUL FİLMİ HAKKINDA
Çekimlerine 2014 yılının Aralık ayında Japonya'da başlanan "Ertuğrul" filminin yapımcılığını Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, Japonya’da Ertuğrul Film Partners üstlendi. Uygulayıcı yapımcılığı ise Böcek Yapım üstleniyor. Senaryosu Eriko Komatsu tarafından kaleme alınan filmin senaryo ve tarih danışmanlığını İskender Pala yaparken, Türkiye çekimleri İstanbul, Antalya ve Kapadokya'da gerçekleştiriliyor. Çekimlerin Mayıs ayı sonunda tamamlanması planlandığı bildirildi.
İSA AKAR-ALPARSLAN ÇINAR
