GÜNDEM - 05 Eylül 2013 Perşembe 15:52

Türk profesör CERN çalışmalarında

A
A
A
Türk profesör CERN çalışmalarında

Ali Okatan, ‘Tanrı Parçacığı’ olarak adlandırılan deneyle, Allah’ın evreni yok denecek kadar az bir zaman diliminde nasıl yarattığının görüldüğünü söyledi.

Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi'nde (CERN) yapılacak çalışmalara Türkiye’den davet edilen Prof. Dr. Ali Okatan, ‘Tanrı Parçacığı’ olarak adlandırılan deneyle, Allah’ın evreni yok denecek kadar az bir zaman diliminde nasıl yarattığının görüldüğünü söyledi.Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Okatan, CERN’e bu yıl ve gelecek yıl için Türkiye’den davet edilmenin sevindirici olduğunu belirtti. Türkiye’nin bir süreliğine bu projelere katılmadığını ancak KTO Karatay Üniversitesi ve birkaç üniversitenin projelere katkıda bulunacağını bildiren Prof. Dr. Okatan, CERN’de Atom’un iç yapılarının incelenmeye çalışıldığını kaydetti.Prof. Dr. Okatan, deneylerde kullanılan dedektörlerin yenilenmesi için çalışmaların bir süre önce durduğunu ifade ederek, “Daha önce alınan bilgiler şuanda yüz binlerce bilgisayar tarafından incelenmekte. Burada en çok konuşulan şey, Tanrı Parçacığı. Evrenin ilk oluşmasında büyük patlama söz konusu. Bu patlamada ortaya çıktığı düşünülen bir parçacık var. Bunlar dedektörlerle tespit ediliyor. CERN çalışmalarında şu düşünüldü, acaba bu parçacık tekrar elde edilebilir mi, ki elde edildi. Daha fazla bilgi, bilgilerin incelenmesiyle ortaya çıkacak. Bizde üniversitemizde bu konuyla ilgili olarak bir bilgisayara grid noktası oluşturmaya çalışıyoruz. Bu bilgiler bizim tarafımızdan da incelenecektir” dedi.

Tanrı Parçacığı adı verilen deneyle evrenin oluşunun incelenmeye çalışıldığını anlatan Prof. DR. Okatan, “Evren’in kendiliğinden oluşması söz konusu değil. Bizim dinimizde ve Kur’an-ı Kerim’de zaten Allah-ü Teala, ‘Ol dedik, oldu’ diyor evren için. Aslında büyük patlama, yok denecek kadar az bir zaman diliminde evrenin oluştuğunu gösteriyor. Dolayısıyla hiçbir çelişki yok. Kur’an-ı Kerim’de söylenen şeyde budur; Evren’in Allah-ü Teala’nın isteğiyle oluşmasıdır. Ben bir çelişki görmüyorum bunda. CERN çalışmaları bu nedenle gerek Hıristiyan dünyası gerekse bazı başka dini çevrelerde tepkiyle karşılanıyor. Bizim dinimiz özellikle bilimsel çalışmaları destekler. Nereden geldiğimizi, nasıl oluştuğumuzu incelemeyi yasaklamaz” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Okatan, yeni deneylerde yalnız ‘Tanrı Parçacığı’ bulmaya çalışılmadığını, kanser hastalarına yönelikte tıbbi cihaz üretimi içinde çalışıldığını anlatarak, “ Burada çalışmalara katılan pek çok bilim adamının büyük çoğunluğu mühendis. Özellikle kanser hastaları için ve birçok hastalık için gerekli cihazlar üretiliyor. Bunlar yan ürün olarak ortaya çıkıyor. Bugünlerde kurşun çarpışmaları yapılıyor. Özellikle atık sorunu olmayan reaktörlerin üretimi için gerekli çalışmalar yapılıyor. Kurşun ve kurşun atomları çarpıştırılarak onların sonuçları irdelenmektedir şuan” diye konuştu.

H.İBRAHİM PARLAK

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun İlkadım’dan geleceğe temiz miras: 204 bin kilo atık toplandı Samsun’un İlkadım Belediyesi, gelecek nesillere daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakmak amacıyla yürüttüğü sıfır atık çalışmaları kapsamında, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık topladı. Atık oluşumunu en baştan azaltmayı, oluşan atıkları kaynağında ayrıştırmayı, mümkün olanların geri kazanımını hedefleyen ve çöpe giden atığı en aza indirmeyi amaçlayan İlkadım Belediyesi, sıfır atık çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Atık toplama faaliyetlerine kararlılıkla devam eden İlkadım Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğünce, ilçe genelinde toplam 204 bin kilogram atık malzeme toplandı. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Gelecek nesillerimize daha yaşanabilir, daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevre bırakabilmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Toplanan atıkların uygun şartlarda saklanarak geri dönüşümünün ya da imhasının sağlandığını söyleyen Başkan İhsan Kurnaz, "Doğal kaynakların korunması, enerji ve ham madde tasarrufu sağlamak, çevre kirliliğinin azaltılması, iklim değişikliğiyle etkin mücadele ve geri dönüşümün ekonomiye katkısını da göz önünde bulundurarak sıfır atık çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlçe genelinde yürüttüğümüz sıfır atık çalışmaları kapsamında 4 bin 620 kilogram ambalaj, bin 600 kilogram atık pil, 2 bin 121 kilogram atık yağ, 2 bin 259 kilogram atık ilaç ve 194 bin kilogram atık tekstil ürünü topladık. Topladığımız ürünlerden geri dönüşüme kazandırılacak olan atıkları geri dönüşüme kazandırıyor, imha edilmesi gereken atıkları ise bu konuda yetkili firmalara göndererek imha edilmesini sağlıyoruz. İlkadım’da sıfır atık ve temiz çevre konularında daha da önemli adımlar atacağız" diye konuştu. Sıfır atık ve geri dönüşüm konularında vatandaşların daha duyarlı olmaları, atıklarını bilinçli bir şekilde ayrıştırarak ilgili atık toplama kutularına bırakmaları gerektiğini hatırlatan Başkan İhsan Kurnaz, "Sıfır atık bilincinin yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir çevre hedeflerimiz doğrultusunda İlkadım Belediyesi olarak, içerisinde ’Sıfır Atık Yönetim Sistemi’ projesinin de yer aldığı ’Kalkancı Sıfır Atık Mahallesi’ projemiz devam ediyor. Projemiz için aldığımız hibelerle 4 adet sıfır atık toplama aracını belediyemiz envanterine aldık. Çevre dostu projelerle hem doğal kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamak, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir çevre bırakmak, belediyemizin atık toplama kapasitesini artırmak ve geri dönüşüm faaliyetlerimizi daha sistemli ve hızlı yürütebilmek için de hibe başvurularımız var. Daha temiz bir gelecek için vatandaşlarımızın da desteğiyle daha sürdürülebilir bir çevreye kavuşacağız" şeklinde konuştu.
Bolu Bu kareler film setinden değil, ilkokuldan Bolu Köroğlu İlkokulu’nda okul binasının iç kısmında bulunan atıl alanda "Yaşayan Müze" projesi hayata geçirildi. 2. sınıf öğrencileri, yeni oluşturulan bu alanda Bolu’nun geçmişini, kültürünü ve mutfağını canlandırarak ziyaretçileri tarihi bir yolculuğa çıkardı. Çıkınlar Mahallesi’nde bulunan Köroğlu İlkokulu’nda, Yerli Malı Haftası ve Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli etkinlikleri kapsamında dikkat çeken bir projeye imza atıldı. 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar ve velilerin iş birliğiyle, okul binasının iç kısmında bulunan ve bugüne kadar atıl durumda olan üstü kapalı boş alan, etkinlik alanına dönüştürüldü. Okula kazandırılan bu yeni sosyal alanda, 2. sınıf öğrencileri ve Sınıf Öğretmeni Esengül Acar koordinesinde "Yaşayan Müze" etkinliği düzenlendi. Miniklerden geçmişe vefa Okulun mimarisine kazandırılan yeni alanda kurulan müzede, 1970 ve 1980’li yılların Bolu yöresel kıyafetlerini giyen minik öğrenciler, adeta zamanı geriye sardı. Öğrenciler, hazırlanan özel dekorlar eşliğinde buğday öğütme, yün eğirme, halı dokuma ve yöresel çeyiz hazırlama gibi unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatlarını uygulamalı olarak canlandırdı. Miniklerin performansı, veliler ve öğrenciler tarafından ilgiyle izlendi. Yöresel lezzetler tanıtıldı Etkinlikte kültürel canlandırmaların yanı sıra gastronomi şöleni de yaşandı. Öğrenci ve velilerin imece usulüyle hazırladığı Bolu mutfağının demirbaşları; keşli cevizli erişte, kızılcık tarhanası, kabaklı gözleme, kanlıca mantarı, kaşık sapı, acem pilavı, lahana sarması ve Kıbrıscık kürülü sergilendi. Okulun yeni atmosferinde sunulan ikramlar, ziyaretçilere eski günleri hatırlattı. Etkinliğe katılan Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Fatih Öncü, okula kazandırılan alanda kurulan stantları tek tek gezdi. Öncü, yöresel kıyafetler içindeki öğrencilerle sohbet ederek, sergiledikleri performanslardan dolayı tebrik etti. "Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız" Etkinliğin yürütücüsü Köroğlu İlköğretim Okulu 2/B sınıfı öğretmeni Esengül Acar, etkinlik öncesinde yaptığı açıklamada, "2025 yılının Aile Yılı olduğunu vurgulamak için velilerimizle birlikte Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında, Yerli Malı Haftası etkinlikleri çerçevesinde Bolu’muzun tarihi ve kültürel yönlerini tanıtmak amacıyla Yaşayan Müze sergimizi hazırlamış olduk. Hazırlamış olduğumuz bu sergide Bolu’muzun tarihi, yöresel yemekleri ve kıyafetleri tüm okulumuzun öğrencilerine tanıtılmıştır. Şimdi burada öğrencilerimiz, serginin bütün bölümlerini sizlere canlandıracaklar. Bir kısmı yöresel türkülerimizi söyleyecek, yöresel yemeklerimizin tanıtımı yapılacak. Eskiden değirmenlerde buğday öğütülürdü, bunu canlandıracaklar. Yün eğirecekler, halı dokuyacaklar. Eskiden yöresel çeyiz sermelerimiz olurdu, onları canlandıracağız. Aklımıza gelebilecek Bolu’muza ait yöresel ne varsa hepsini canlandıracağız. Bu etkinliği okulumuzda ilk kez yapıyoruz. Okulumuzun tüm öğrencilerinin yararlanması, Bolu’muzun tarihi kıyafetlerini ve yöresel yemeklerini görmeleri ve öğrenmeleri amacıyla, okulumuz genelini kapsayacak şekilde bu etkinliği düzenledik. Bu konuda destek olan bütün velilerime teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.