EKONOMİ - 12 Mayıs 2016 Perşembe 15:03

Turkcell'in 4,5G uyumlu 'Turkcell T70' ve 'Turkcell Tablet' tanıtıldı

A
A
A
Turkcell'in 4,5G uyumlu 'Turkcell T70' ve 'Turkcell Tablet' tanıtıldı

Turkcell'in 4,5G uyumlu Turkcell T70 ve Turkcell Tableti tanıtıldı. Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Murat Erkan, “1 Nisan’da Türkiye’yi 4,5G ile tanıştırdık. Şimdi de T serisinin yeni ürünleri ile 4,5G’yi herkes kullanabilsin istiyoruz” dedi.

Turkcell 2010 yılında geliştirmeye başladığı T serisi akıllı cihaz ailesini, 4,5G uyumlu T70 akıllı telefon ve T Tablet basın toplantısıyla tanıtıldı. Toplantısında konuşan Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Murat Erkan, Turkcell şebekesinde 4,5G uyumlu akıllı cihazların sayısının 7.5 milyonu geçtiğini söyledi. T70 ile birlikte bu sayının daha da artacağını beklediklerini vurgulayan Erkan, “T Serisi’nde ileri teknolojiyi en uygun fiyatlarla sunmak amacıyla yola çıktık. Aradan geçen 6 senede geliştirdiğimiz 10 farklı cihaz ile bu yolda büyük bir yol katettiğimizi düşünüyorum. T70 v T Tablet ile ise 1 Nisan’da kullanıma sunduğumuz 4,5G teknolojisinden herkesin yararlanmasını amaçlıyoruz. Turkcell T70 ve T Tablet’i alanlar ayrıca Turkcell’in popüler uygulamalarını da 4,5G teknolojisi ile deneyimleme fırsatı bulacaklar. Dünyanın en güçlü 4,5G şebekelerinden birisini kurduk, ürün-servis dünyamızı yenileyerek yepyeni bir 4,5G deneyimi sunmaya başladık, şimdi ise T70 ve T Tablet ile müşterilerimizin bu dünyadan faydalanmalarını sağlayacağız” diye konuştu.

Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Turkcell T70’i kontratlı olarak satın alan Turkcell aboneleri, hem ilk 3 ay boyunca her ay geçerli 1 GB 4,5G mobil internetini hem de Turkcell’in popüler servislerini ücretsiz olarak kullanabilecekler. İlk 3 ay boyunca müzik platformu fizy üyeliği ve 5 GB’lık Turkcell TV+ kotası da yine ücretsiz olarak kullanılabilecek. Ayrıca özellikle telefonları ile çok fazla video ve fotoğraf çekenlerin telefonlarının hafızası dolmasın diye T70 sahiplerine kontrat boyunca kullanılabilecekleri 50 GB 'Akıllı Depo' saklama alanı sunuluyor.

5.2 inç HD ekrana sahip 4 çekirdekli Turkcell T70 telefonlarda otomatik netleme ve flaş özelliği de bulunuyor. 8MP arka kamera 5 MP ön kamerası bulunan T serisinin en yeni telefonu T70 ile çok daha renkli fotoğraflar çekmek mümkün. T70’in arayüzü de Turkcell’liler için özel olarak geliştirildi. Ayrıca akıllı telefonların menülerini zor bulanlar veya akıllı telefonlara alışmakta zorluk çekenler için de T70’de Kolay Kullanım arayüzü bulunuyor. Kolay Arayüz, Turkcell T70’i kullanımı çok daha kolay bir akıllı telefon haline getirirken arama, SMS gönderme, klavye, uygulamalar ve acil aramalar için özel olarak tasarlanan ikonlar ile özel bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Android 6.0 Marshmallow işletim sistemi kullanan Turkcell T70’te BiP, fizy, Turkcell TV+, Turkcell Akademi, Akıllı Depo, GollerCepte, Mobil Asistan gibi Turkcell’e özel uygulamalar da yer alıyor.

T Tablet ise 8 inç HD ekranı ve 2 GB RAM’i ile ön plana çıkıyor. 2 MP ön, 5 MP arka kameraya sahip olan T Tablet ile dokunmadan selfie çekebilme özelliği de bulunuyor. T Tablet’te de Turkcell’in en popüler uygulamaları yüklü olarak geliyor. Verilen bilgiye göre; Turkcell’in yeni tableti T Tablet, içerisinde önyüklü olarak gelen çocuk uygulamaları ile de öne çıkıyor. Matematik öğretmeni olan Mustafa Erilli tarafından geliştirilen ve çocuklara matematiği ve rakamları farkındalık olmadan kendiliğinden öğretmeyi amaçlayan 'Çocuklara Matematik ve Sayılar' uygulaması ile T tablet, bir yandan çocuklara hoşça vakit geçirtirken bir yandan da onları okula hazırlayan evdeki akıllı öğretmen olacak. Bu oyun, okul öncesi, ilkokul ve kaynaştırma öğrencilerine 1 den 20 ye kadar saymayı, sayılarla nesneler arasında eşleştirme yapmayı, sayıları MEB programına uygun el yazısı ile yazmayı, basit örüntülerde verilmeyen sayıları bulmayı ve basit toplama işlemleri yapmayı eğlenceli bir şekilde hem Türkçe, hem de İngilizce olarak öğretiyor.
Turkcell T Tablet ile, sosyal sorumluluğun en iyi örneklerinden birisine de aracılık ettiği belirtilerek, “T Tablet’ler bedensel engeli nedeniyle okuldaki eğitime erişemeyen ya da eğitimini yarıda bırakmış olan fiziksel engellilerin evden online eğitim görmelerini, böylece eğitim sistemine dahil olmalarını ve istihdam süreçlerinde sahip oldukları konumun engelli olmayanlarla eşitlenmesine katkı sağlamayı hedefleyen 'Online Eğitim ile Engelleri Aşıyoruz' projesi kapsamında engellilerin hizmetine sunuluyor. Böylece bazılarımız için bir tablet olan akıllı cihazlar, bazı vatandaşlarımız için ise dünyaya açılan bir kapı olabilecek” denildi.

TURKCELL FİNANSMAN A.Ş. 500 BİN MÜŞTERİYE ULAŞTI
Ayrıca, Turkcell, müşterilerine ödeme seçenekleri ile akıllı cihaz sunmak amacıyla Mart ayında tüm Türkiye çapında hizmet vermeye başlayan şirketi Turkcell Finansman A.Ş.,bugüne kadar 500 binden fazla kredi sağladığı, Turkcell Finansman A.Ş.'nin çok kısa zamanda yaklaşık 600 milyon TL’yi aşan portföye ulaştığı, bugün Turkcell Finansman A.Ş. desteği ile günde ortalama 7 binden fazla kredi sağlandığı kaydedildi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.
Erzincan Erzincan’da 111 bin tuz çalısı toprakla buluşturuldu Erzincan’da 3 köyde 1000 dekarlık mera alanına dikilen tuz çalısı, erozyonla mücadele ve hayvancılıkta kaba yem ihtiyacına katkı sunacak. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje kapsamında, kent genelinde mera kalitesini artırmak ve hayvancılıkta kaba yem açığını azaltmak amacıyla bir çalışma hayata geçirildi. Bu kapsamda Erzincan’da 3 köyde toplam 1000 dekarlık mera alanına 111 bin adet Atriplex Halimus (Tuz Çalısı) fidanı dikildi. Son yıllarda hem hayvan beslenmesinde hem de erozyonun önlenmesinde etkin şekilde kullanılan tuz çalısı bitkisi, özellikle kurak ve tuzlu topraklara uyum sağlamasıyla dikkat çekiyor. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü de bu özelliklerinden dolayı tuz çalısını meraların ıslahında yaygınlaştırarak, hayvancılığın sürdürülebilirliğine katkı sağlamayı hedefliyor. Proje kapsamında Mollaköy Mahmutlu Mahallesi’nde 300 dekarlık alana 33 bin 300 adet, Pınarönü köyünde 450 dekarlık alana 49 bin 950 adet ve Aydoğdu köyünde ise 250 dekarlık alana 27 bin 750 adet tuz çalısı fidanı toprakla buluşturuldu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından finanse edilen projenin toplam maliyeti ise 2 milyon TL olarak açıklandı. Proje sahasında incelemelerde bulunan Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Alper Koçaker, Erzincan’ın yüzölçümünün yaklaşık üçte birinin meralardan oluştuğunu belirterek, bu alanların verimliliğinin artırılmasının hayvancılık açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Hayvancılık sektörünün ihtiyaç duyduğu kaba yemin önemli bir bölümünün meralardan karşılandığını vurgulayan Koçaker, özellikle küçükbaş hayvancılığın meralara bağımlı olduğuna dikkat çekti. Erzincan’da her yıl ortalama 3 meranın ıslah ve amenajman projelerine dahil edildiğini belirten İl Müdürü Koçaker, tuz çalısı projelerinin de bu çalışmaların önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tuz çalısının derin ve kazık kök yapısı sayesinde toprağı tutma kapasitesinin yüksek olduğunu ifade eden Koçaker, bu özelliğiyle erozyonla mücadelede etkili bir bitki olduğunu kaydetti. Koçaker açıklamasında, "Tuz çalısı kuraklığa dayanıklı, iklim değişikliği ve çölleşmeye karşı dirençli, sorunlu ve tuzlu topraklarda bile yetişebilen çok önemli bir bitkidir. Kış mevsiminde yaprağını dökmemesi ve yoncaya eş değer besin değerine sahip olması hayvancılık açısından büyük avantaj sağlamaktadır. Hayvanlar tarafından sevilerek tüketilen tuz çalısı, tuzlu yapısı sayesinde hayvanların tuz ihtiyacını da doğal yoldan karşılamaktadır. Mahmutlu, Pınarönü ve Aydoğdu köylerimizde 111 bin adet tuz çalısı fidanını toprakla buluşturduk" ifadelerini kullandı. Hayata geçirilen proje ile birlikte Erzincan’da meraların verimliliğinin artırılması, erozyonun azaltılması ve hayvancılıkta sürdürülebilir yem kaynaklarının güçlendirilmesi hedefleniyor.