EKONOMİ - 25 Nisan 2022 Pazartesi 11:12

Ucuz sebze için geri sayım başladı

A
A
A
Ucuz sebze için geri sayım başladı

Eskişehir’de uzun ve sert geçen kış mevsiminin ardından üretimin geç başladığı seralarda hasada sayılı günler kaldı.

Seracılıkta İç Anadolu Bölgesi’nin önde gelen illerinden olan Eskişehir’de olumsuz uzun süren soğuk hava koşulları nedeniyle üretim geç başladı. Kentte salatalık, domates, marul ve ıspanak gibi sebzelerin üretildiği seralarda ürünler boy göstermeye başladı. Örtü altında yetiştirilen sebzelerin 12 farklı şehre satışının yapıldığı Eskişehir’de hasada sayılı günler kaldı. Olumsuz hava koşulları yaşanmadığı takdirde mayıs ayının 10’undan itibaren hasadın başlayacağını belirten Eskişehir Yaş Sebze Meyve Üreticiler Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, ilk hasatla birlikte fiyatlarda da düşüş beklediklerini söyledi.

Ucuz sebze için geri sayım başladı

“Mayıs ayının 10’u gibi Eskişehirliler salatalığa kavuşacak”

Eskişehirlilerin çok yakında salatalığa kavuşacağını aktaran Yıldıran Kılıç, “2022 sezonunun sera üretimlerine bismillah diyerek başladık. Yaklaşık 10 gün önce, bazı üyelerimiz de 20 gün önce olmak üzere ekimlerimizi yaptık. Bu yıl nisan ayında kış biraz ağır geçti. Şu anda Eskişehir bölgesinde salatalık, domatesin yanı sıra marulların ve ıspanağın son üretimi yapılıyor. Hava şartları normal giderse mayıs ayının 10’u gibi Eskişehirliler salatalığa kavuşacak inşallah” ifadelerini kullandı.

Ucuz sebze için geri sayım başladı

“Doğal afet yaşanmazsa Türkiye’de sebze yönünden sorun yaşanacağını düşünmüyorum”

Kış mevsiminde ürün yetersizliğinden dolayı oluşan karamsar yaklaşımın yanlış olduğunu öne süren Kılıç, “Kış mevsimi bu yıl çok ağır geçti. Dolayısıyla ne kadar örtü altı üretim de olsa verim düştü. Ürün olmayıp rağbet de çok olunca fiyatlar tavan yaptı. Bu durum da tabi ki girdilerin de etkisi var ama tek sebep o değil. Örnek vermek gerekirse geçen yılın girdileriyle üretilmiş patates ve soğan şu anda depoda. Fakat ilk çıkan Hatay, Mersin ve Adana tarafındaki soğan ve patatesin hasadı, hava şartlarının soğuk olmasından dolayı gecikti. Depodaki ürünler de biraz daha değer kazanmış oldu. Dolayısıyla bu fiyatlar da düşecektir, böyle kalmayacak. Havalar ısındıkça fiyatlar ister istemez aşağı çekilecektir. Sebze işinin kanunu budur. Ne yazık ki son günlerde ‘sebze fiyatları uçtu gitti, battık, bittik’ gibi karamsar bir hava çiziyorlar. Bu da doğru bir şey değil. Eğer bir doğal afet yaşanmazsa Türkiye’de sebze yönünden bir sorun yaşanacağını düşünmüyorum. Belki de geçen yaz mevsimindeki fiyatlara da sebze yiyebiliriz” dedi.

Abdullah Güçlü - Şevket Can Çikot
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Osmaniye MPS hastası kuzenler, yaşlarına rağmen gelişmeyen vücutlarıyla hayat mücadelesi veriyor Osmaniye’de yaşayan Mümine-Mine kardeşler ve kuzenleri Muhammed Kayra Kalkan ender görülen Mukopolisakkaridoz (MPS) hastalığı ile hayat mücadelesi veriyor. Osmaniye’de yaşayan Ayşe ve Mehmet Kalkan çifti, 25 yaşındaki Mümine ve 21 yaşındaki Mine’nin 5 yaşına geldiklerine yaşıtlarına oranla bedensel gelişimlerinin geri olduğunu fark etti. Kalkan ailesi, kızlarını götürdükleri hastanede evlatlarının 200 bin kişide bir görülen MPS hastası olduğunu öğrendi. MPS hastalığına karşı mücadeleleri 5 yaşında başlayan kardeşlerin kuzeni olan 16 yaşındaki Muhammed Kayra Kalkan’da da aynı hastalık teşhis edildi. İlerleyen yaşlarına rağmen 2 kardeş ve 1 kuzenin vücut iskeletleri gelişmedi. Bakanlık tarafından verilen ilaçları yürüsün veya yürümesin bütün MPS hastalarının almasını istediklerini söyleyen baba Mehmet Kalkan, "İki MPS hastası kızım var, Mümine Kalkan, Mine Kalkan bir de yeğenim Muhammed Kayra Kalkan bunlar üçü de MPS hastası. MPS hastası Mukopolisakkaridoz, 200 binde bir kişide görülen bir hastalıktır. Kemik bozukluğu, iskelet bozukluğu iç organlar büyüyor ama bedenen büyümüyor. Nefes darlığı var, astımı var, yürümede sıkıntı yaşıyorlar, elinden tutmasak zaten yürüme şansı yok. 5 yaşından sonra meydana çıktı rahatsızlıkları, tedavisi şu an için yok. Bu hastalığın sadece hastalığın ileri gitmemesi için, geriye düşmemesi için bu aldığımız ilacı kullanıyoruz. Yurt dış ilaçlarımız var, Sağlık Bakanlığı’ndan bize Ankara’dan kargoyla evimize kadar geliyor. Şu an için bir tanesi 900 euro olarak belirlenmiş haftada 20 doz kullanıyoruz. 20 flokum, 11 flokum birine kullanıyoruz, 9 flokum birine kullanıyoruz. Rapor alırken yürüme testine giriyoruz, merdivene çıkma testine giriyoruz, salonun testine giriyoruz. Bunlar onaylanmasa zaten bize yurt dışı ilaçları da veremiyorlar. Bütün MPS hastalarının bu ilaçlarını yürüsün veya yürümesin, hepsini almasını istiyoruz" dedi. Hayalinin üniversiteye gidip psikoloji veya öğretmenlik okumak olduğunu söyleyen Mine Kalkan, "MPS hastasıyım, bu hastalıktan dolayı pandemi döneminde kalp rahatsızlığımız, daha öncesinde astım, alerjik rahatsızlıklarımız çıktı. Bazen çok uzun konuşamıyoruz, kelimelerimiz yetmiyor. Bazen de nefes alıp verme konusunda sıkıntılarımızı yaşıyoruz. Yürürken birinin desteğiyle yürüyoruz. Yani yanımızda biri olmayınca kendimizi güvende hissetmiyoruz veya her an düşecek gibi oluyoruz. Rapor alırken sürekli bir sıkıntı yaşıyoruz, yürüme testinde biz büyük zorluk yaşıyoruz. Pandemi döneminde liseyi bitirdim, üniversite hayalim vardı o da sağlık sorunlarım nedeniyle sınava giremedim. Bu yüzden de üniversitede okuyamadım sağlıklı olsaydım eğer psikoloji bölümünde okumak isterdim veya öğretmenlik bölümünde okumak isterdim" diye konuştu. Kuzenleri Mümine ve Mine gibi Mukopolisakkaridoz (MPS) ile mücadele eden, hastalığın ilerlemesini durduran ilacı yürüyemediği için kullanamayan Muhammed Kayra Kalkan (16) ise, "Şu an açıktan okuyorum, pandemi oldu işte, deprem oldu. Onlardan dolayı sınavlara giremedim. Günümün çoğunu televizyon izleyerek ve telefonda oyun oynayarak geçiriyorum. Onun dışında bir şey yapamıyorum. Küçüklükten beri hayalim beyin cerrahı olmaktı" dedi.